Akıl ve İman üzerine

Akıl ve İman üzerine

İmanını kaybetmiş akıl adeta boşlukta salınan toz zerreciği gibidir. Amaçsız, vasıfsız, anlamsız… Bu akıl, gözünü neye çevirse, dünyada hangi maddeye anlam yükleyecek olsa kibir örtüsünün altından bakar.

Biz insanlar bir tohum gibiyizdir. Dünya toprağına ekilmiş, hasat edilmeyi bekleyen tohumlar…

Toprağa kök salmış tohumun, toprağa sarılması gibi gün geçtikçe de toprağımıza sarılırız. Köklerimizle, ruhumuzla iyice kaynaşır iyice tutunuruz toprağımıza. Bu tutunma bizi öyle bağlar ki toprağa, bu nimeti bize vereni unutuveririz.

Aklımız imanını tam da bu noktada kaybeder. Tabi imanını kaybeden akıl da küçücük kalır. Allah’ın ayetlerini kavramak için verilen akıl sarıldığı toprağa kul olmaya başlar. Böylelikle de toprağa bakıp toprağı yaratanı görmez olur.

İmanını kaybetmiş akıl adeta boşlukta salınan toz zerreciği gibidir. Amaçsız, vasıfsız, anlamsız…

Bu akıl, gözünü neye çevirse, dünyada hangi maddeye anlam yükleyecek olsa kibir örtüsünün altından bakar. Bu kibir öyle büyüktür ki vahye sırt çevirtir. Rab olma iddiasını ortaya atan bir insan yaratır. Bu insan öyle ki, normlarıyla düzen sağladığına, hukukuyla adalet sağladığına, teknolojisiyle tüm sınırları aşabileceğine kendini inandırır.

Oysa atası Adem’in kıssasını yani Rabbinin koyduğu sınırı aştığında ne olduğunu çoktan unutuvermiştir. Kıyamete kadar neden gurbete mahkum edildiğini unutmuştur. Rabbi Adem’e merhamet etmiş ona yol gösterici, karanlığını aydınlatacak sözler göndermiştir.

Günümüzün ademlerine de yine modern dünyanın kibir meyvelerine karşı reçete olacak vahiy sunulmuştur. Çünkü Rabbi insana rağmen çok merhametli ve bağışlayıcıdır.

Oysa insan vahye sırtını dönmeyi üstünlük sayıp, iman edenleri akılsız diye tanımlamakta muhtevasında iman olmayan aklın boş tenekeden çıkan sesten daha fazla anlam ifade etmediğini idrak edememektedir.

“Hâsılı O size, kendisinden istediğiniz her şeyi verdi. Öyle ki, eğer Allah’ın nimetlerini tek tek saymaya kalksanız, imkânı yok, onları toplu halde bile sayamazsınız. Gerçekten insan çok zâlimdir, çok nankördür.” (İbrahim/34)

(Venhar)

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *