Hollanda Temsilciler Meclisi, Filistin’e yardım ajansı UNRWA’ya yapılan 19 milyon euroluk yardımın 15 milyon euro’ya düşürülmesini öngören teklifi onayladı. Denk Partisi Milletvekili Doğukan Ergin, teklifin kabul edilmesini Hollanda siyasi tarihinde “büyük bir utanç ve kara bir leke” olarak niteledi. Siyonist Dışişleri Bakanı ise memnuniyetini bildirdi.
Temsilciler Meclisi’nde yapılan oylamada, muhalefette bulunan Toplumcu Reform Partisi (SGP) ve JA21 Partisi’nin birlikte sunduğu teklif oy çokluğuyla kabul edildi.
Ülkedeki aşırı sağ-merkez sağ koalisyon hükümetinin de desteklediği önergede, hükümetin UNRWA’ya yaptığı yıllık 19 milyon avro katkı payının gelecek yıl 15 milyon avroya düşürülmesi, daha sonraki yıllarda ise her yıl azaltılarak 2029’dan itibaren yıllık 1 milyon avro olarak sürdürülmesi talebi yer aldı.
Önergeye ret oyu veren Denk Partisi Milletvekili Doğukan Ergin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, teklifin kabul edilmesinin Hollanda siyasi tarihinde “büyük bir utanç ve kara bir leke” olduğunu söyledi.
Ergin, “Bu önerge ile Filistinlilere yönelik insani yardımı yöneten en önemli kuruma darbe vuruluyor. Bununla birlikte Hollanda siyasi tarihindeki en çirkin pazarlık ile Filistin halkı açlığa ve yoksulluğa mahkum ediliyor.” dedi.
İsrail karardan memnun
Siyonist Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Hollanda Parlamentosu’nun aldığı kararı memnuniyetle karşıladığını ifade etti. Daha fazla ülkenin Hollanda parlamentosu örneğini takip etmesinin uygun olduğunu öne süren siyonist bakan, “UNRWA, en üstten en alta kadar terörist faaliyetlerle boğuşuyor: Gazze’deki sorunun bir parçası, çözümün bir parçası değil.” dedi.
Asıl büyük utanç, Hollanda’nın İsrail zulmüne ortaklığı
Hollanda’daki Oxfam Novib, Uluslararası Af Örgütü, PAX ve The Rights Forum gibi insan hakları örgütleri, hükümetlerinin İsrail’e yönelik desteği ve Gazze’deki savaşa yönelik tutumu nedeniyle Hollanda devletine dava açacaklarına ilişkin, geçen yıl yayınladıkları açıklamada, Hollanda’nın İsrail zulmüne karşın desteğini kesmediğini kamuoyuna duyurmuşlar, Hollanda hükümetine dava açacakları haberini vermişlerdi.
Oxfam Novib’den 2023 Kasım ayında yapılan yazılı açıklamada, Hollanda’nın Gazze’deki savaşa yönelik tutumu ve özellikle İsrail’e askeri teçhizat desteği nedeniyle Hollanda devletine dava açılacağı belirtilirken, Gazze’de çoğu kadın ve çocuk 12 binden fazla Filistinlinin (Kasım 2023) hayatını kaybetmesine neden olan İsrail saldırılarını kınamasına ilişkin Hollanda hükümetine hak örgütlerinin yaptığı çağrının karşılıksız bırakıldığı kaydedildi. Hollanda’nın, savaş hukukunun İsrail tarafından açıkça ihlal edilmesi karşısında tavır almayı reddettiği ifade edilen açıklamada, Oxfam Novib, Uluslararası Af Örgütü, PAX ve The Rights Forum gibi kurumların ortaklaşa hükümet aleyhine dava açacağı aktarıldı.
İsrail’in suçlarında Hollanda’nın sorumluluğu
Açıklamada, İsrail’e askeri yardım sağlamanın Hollanda’yı da İsrail’in ihlallerinde sorumlu hale getirebileceğine yönelik diplomatik kaynakların uyarısına rağmen, Hollanda hükümetinin F-35 savaş uçakları için İsrail’e parça tedarikine devam ettiği kaydedildi.
Tel Aviv’deki Hollanda Büyükelçiliğinin, Hollanda hükümetine sunduğu raporlarda, İsrail’in “uluslararası insancıl hukukun ciddi ihlallerine” yol açabileceği şeklindeki uyarılarının basına yansıdığı aktarılan açıklamada, hükümetin buna rağmen hem kendi silah ihracat politikası hem de uluslararası anlaşmalar aleyhine hareket ederek İsrail’e askeri ekipman ve parça tedarikine devam etme kararı aldığı vurgulandı.
Bombalar Hollanda’nın askeri desteğiyle atılıyor
Açıklamada, Oxfam Novib Direktörü Michiel Servaes’in; “Yardım kuruluşları olarak, çeşitli vesilelerle hükümetten yardım çalışanlarımızı desteklemesini ve Gazze’deki şiddete son vermesini istedik. (Gazze’deki) Sivil halka yardım ulaştırmak istemelerine karşın bomba yağmuru bunu imkansız kılıyor. Bu bombaların Hollanda’nın askeri desteğiyle atılıyor olması inanılır gibi değil. Buna bir son verilmelidir. Mahkemeye gitmek bizim için daha önce atılmamış bir adım ama eğer gerekliyse maalesef başka yolu yok.” şeklindeki ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, PAX kuruluşu direktörü Martje van Nes’in de, “Askeri malların insan hakları ya da uluslararası insancıl hukuk ihlallerine katkıda bulunabileceği durumlarda, bu tür ihracatlar kesinlikle yasaklanmaktadır. Hükümetin açık uyarılara rağmen bilerek bundan sapması anlaşılır gibi değil. Bu da, onları, teçhizatın kullanılmasından müştereken sorumlu kılmaktadır.” şeklindeki değerlendirmesine yer verildi.
Gazze’deki bombardıman insani yardımı engelliyor
Gazze’de devam eden bombardımanların insani yardım faaliyetlerini ciddi şekilde engellediği belirtilen açıklamada, şimdiye kadar 100’den fazla BM insani yardım çalışanının öldürüldüğü ve Oxfam Novib gibi birçok yardım kuruluşu personelinin bölgeyi terk etmek zorunda kaldığı vurgulandı.
Açıklamada, BM Genel Kurulu’nda insani ateşkes için yapılan oylamada Hollanda’nın sesini yükseltmeyi reddetmesi nedeniyle Gazzelilerin kendilerini terk edilmiş hissettiği ve ölümcül bir korku içinde yaşadığı ifade edildi.
“Hükümetimiz şu anda tüm güvenilirliğini yitiriyor”
Açıklamada, Uluslararası Af Örgütü Hollanda Şubesi Direktörü Dagmar Oudshoorn’in “Hollanda hem Uluslararası Adalet Divanına (ICJ) hem de Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) ev sahipliği yapıyor ve kendisini uluslararası hukukun savunucusu olarak sunmayı seviyor. Ancak hükümetimiz şu anda tüm güvenilirliğini yitiriyor. Gıda, su ve yakıt ablukası, halkın zorla yerinden edilmesi, okulların, hastanelerin ve gazetecilerin bombalanması gibi açık ihlallerin adı bile anılmıyor. Hollanda, (İsrail’e) silah parçaları tedarik ederek uluslararası insancıl hukuk ihlallerine suç ortağı olma riski taşımaktadır.” şeklindeki ifadeleri aktarıldı.
Açılacak davada, Hollanda hükümetinden kendi politika çerçeveleri, (temel) yasal yükümlülükleri, AB Ortak Tutum Belgesi ve Silah Ticareti Antlaşması (ATT) gibi ilgili uluslararası anlaşmalar doğrultusunda hareket etmesi talep edileceği kaydedilen açıklamada, dava giderleri için yardım kampanyası yürütüleceği ve diğer insan hakları kuruluşlarının da davaya destek vermeye davet edileceği belirtildi.
Şubat 2024’te mahkemeden, Hollanda’nın F35 parçası ihracatına yasak kararı
İlk derece mahkemesi, 15 Aralık 2023’teki kararında, Hollanda’nın, daha önce tesis edilen lisans kapsamında İsrail’e F-35 parçası satışını durdurmak zorunda olmadığını belirterek insan hakları örgütlerinin talebini reddetmişti.
İnsan hakları örgütlerinin kararı temyize götürmesiyle birlikte, Lahey Temyiz Mahkemesinde 22 Ocak’ta yapılan duruşmada, insan hakları örgütlerinin avukatları, Hollanda hükümetinin İsrail’e F-35 parçaları sevkiyatını durdurması talebini reddeden ilk derece mahkemesinin kararını bozmasını istemişti.
Lahey Temyiz Mahkemesi, 12 Şubat’ta verdiği kararda, uluslararası insancıl hukuk ihlalleri sebebiyle İsrail’e F-35 savaş uçağı parçalarının satışının durdurulmasına hükmetmişti. Hollanda Hükümeti, Temyiz Mahkemesinin kararına itiraz ederek davayı Yüksek Mahkemeye taşımıştı.
29 Kasım’da çıkan kararda ise, Hollanda Yüksek Mahkemesinden yapılan açıklamada, İsrail’in F-35 uçaklarıyla Gazze’de uluslararası insancıl hukuku ihlal etme riski bulunduğu gerekçesiyle Lahey Temyiz Mahkemesinin 12 Şubat’ta aldığı kararın geçerli kalması yönünde oldu. Açıklamada, Hollanda Yüksek Mahkemesi Başsavcısı Paul Vlas’ın mütalaasında, İsrail’in F-35 savaş uçaklarıyla Gazze’de uluslararası insancıl hukuku ciddi şekilde ihlal etme riski bulunduğuna dikkat çektiği ve bu sebeple ihracatın durdurulması yönündeki Lahey Temyiz Mahkemesi kararının onanmasını istediği kaydedildi.
Hollanda hükümetini temsil eden avukatlar ise duruşmada, davacıların taleplerinin reddedilmesini talep etti; avukatlar, İsrail’e yönelik dış politikayı dikte etmenin hakimin görev ve yetkisinde olmadığını savundu. Avukat Reimer Veldhuis, “Hollanda hükümeti Gazze Şeridi’ndeki saldırılara… ya da yerleşimlerin sürdürülmesine katkıda bulunmuyor” diye konuştu.
Hollanda’ya İsrail’e desteği kes çağrısı devam ediyor
Hollanda’da, hükümetin İsrail’e verdiği desteğin sona erdirilmesi için yapılan çağrılar giderek artıyor. “Hollanda, beni artık suç ortağı yapma” sloganıyla vatandaşlar, bölgede devam eden şiddete karşı tepkilerini dile getiriyor. Bu çağrıyı yapan Hollandalılar, Hollanda Krallığının İsrail’e verdiği desteğin, savaş suçlarına ve insanlık dışı acılara katkıda bulunduğunu belirtiyor.
Türkiye genelinde 36 ilde Hollanda-Türkiye dostluğu kutlandı
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *