Hollanda toplumunun yarısı ‘kölelik özürü’ dilenmesine karşı!

Hollanda toplumunun yarısı ‘kölelik özürü’ dilenmesine karşı!

Dünyanın sömürgeleştirilme döneminde İspanya ve Portekiz’in ardından bu yarışa katılan 3. ülke olan ve ismi birçok yerde katliamlarla birlikte anılan Hollanda’nın, ‘kölelik geçmişi’ nedeniyle 19 Aralık’ta özür dileyeceğini açıklamasının ardından yapılan ankette, halkın yaklaşık yarısının, bu özüre karşı çıktığı bildirildi.

Kamu yayıncısı NOS’un yaptığı ankete göre geçen yıl kölelik geçmişi sebebiyle Hollanda hükümetinin özür dilemesini istemeyenlerin oranı yüzde 55 iken bu yıl yüzde 49 oldu.

Özür dilenmesini isteyenlerin oranı geçen yıl yüzde 31 iken bu yıl yüzde 38’e yükselse de Hollandalıların yaklaşık yarısının hükümetin özür dilemesine destek vermemesi dikkati çekiyor.

Araştırmaya göre özür dilenmesini destekleyenlerin çoğu göçmen kökenlilerden oluşuyor, Surinamlıların üçte ikisi özür dilenmesine destek veriyor.

Surinam Ulusal İyileştirme Komisyonu (NRCS) Başkanı Armand Zunder, basına yaptığı açıklamada hükümetin özür girişimiyle ilgili, “Bu, başarısız olma riski taşıyan tek taraflı bir Hollanda politikası.” yorumunu yaptı.

Zunder, söz konusu riskin “özrün kabul edilmemesi” olduğunu belirtti.

Özrün kapsamı ve ne için yapıldığının daha açık olması gerektiğini vurgulayan Zunder, “Hollandalıların bu aceleci tavrını anlamıyoruz ve onaylamıyoruz.” dedi.

Hollanda, 19 Aralık’ta dünya üzerinde 8 noktada resmi özür dileyecek

Hollanda hükümeti, ülkenin kölelik tarihi nedeniyle 19 Aralık’ta Dünya genelinde 8 yerde resmi özür dileyecek.

Kamu yayıncısı NOS’ta yer alan habere göre hükümet, ülkenin kölelik geçmişi nedeniyle düzenleyeceği resmi özür töreni için 7 bakanın 19 Aralık’ta Surinam ve Hollanda’nın Karayipler’deki üç adası ve eski sömürge bölgesinde yer alan adalarda yapılacak törenlere katılacağı bildirildi.

Bakanların gittikleri bölgelerde, Başbakan Mark Rutte’nin ise Lahey’de yapacağı özür konuşmalarında ülkenin kölelik tarihi sebebiyle duyulan üzüntü ve pişmanlığın dile getirileceği belirtildi.

Buna göre, Yasaları Koruma Bakanı Frank Weerwind’in Surinam’ın başkenti Parambino, Göçten sorumlu Devlet Bakanı Van der Burg’un Aruba, Sosyal İşler ve Çalışma Bakanı Karien van Gennip’in Bonaire, Kraliyet ilişkilerinden sorumlu Devlet Bakanı Alexandra van Huffelen’in Kuraçao, Maliyeden sorumlu Devlet Bakanı Marnix van Rij’in Sint Eustatius, Refah ve Spordan sorumlu Devlet Bakanı Maarten van Oooijen’in Saba, Sağlık Bakanı Ernst Kuipers’in ise Sint Marteen Adası’nda yapılacak törenlerde konuşacağı kaydedildi.

Haberde, devlet düzeyindeki resmi özrün kölelik mağdurlarına ve yakınlarına doğrudan tazminat hakkı doğurmayacağına işaret edilirken kölelik tarihine yönelik farkındalığı arttırmak için hükümetin 200 milyon avroluk fon sağlayacağı vurgulandı.

Haberde ayrıca kölelik müzesi kurulması amacıyla 27 milyon avroluk bütçe ayrılacağı bilgisine yer verildi.

Son yıllarda Amsterdam, Rotterdam, Utrecht ve Lahey gibi büyük şehirlerin yanı sıra Hollanda Merkez Bankası, ABN Amro gibi kurumlar da kölelik tarihindeki rolleri sebebiyle özür dilediklerini açıklamıştı.

Hollanda’da 2023’ün, köleliğin kaldırılışının 150. yılı olması sebebiyle “kölelik anma yılı” ilan edilmesi düşünülüyor.

Hollanda’nın utanç tarihi

Amerika kıtasından Asya’ya, Afrika’dan Güney Amerika’ya kadar birçok bölgede sömürgesi olan Hollanda, Afrika kıtasının birçok ülkesini yıllarca kullandı.

17. yüzyıldan itibaren Afrika kıtasının birçok yerinde sömürge oluşturmaya başlayan Hollanda; Fildişi Sahili, Gana, Güney Afrika, Angola, Namibya ve Senegal’de birçok koloni kurdu.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, kıtadaki sömürgelerine Batı Afrika’dan başlayan Hollanda, 16. yüzyılda Gana ve Senegal’de, 17. yüzyılda Fildişi Sahili ile Güney Afrika’da ve 19. yüzyılda da Namibya’da koloniler kurarak bu ülkedeki doğal ve insani kaynakları kullandı.

Afrika ülkelerindeki doğal kaynakların yanı sıra insani kaynakları sömüren Hollanda, insanları katletti ve büyük bir kısmını da Amerika ve Avrupa kıtasına köle olarak kaçırdı.

Güney Afrika’nın efsanevi lideri Nelson Mandela’nın kızı Makaziwe Mandela, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Güney Afrika’daki Hollanda sömürgesine dikkati çekerek İngilizler ve Hollandalıların bu topraklara gelmeden önce atalarının sorunsuz bir şekilde yaşadığını söyledi. Mandela, “Güney Afrika’da yaşayan atalarımız, kıtadaki madenler keşfedilince, buradan kovuldu ve mutluluk sona erdi.” dedi.

Sömürgecilikte altın çağ

Daha çok Afrika’nın kıyı kesimlerinde sömürge yönetimi kuran Hollanda, 15. ve 17. yüzyıllar arasında sömürgecilikte “altın çağ”ını yaşadı ve gücünü korudu.

İngiltere ve Fransa’dan önce Afrika’da sömürge bölgeleri kuran Hollanda, 18. yüzyıla doğru İngilizlere ve Fransızlara karşı güç kaybederek sömürgelerini bu ülkelere devretmek zorunda kaldı.

En eski sömürgelerinden biri olan Gana’ya 16. yüzyılda giden Hollandalılar burada bulunan başta altın olmak üzere yeraltı madenlerini sömürdü. Gana’da 1642 yılında inşa ettikleri Elmine Kalesi ile de Gana’dan Amerika ve Avrupa kıtalarında binlerce Afrikalıyı köle olarak kaçırdı.

Namibya sahillerine 1793 yılında gelen sömürgeci Hollandalılar, ülkenin en gözde limanı olan Walvis Bay Limanı’nı ele geçirdi ve burada yaşayanları katletti.

Hollandalılar tarafından ele geçirilen Walvis Bay Limanı bu tarihten itibaren köle limanı olarak kullanılmaya başlandı.

Güney Afrika’nın ilk sömürgeci ülkesi Hollanda

Diğer birçok Avrupa ülkesinden daha önce Afrika’da koloni kuran Hollanda, Güney Afrika’ya ilk gelen sömürge ülkesi olma özelliğini taşıyor. Hollandalılar, 1652 yılında “Hollanda Doğu Hindistan Şirketi”ni kurarak sömürge bölgelerindeki çalışmalarını artırdı ve Ümit Burnu’nda bulunan Cape Town kentinin temellerini attı.

Güney Afrika’daki Hollandalı sayısı 1652’de sadece 90 kişiyken bu sayı 1795 yılında 16 bine ulaştı. Aynı yıl Hollandalılar tarafından bu ülkede köleleştirilen Güney Afrikalı sayısı ise 16 bin 839’a yükseldi.

Güney Afrika’yı köle ticaretinde merkez olarak kullanan Hollanda, özellikle Cape Town’da topladığı köleleri gemilerle Amerika ve Avrupa kıtalarına götürdü. Tarihçilere göre, 1795 yılında Cape Town’un nüfusunun üçte ikisi kölelerden oluşuyordu.

Khoikhoi katliamı

Hollanda’nın Afrika’daki sömürge izlerinden en bilineni Khoikhoi halkına yönelik katliamları oldu. Hollanda, 1659, 1673 ve 1674-1677 yılları arasında Khoikhoi kabilesini köleleştirmek için büyük katliamlar yaptı.

Ateşli silahlar ile Khoikhoi kabilesine saldıran Hollandalılar binlerce Afrikalıyı öldürdü, evlerine ve arazilerine el koydu, köle olarak kaçırdı ve bölgedeki doğal kaynakları sömürdü.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *