Çin polisinin hacklenen arşivinde, Doğu Türkistan’daki Çin zulmü ortaya çıktı

Çin polisinin hacklenen arşivinde, Doğu Türkistan’daki Çin zulmü ortaya çıktı

Çin’in Uygur Türklerine yönelik baskı politikalarıyla ilgili bugüne kadar bilinmeyen ayrıntılar, BBC’nin yayınladığı binlerce belge ve fotoğrafla ortaya çıktı. Polis bilgisayarlarının hacklenmesi sonucu elde edilen belgeler, bölgedeki birçok kişinin sadece Uygur ve Müslüman kimliği taşıdıkları için gözaltı kamplarına yerleştirildiğini gösteriyor.

Çin hükümetinin Müslüman Uygurlara karşı uyguladığı baskı ve zulüm sınır tanımıyor. Kamplarda yaşanan insanlık dışı uygulamaları gösteren binlerce resmi belge, bir milletin kimliğinin soykırım yöntemleriyle yok edildiğini gösteriyor.

7’den 70’e milyonlar kamplarda ve karakollarda isim isim, fotoğraflarla fişlendi. Müslüman olduğu için temelsiz suçlamalarla hapse atılanlar prangaya vuruldu, işkence sandalyesine oturtuldu. Kaçmaya çalışanlar için ‘vur’ emri verildi.

Çocuklar ise beyin yıkama programlarına sokuldu. BM Komiserinin ziyaretinden önce yayımlanan belgeler, eğitim adı altında Uygur kimliğinin organize operasyonla silindiğini ortaya koydu. İnsanlık utancı karşısında Türk ve İslam dünyasının devam eden sessizliği vicdanları yaralıyor.

Doğu Türkistan’daki beyin yıkama kamplarının bilgisayar sunucularından binlerce fotoğraf ve belge hacklendi. Ailenin en yaşlılarından çocuklara kadar herkesin günün her saatinde karakollara çağrılarak fotoğraflarının çekildiği, bir süre sonra da çeşitli gerekçelerle tutuklandıkları öğrenildi. Üzerinde zaman damgalarının olduğu fotoğrafların kamplarda çekilenlerle aynı şekilde isim isim dosyalandığı belirtiliyor. Bu da olası bir ortak amacı akla getiriyor: Çin’in o sırada inşa ettiği devasa bir yüz tanıma veritabanı.

BM TEMSİLCİSİNİN ÇİN ZİYARETİ ÖNCESİ, BBC TARAFINDAN YAYINLANDI

Çin’in Uygur Türklerine yönelik baskı politikalarıyla ilgili bugüne kadar bilinmeyen ayrıntılar, BBC’nin yayınladığı binlerce belge ve fotoğrafla ortaya çıktı. Polis bilgisayarlarının hacklenmesi sonucu elde edilen belgeler, bölgedeki birçok kişinin sadece Uygur ve Müslüman kimliği taşıdıkları için gözaltı kamplarına yerleştirildiğini gösteriyor.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet’in, Çin’in Uygurlara yönelik muamelesini incelemek üzere ülkeye gerçekleştirdiği ziyaretten hemen önce yayınlanan belgeler insanlık dışı uygulamalara dair çok sayıda kanıtı gün yüzüne çıkardı. Uygurların tutuldukları kampların Çin hükümetinin iddia ettiği gibi “mesleki eğitim kurumları” olmadığı iç polis talimatları, nöbet cetvelleri ve tutukluların daha önce hiç görülmemiş görüntüleri ile yalanlanıyor.

Fotoğraflar, konuşmalar ve resmi yazışmaların yer aldığı belgeler, Uygur kimliğinin, kültürünün veya İslam inancının her türlü ifadesinin, Çin lideri Şi Cinping’e kadar uzanan bir emir komuta zinciri tarafından hedef alındığına dair bir politikanın, en güçlü kanıtlarından bazılarını sunuyor.

Dosyaların kaynağı olan korsan, belgeleri Doğu Türkistan’daki bir dizi polis bilgisayar sunucusundan hacklediğini ve Alman antropolog Adrian Zenz’e aktardığını söyledi. ABD’de tanınan bir Çin uzmanı olan Zenz, Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlalleri iddialarına erken bir aşamada dikkat çekmişti. Bu nedenle 2021’de Pekin, Zenz hakkında yaptırım kararı almıştı.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *