Wennesland, BM Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) düzenlenen Orta Doğu oturumunda, üye ülkeleri, İsrail-Filistin sorununa ilişkin 15 Temmuz-19 Eylül raporlama dönemi arasındaki gelişmeler hakkında bilgilendirdi.

BMGK’nin 2016’daki 2234 sayılı kararının, İsrail’e “acilen ve tamamen” yerleşim yeri faaliyetlerine ve sivillere yönelik şiddete son verme çağrısında bulunduğunu anımsatan Wennesland, buna rağmen yerleşim yeri faaliyetlerinin ve sivillere yönelik şiddettin sürdüğünün altını çizdi.

Wennesland, söz konusu raporlama döneminde, aralarında 18 çocuğun da bulunduğu 68 Filistinlinin İsrail güvenlik güçlerince öldürüldüğünü bildirdi.

Aynı dönemde aralarında 559 çocuk ve 30 kadın olmak üzere 2 bin 830 Filistinlinin yaralandığını aktaran Wennesland, İsrail güvenlik güçlerinin bu dönemde 1000’den fazla arama ve tutuklama operasyonu yürüttüğünü, bu çerçevede 88 çocuk dahil olmak üzere 1504 Filistinliyi tutukladığını kaydetti.

Wennesland, “İsrail, halihazırda 1264 Filistinliyi idari denetimde tutuyor. Bu, son 10 yılın en yüksek rakamı.” dedi.

Diğer taraftan fonlara ilişkin sıkıntıların da Filistinlilere temel hizmetlerin sağlanmasını engellediğini belirten Wennesland, BM Filistinli Mültecilere Yardım Ajansının (UNRWA) acilen 75 milyon dolara, Dünya Gıda Programının da 32 milyon dolara ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin dünkü Ortadoğu oturumunda söz alanlar ise şu isimler oldu:

LINDA THOMAS-GREENFIELD (ABD),
NICOLAS DE RIVIÉRE (Fransa),
VANESSA FRAZIER (Malta),
GENG SHUANG (Çin)
BARBARA WOODWARD (İngiltere),
ALLEGRA PAMELA R. BONGO (Gabon)
PEDRO COMISSÁRIO AFONSO (Mozambik)
VASSILY A. NEBENZIA (Rusya),
MOHAMED ISSA ABUSHAHAB (BAE)
FELIX AKOM NYARKU (Gana)
ISHIKANE KIMIHIRO (Japonya),
ANDRÉS EFREN MONTALVO SOSA (Ekvador),
ADRIAN DOMINIK HAURI (İsviçre)
SÉRGIO FRANÇA DANESE (Brezilya),
FERIT HOXHA (Cezayir)

BM tarafından yayınlanan basın açıklamasında temsilcilerin konuşmalarından özetlere yer verildi: https://press.un.org/en/2023/sc15424.doc.htm

İsrail’deki Filistinliler arasında organize suç devam ediyor

İşglci İsrail’in kuzeyinde Filistinlilerin yaşadığı bölgede bir günde ikisi kadın, 6 kişi öldürüldü.

İşgal rejiminin kurulmasıyla vatandaşlık verilen Filistinlilerin bulunduğu bölgelerde yıl boyunca organize suç ve bireysel silahlanma kaynaklı artan cinayetlere yenileri eklendi.

İsrail polis sözcülüğünden yapılan açıklamaya göre, kuzeyde Filistinlilerin yaşadığı bedevi köyü “Besmet Tabun”da silahlı saldırı düzenlendi. Acil yardım servisi “Kızıl Davut Yıldızı”, saldırıda 30 yaşlarındaki 3 erkek ve 2 kadının hayatını kaybettiğini, yaralanan 49 yaşındaki bir erkeğin de hastaneye kaldırıldığını bildirdi.

Yine İsrail’in kuzeyindeki Hayfa yakınlarında da aracında silahla vurulan bir kişi yaşamını yitirdi. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, trafikte durmuş bir araca otomatik silahlarla ateş açıldığı görüldü. İsrail Kamu Yayın Kuruluşunun (KAN) haberinde, araçta öldürülen kişinin, bölgede bir hurdalığı işleten Ataf Ebu Halif olduğu ve silahlı çetenin saldırısına uğradığı kaydedildi. Polis, 5 kişinin öldürüldüğü olayın Hayfa’da işlenen cinayetle ilişkili olabileceğini değerlendiriyor.

İsrail’de aşırı sağcı hükümetle birlikte, bu bölgelerde suç oranı artışa geçti

İsrail’in kurulduğu 1948’den sonra vatandaşlık alan Filistinliler, “48 Arapları” olarak anılıyor ve yaklaşık 9 milyonluk İsrail nüfusunun 5’te birini oluşturuyor.

Arap karşıtlığı ve ırkçı söylemiyle eleştirilen aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir’in ülkedeki kolluk kuvvetlerinden sorumlu Ulusal Güvenlik Bakanlığına getirildiği 2023’te “48 Arapları” arasında organize suç ve bireysel silahlanma kaynaklı cinayetlerde artış kaydedildi.

İsrail’deki sivil toplum kuruluşları ve insan hakları örgütleri, Arap toplumundaki suç ve cinayetlerdeki artışla ilgili hükümetin kayıtsızlığını eleştiriyor.

Bu yıl, sene başından bu yana yaklaşık 190 Filistinlinin hayatına mal olan organize suç cinayetlerinde geçen yıl 111 kişi yaşamını yitirmişti.