Avrupa Birliği‘ne (AB) yönelik dezenformasyon kampanyalarını ele alan bağımsız sivil toplum kuruluşu EU Disinfo Lab, uluslararası kuruluşları hedef alan ve Hindistan’ın çıkarlarına hizmet eden büyük bir ağ ile ilgili yeni bir araştırma yayımladı.

15 yıldır faaliyette

EU Disinfo Lab’ın internet sitesinde yer alan açıklamada, 2019’da yayımladıkları ön araştırmanın ardından ağın “özellikle uluslararası platformda Pakistan’ın itibarını zedelemeyi”, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi ve Avrupa Parlamentosundaki karar verme mekanizmalarını etkilemeyi hedeflediği bildirildi.

“Hindistan Kronikleri” isminin verildiği araştırmayla 15 yıllık dezenformasyon ağının ortaya çıkarıldığına işaret edilen açıklamada, Hindistan’ın çıkarlarına hizmet eden ağ kapsamında hayatını kaybetmiş bir profesörün yaşıyor gibi gösterildiği, çok sayıda feshedilmiş kuruluşun ve en az 750 sahte medya kuruluşunun kullanıldığı kaydedildi.

Hindistan’la anlaşamayan ülkeleri itibarsızlaştırma faaliyeti

Açıklamada, ağın amacının Hindistan ile anlaşmazlığı olan Pakistan ve Çin gibi ülkelerin saygınlığını azaltmak ve uluslararası alanda Hindistan’ın imajını güçlendirmek olduğu ifade edildi.

Srivastava Group ve Hindistan’ın en büyük haber ajansı ANI’nın yürüttüğü Hindistan yanlısı ağın 2005’te başlatıldığı ve halen devam ettiğine dikkat çekilen açıklamada, Hindistan hükümetiyle bağlantısı olduğuna ilişkin direkt bir kanıtın bulunmadığı ağın, en az 110 ülkede faaliyet gösterdiği kaydedildi.

İsim çalıyor, AP’nin antetini kullanıyor, BM’de sahte adresler veriyorlar

Açıklamada, insan hakları konusunda önemli bir isim olan Prof. Louis B. Sohn’un 2007’de BM İnsan Hakları Konseyi oturumuna ve 2011’de Washington DC’de bir toplantıya katılmış gibi gösterildiği fakat Sohn’un aslında 2006’da hayatını kaybettiği belirtildi.

Ağın arkasındaki aktörlerin, başkalarının isimlerini çaldığı, Avrupa Parlamentosunun antetini kullandığı ve Birleşmiş Milletlere sahte adresler verdiği vurgulanan açıklamada, EU Disinfo Lab Genel Müdürü Alexandre Alaphillippe’in görüşlerine de yer verildi.

ANI haber ajansı da sistemin parçası

Buna göre, şimdiye kadarki en geniş ağı ortaya çıkardıklarını söyleyen Alaphilippe, ANI haber ajansının bu “etki operasyou”nun meşruluğunun sağlanması için kullanıldığını ve ANI’nın sayesinde Hint yanlısı haberlerin güvenilirlik kazandığını belirtti.

Açıklamada, ANI’nın haberlerinin 500’den fazla sahte haber sitesinde kullanıldığı kaydedildi.

EU Disinfo Lab iz sürdü

Merkezi Brüksel’de bulunan sivil toplum kuruluşu EU Disinfo Lab, geçen yıl Avrupa’daki karar alıcıları etkilemeyi hedefleyen Hindistan yanlısı sahte internet siteleri ve düşünce kuruluşları ağı tespit edildiğini duyurmuştu.

EU Disinfo Lab, sitelerin izini sürdüklerinde yollarının Hint şirketi Srivastava Group’a çıktığını, ağın ayrıca Avrupa’da, Pakistan karşıtı lobicilik faaliyetlerinden sorumlu grupları kapsadığını açıklamıştı.

Uzmanlar, İngilizce sahte internet sitelerinin önemli bölümünün, Hindistan’ın lobicilik faaliyetlerine hizmet ettiğini, birçoğunun kendilerini maskelemek için yayın hayatına son vermiş gazetelerin isimlerini kullandığını, bu “zombi” siteler arasında son sayısı 1922’de çıkan “Manchester Times”ın yer aldığını ortaya koymuştu.

Tüm sitelerin Pakistan karşıtı haberler yaydığı, Hindistan’ın lobicilik faaliyetlerini hizmet edecek biçimde ağ ile bağlantısı bulunan sivil toplum kuruluşlarının çalışanlarından görüş aldığı ifade edilmişti.

Pakistan’dan tepki

Cumhurbaşkanı Arif Alvi ve Başbakan İmran Han olmak üzere çok sayıda üst düzey siyasetçi, Hindistan’ın “dezenformasyon ağı”na dair yayımlanan araştırmanın ardından Yeni Delhi yönetimine tepki gösterdi.

Cumhurbaşkanı Alvi de sosyal medyadan, “Gerçek haberler kötü. Bu nedenle Hindistan, sahte haberlere bel bağlıyor.” paylaşımında bulundu.

Han, Twitter’dan yaptığı paylaşımında, “EU Disinfo Lab aracılığıyla Hindistan’ın 750’nin üzerinde sahte haber sitesi, var olmayan sivil toplum örgütleri ve sahte kişilerle Pakistan’ı hedef alan dezenformasyon kampanyası, tıpkı Hindistan’ın Pakistan’da terörü desteklediğine dair 14 Kasım’da yayımlanan dosya gibi ortaya çıktı.” ifadelerine yer verdi.

Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi de “dünyanın en büyük dezenformasyon ağının” başında Hindistan’ın bulunmasının sürpriz olmadığını belirtti.

Kureyşi, “faşist” idealler ve dezenformasyondan güç alan Hindistan’ın Joseph Goebbels’i (Nazi Almanyası döneminde Halkı Aydınlatma ve Propaganda Bakanı) bile utandırdığını kaydetti.

Pakistan Başbakanı İmran Han’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Muid Yusuf da sosyal medyadaki açıklamasında, “Bugünün Hindistan’ı bir devlet politikası olarak istikrarsızlık, nefret ve yalanlar yayıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Hindistan’a kınama

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zahid Hafız Çavdri, haftalık basın toplantısında yaptığı açıklamada, Hindistan’ın Pakistan’a yönelik söz konusu “taktiklerini” kınadı.

Çavdri, Hindistan’ın yanlış bilgi yaymanın yanı sıra uluslararası kurumları da Pakistan’ı karalamak için kötü emellerine alet ettiğini söyledi.

Hindistan’ın yalan haberler yaymak yerine ülkesindeki yoksulluk, insan hakları ihlalleri, azınlıkların haklarının sömürülmesi ve yükselen ırkçılık gibi sorunlarla ilgilenmesi gerektiğine dikkat çeken Çavdri, Yeni Delhi yönetiminin bu taktiğinin başarısızlığa mahkum olduğunu dile getirdi.

Çavdri, dünyanın, Hindistan’ın dezenformasyon kampanyasını dikkate alması gerektiğini vurgulayarak Pakistan’ın bu konuyu her düzeyde gündeme getireceğini belirtti.

Pakistan’ın Hindistan’ın ülkede terörü desteklediğine dair hazırladığı dosyaya atıfta bulunan Çavdri, EU Disinfo Lab tarafından ortaya konulan araştırmanın Pakistan’ın uluslararası topluluk önündeki konumunu doğruladığını kaydetti.

Sosyal medyada da aralarında bakan, milletvekili, akademisyen ve gazetecilerin bulunduğu binlerce kişi, söz konusu araştırmayla ilgili paylaşımda bulunarak Hindistan’a tepki gösterdi.

Pakistan dosya hazırlamıştı

14 Kasım’da Pakistan, Hindistan’ın ülkede terörü finanse ettiğine dair “kesin kanıtlardan oluşan bir dosya” hazırlamıştı.

Dışişleri Bakanı Kureyşi, Hindistan’ın, terör örgütleri Cemaat-ül Ahrar, Pakistan Talibanı (TTP), Belucistan Özgürlük Ordusu, Belucistan Özgürlük Cephesi ve Belucistan Cumhuriyet Ordusu’na son 3 yılda 22 milyar rupilik fon sağladığını savunmuş, Yeni Delhi yönetiminin ülkedeki istikrarı bozmak için bu örgütlere el yapımı patlayıcı, cephane ve silah da temin ettiğini öne sürmüştü.

Pakistan, söz konusu dosyayı, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e ve BM Güvenlik Konseyinin 5 daimi üyesi ABD, Çin, Rusya, İngiltere ve Fransa’nın büyükelçilerine teslim etmişti.