1948’de işgal edilen Filistin topraklarında faaliyet gösterirken işgal rejimi tarafından yasadışı ilan edilen İslami Hareket’in Başkan Yardımcısı Şeyh Kemal El-Hatib, Netanyahu hükümetinin ve sağcı partilerin planlarını hayata geçirmek için mevcut şartları fırsat bildiğini söyledi.

Şeyh Kemal El-Hatib, bugün (17 Ekim Perşembe) konuyla ilgili yaptığı ve Filistin Enformasyon Merkezi’ne de ulaşan açıklamasında, Mescid-i Aksa’ya çok sayıda Yahudi yerleşimcinin girmesinin ve avlusunda ayin yapmalarının amacının Mescid-i Aksa’da emrivaki oluşturmak olduğunu ve bu sebeple işgalcilerin zafer duygusu hissettiklerini ifade etti.

İşgal hükümetinin ve Yahudi yerleşimcilerin Filistin Yönetimi’nin, Arap ve İslam ülkelerinin sessizliğini fırsat bildiğini kaydeden El-Hatib, Arap ve İslam ülkelerinin karışıklıklarla ve iç sorunlarla, rejimlerin baskısıyla uğraştığına dikkat çekti.
İşgal rejiminin bazı rejimlerin kendisiyle ilişkileri normalleştirme peşinde koşmasından da yararlandığını bildiren El-Hatib, işgalcilerin mevcut şartları planlarını hayata geçirmek ve sözde heykeli inşa etmek için büyük bir fırsat olarak gördüklerini dile getirdi.

“Allah Filistinlileri Mescid-i Aksa’nın bekçileri olmakla şereflendirdi. Mescid-i Aksa’ya herkes sırtını dönse Filistin halkı yine sırtını dönmeyecek” diyen El-Hatib, “Kâbe’nin Rabbi onu korur ve Aksâ’nın halkı onun için can verir” sloganını benimseyen Filistinlilerin Mescid-i Aksa’yı savunmayı sürdüreceklerini belirtti.
Şeyh Kemal El-Hatib, mevcut şartların bir gün değişeceğini ve Mescid-i Aksa’ya bugün destek olmayanların o gün pişman olacaklarını söyledi.

Hamas: Mescid-i Aksa’ya baskınlar Müslümanlara hakaret

İslami Direniş Hareketi (Hamas), yüzlerce Yahudi yerleşimcinin Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlemesinin dünyadaki tüm Müslümanların duygularını hiçe saymak anlamına geldiğini belirtti.

Hamas sözcülerinden Hazım Kasım, önceki gün konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, işgal hükümetinin uluslararası hukuka ve insani örflere açıkça meydan okuduğunu söyledi.

Amerikan yönetiminin kesintisiz desteğinin işgal rejiminin ümmetin kutsal mekanlarına bu şekilde davranmasına yardımcı olduğunu kaydeden Kasım, bazı bölge ülkelerinin de işgal rejimiyle ilişkilerini normalleştirmeye çalıştığına dikkat çekti.

Filistin halkının elinden gelen her türlü yolla kutsal mekanlarını koruyacağını ve özgürlüğüne kavuşturacağını, işgalcileri topraklarının tamamından kovacağını belirten Kasım, Kudüs’ün Filistin’in tacı, atan kalbi ve Filistin devletinin başkenti olarak kalacağını vurguladı.

Kasım, Kudüs’ün kimliğinin Filistinli ve Arap olarak kalacağını, kenti Yahudileştirme girişimlerinin başarıya ulaşamayacağını kaydetti.

İşgal polisinin ve özel kuvvetlerin yoğun güvenlik önlemleri altında dün sabah 600’den fazla Yahudi yerleşimci Mescid-i Aksa’ya baskın düzenledi.

Filistin Enformasyon Merkezi