Afrikalı uzmanlara göre, dava, “Küresel Güney”in Filistin’e desteğinin göstergesi

Afrikalı uzmanlara göre, dava, “Küresel Güney”in Filistin’e desteğinin göstergesi

Afrikalı uzmanlar, Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından Uluslararası Adalet Divanında (UAD) İsrail aleyhine açılan davanın, “Küresel Güney”in Filistin’e desteğinin açık göstergesi olduğunu vurguladı.

Siyonist rejimin Gazze’de uyguladığı vahşetle Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiği için Uluslararası Adalet Divanında açılan dava, “Küresel Güney”in Filistin’e desteği açısından önemini korurken, aleyhine karar çıkması durumunda işgalci İsrail’i uluslararası anlamda zor duruma düşüreceği düşünülüyor.

Güney Afrikalı gazeteci ve yazar Şefik Morton ile Güney Afrika Cumhuriyeti Nelson Mandela Üniversitesi Kamu Hukuku Kıdemli Araştırma Görevlisi Nijeryalı Dr. Tajudeen Sanni, UAD’de İsrail’in yargılanmasıyla ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Şefik Morton, açılan davayla gerçek kurbanın İsrail değil Filistin olduğunun kesin şekilde ortaya konulduğuna dikkati çekerek, “UAD’deki dava, dünyanın ve özellikle Küresel Güney’in hala Filistin’i önemsediğini açıkça gösteriyor.” dedi.

Güney Afrika’nın UAD’deki varlığını önemsediğini söyleyen Şefik Morton, Nelson Mandela’nın, “Filistin’in de kendileri gibi özgürlüğe erişemediği sürece ‘apartheid’den kurtulmanın tam sağlanamayacağı” sözlerini hatırlattı.

Şefik Morton, UAD’de açılan davanın Filistin açısından önem taşıdığını, siyonist rejimin Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiğinin ortaya çıkmasına olanak sağlayacağını dile getirdi.

ABD ve Avrupalı liderlerin korumasına rağmen siyonist kamuoyu önünde kaybeden konumunda olduğunu vurgulayan Şefik Morton, “İsrail UAD’de bulunmaktan dolayı çok mutsuz ama burada önemli olan İsrail’in ilk kez hesap vermesidir. Bu süreçte rehineleri eve getiremediği için Netanyahu’nun günah keçisi olacağını düşünüyorum. Ayrıca İsrailliler, Gazze’den evlerine ceset olarak dönen gençlerini görmekten hoşlanmıyor.” şeklinde konuştu.

UAD’nin Filistin lehine kararı, İsrail’i politikalarını değiştirmeye zorlayabilir

Hukukçu Tajudeen Sanni ise UAD’de görülen davanın önemine işaret ederek, davada alınan geçici karar veya hüküm ne olursa olsun, UAD’nin aleyhte kararının siyonist rejimin uluslararası toplumdaki itibarını daha da olumsuz etkileyeceğini, aynı zamanda uluslararası hukuka güveni artıracağını söyledi.

UAD tarafından Filistin lehine alınacak kararın, siyonist rejimin bu ülkeye yönelik politika ve davranışlarını değiştirmeye zorlayabileceğine dikkati çeken Tajudeen Sanni, “Güney Afrika’nın davası, 1948 Soykırım Sözleşmesi temel alınarak çocukların ve diğer sivillerin öldürülmesine son verme çabasıdır. Güney Afrika, İsrail’in Gazze savaşıyla ilgili eylemlerini ‘Gazze’deki Filistinlileri bir ayrı grup olarak silmeyi amaçlayan soykırım niteliğinde’ görüyor.” dedi.

Uluslararası alanda siyonist rejimin destek kaybettiğine ve özellikle “Küresel Güney”in Filistin’e desteğine değinen Tajudeen Sanni, 1948 Soykırım Sözleşmesi’ne taraf olan ülkelerin, uluslararası barış ve güvenliği teşvik etme konusunda yükümlülüklerinin bilincinde olduğunu dile getirdi.

Tajudeen Sanni, sözleşmeye taraf tüm devletlerin, soykırımı önleme ve cezalandırma görevinin yanı sıra soykırım yapmama yükümlülüğü bulunduğunu hatırlattı.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *