Dünyanın birçok noktasından Filistin’e destek

Dünyanın birçok noktasından Filistin’e destek

Fas, Lübnan ve Pakistan’ın yanında İspanya, Polonya ve Japonya’da da Filistin’e destek için gösteriler düzenlendi. Yoğun katılımla gerçekleştirilen yürüyüşlerde ‘Kahrolsun İsrail’ ve ‘Katil İsrail’ sloganları atıldı. İspanya’da sol kesim tarafından organize edilen yürüyüşe iki bakan da katıldı. İngiltere’deki protestoda İngiliz hükümeti’ne ‘utan’ diye bağrıldı.

Fas

Fas’ın Kazablanka kentinde, on binlerce kişinin katılımıyla Filistin’e destek gösterisi düzenlendi. Fas Filistin’i Destekleme ve Normalleşmeye Karşı Hareketi’nin çağrısıyla Kazablanka kentinin merkezinde yer alan 2 Mart Caddesi’nde toplanan on binlerce gösterici, Gazze ve Filistin’e destek verdi.

Filistin ve Fas bayrakları taşıyan göstericiler, “Halk normalleşmeyi (İsrail ile) sonlandırmak istiyor”, “Halk Filistin’i özgürleştirmek istiyor” ve Mescid’i Aksa halkı, zafere ve özgürlüğe kadar yürümeye devam” sloganları attı. Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı gösteri, açıklamaların ardından sona erdi.

Lübnan

Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta Gazze ile dayanışma ve siyonist rejimi kınamak amacıyla gösteri düzenlendi. Hamas, İslami Cihad Hareketi ve diğer Filistinli grupların çağrısı üzerine binlerce kişi, Beyrut’un en büyük camisi Muhammed Emin Camii önünde bir araya geldi. Filistin ve Lübnan bayraklarının yanı sıra Hamas ve Hizbullah’a ait flamaları taşıyan göstericiler, işgal rejimi ve ABD karşıtı sloganlar attı.

Eylemciler, AA muhabirine, işgalcinin 23 gündür kesintisiz saldırısı altındaki Gazze halkı ile dayanışma halinde olduklarını göstermek amacıyla toplandıklarını söyledi. “Gazze yalnız değildir” ve “Gazze düşmeyecek” pankartları taşıyan eylemciler, başta İslam dünyası olmak üzere uluslararası topluma İsrail’in saldırıları karşısında sessiz kalmamaları çağrısı yaptı. Gösteri sırasında yoğun güvenlik önlemleri alındı.

Pakistan

Pakistan’ın başkenti İslamabad’da binlerce kişinin katılımıyla Filistin’e destek yürüyüşü düzenlendi. Pakistan Cemaat-i İslami Partisi tarafından düzenlenen yürüyüşe binlerce kişi katıldı. Başkentin Abpara bölgesinde bir araya gelen göstericiler, diplomatik temsilciliklerin, bakanlıkların ve parlamento binasının yer aldığı kırmızı bölgenin girişine yürüdü. Göstericilerin ABD Büyükelçiliğine yürümek istemesine ise polis izin vermedi. Burada işgal rejimi ve ABD karşıtı sloganlar atan protestocular, Filistin halkı ile dayanışmalarını vurguladı.

İspanya

İspanya’nın Madrid ve Barselona başta olmak üzere büyükşehirlerinde Filistin’e destek için geniş katılımlı gösteriler düzenlendi. Başkent Madrid’de “Her zaman Filistin Direnişinin Yanında” temasıyla sol görüşlü sivil toplum kuruluşlarınca organize edilen gösterilere binlerce kişi katıldı.

Kent merkezinde ellerinde Filistin bayraklarıyla yürüyen İspanyollar, “Bu bir savaş değil, soykırım, “Katil İsrail”, “İsrail’e boykot”, “Yaşasın özgür Filistin”, “Savaşa da terörizme de hayır” sloganları attı.

Gösteriye katılan İspanya Başbakan Yardımcısı, Çalışma Bakanı ve Sumar partisinin lideri Yolanda Diaz, basına yaptığı açıklamada, “İsrail, uluslararası insan haklarını açıkça ihlal ediyor. Gazze’de acil ateşkes ilan edilmeli. İsrail’in savaş suçu işlediği ortadadır. Bundan bahsederken, uluslararası hukuka aykırılıktan, hukuki sorumluların belirlenmesinden bahsediyoruz. Çifte standart uygulanmamalı.” dedi.

Siyonist rejime karşı Avrupa’da sesini yükselten ender bakanlardan biri olan İspanya Sosyal Haklar ve 2030 Ajandası Bakanı ve Podemos partisi lideri Ione Belarra da gösteriye katıldı. Belarra, İsrail’in Gazze’de soykırım işlediğini belirtti. Bu etnik temizliğin durdurulması için acil ateşkes ilan edilmesi gerektiğini ve sorumluların yargıya götürülmesi gereğini dile getiren Belarra, Avrupa liderlerine yönelik “Sessiz kalmayın. Bizi bu soykırımın suç ortağı yapmayın ve harekete geçin. İsrail ile tüm diplomatik ilişkileri kesin.” çağrısını yineledi.

Ione Belarra, AA muhabirinin “İsrail’e karşı sesini yükselten Avrupa’daki tek bakan oldunuz. Neden diğer Avrupalı bakanlar bir şey söyleyemedi?” sorusuna, “Benim görüşüme göre, Avrupa Birliği (AB) dış politikasını, İsrail’in en büyük ittifakı olan ABD’nin dış politikasının bir öğrencisiymiş gibi yapıyor. Biz susacak değiliz, bu çatışmada insan hakları ihlallerine karşı sesimizi yükseltmeye, barışı savunmaya devam edeceğiz.” cevabını verdi.

Dier yandan gösteriye katılan İspanyollardan Esperanza Rodriguez, “Gazze’deki görüntüler yüreğimi parçalıyor. Bu bir soykırım. Tüm dünyanın gözleri önünde soykırım yapıyorlar. Çözüm, bu katliamın hemen durdurulması.” dedi.

Luis Finol da “Filistin halkına karşı yapılan bu katliamın büyük acısını hissediyoruz. Bu insanlık dışı olaylara karşı özellikle sol grupların etik, ortak, koordineli hareket edememesi de üzücü. Hem Filistin hem de İsrail halkı için birlikte yaşamayı sağlayacak, barışı getirecek girişimler gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Filistin’e destek için İspanya’nın diğer büyükşehirlerinde de gösteriler organize edilirken Katalonya’da yapılan eylemlerde acil ateşkes ve İsrail ile ticari ve askeri ilişkilerin durdurulması istendi.

Polonya

Polonya’nın başkenti Varşova’da yüzlerce kişinin katılımıyla yapılan Filistin’e destek yürüyüşünde, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları protesto edildi. Varşova’nın eski şehir meydanında toplanan yüzlerce kişi, siyonist rejimin Gazze’ye yönelik barbar saldırılarını protesto ederek, Filistin’e desteklerini, Gazze ile dayanışmalarını belirtti. Yürüyüş sırasında göstericiler, sık sık “Filistin’e özgürlük”, “Nehirden denize kadar, Filistin özgür olacak” ve “Gazze’de soykırımı durdurun” sloganları attı.

Gösteriye katılan Polonya vatandaşı Rafal, AA muhabirine, “Filistin’de işkence var, ölüm var. Bir an önce çözüm bulunmalı.” dedi. Göstericilerden Malgorzata da “Soykırım durdurulsun. Hızlı adımlar atılsın. Yeter artık.” ifadesini kullandı.

Japonya

Japonya’nın başkenti Tokyo’da Filistinlilere destek ve siyonist rejimin Gazze’deki barbar saldırılarını protesto etmek amacıyla gösteri düzenlendi. Müslüman ülkelerden insan hakları örgütlerinin Tokyo’daki temsilcilikleri ve üyeleri, başkentteki İçigaya İstasyonu’nda bir araya geldi. Sotobori Park’tan hareket eden kalabalık grup, polis kordonu eşliğinde siyonist rejimin Tokyo Büyükelçiliğine kadar yürüdü.

İngiltere

Filistin bayraklarının taşındığı gösteride, “Kahrolsun İsrail”, “Ateşkes Şimdi”, “Gazze’yi kurtar”, “Özgür Filistin Şimdi” sloganları atıldı. Güvenlik önlemi altında yapılan gösteriye katılanlar, daha sonra dağıldı.

Siyonist rejimin Gazze’deki Müslüman katliamına tam destek veren devletlerden İngiltere’nin başkenti Londra’da Filistin’le dayanışma gösterisi için toplanan on binlerce kişi, polisin yoğun güvenlik önlemleri altında üçüncü kez yürüdü. Siyonist rejimi protesto etmek isteyen on binlerce Filistin yanlısı gösterici, öğle saatlerinde Thames Nehri kıyısındaki Victoria Enbankment’ta toplandı. Ülkedeki çok sayıda sivil toplum kuruluşunun çağrısıyla Filistin ile dayanışma eylemine katılan göstericiler, siyonist rejimin saldırılara son vermesi, ablukayı kaldırması, derhal ateşkes ilan edilmesi ve Gazze’ye insani yardım malzemelerinin eksiksiz girişine izin verilmesi çağrısında bulundu.

“Adalet yoksa barış da yok”, “Gazze’de soykırım var”, “İşgale son”, “Şimdi ateşkes” yazılı pankartlar taşıyarak, “Filistin’e özgürlük” sloganları atan göstericiler, daha sonra İngiltere Parlamentosu önündeki Westminster Köprüsü’nden geçerek nehrin güneyine indi.

Polisin geniş güvenlik önlemleri altında gerçekleşen yürüyüş nedeniyle nehrin kuzey ve güney kıyısındaki yollar trafiğe kapatıldı. Tekrar nehrin kuzeyine geçen göstericiler, İngiliz hükümetinin işgalci İsrail’e verdiği desteğe de tepki gösterdi. Filistin yanlısı göstericiler, işgalcinin işlediği savaş suçlarına ortaklığı yapmakla itham ettikleri İngiliz hükümetini de “Rishi Sunak utan”, “James Cleverly utan” sloganlarıyla protesto etti.

Eyleme katılanlar İngiltere hükümetini ve siyasetçileri ateşkes çağrısı yapmaya davet etti. 73 yaşındaki İrlandalı gösterici Patrick, AA muhabirine, Gazzelilere destek için eyleme katıldığını söyledi. Bir İrlandalı olarak Gazze’yle dayanışma içinde olduğunu belirten Patrick, “Gazze’de ve İsrail’de yaşananlar İrlanda’da ve dünyanın başka yerinde İngiltere’nin yaptığı böl ve yönet ve insanları birbirine düşürme yöntemiyle benzerlik gösteriyor.” dedi. İngiltere’nin Filistin’de kontrolü elinde bulunduğu dönemde sorunları çözmek yerine çözümü Filistin ve İsraillilere bıraktığını anlatan Patrick, “İrlanda, sözde Katolik-Protestan bölünmesini çözmek için yüzyıl harcadı. Bu çok yanlıştı. Sömürgecilerin bölünmüş yönetiminin bedelini herkes ödedi.” diye konuştu. Patrick, “İsrail’de 7 Ekim’de yaşananlar Gazze’de yaşananları haklı çıkarmaz.” değerlendirmesini yaptı.

Filistin Dayanışma Kampanyası’na (PSC) konuşan yahudi aktivist Katy Colley de Filistinlilerin “acımasızca” kendi evlerinin enkazında ölüme terk edildiğini söyledi. İngiltere hükümeti ve politikacılarının ise harekete geçmekten uzak gözüktüğünü söyleyen Colley, “Kınamanız nerede, öfkeniz nerede, ateşkes isteyen sesiniz nerede?” diye sordu. Colley, Gazze’de yaşananları “soykırım” olarak nitelerken, yetkili kişilerden yalnızca “yarım ağızla edilmiş insani kriz” açıklamaları duyulduğunu dile getirdi.

PSC Direktörü Ben Jamal ise 3 haftadır süren Filistin’le dayanışma yürüyüşlerinin İngiltere tarihinin en büyük Filistin’e destek eylemleri olduğunu kaydetti. Jamal, işgalcinin Gazze’de uyguladığı iletişim kısıtlamasına değinerek, “Düne kadar 3 bini çocuk olmak üzere 8 binden fazla Filistinlinin öldürüldüğünü biliyorduk. Yaklaşık 1000 çocuğun hala enkaz altında olduğunu ve muhtemelen öldüğünü tahmin ediyorduk. Ama dün gece İsrail büyük bir bombardıman başlattı ve iletişimi kesti. Bu açıkça barbarlıktır.” dedi. Ambulansların nereye gideceğini bilmediği, ailelerin birbiriyle ya da dışarıyla temas kuramadığını aktaran Jamal, “Bugün kaç Filistinlinin öldüğünü bilmediğimiz, kaç çocuğun enkazda kaldığını bilmediğimiz için yürüyoruz.” ifadelerini kullandı. Jamal, ülkedeki siyasetçilerden ateşkes çağrısı yapmaları için talepte bulunduklarını da belirterek, “Eğer Filistinlilerin ‘insan olmadığı’ ifadesini desteklemiyorsanız ateşkes çağrısında bulunmamanızın hiçbir haklı açıklaması olamaz.” değerlendirmesini yaptı.

Oxford Merkez Camisi’ne benzin bidonu atıldı

İngiltere’deki Oxford Merkez Camisi’nden (COMS) yapılan açıklamada, İngiltere saatiyle dün sabah 10.30’da cami dış kapısına bisikletiyle yaklaşan bir kişinin, üzerinde IDF yazılı kırmızı renkli iki benzin bidonunu kapının üzerinden camiye doğru attığı kaydedildi. Bir cemaat mensubunun da geçen hafta baltalı saldırıya uğradığı ifade edilen açıklamada, “Geçtiğimiz hafta, başına ve eline baltayla vurulan cemaat üyemiz ile yaşanan menfur İslamofobik olayın ardından, bugün camimize bir teröristin saldırdığını üzüntüyle bildirmekteyiz.” ifadeleri kullanıldı.

COMS, özellikle kadın ve yalnız cemaat üyelerine sabah, akşam ve yatsı namazına gidip gelirken dikkatli olma uyarısı yaparken bir karşılaşma anında herhangi bir tartışmaya girmeden polise haber verme, mümkünse saldırı anının kamerayla kayda alınması tavsiyesinde bulundu.

Camiye yönelik saldırının Filistin’e verilen destek ve cami dışına asılan Filistin bayrağı nedeniyle olduğu inancı paylaşılan açıklamada, “Bizi korkutmaya yönelik bu girişim karşılık bulamayacaktır. Demokratik hakkımızı kullanarak yasa dışı biçimde ayrım yapılmadan katledilen masum Filistinlilerle dayanışma göstermeye devam edeceğiz.” ifadelerine yer verildi.

Ülkedeki siyasetçileri; İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını ve Gazze’ye su, gıda ve yardım girişinin engellenmesini kınamaya çağıran COMS, “Tüm camileri güvenlikle ilgili düzenlemelerini yapma ve cemaatini uyarmaya çağırıyoruz. Cemaatimizin güvenliği için ekstra güvenlik önlemleri de alacağız. Dinimiz bize insan hayatının değerli olduğunu öğretiyor. Gazze ve İsrail’de hayatını kaybeden tüm siviller için dua ediyoruz.” ifadeleri kullanıldı.

Londra’da 14 ve 21 Ekim’de de Filistin’e destek gösteriler olmuştu.

Fransa’da polis göstericilere saldırdı

Fransa’nın başkenti Paris’te emniyet müdürlüğünün yasağına ve yağmura rağmen Filistin’e destek gösterisi düzenlendi. Yağmura karşın binlerce kişi Paris’teki Chatelet Meydanı’na gelerek Filistin’e destek için gösteri düzenledi. Ellerinde “Özgür Filistin”, “Soykırım” yazılı dövizler ve Filistin bayraklarıyla alana geldi. “İsrail katil, Macron (Fransa Cumhurbaşkanı) suç ortağı”, “Macron istemese de Filistin için buradayız.” sloganlarını atan göstericiler, ateşkes çağrısı yaptı.

Polis çembere aldığı göstericilere sert bir şekilde müdahale etti. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde, polisin gösteriye katılmak isteyenlere biber gazı sıkması ve yine polislerce götürülen bir göstericiye bir başka polisin yaklaşarak başına copla vurması dikkati çekti. Diğer yandan polis, protesto gösterisinin yasaklandığı gerekçesiyle protestoculara para cezası kesti.

Gösteriye katılan ve Fransa’da yaşayan ABD’li yahudi Raphy Wofsy AA muhabirine yaptığı açıklamada, siyonist bir ailede büyüdüğünü belirtti. “Zamanla Filistin’e ilişkin gerçeği öğrendim. Çok etkilendim ve Filistinlilerle dayanışma içinde mücadeleye başladım.” diyen Wofsy, Gazze’de siviller öldürülürken evinde oturmak yerine protestoya katılmayı seçtiğini söyledi. İşgalci İsrail’in yahudilerle karıştırılsa da farklı şeyler olduğuna dikkati çeken Wofsy, “İsrail ırkçı ve apartheid bir devlettir.” dedi. Wofsy, herkesin İsrail-Filistin çatışmasında ateşkesin sağlanmasından yana olduğunu ifade etti.

Göstericiye katılan Kenyalı öğrenci Frank Odhiambo da başkentte ikinci kez Filistin’e destek gösterisine katıldığını söyledi. Odhiambo, gösterinin aslında bir yürüyüş şeklinde planlandığını ancak kalabalığın her iki tarafında polisler olduğu için yürüyemediklerini ifade etti. Fransa’da katıldığı Filistin yanlısı gösterilerde yahudi karşıtı söylem duymadığını vurgulayan Odhiambo, Paris yönetiminin Filistin gösterilerine izin vermemesine ilişkin olarak da “Fransa’nın Gazze’deki savaşta suç ortağı olduğunu gösteriyor.” ifadesini kullandı. Odhiambo, Avrupa Birliği’nin (AB) en başat ülkelerinden birisinin bunu yapmasını utanç verici olarak değerlendirdi.

Soyadını vermek istemeyen Anastasia isimli İsveçli gösterici de Filistin halkına desteğini göstermek için alana geldiğini belirtti. Anastasia, Gazze’de yaşananların “soykırım” olduğunu söyledi. “Şu anda suçlu olmayan siviller, küçük çocuklar bombalanıyor. Bu insani değil. Buna tahammül edemiyorum.” diye konuşan Anastasia, bazı AB liderlerinin “ateşkes” çağrısında bulunmamasından memnun olmadığını ifade etti.

Öte yandan ülkenin Lille, Nice ve Marsilya kentlerinde de Filistin destekçileri sokağa indi. Fransız basını, polisin Paris’teki gösteriye katılan yaklaşık 1000 kişiye para cezası kestiğini aktardı.

İsveç

İsveç’in başkenti Stockholm’de binlerce kişi, Filistin ile dayanışma için polisin yoğun güvenlik önlemleri altında yürüdü. Ülkedeki çok sayıda sivil toplum kuruluşunun çağrısıyla Filistin ile dayanışma eylemine katılan göstericiler, İsrail’in Gazze’ye düzenlediği saldırılara son verilmesi, derhal ateşkes ilan edilmesi ve Gazze’ye insani yardım malzemelerinin eksiksiz girişine izin verilmesi çağrısında bulundu.

Göstericiler, “Gazze’de çocuklar öldürülüyor”, “Soykırımı durdurun”, “Sonsuza kadar Filistin” yazılı pankartlar taşıdı. “Filistin’e özgürlük” sloganları atan göstericiler, daha sonra Norra Bantorget Meydanı’na doğru yürüdü. Yürüyüşe katılanlar, İsveç hükümetinin İsrail’e verdiği desteğe de tepki gösterdi. Göstericiler, işgalcinin işlediği savaş suçlarına suç ortaklığı yapmakla itham ettikleri İsveç hükümetini protesto etti.

Belçika

Belçika’nın Liege kentindeki Saint-Leonard Meydanı’nda toplanan yaklaşık 300 kişi, İsrail’in Gazze’ye saldırılarını ve ablukasını kınadı. Gösteride, Filistin ile dayanışmayı vurgulayan ve işgal rejimini telin eden sloganlar atıldı. Filistin bayraklarının yanı sıra bazı Müslüman ülkenin bayrakları da açıldı. Gazze’de sivillerin ve çocukların hayatını kaybettiğini vurgulayan göstericiler, işgalcinin saldırılarını bir an önce durdurması ve uluslararası camianın insani yardımların ulaştırılması için harekete geçmesini talep etti.

Brüksel’in merkezinde yer alan tarihi Borsa Binası önünde akşam saatlerinde bir araya gelen yüzlerce kişi, İsrail’in Gazze’ye saldırılarını ve ablukasını protesto etti. Yoğun yağmur altında gerçekleştirilen gösteride, işgal rejimi karşıtı ve Filistin’le dayanışmayı vurgulayan, “Filistin’e özgürlük”, “Soykırıma son verin” gibi çeşitli sloganlar atıldı. Filistin bayrakları taşıyan göstericiler, “Çocukları bombalamak meşru müdafaa değildir” yazan döviz açtı.

Siyonist rejimin barbar saldırılarında hayatını kaybedenlerin fotoğraflarının da yer aldığı gösteride, Gazze’de özellikle sivillerin ve çocukların hayatını kaybettiğine dikkat çekildi. Göstericiler, işgalcinin saldırılarını derhal durdurmasını ve uluslararası toplumun harekete geçmesini talep etti.

Almanya

Almanya’nın başkenti Berlin’de binlerce kişi, Gazze’ye saldırlar yapan siyonist rejime tepki ve Filistinlilerle dayanışma göstermek için Kreuzberg ilçesindeki Oranien Meydanı’nda toplandı. Yürüyüş başladıktan sonra göstericilerin sayısının arttığı görülen eylemde, göstericiler “Ateşkes”, “Biz Filistin’i unutmayacağız”, “Gazze’ye Özgürlük”, “Soykırım” yazılı dövizler ile Filistin bayraklarını taşıdı. Polisin yoğun güvenlik önlemleri aldığı eylemde göstericiler, “Filistin’e özgürlük”, “Çocuk katili İsrail”, “Soykırımı durdurun” ve “İsrail bombalıyor, Almanya finanse ediyor” sloganları attı.

Göstericilerin Alman hükümetinin işgalci İsrail’e verdiği desteğe tepki gösterdiği eyleme, 10 bin kişinin katıldığı ifade edildi.

Gösteriye katılan “Orta Doğu’da Adil Bir Barış için Yahudi Sesi” derneğinden Udi Raz, AA muhabirine, “Bir Yahudi ve İsrailli olarak, İsrail’in Gazze halkına yönelik işlediğine tanık olduğumuz suçlara karşı sorumluluğum var. Aynı bölgeden gelen bir kişi olarak bu suçlara karşı sesimi yükseltmek benim için önemli.” dedi. Alman hükümetine tepki gösteren Raz, “Alman hükümeti sadece bu düşünceme değil, aynı zamanda demokrasiye ve haftalardır sokaklarda sesini duyurmaya çalışan insanların ve bizim sivil haklarımıza da karşı. Bu olamaz. Biz burada demokratik bir ülkede değiliz. Biz Almanya’dayız.” şeklinde konuştu.

Gösteriye katılan ve soy ismini vermek istemeyen Lili de Filistin’in de siyonist rejim gibi var olma hakkına sahip olduğunu belirterek “Orada siviller ölüyor ve bütün dünyanın ‘bunu böyle devam etmesini’ söylemesi olamaz. Orada kadınların ve çocukların ölmesi tam bir felakettir. Filistin’de, özellikle Gazze’de olanların çoğu sivillerdir ve erkekler de ölmeyi hak etmiyor.” ifadelerini kullandı.

Hamburg kentinde ise “izinsiz” Filistin ile dayanışma gösterisi yapıldı. Hamburg Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada çok sayıda kişinin St. Georg semtinde bir araya gelerek Filistin bayrakları açtığı ve “Filistin’e özgürlük” sloganları attığı belirtilerek, polisin izinsiz gösteriyi sonlandırdığı kaydedildi.

Alman basınında yer alan haberlerde, Münih’te de Filistin’e destek ve işgal rejiminin Gazze’yi saldırılarına karşı çıkmak için düzenlenen gösteriye, 7 bin kişinin katıldığı aktarıldı.

İtalya

İtalya’nın başkenti Roma’nın Piramide semtinde toplanan çok sayıda kişi, San Giovanni meydanına doğru yürüdü. Göstericiler, işgal rejiminin Gazze’ye yönelik saldırıları protesto ederken, Filistin’e desteklerini, Gazze’ye dayanışmalarını belirtti. Yürüyüş sırasında göstericiler, özellikle Roma’nın tarihi yapısı Kolezyum’un önünden geçerken, sık sık “Filistin’e özgürlük”, “Zafere kadar intifada”, “Katil Netanyahu” ve “Terörist, faşist İsrail” sloganları attı.

Bu arada, yürüyüş sırasında kortejin önünden geçtiği Birleşmiş Milletler’in Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) önündeki ülke bayraklarından siyonist rejimin bayrağının, bazı göstericiler tarafından indirildiği, güvenlik güçlerinin de buna engel olamadığı öğrenildi.

Gösteriye katılan İtalyan vatandaşı Silvia, AA muhabirine, “Filistin halkının özgürce ve onurlu biçimde yaşama hakkını savunmak için bugün buradayım. Bir daha asla Siyonist İsrail kuşatması altında kalmamalarını istiyorum. Buradayım ama sadece son yaşananlardan dolayı değil aslında bunlar 75 yıldır söz konusu. Filistin halkı için özgürlük ve yaşam istiyorum.” dedi.

Leone de “Filistin için barış istiyorum, bombardımanların sona ermesini, orada yaşayan insanların özgürlüğünü, dünyadaki herkesle eşit haklara sahip olmalarını, onlara yönelik ‘apartheid’ın, ırkçılığın, bu halka yönelik şiddettin, savaşın sona ermesini istiyorum.” diye konuştu. Leone, diğer ülkelerin de BM’nin ateşkes konusunda aldığı kararlara uyması gerektiğini söyledi.

Yürüyüşü organize edenlerden Roma Filistin Toplumu Başkanı Yousef Salman da şu değerlendirmede bulundu: “Roma’ya ve İtalya’ya bu güzel yanıt için teşekkür ediyorum. Bir katliam, bir soykırımla karşı karşıyayız. Bizler, bu tüm sorunların temelinde yatan işgalin sona ermesi, bu katliama, bu soykırıma ‘dur’ demek için meydanlara indik. İtalya’dan, Avrupa’dan, uluslararası toplumdan bu soykırımın durdurulması için müdahale etmelerini istiyoruz. Birleşmiş Milletler kararlarına saygı duyulmalı, bunlara uyulmalı. Bu, Orta Doğu’da barışı sağlamanın ve artık kanın akmamasının tek yoludur.”

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *