AB Temsilcisi Meyer: İklim değişikliği, salgından daha büyük tehlike

AB Temsilcisi Meyer: İklim değişikliği, salgından daha büyük tehlike

Nikolaus Meyer Landrut, “İklim değişikliği, son zamanlarda da dile getirildiği üzere, mevcut Kovid-19 salgınından bile çok daha ciddi ve zor üstesinden gelebileceğimiz bir sorun olarak karşımızda.” dedi.

Beştepe Kongre ve Kültür Merkezi’nde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca düzenlenen İklim Değişikliğiyle Mücadele Toplantısı‘nda konuşan Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, iklim değişikliğinin sadece bir risk olarak görülmemesi gerektiğini, bu riskin toplumların üzerinde giderek artan bir etkiye sahip olduğunu savundu. Meyer-Landrut, bu sorunla mücadele edebilmek için küresel ölçekte bir dayanışmaya ihtiyaç olduğunu ifade etti.

Meyer-Landrut, dünya genelinde olduğu gibi AB’de de günlük sıcaklık değeri açısından en yüksek derecelerin görüldüğünü örnek vererek, iklim değişikliğiyle mücadelede çözümün, ülkelerin ekonomilerinde karbondan arındırmaya yönelik yöntemlere başvurması olduğunu ileri sürdü.

 

‘Ekonomilerimiz böyle devam etmemeli’

Meyer-Landrut, “Ekonomilerimiz halihazırdaki gibi devam ederse, çok daha zor sorunlarla karşı karşıya kalacak. İklim değişikliği açısından, son zamanlarda da dile getirildiği üzere, mevcut Kovid-19 salgınından bile çok daha ciddi ve zor üstesinden gelebileceğimiz bir sorun olarak karşımızda.” diye konuştu.

AB’nin Paris İklim Anlaşması’nda önemli bir lider rolü üstlendiğini ve BM’nin de bu konudaki çalışmalara her türlü desteği verdiğini vurgulayan Meyer-Landrut, “ABD, Paris İklim Anlaşması’na tekrar dahil oldu ve anlaşma bu çerçevede yeniden güç ve ivme kazandı.” dedi.

 

‘Türkiye de anlaşmaya katılmalı’

Meyer-Landrut, Türkiye’de de anlaşmanın onaylanmasını umduğunu belirterek, böylece Türkiye’nin zaten ortaya koyduğu çabaların daha somut ve güçlü şekilde yerine getirebileceğini savundu.

Türkiye’nin iklim değişikliğine karşı çok önemli bir mücadele verdiğine dikkati çeken Meyer-Landrut, atık su kapasitesinin yükseltilmesini, atık konusunda atılan adımları örnek verdi.

Meyer-Landrut, şu değerlendirmelerde bulundu: “Enerji alanında ise yenilenebilir enerji kaynakları, özellikle güneş ve rüzgar enerjisinin daha yoğun bir şekilde kullanılmaya başlanması da Türkiye’de önemli bir adım olarak görülmekte. Bununla birlikte ormansızlaşmayla mücadele ve orman alanlarının giderek artırılması hususunda yapılan çalışmalar da çok önemli.”

İklim değişikliğiyle birlikte mücadele verilebileceğini ve çözümün, karbon yoğunluğunun düşürülmesinde olduğunu ileri süren Meyer-Landrut şöyle dedi: “Türkiye ve AB, güçlü ekonomik ortaklar olarak iklim değişikliğiyle mücadele etmek için birçok nedene sahip. Coğrafya, tarih, gelenek, ticaret gibi birçok ortak noktamız var. Akdeniz ve Karadeniz gibi aynı coğrafyanın komşularıyız. Amacımız, sadece güçlü bir ekonomik ortaklığı muhafaza etmek olmamalı, ortak paylaştığımız doğayı, coğrafyayı da gelecek nesiller için birlikte korumamız gerek.”

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *