Hatta, “Hamas’ın bu durumda İsrail’i veya daha önce imzalanmış olan anlaşmaları tanımasına da gerek yok” diyorlar. Peki Amerika’yı Gazze’deki insani duruma çözüm arayışına zorlayan şey nedir?
Filistin Enformasyon Merkezi’nde, Yusuf Rezka imzası ile önceki gün yayınlanan bir makalede, İslami Direniş Hareketi Hamas’a geçmişte yapılan tekliften ve bugün yenilenen aynı teklifin Hamas direnişini hedef aldığı ve bunun altında yatan sebepten bahsedildi.
Batı’dan gelen bu tekliflerin yanında, Mahmud Abbas’ın da ekonomi silahını kullanarak, Batı Yaka’ya yaptığı gibi bazı memurların maaşlarına karşılık Gazze’yi de boğazlamak ve aşağılamak istediği vurgulanan makalede şöyle denildi:
ABD eski Başkanı Jimmy Carter birkaç yıl önce Gazze’yi ziyaret edip o zaman Başbakan olan İsmail Heniyye ile yaptığı görüşmede Gazze kuşatmasının kalkması için tek bir şart olduğunu söylemişti. Carter görüşmede bunun için sadece bir şey istediğini söyledi. O da şiddetin yani direnişin durmasıydı. O gün Ortadoğu Dörtlüsü’nün öne sürdüğü diğer şartların boş olduğunu ifade etmişti. Çünkü onlar da ana madde ile ilgiliydi. Carter görüşmede ayrıca “işte o zaman ben de Hamas’ı Obama’nın yanında savunabilirim. Bunun arkasından kuşatma kalkacak. Size anlattıklarım Amerika’daki demokratların da görüşüdür” demişti.
Ve bugün. Büyük Dönüş Yürüyüşü ve buna bağlı olarak gelişmelerin devam ettiği süreçte Oslo Anlaşması mühendisi Yossi Beilen ABD eski Başkanı Jimmy Carter’ın yıllar önce yaptığı önerinin aynısını yapmaktadır. O da Hamas’tan şiddeti (direnişi) bırakmasını istiyor. Direnişi bırakması durumunda yıllarca devam edecek bir ateşkes için diyalog kapısının hemen başlayacağını söylüyor ve “Hamas’ın bu durumda İsrail’i veya daha önce imzalanmış olan anlaşmaları tanımasına da gerek yok” diyor. Beilen sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ateşkes konusunda fiilen birkaç girişim oldu ve biraz mesafe de kat edildi. Ancak yakın zamanda bunun yenilenmesi için ortada bir neden yok.”
Hamas bu tür çağrı ve tekliflere sürekli kuşkuyla yaklaşmaktadır. Bu tür öneri ve tekliflerin Fetih ve FKÖ’yü önce Oslo Anlaşması’na ardından kısır görüşmelere çektiği gibi, kendisini de çekeceğini düşünüyor. Hamas hiçbir zaman bu tür çağrıları ciddiye almadı. Onlardan uzak durmayı tercih etti. Çünkü kendisini Abbas ve Filistin Yönetimi’nden ayıran belirleyici özelliklerini kaybetmekten korkuyor. Hamas’ın tavrını iyi anlayan Filistin Yönetimi bu kez Hamas’tan istediklerinin çıtasını yükseltti. Gazze’yi cezalandırmaya başladı ve ondan Carter ve Beilen’in şartlarını istedi.
Hamas liderlerinden Musa Ebu Merzuk yaptığı bir açıklamada düşmanla görüşmelere girmenin şeri yönden haram olmadığını söyledi. Ebu Merzuk, Hamas hareketinin işgalci düşmanla görüşmeleri, Filistin halkının Fetih ve FKÖ’nün başarısızlıklarını görmesinden sonra görüşmeleri siyasi olarak reddettiğini ifade etti.
Gazze, Hamas ve direnişi cezalandıranlar, su elektrik ve maaş karşılığında silahını teslim etmesini isteyenler, düşmanla görüşmelere devam ederek Filistin ulusal projesini taşımakta başarısız olanlardır. Abbas, Batı Yaka’ya yaptığı gibi bazı memurların maaşlarına karşılık Gazze’yi de boğazlamak ve aşağılamak istiyor. Şimdi Hamas’ın Mahmud Abbas ve başında bulunduğu yönetimini es geçip sınır kapılarını yeniden ele almasını isteyen sesler yükselmeye başladı. Özellikle uluslararası camiadan sesler geliyor. Abbas direnişin silahını toplamak isterken, işgal rejimindeki önemli kaynaklar artık Gazze’deki silahların toplanmasının ateşkes için şart olmadığını ifade ediyorlar.
Büyük Dönüş ve Kuşatmayı Kaldırma Yürüyüşlerinin en büyük kazanımlarından biri, Gazze’deki gerçek durum hakkında dünyanın uyandırılmasıdır. Halkın Büyük Dönüş Yürüyüşleri aracılığıyla işgalcinin yüzüne patlamasını önlemek için zalim Amerika’yı Gazze’deki insani duruma çözüm arayışına zorlayan da işte budur.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *