Kadın yazar, kaza yapan oğlunu Mısır’a kaçırdı

Kadın yazar, kaza yapan oğlunu Mısır’a kaçırdı

Yazar Eylem Tok’un, Porche ciple emniyet şeridinde 5 kişiye çarparak bir kişinin ölümüne neden olan oğlu Timur ile birlikte Mısır’a kaçtığı ortaya çıktı. Başsavcılık, ikili hakkında yakalama kararı çıkardı. Anne Eylem Tok, kaçma diye bir durum olmadığını savunarak “kana kan olmasın” dedi.

İstanbul’un Sarıyer ilçesinde üç ATV motoru ile geziye çıkan Oğuz Murat Acı (29), Tahsin Arslan (23), Süleyman Arslan (21), Hasan Topal (25) ve İbrahim Gümüş (27), motorlardan birinin arızalanması üzerine Kemerburgaz yolunda emniyet şeridinde durdu.

ARAÇ ÇARPTI HAYATINI KAYBETTİ

Habertürk’ten Mustafa Şekeroğlu’nun özel haberine göre, bu sırada evli ve bir çocuk babası olan Oğuz Murat Acı, bir ATV motorunun ışıklarını yakarak önlem almaya çalıştı. Diğerleri ise arızalanan motorla ilgilendi. O sırada sürücüsünün ismi öğrenilemeyen lüks cip, emniyet şeridinde bekleyenlere çarptı. Çarpmanın etkisiyle beş kişi ormanlık alana savruldu. İddialara göre cip sürücüsü ise kendi aracını bırakarak, arkadan gelen ve içerisinde arkadaşlarının olduğu başka bir araca binerek olay yerinden kaçtı. Kazada Oğuz Murat Acı olay yerine hayatını kaybetti. Dört kişi ise yaralandı.

YAZAR VE ESTETİK DOKTORUNUN OĞLU ÇIKTI

Kazada hayatını kaybeden Acı toprağa verilirken, kaçan sürücü hakkında önemli ayrıntılar ortaya çıktı. Polisin yaptığı çalışmada kazayı yapan sürücünün yazar Eylem Tok ile ünlü estetik doktoru Op. Dr. Bülent Cihantimur’un 16 yaşındaki oğlu Timur Cihantimur olduğu ortaya çıktı.

OĞLUYLA AYNI GECE MISIR’A KAÇTI

Polisin yaptığı çalışmalarda şoke eden ayrıntılar ortaya çıktı. Yapılan çalışmalarda, kaza sonrası olay yerine gelen yazar Eylem Tok, kaza yapan oğlunu alarak kaçırdı.

Olaydan sonra İstanbul Havalimanı’na giden anne Eylem Tok, oğlu Timur Cihantimur ile saat 03.00 sıralarında Mısır uçağına binmek için işlem yaptı. İşlemlerin ardından anne Eylem Tok ile oğlunun 04.30 sıralarında yurt dışına çıkarak Mısır’a gittikleri ortaya çıktı. Polis olayla ilgili çok yönlü soruşturmaya devam ediyor.

YENİ GÖRÜNTÜLER ORTAYA ÇIKTI EYLEM TOK SESSİZLİĞİNİ BOZDU

Öte yandan Eylem Tok’un oğlu Timur Cihantimur’u yurt dışına kaçırdığı anların yeni görüntüleri ortaya çıktı. Yeni görüntüler sonrası Eylem Tok olaya dair açıklamada bulundu. Tok tarafından yazılı olarak yapılan açıklamada, “Öncelikle yaşanan tüm bu olaylar nedeniyle ne kadar üzgün olduğumu, ne kadar korktuğumu ve paniklediğimi belirtmek istiyorum. Kazadan bahsetmek benden ve ailemden önce, kazazedeler ve ailelerini daha çok üzecektir ve yıpratacaktır. Ancak oğlumun bizden habersizce o gün arabam ile dışarıya çıkmasının tüm sorumlusu benim, bunu kabul de ediyorum. Ben bir anne olarak bu durumun yaşanmaması adına gereken tüm tedbirleri almalıydım. Ancak ne yazık ki yazılanların hepsi doğru değil, oğlum olaydan sonra kaçmadı, aksine olay yerine yardıma gelen insanlarla birlikte o da yardım etti ki ambulans ve ekipler de çağrılmıştı, ancak ben sonrasında çok korktum. Yalan söyleyemem, bir anne olarak oğlum darp edilir mi? Başına bir şey gelir mi? Diye. Ne olduğunu anlayana kadar yurt dışına çıkarmak istedim ve yurt dışına çıktıktan sonra boşanmış olduğum, oğlum Timur’un babası Bülent ile tüm yaralıların, kazazedelerin ilgilenilmesi için konuştuk. Biz yurt dışına çıkarken bir mağdurun öldüğünü dahi bilmiyorduk ki; bunu öğrenince, evet ne yaparsak yapalım bu acı tarif edilemez ve dindirilemez ama hemen aile ile iletişime geçmeye çalıştık” denildi.

“ADALETE TESLİM OLACAĞIZ”

Tok açıklamasını, “Timur ise olayın olduğu andan itibaren her gün ‘Lütfen Türkiye’ye dönelim ve ben cezam ne ise onu çekeyim, ben bir aileyi dağıttım’ diye ağlıyor. Hiçbir zaman burada kalmak, bu suçlamalardan kaçmak gibi bir düşüncesi olmadı onun. Ama annelik içgüdüsü, lütfen beni de anlayın. Ben olay yerinde insanların telefonlarını da toplamadım, bunlar doğru değil. Çok çok üzgünüm. Oradaki tüm çocuklar bizim de çocuklarımız, kazada ölen kardeşimizin ailesi bizim de ailemiz. Biz dönüp doğru olanı yapacağız ve adalete teslim olacağız. Hem kendim adına hem de oğlum adına tüm kamuoyundan içtenlikle özür diliyorum” ifadeleriyle sonlandırdı.

YAKALAMA KARARI ÇIKARILDI

Olayla ilgili soruşturma sürerken İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca anne ve oğlunun ifadelerinin alınması için yakalama kararı çıkarıldı.

“ŞAHSİ CEZASIZLIK SEBEBİ”

Hukukçu Dr. Rezan Epözdemir, Eylem Tok’un oğlunu yurt dışına kaçırmasıyla ilgili hukuki durumu değerlendirdi. Sosyal medya platformu X’ten paylaşımda bulunan Epözdemir şunları söyledi:

“Ölümlü kazaya neden olan Eylem Tok hakkında basın mensupları gün boyunca, hukuki süreci ve uygulanabilecek hükmü sormak üzere arıyorlar. Cevap vermeye çalışıyorum ama bir defa da buradan hukuki boyutunu yazayım. Eylem Tok’un suç işleyen oğlunu yurt dışına kaçırmasıyla ilgili T.C.K. m. 283 de düzenlenen ‘Suçluyu Kayırma’ suçundan ötürü yargılanacak. Suç isleyen kişinin kaçmasını sağlaması hasebiyle TCK m. 283 uyarınca soruşturma yürütülecek.

T.C.K m.283/3 uyarınca bu suçun altsoy, üstsoy, eş, kardeş tarafından işlenmesi halinde cezaya hükmolunmaz. Bu bir şahsi cezasızlık sebebidir. Bu düzenleme uyarınca işlenen fiil ve suç dolayısıyla haksızlık oluşturma özelliği muhafaza edilmekte, fakat kişinin kanundaki akrabalık ilişkisinden dolayı ceza hukuku açısından sorumluluğuna gidilmemektedir. Kanaatimce bu düzenleme son derece isabetsiz ve kamu vicdanını rahatsız edici mahiyettedir. Bizim de mağdur aile vekili olduğumuz dosyada, Münevver Karabulut’u vahşice ve hunharca katleden Cem Garipoğlu’nun babası Mehmet Nida Garipoğlu hakkında oğlunu kaçırmasına rağmen ceza tayinine yer olmadığına kararı verimiş, amcası Hayyam Garipoğlu ise Cem Garipoğlunu kaçırdığından bahisle alt sınırdan uzaklaşılarak 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmıştı. Bu düzenleme suç işleyen kişinin adaletten kaçması ve saklanması için anne, baba,eş kardeşe şahsi cezasızlık sebebi öngörerek, bu akrabalara adeta yakınlarınızı kaçırın ve adalete teslim etmeyin denmektedir. Bu da ceza ve ceza infaz hukukunun temel evrensel prensipleriyle bağdaşmaz. Sonuçları itibariyle de kamu vicdanının rahatsız olduğu da açıktır. Hal böyle iken T. C.K m. 283/1’in cezasının caydırıcılığı sağlayacak şekilde arttırılması ve 283/3’te yakın akrabalar için düzenlenen şahsi cezasızlık sebebinin ortadan kaldırılması gerekir. Bu konuda şüphesiz ki görev Türkiye Büyük Millet Meclisinindir, aksi halde böyle haberleri daha çok görmeye devam ederiz”

BAŞSAVCILIKTAN AÇIKLAMA

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan konuya ilişkin açıklama yapıldı. Açıklamada, 1 Mart’ta saat 23.50 sıralarında Eyüpsultan ilçesi sınırları içerisinde 18 yaşından küçük araç sürücüsü Timur Cihantimur’un 34 EEG 06 plakalı araçla seyir halindeyken yol kenarında park edilen ATV tipi 3 araca çarpması sonucu bir kişinin öldüğü, birden fazla kişinin de yaralandığı hatırlatılarak, şöyle devam edildi:

“Kazadan hemen sonra adli kolluk görevlileri olay yerine intikal etmeden, T.C’nin annesinin olay yerine gelerek T.C’yi kaçırdığı anlaşılmıştır. Olay yerine intikal eden adli kolluk görevlileri tarafından kazaya sebebiyet veren araç sürücüsünün tespiti amacıyla ivedi şekilde soruşturma işlemlerine başlanmıştır. Kazaya karışan aracın şirket adına kayıtlı olması nedeniyle aracı kullanan şahıs ve adres bilgileri tespit edildikten sonra yapılan araştırmada, T.C. ile annesi Eylem Tok’un 2 Mart’ta saat 03.50 sıralarında İstanbul Havalimanı’ndan Mısır ülkesine çıkış yaptıkları tespit edilmiştir. Aynı gün 2 Mart’ta T.C. hakkında ‘bir kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına sebebiyet vermek’ suçundan, şüpheli Eylem Tok hakkında ‘suçluyu kayırma’ suçundan yakalama kararı çıkartılmıştır. Soruşturma tüm yönleriyle titiz şekilde devam etmektedir”

ACILI BABADAN ÇAĞRI

Kazada hayatını kaybeden Oğuz Acı’nın babası Özer Acı, Sarıyer’deki evinde gazetecilere yaptığı açıklamada, olaya şahit olan bir görgü tanığının “Oğuz biraz aşağıdaydı, ben 7-8 kişinin araca bindiğini gördüm, orada bir kadın sesi duydum ama aşağıda olduğum için göremedim” dediğini anlattı. Bu beyandan anlaşıldığı gibi Eylem Tok’un kazanın ardından oğlunu gelip aldığını dile getiren Acı, “Bizim çocuklarımızı orada bırakmış. Kendi kamuoyuna bir duyuru yapmış, biz yardım ettik, diye. Ama görgü tanığı arkadaş ‘Bizim yanımızda bir kadın yoktu, ilk Oğuz ağabeyimizi ambulansa bindirdik, sonra diğer yaralıları ambulanslarla sevk ettikten sonra ben olay yerinden ayrıldım’ diyor. Eğer yardım ettiyse bu görgü tanığı olay yerinde niye görmemiş, bir feryadını, bir sızlamasını, haykırışını. Sadece yaptığı şey, oğlunu aramış, işte 112’yi oğlu aramış veya ona benzer bir şey diyor” ifadelerini kullandı.

Yaralılardan bazılarının telefonlarının kayıp olduğunu ileri süren Acı, “Oğlumun telefonu kaza yerinden 15 metre ötede bulunmuş, zaten oğlum da 8 metre aşağıdaymış. Fakat iki telefon kayıp. Bu kayıp telefonlardan biri güvenliğe bırakılıyor, daha sonra gelip alınıyor” diye konuştu.

Acı, Eylem Tok’un avukatı üzerinden yaptığı açıklamaya ilişkin de şunları kaydetti:

“Gerçek bir anne evladını kaçırarak korumaya çalışmaz. Benim evladım ölünce ‘Keşke benim de evladım ölseydi’ demesi lazım. Ben asla ölmesini istemem ama içgüdülerle hareket etmek değil. Korku veya evladını kim döver. Adalete güvenmiyor mu? Bizim kolluk kuvvetine güvenmiyor mu? Güvensin, ben nasıl güveniyorsam o da güvensin. Onlara güvenmiyorsa koruma tutsun, korusun. Onun beyanların çoğu duygu şeyi… ‘Ben teslim olacağım’ diyor. Yakalama kararı çıkmadan teslim olsaydı daha iyi değil miydi? O da bir yavrumuz. Yavrumuzun adalete teslim olmasını istiyorum. Buradan sesleniyorum; bir an önce gel teslim ol. Şu an anne olarak hem kendine hem eski eşine hem evladına zarar veriyor. Adaletten kaçılmaz. Muhakkak adalet tecelli edecektir”

AİLENİN AVUKATINDAN AÇIKLAMA

Ailenin avukatı Burak Erden ise kazada hayatını kaybeden Oğuz Murat Acı’nın 1,5 yaşında çocuğu olduğunu söyledi. Kaza yerinde, bazı telefonların kaybolduğuna yönelik iddialar olduğunu belirten Erden, “Bunları Eylem hanımın alıp almadığı yargılama aşamasında belli olacak. Biz hem anne hem de çocuk hakkında da suç duyurusunda bulunduk. Annesinin delilleri karartmakla ilgili bir suçunun olduğunu düşünüyoruz. Bunun yanında yardım ve yataklık, çünkü alıyor yurt dışına kaçırıyor, üç dört saat içerisinde. Bu ileriki günlerde netleşecek” değerlendirmesini yaptı.

NEDEN MISIRA KAÇTIKLARI ORTAYA ÇIKTI

Akşam gazetesinin haberine göre, oğlu ile havaalanına gelen Eylem Tok, başta oğlunu ABD’ye kaçırmak istediği ancak sefer bulamayınca Mısır’a gittiği belirlendi.

ÇOCUK İÇİN KIRMIZI BÜLTEN

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç tarafından yapılan açıklamada, Mısır’a kaçan sürücü için kırmızı bülten çıkarıldığı ifade edildi. Mısır’la irtibat halinde olduklarını belirten Tunç, “Sanığın Mısır’dan iadesini talep edeceğimiz süreç başladı. Annesiyle ilgili de süreç başladı” dedi.

EYLEM TOK YENİDEN KONUŞTU

Star Ana Haber’e konuşan Eylem Tok, oğlunu kaçırmadığını öne sürdü. Aynı şeyi bugün olsa yine yapacağını söyleyen Eylem Tok, oğlunun pırıl pırıl bir çocuk olduğunu iddia etti. Eylem Tok, “Bu bir kaza, kaçırmak falan yok. 17 yaşındaki pırıl pırıl bir çocuk var, ben bir anneyim. Bugün olsa yine yaparım, yaralıları bilmiyorum, kim olduklarını bilmiyorum. Onu ben korumak zorundayım. Ben gittiğimde de zaten hiçbir zaman tam anlamında varmadım. Gittiğimde çocuklar vardı, çocukları aldım. Oldukları siteye götürdüm. Herhangi bir şekilde kaçacağım bir şey yok. Ben diyorum ki ortada sıcak bir konu var, aileler yanıyor büyük bir ateş var. Biraz hafiflesin yani kana kan olmasın” dedi.

Tok’a bu kez de, “Çıkma sebebiniz nedir Mısır’a?” diye soruldu. Yazar Tok ise, “Asla ve asla çıkarken bir ölü olduğunu bilmiyordum, bilsem çıkar mıyım?” ifadelerini kullandı.

Son olarak, “Ne zaman dönmeyi düşünüyorsunuz Türkiye’ye oğlunuzla beraber?” sorusuna Tok, “Ben her an dönebilirim, şu anda da dönebilirim. Sadece ben çocuğumun güvende olmasını ve adil bir şekilde yargılanmasını istiyorum. Ülke bana desin ki ‘kana kan yok, çocuğa karşı bir şey yapmayacağız. Adalet yerini bulacak” şeklinde yanıt verdi.

ANNE EYLEM TOK’UN KİTABI DİKKAT ÇEKTİ

Oğlunu yaptığı kaza sonrası yurt dışına kaçıran anne Eylem Tok’un 2013 yılında ‘Mihr’ ve 2014 yılında ‘Allah’ın Piyonları’ isimli iki kitabını bulunmakta.

(Odatv.com)

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *