Belçika istihbaratı: ‘Aşırı sağ örgütler silahlanıyor’

Belçika istihbaratı: ‘Aşırı sağ örgütler silahlanıyor’

Belçika İstihbarat Servisi’nin (VSSE), kamuya açtığı istihbarat bilgileri Avrupa genelindeki İslam düşmanı örgütlerin silahlandığını gösteriyor.

Bazı gruplar üyelerinden yasal ya da yasadışı olarak silah edinmelerini ve atış eğitimi almalarını istiyor. Gerekçe “Avrupa’da İslam ile Hristiyanlık arasında sosyal çatışmanın kaçınılmaz olması ve buna hazırlık”. Irkçı örgütler şekil de değiştiriyor. Eğitimli ve yüksek gelirliler örgütlere katılıyor.

Yeni Şafak gazetesinin aktardığına göre, Belçika İstihbarat Servisi’nin kamuya açtığı bilgiler, Batı Avrupa’da İslam karşıtı hareketlerin silahlandığını ortaya koydu. Rapora göre ana hedefleri İslam olan aşırı sağ gruplar üyelerine silahlanma çağrısı yapıyor. Avrupa’da bir başka tehlikeli eğilim de ırkçılığın eğitimli, gelir seviyesi yüksek ve genç kitlede karşılık bulması.

Yeni Zelanda’nın Christchurch kentinden iki camiye yapılan terör saldırısında 50 Müslümanın şehit edilmesinin ardından Belçika İstihbarat Servisi (VSSE) tarafından dikkat çeken bir rapor yayınlandı. VSSE’nin yayınladığı raporda, Batı Avrupa genelinde aşırı sağın şekil değiştirdiği ve hızla silahlandığı belirtildi. VSSE’nin kamuya açtığı bilgilere göre, Batı Avrupa’nın diğer ülkelerinde olduğu gibi Belçika’da da aşırı sağ mevcut.

Bununla birlikte, aşırı sağın doğasında köklü değişiklikler gözleniyor. VSSE, raporunda, Batı Avrupa’da aşırı sağın şekil değiştirmeye başladığını ve bazı aşırı sağcı grup liderlerinin “militanlarına atış eğitimi almaları, yasal ya da yasa dışı yollardan silah edinmeleri çağrısında bulunduğunu” belirtti.

“Beyaz yakalı ırkçı” hareketin temsilcilerinin de Christchurch katliamını yapan terörist Brenton Tarrant gibi 1683 tarihine, Osmanlı Devleti’nin II. Viyana kuşatmasına, gönderme yapan pankartlar taşıdığı görülüyor.

TEK NEDEN İSLAM KARŞITLIĞI

Rapor, Avrupa’da da Yeni Zelanda benzeri Müslümanları hedef alan terör saldırılarının ve toplu katliamların yaşanabileceğini ortaya koydu. Bu kapsamda, Batı Avrupa’daki bazı aşırı sağcı grup liderleri “militanlarına atış eğitimi almaları, yasal ya da yasa dışı yollardan silah edinmeleri çağrısında bulunduğu” aktarıldı. VSSE, aşırı sağcıların silahlanmalarına gerekçe olarak, “İslam ile Hristiyan Avrupa arasındaki sosyal çatışmanın kaçınılmaz hale gelmeye başladığı ve buna hazırlıklı olmaları gerektiği” tezini öne sürdüklerini belirtti.

NAZİZME HAYRANLAR

Aşırı sağla bağlantılı kişiler, gruplar ve ideolojileri gözlemleyen VSSE, söz konusu grupların Nazizm’e hayranlıklarını gizlemediklerini, şiddet kültürünü benimsediklerine işaret ediyor. İstihbarat değerlendirmesinde, özellikle 2015 ve 2016 yıllarındaki göçmen krizinden bu yana, aşırı sağ çevrelerinde İslam ve göçmen karşıtlığının ana konular haline geldiği belirtilerek, Finlandiya merkezli “Odin’in Askerleri” gibi sivil gruplar, yeni aşırı sağcı topluluklara tipik örnek olarak gösterildi.

BEYAZ YAKALI TEHDİT

Radikal sağın form değiştirmeye başladığını belirten VSSE, bu yeni şekli ise “beyaz yakalı aşırı sağ” olarak nitelendirdi. Bu tespit, aşırı sağa ilişkin sosyal ve ekonomik analizlerin aksine Batı Avrupa’da ırkçılığın yüksek eğitimli, gelir düzeyi yüksek ve genç kitlelerde güçlü destek bulduğunu ve toplum içinde benimsendiği tehlikesine işaret ediyor. VSSE, bu grupların medya aracılığıyla söylemlerine dikkati çekmeye çalıştığına işaret ederek, yeni aşırı sağcıların ayrıca “Avrupa’nın Hristiyan kimliğinin” savunuculuğuna soyunduğunu vurguladı.

ALMANYA, FRANSA VE BELÇİKA

Özellikle eğitimli gençler arasında rağbet gören “beyaz yakalı aşırı sağ” hareketin, Almanya, Fransa ve Belçika gibi Avrupa’nın önde gelen ülkelerinde güçlenmesi dikkat çekiyor. Örnek olarak, Fransa’daki “Kimlikçi Nesil (Generation Identitaire)” ve Almanya’daki “Alman Kimlikçi Hareketi (Identitare Bewegung Deutschland)” gibi gruplar sıralandı. İstihbarat bilgilerinde, Belçika’da örgütlenen aşırı sağcı “Kalkan ve Dostlar (Schild en Vrienden)” grubunun istihbaratın radarına girdiği aktarılarak, söz konusu grubun çok farklı kesimlere hitap ettiği ifade edildi. Bunlar arasında sağ-muhafazakar, demokratik ve şiddeti desteklemeyen, ırkçı ve Neonazi düşünceleri destekleyen kesimler bulunduğu kaydedildi.

Sosyal medya üzerinden örgütleniyor

VSSE, sosyal medya ve internetin söz konusu aşırı sağcı söylemlerin yaygınlaşmasına hız kazandırdığı, propaganda ve taraftar kazanma için önemli araçlar haline geldiği” değerlendirmesinde bulunarak, “Aşırı sağcı bir grubun Facebook’taki bazı mesajlarının çok sayıda beğeni alabildiğini” kaydetti.

KLASİK IRKÇILIKTAN DAHA TEHLİKELİ

Belçika’da Brüksel Bölge Parlamentosu Bağımsız Milletvekili Mahinur Özdemir, “Beyaz yakalı aşırı sağ dediğimiz üniversite mezunu, kılık kıyafetiyle Neonazileri andırmayan gençlerden oluşuyor. Daha çok kimlikçi söylemi öne çıkartıyorlar. Klasik ırkçılıktan çok farklı bir boyuta geldi ırkçılık ve maalesef alıcı buluyor. Hristiyan söylemi ve öz Flamancılık gibi söylemleri ön plana çıkartıyorlar” sözleriyle tehdidin boyutlarına dikkat çekti. Özdemir, Belçika’da söz konusu yeni aşırı sağcı kesimlerin siyasi partiler içinden değil, halkın içinden konuştuğunu belirterek, “Bu kişilerin yaş ortalaması 22. Üniversitelerde örgütleniyorlar. Bu da tehlikenin boyutunu artırıyor” dedi. İstihbarat raporunun kamuya açık olmasını olumlu bulduğunu belirten Özdemir, “Ancak hükümet hiçbir önlem almıyor.” ifadesini kullandı.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *