Türkiye’de artan faizler batılı finansçıları memnun etti

Türkiye’de artan faizler batılı finansçıları memnun etti

TC Merkez Bankası’nın politika faizini yüzde 17,5’ten 25’e yükseltmesinin ardından İngiliz In Touch Capital Markets, İngiliz Bluebay Asset Management, ABD’den Citibank yetkilileri, TCMB’nin yatırımcılara çok güçlü bir sinyal gönderdiğini belirttiler. Mehmet Şimşek, ‘kararlıyız’ açıklaması yaptı.

TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 750 baz puan artırarak yüzde 25’e çıkardı. TCMB duyurusunda, söz konusu karara gerekçe olarak, yakın döneme ilişkin göstergelerin enflasyonun ana eğiliminde yükselişin sürdüğüne işaret etmesi gösterildi.

İngiltere’den In Touch Capital Markets Kıdemli FX Analisti Piotr Matys, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “TCMB, piyasa beklentilerini önemli ölçüde aşarak, faizleri belirgin şekilde yükselterek enflasyonu kontrol altına alma konusundaki kararlığını yatırımcılara çok güçlü bir sinyalle gönderdi.” dedi.

TL’nin, bugünkü kararın ardından dolar karşısında en iyi performans sergileyen para birimi olduğuna işaret eden Matys, bu durumun TL üzerindeki güveni yeniden tesis etmede önemli bir adım olduğunu vurguladı.

Matys, TL’nin bugünkü eğiliminin dolar karşısında gelecek haftalarda bir rallinin başlangıcı olabileceğini ifade ederek, bu konuda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yorumlarının da yakından takip edileceğini söyledi.

Bluebay Varlık Yönetimi Gelişen Piyasalar Kıdemli Stratejisti Timothy Ash de TCMB’nin, politika faizini beklentilerin oldukça üzerinde 750 baz puan artırarak güçlü bir hamle yaptığını belirtti.

ABD bankası Citi’nin TCMB faiz kararının ardından müşterileri için hazırladığı notta, “Bugünkü sürpriz faiz artışı sonrasında dolar/TL alım pozisyonlarımızı kapatıyor ve model portföyümüzdeki TL ağırlık azalt tavsiyemizi TL nötr seviyeye yükseltiyoruz. TCMB’nin KKM’yi azaltmaya yönelik hafta sonu duyurduğu makroihtiyatı tedbirlerden sonra haftanın başlarında dolar/TL’de alım pozisyonu açmıştık. Ancak bugünkü sürpriz faiz artışından sonra bu işlemlerimizi (26,06’dan yüzde eksi 4,49 toplam kayıpla) kapatıyoruz. Politika yapıcılardan bu politika patikasının yeni istikameti ve sürdürülebilirliği konusunda ek yorumlar duymayı bekliyoruz. Ayrıca, model portföyümüzde TL ağırlık azalt tavsiyemizi nötre yükseltiyoruz.” ifadeleri kullanıldı.

ABD’li JPMorgan Chase, TCMB’nin yıl sonuna kadar her toplantısında 250 baz puan faiz artışı yapmasını beklediğini belirterek, yıl sonu faiz tahminini yüzde 30’dan yüzde 35’e revize ettiğini duyurdu.

Goldman Sachs ise faiz artırımının reel faiz oranlarını pozitif bölgeye taşımak ve lirayı daha cazip hale getirmek için güçlü bir adım olduğunu vurguladı.

Dünya basınında yer alan haberlerde, ekonomistlerin TCMB’nin güçlü adımının enflasyonla mücadele konusundaki kararlılığını net bir şekilde gösterdiğini belirttiği ve faiz artışını olumlu bulduğu haberleri yer aldı. Haberlerde, Türkiye’nin seçimlerin ardından daha Ortodoks ekonomi politikalarına yöneldiği anımsatılarak, TCMB’nin faiz oranlarını keskin bir şekilde artırmasının “yeni ekonomi ekibinin enflasyonu düşürme çabasının açık işaretlerinden biri” olduğu yorumu yapıldı.

ABD’li Bloomberg’in TCMB’nin güçlü adımına ilişkin haberinde, Türkiye’de faizlerin neredeyse son 20 yılın en yüksek seviyesine çıktığı belirtilerek, karar sonrası liranın değer kazandığına ve Türkiye’nin risk priminin azaldığına işaret edildi.

Beklentilerin üzerindeki faiz artışının yeni ekonomi kadrosunun enflasyonu kontrol altına almak için daha agresif hamlelerden yana olduğunun ilk işaretini verdiğine değinilen haberde, son faiz artışının mayıs ayındaki seçimlerden bu yana üst üste üçüncü artış olduğu vurgulandı.

Haberde, Türk bankalarının hisselerinin, Ortodoks politikalara geri dönme vaadiyle ilgili güçlü bir sinyal gönderilmesi sonrası rekor seviyeleri gördüğü aktarılarak, Borsa İstanbul’da Bankacılık Endeksi’nin son 3 ayın en yüksek seviyesi olan yüzde 9,7’ye kadar yükseldiği kaydedildi.

The Wall Street Journal’ın haberinde de söz konusu artışın “hükümetin enflasyonu kontrol altına almak için yavaş hareket ettiği ve bunun ekonomiyi uzun vadede riske attığı” endişelerinin ardından geldiğine dikkati çekildi.

TCMB’nin, politika metninde “fiyatlama davranışlarındaki bozulmayı kontrol altına alma” ihtiyacına atıfta bulunduğuna işaret edilen haberde, kararın ardından liranın dolar karşısında değer kazandığı ve devlet tahvili fiyatlarının yükseldiği bildirildi.

Merkezi ABD’de bulunan haber ajansı Associated Press (AP) ise “Türkiye Merkez Bankası, ekonomik değişimin bir başka işareti olarak büyük bir faiz artırımına gitti” başlığıyla bankanın faiz oranını 750 baz puan gibi “agresif” bir oranda artırarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetiminde daha geleneksel ekonomi politikalarına dönüşün yeni bir işaretini verdiğini vurguladı.

Haberde, merkezi Londra’da bulunan Capital Economics’in “artışın yatırımcılara politika Ortodoksluğuna geri dönüşün yolunda olduğu konusunda güven vermek için uzun bir yol katedeceğini ve Türkiye’nin makroekonomik görünümü söz konusu olduğunda bunun bir oyun değiştirici olabileceği” değerlendirmesi aktarıldı.

Fransız haber ajansı Agence France-Presse (AFP), TCMB’nin “sürpriz” artış yaptığını başlığına taşırken, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in faiz kararı sonrası yaptığı “fiyat istikrarını sağlamanın öncelikleri olduğuna” yönelik ifadelerine atıfta bulundu. AFP’nin haberinde, liranın faiz kararı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni ekonomi ekibine güven duyduğunu ifade etmesinin ardından dolar karşısında kazandığı değere vurgu yapıldı.

Alman ekonomi gazetesi Handelsblatt, TCMB’nin son hamlesiyle piyasaların güvenini yeniden kazanmak ve enflasyonu frenlemek istediğini vurguladı. Bu adımın analistleri şaşırttığı belirtilen haberde, TCMB’nin tedbirinin TL’yi desteklediği kaydedildi.

Alman yayıncı Axel Springer SE’nin yan kuruluşu Business Insider, TCMB’nin, sert faiz artışıyla enflasyon ve TL’nin değer kaybına karşı mücadele verdiğini ifade etti. Türkiye’nin yeni ekonomi ekibine işaret eden Business Insider’ın haberinde, Merkez Bankası’nın “enflasyonun düşürülmesi yolunda mümkün olduğunca hızlı ilerlemesi ve fiyat davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için parasal sıkılaştırma sürecine devam edeceğini” söylediği aktarıldı.

Alman Haber Ajansı’nın (DPA) haberinde, faiz oranlarındaki beklenenden fazla artışa değinilerek, buna rağmen politika faizinin enflasyon oranının altında kaldığı anımsatıldı. Gerçekleştirilen güçlü faiz artırımıyla Merkez Bankası’nın, enflasyonla mücadeledeki kararlılığının altını çizmeye çalıştığına işaret edilen haberde, TL’nin karar sonrasında değer kazandığı vurgulandı.

Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi ise TCMB’nın şaşırtıcı bir hamleyle politika faizini önemli ölçüde artırdığını belirterek, “Artan enflasyonla mücadele konusundaki kararlılığını bir kez daha teyit etti ve mayıs ayı sonunda yapılan seçimlerden sonra benimsediği yeni para politikası rotasının altını çizdi.” ifadelerine yer verdi.

İngiliz Reuters haber ajansı, TCMB’nin 750 baz puanlık artışının yeniden yükselişe geçen enflasyonla başa çıkma konusunda yeni bir kararlılık işareti verdiğini vurguladı. TCMB’nin adımı için “sürpriz” değerlendirmesinin yapıldığı Reuters haberinde, Merkez Bankası’nın hazirandan bu yana toplam 1.650 baz puanlık artışa gittiği hatırlatıldı. Haberde, söz konusu hamlenin daha geleneksel politikalara doğru atılan en net adım olduğu ve enflasyon beklentilerini dizginlemeye yardım edeceği kaydedildi.

İngiliz Financial Times gazetesinin haberinde de TCMB’nin keskin faiz artışının, yıllardır uygulanan “alışılmışın dışındaki” politikalardan kararlı bir şekilde koptuğunu gösteren açık işaretlerden biri olduğu belirtildi. Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın göreve gelmesinden bu yana faizlerin neredeyse 3 katına çıktığına işaret edilen haberde, en son faiz artışı kararının TCMB’ye 3 yeni başkan yardımcısı atanmasından bu yana atılan ilk adım olduğu vurgulandı.

Haberde, yeni başkan yardımcılarının mesleki ve akademik yeterlilikleri nedeniyle yatırımcılar tarafından “sıcak” karşılandığı ifade edildi. Yeni ekonomi politikaların meyvelerini vermeye başladığına da değinilen haberde, alışılmadık derecede düşük seviyelere inen Merkez Bankası brüt döviz rezervlerinin arttığına ve son dönemde ülkeye gelen yabancı yatırımlara işaret edildi.

Japonya’nın en büyük ekonomi gazetesi Nihon Keizai Shimbun (Nikkei) haberinde ise TCMB’nın faiz artırımının enflasyondaki mevcut hızlanma nedeniyle piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleştiğine yer verildi. Seçimden sonra haziranda, eski Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanı ve eski ABD Goldman Sachs çalışanlarından Hafize Gaye Erkan’ın TCMB Başkanı olarak atandığı hatırlatılan haberde, şunlar kaydedildi:

“Her ikisinin de piyasa odaklı olması nedeniyle yeni sistem altındaki Merkez Bankası, enflasyonu kontrol altına almak için faiz oranlarının yükseltilmesine öncülük etti. Temmuz sonunda 3 başkan yardımcısı da Ortodoks ekonomistlerle değiştirildi ve bu da beklenenden daha yüksek faiz artışlarını etkilemiş olabilir. Ayrıca, son birkaç yıldır ciddi şekilde erozyona uğrayan piyasa güveninin yeniden tesis edilmesine yardımcı olması da muhtemeldir.”

Mehmet Şimşek’ten ‘Kararlıyız’ ifadesi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB), politika faizini beklentilerin üzerinde artırmasının ardından dolar/TL’de yüzde 7’yi aşan değer kayıpları görüldü

Karar sonrası, dolar/TL, yüzde 7’nin üzerinde sert düşüş kaydederek 25,2784 seviyesini test etti. Böylece paritede 26 Haziran’dan bu yana en düşük seviye görülmüş oldu. Şu sıralarda ise dolar/TL, önceki kapanışının yüzde 5,4 altında 25,7180 seviyesinden işlem görüyor.

Avro/TL de yüzde 7’yi aşan azalışla 27,3705 seviyesine inerek 3 Temmuz’dan bu yana en düşük seviyesini test etti. Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi de (CDS) faiz kararının ardından 30 baz puan gerilemeyle 383,4 baz puana indi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TCMB faiz kararının ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Kararlıyız. Fiyat istikrarı en büyük önceliğimiz.” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’deki finansçılardan övgü

Alnus Yatırım Araştırma Direktörü Volkan Dükkancık, faiz kararının “sürpriz” olduğunu ifade ederek, borsa açısından ilk etkiyi kestirmenin güç olduğunu ancak bunu orta vadede endeks trendini güçlendirecek bir hamle olarak öngördüklerini söyledi. Dükkancık, “Sürpriz kararın ardından kartlar yeniden dağıtılacaktır. Sektörel bazda değerlendirmeler yeniden yapılacaktır. İlk etkiden sonra daha sağlıklı bir fiyatlama ve dengelenme olacaktır. Şimdilik ‘temkinli iyimser’ kalmayı sürdürüyoruz.” diye konuştu. TCMB’nin bu faiz kararının oldukça “şahin” bir adım olarak nitelendirilebileceğini ifade eden Dükkancık, “Bu karar, Banka’nın sürekli bir faiz artışı veya bu büyüklükte adımların devamı olacağı anlamına gelmez. Buna karşın TCMB, bu kararla gerekli adımları gerektiği zamanda, kararlılıkla atacağını gösterdi.” dedi.

NCM Menkul Değerler AŞ Kurumsal İlişkiler Direktörü Ahmet Uluhan ise uzun zaman sonra ilk etkin faiz artırımının gerçekleştiğini ve kararın oldukça “şahin” olduğunu belirterek, “Merkez Bankası enflasyonla mücadelede sahalara döndü.” değerlendirmesinde bulundu. Kurul’un, paylaştığı metinde, gayet net ve vurucu mesajlarla “fiyat istikrarı için daha etkin politikaları devreye almaya devam edeceğini” bildirdiğini aktaran Uluhan, sürpriz faiz kararının kısa vadede kur hareketleri üzerinde, uzun vadede de bozulan enflasyon beklentilerinin tekrar düzelme eğilimine girmesinde pozitif yönlü etkisinin olacağını düşündüğünü belirtti.

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burak Arzova ise kararın son derece “doğru” ve “yerinde” olduğunu savundu. Politika metnindeki tespitlerin güçlü ve gerçeklerle uyumlu olduğunu aktaran Arzova, “Benim en çok dikkatimi çeken, ‘Politika faizi, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirlenecektir. Enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirilecektir’ denilmesi.” ifadelerini kullandı.

Faizler neden düşüktü?

Mart 2021’den bu yana faiz artırımı yapmayan Merkez Bankası, 22 Haziran 2023’te bu süreci sona erdirdi. O güne kadar düşük tutulan faizler, yüzde 8,5’ten yüzde 15 düzeyine yükseltilmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, faizleri düşürme gerekçesi olarak “faiz sebep, enflasyon neticedir” derken, “Bu görevde olduğum sürece faizle mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim. Bu konuda nas ortada. Nas ortada olduğuna göre sana, bana ne oluyor?” ifadelerini kullanmıştı.

Haziran ayı başında Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Hazine ve Maliye Bakanlığına getirilen Mehmet Şimşek, ekonomide ‘rasyonel’ politikalara dönüleceğini duyurmuştu.

Fitch: Gelişmekte olan ekonomilerin attığı faiz adımlarında farklılaşma var

ABD ve İngiltere merkezli kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, gelişmekte olan ekonomiler arasında politika faizinde farklılaşmanın görülmeye başlandığını bildirdi.

Şirketten yapılan açıklamada, gelişmekte olan ekonomilerin çoğunluğunun politika faiz oranlarını sabit tutarken, bazılarının ise faiz oranlarını düşürdüğü belirtildi. Açıklamada, gelişmiş ekonomilerin merkez bankalarının ise söz konusu dönemde çekirdek enflasyonun kalıcı bir şekilde düşürülebilmesi amacıyla politika faizini artırmaya devam ettiği kaydedildi.

Açıklamada, Güney Kore, Endonezya, Meksika, Güney Afrika, Hindistan ve Polonya’da faizlerin şimdilik sabit tutulduğu, Brezilya ve Şili’de ise düşürüldüğü belirtirdi. Çin’in ekonomik toparlanmanın ivme kaybetmesi sebebiyle politika faizini azalttığı belirtilen açıklamada, Türkiye ve Rusya’nın ise politika faizini artırmak yönünde adım attığı belirtildi.

Açıklamada, “Bu hamlelerin önümüzdeki aylarda gelişmekte olan piyasalar arasında daha geniş tabanlı bir gevşeme döngüsü beklentisini artırması muhtemel.“ ifadesine yer verildi.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *