İsrail’de hükümet protestoları sürüyor

İsrail’de hükümet protestoları sürüyor

Siyonist rejimde yaşanan iç çekişmede bir taraf protestolarını sürdürürken, siyonist hükümet de başta Gazze saldırısı olmak üzere, yahudi yerleşimcilerin Aksa baskınları ve Müslümanlara yönelik baskı ve şiddeti, siyonist tabanı konsolide etmek için kullanıyor. Bakan Smotrich de Batı Şeria’da 500 bin kişilik yeni yerleşim kurulması talimatı verdi.

Protestolarda 20. hafta

Siyonist başbakan Netanyahu öncülüğündeki aşırı sağcı koalisyon hükümetinin yargı düzenlemesi engelleme gerekçesiyle her hafta cumartesi akşamı kitlesel gösteriler düzenleyen İsrailliler, protestoların 20’nci haftasında ülke genelinde yine meydanlara indi.

Başta Tel Aviv, Batı Kudüs, Hayfa, Rehovot gibi kentler olmak üzere ülke genelinde onlarca noktadaki gösterilere binlerce İsrailli katıldığı öne sürüldü.

Her hafta olduğu gibi en yoğun katılımlı gösteriye ev sahipliği yapan Tel Aviv’de binlerce protestocu, Kaplan Caddesi’ndeki Hükümet Kompleksi’nin önünde toplandı. Kaplan Caddesi’nde kurulan platformda, İsrail’in farklı kesimlerinden konuşmacılar, hükümetin yargı düzenlemesine karşı demokrasi vurgulu konuşmalar yaptı.

İşgal rejiminin bayrakları ile demokrasi sloganları atıldı

Ellerinde siyonist İsrail bayraklarıyla sık sık “demokrasi” sloganları atan göstericiler, koalisyon hükümetindeki aşırı sağcı politikacıları eleştiren dövizler taşıdı.

Tel Aviv’deki gösteride, ABD’de yayınlanan televizyon dizisinden esinlenen yüzlerce kadın protestocu da yargı düzenlemesine karşı kırmızı pelerin ve beyaz boneler takarak yaptıkları sembolleşen koreografiyi sergiledi.

Gösterilerin yapıldığı alanda, hükümetin yargı düzenlemesinin yanı sıra toplumda kadına yönelik şiddet ve İsrail’deki Arap vatandaşların maruz kaldığı ayrımcılık gibi sorunlara karşı hükümetin tepkisizliğini kınayan protestocu gruplar da yer aldı.

Eski istihbarat şefinden “Ultra Ortodoks Yahudi cihadı” benzetmesi

İsrail basınındaki haberlere göre, Hayfa kenti yakınlarındaki Hanna-Karkur ilçesinde yapılan protesto gösterisinde konuşan eski İsrail İç Güvenlik Teşkilatı Başkanı Carmi Gillon, “Ultra Ortodoks ve milliyetçi Ortodoks politikacılar, Yahudi cihadı gibi ve İsrail devleti için varoluşsal bir tehdit.” ifadesini kullandı.

Netanyahu yargı düzenlemesini erteledi, gösteriler durmadı

İsrail Adalet Bakanı Yariv Levin’in 5 Ocak’ta duyurduğu yargı reformu, Yüksek Mahkeme’nin yetkilerini sınırlandırma ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olması gibi değişiklikler içeriyor.

Netanyahu, 27 Mart’ta, ülke çapında giderek artan kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesini ertelediğini açıklamıştı.

İsrail hükümeti, 2023-2024 bütçesini oylamak üzere bu hafta Meclis’e getiriyor. Bütçenin en geç 29 Mayıs’ta Meclis’te kabul edilmemesi halinde hükümetin düşmesi ve erken seçime gidilmesi gerekiyor.

İsrail hükümetinin bütçe görüşmelerinde, Ultra Ortodoks nüfusa maddi yardımların artırılması ve yine Ultra Ortodoksların talebi olan Tevrat eğitimine ek bütçe sağlanması tartışmaya yol açıyor.

İsrailli Bakan’dan, Batı Şeria’daki yerleşimci sayısının artırılması için hazırlık yapılması talimatı

İsrail’deki Haaretz gazetesi, aşırı sağcı Dini Siyonizm Partisi Başkanı ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in, işgal altındaki Batı Şeria’daki yerleşimci nüfusunun 500 bin kişi artırılması için bakanlıklara hazırlık yapmaları talimatı verdiğini yazdı.

İsrail‘de aşırı sağcı Dini Siyonizm Partisi Başkanı ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in, işgal altındaki Batı Şeria‘daki yerleşimci nüfusunun 500 bin kişi artırılması için bakanlıklara hazırlık yapmaları talimatı verdiği belirtildi.

İsrail’deki Haaretz gazetesinin haberine göre, Smotrich, bir dizi bakanlığın temsilcileriyle bir araya gelerek “yerleşim birimlerini güçlendirme planıyla” ilgili onları bilgilendirdi ve bu planın 2 yıl içinde hayata geçirilmesini istedi.

Smotrich, bölgedeki nüfus artışına paralel olarak kaçak yerleşim birimleri de dahil olmak üzere Batı Şeria’daki tüm Yahudi yerleşimlerinin alt yapısının iyileştirilmesini talep etti.

Smotrich plan kapsamında, ilgili bakanlıklara, Batı Şeria’daki yerleşimci nüfusunun 500 bin kişi daha artırılması ve toplu ve özel ulaşım, eğitim ve istihdamın iyileştirilmesi için geniş kapsamlı acil bir planlama yapılması talimatı verdi.

Gazetenin haberine göre, yeni 500 bin kişilik yerleşimci nüfus, mevcut yerleşim birimleri ile ilerleyen aylarda hükümet tarafından ruhsat verilecek kaçak yerleşim birimlerinde yaşayacak.

Bu planla ilgili resmi makamlardan henüz açıklama yapılmadı ancak Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail hükümeti daha önce pek çok defa Batı Şeria’da yerleşimi teşvik ettiğini duyurmuştu.

Birleşmiş Milletler (BM) ve Filistinliler, Batı Şeria’daki artan Yahudi yerleşimci nüfusunun iki devletli çözümü baltaladığını ifade ediyor.

Halihazırda, Batı Şeria’daki yerleşimci nüfusun yaklaşık 500 bin olduğu tahmin ediliyor. Buna ilaveten, işgal altındaki Doğu Kudüs’te kurulu yerleşim birimlerinde de yaklaşık 230 bin yerleşimci yaşıyor.

Filistin: Doğu Kudüs’teki provokatif “bayrak yürüyüşü” kimseye meşruiyet kazandırmaz

Filistin yönetimi, işgal altında bulunan Doğu Kudüs’teki provokatif “bayrak yürüyüşü”nün kimseye meşruiyet kazandırmayacağını ve Kudüs üzerinde hak sahibinin Filistin halkı olduğunu belirtti.

Filistin Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne, yaptığı yazılı açıklamada, yahudi yerleşimcilerin düzenlediği “bayrak yürüyüşü”nü kınadı ve bunun kabul edilemez provokatif bir eylem olduğunu belirtti.

Ebu Rudeyne, “Bu tür eylemler kimseye meşruiyet kazandırmaz. Kudüs kutsal mekanlarıyla Filistin devletinin ebedi başkentidir. Burada tarihi hak sahibi olan da Filistin halkıdır. Kudüs’te meşruiyeti, İsrail ya da ABD değil Filistin halkı verir.” ifadesini kullandı.

Yaşanan gerilimin doğurabileceği sonuçlara karşı uyarıda bulunan ve bundan İsrail hükümetini sorumlu tutan Ebu Rudeyne, başta BM’nin İsrail’i “uluslararası hukuka aykırı yerleşim faaliyetlerini derhâl ve tamamen durdurmaya” çağıran 2334 sayılı kararı olmak üzere uluslararası tüm kararların Doğu Kudüs’ün 1967’de işgal edilen Filistin devletinin ayrılmaz bir parçası olduğunu teyit ettiğini vurguladı.

ABD yönetiminin yaşanan ihlaller karşısında sessiz kalışının, İsrail’i ihlallerini sürdürmeye teşvik ettiğini kaydeden Ebu Rudeyne, Filistin halkının, İsrail’in tüm uygulamalarına rağmen topraklarına ve kutsal değerlerine olan bağlılığını ve direnişini takdir etti.

İşgal altındaki Doğu Kudüs bugün yahudi yerleşimcilerin düzenlediği provokatif “bayrak yürüyüşü”ne sahne oluyor. Yahudi yerleşimciler, 1967’de İsrail’in Doğu Kudüs’ü işgal etmesi dolayısıyla İbrani Takvimi’ne göre her yıl provokatif “bayrak yürüyüşü” düzenliyor.

“Bayrak yürüyüşü”nde on binlerce yahudi, Filistinli Müslümanların yoğunlukta yaşadığı Doğu Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinden geçiyor.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *