14 Mayıs seçim gündemi Türkiye’de devam ederken, Sıfır Atık günü için ABD’ye giden Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın ABD’deki temasları sürüyor.
Emine Erdoğan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile birlikte, BM 77. Genel Kurul Başkanı tarafından düzenlenen “sıfır atık” konulu, eş sunucu 105 ülkenin yer aldığı üst düzeyli etkinlikte konuştu.
Sözlerine 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremlerde hayatını kaybedenleri anarak başlayan Erdoğan, dünyanın dört bir yanından arama kurtarma çalışmaları için gelen, yardım gönderen, Türkiye’nin yanında duran herkese şahsi ve Türk halkı adına teşekkürlerini iletti.
Erdoğan, yeryüzünün bir denge ve ölçü içinde derin bağlarla birbirine bağlı bulunduğunu belirterek, insanların bu mozaiğin parçası olduğunu, milyonlarca canlı türüne ev sahipliği yapan yeryüzüne ve onun işleyişine saygı duyulması gerektiğini vurguladı. “Ancak ne yazık ki son iki yüzyıldır bu anlayışı kaybettik. Yeryüzünün dengesini korumakla mükellef insan, kendisini tabiatın karşısında konumlandırdı.” diyen Erdoğan, insanoğlunun ihtiyacından katbekat fazlasını tükettiğini, tükettiklerini de düşüncesizce yeryüzüne terk ettiğine dikkati çekti. Emine Erdoğan, şunları söyledi:
“Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki adeta ‘Görmediğimiz çöp zararsızdır’ düşüncesiyle, atıklar en az gelişmiş ülkelere gönderiliyor. Bu atık yığınları, sadece tabiatı kirletmekle kalmıyor, yeni sürüm bir sömürgecilik üretiyor. İklim değişikliği kaynaklı kuraklık sebebiyle dünyanın farklı yerlerinde hala binlerce çocuk ölüyorsa bu gidişata ‘Dur’ demek için kaybedecek bir dakikamız bile yok demektir. Milyonlarca insanın içme suyuna erişemediği bir dünyada tek bir sigaranın üretimi için 3,7 litre su kullanılması, sorumlu her dünya vatandaşını derinden yaralıyor.”
Bu yıkıma son vermenin ve dünyayı kurtarmanın yine insanın elinde olduğunu vurgulayan Erdoğan, “İnsanlık olarak, ya hep birlikte kazanacağımız ya da hep birlikte kaybedeceğimiz bu denklemde topyekun ve hemen bugün harekete geçmek mecburiyetindeyiz.” diye konuştu.
Emine Erdoğan, 5 sene önce Türkiye’de başlattıkları ve bütün dünyaya yayılan Sıfır Atık Projesi ile büyük dönüşümler başlatabileceklerini gösterdiklerine işaret ederek, proje kapsamında geri kazanılan milyonlarca atık ile 650 milyon ton ham madde tasarrufu sağlandığını ve 4 milyon ton sera gazı salınımının önlendiğini vurguladı.
“Türkiye olarak küresel hiçbir meseleye kayıtsız kalmadığımız gibi çevre sorunlarında da çözümün bir parçası olma kararlığımızı sürdürüyoruz.” diyen Erdoğan, sivil toplum gönüllüleriyle çabaları daha geniş kitlelere yaymak için “Sıfır Atık Vakfı” kurma çalışması içinde oldukları bilgisini paylaştı.
Erdoğan, başta köklü medeniyetlerin beşiği Anadolu kültürü olmak üzere, her kültürün köklerinde tabiatla uyumlu yaşamın farklı örneklerinin bulunduğuna işaret ederek, “Sıfır atık tohumunu hangi vicdana ekersek ekelim, mutlaka yeşereceğine inanıyorum. Yeter ki ortak bir vicdan ve akıl pusulasıyla hareket edelim.” ifadelerini kullandı.
Emine Erdoğan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile imzaya açtıkları küresel taahhüt belgesinin sıfır atık uygulamasının kurumsallaşması yolunda önemli bir adım olduğunu hatırlatarak, “Ülkemizde başlattığımız bu hareketin dünyaya model teşkil edecek seviyeye gelmesinden ve BM çatısı altında güçlü bir politikaya dönüşmesinden bir sıfır atık gönüllüsü olarak büyük gurur ve mutluluk duyuyorum. Elde edilen bu başarı, makro ölçekte politikalar geliştiren, duyarlı siyaset yapıcıları kadar atıklarını azaltan ve evindeki atıkları geri dönüşüme kazandıran sorumlu insanlarındır.” ifadesini kullandı
Erdoğan, “Diğer meselelerde olduğu gibi, iklim ve çevre sorununda da adil dağılım ilkesine dayalı hakkaniyetli bir sisteme ihtiyacımız var.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dünya, beşten büyüktür.” ifadesinin iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında da ayrı bir öneminin olduğuna işaret eden Emine Erdoğan, şöyle devam etti: “Hakkaniyete dayalı bir yük paylaşımı ile önlemleri almak, iklim değişikliğinde payı olmadığı halde, sonuçlarından en çok etkilenen ülkelerin gözetildiği adil bir sistem kurmak mecburiyetindeyiz. Refah seviyesi yüksek ülkelerin ihtiyaçlarını karşılamak için toprağını, suyunu seferber ederken kendi çocuklarını yeterince besleyemeyen ülkelerin sorunlarına sırt çeviremeyiz. Açlıktan ölen çocukların sayısı obeziteden hayatını kaybeden çocuklarla aynı iken adil paylaşımdan söz edemeyiz. ‘Dünya nüfusu artıyor, kaynaklar insanlığa yetmiyor.’ derken üretilen gıdanın üçte birini çöpe atamayız hem de bu gıdalar açlık sorununu bitirebilecekken. İşte bu yüzden ben de haykırıyorum: Dünya, beşten büyüktür.”
Gelecek nesiller için değişimin bugün başlatılması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, “Buradan, ‘Dünyayı ben mi kurtaracağım?’ diye düşünen herkese seslenmek istiyorum: Evet, siz, evet biz, dünyayı kurtaracağız. Zira bu gidişatı tersine çevirebilecek son nesil biziz. En uzun yollar bile bir adımla başlar. Diliyorum bu 30 Mart, geleceğimiz ve ortak evimiz dünya için, birlikte yürüyeceğimiz bir yolun ilk adımı olur.” ifadelerini kullandı.
Emine Erdoğan’ın BM’de yaptığı konuşmayı özel olarak dinlemek için BM Habitat İcra Direktörü Maimunah Mohd Sharif, BM Genel Kurul Başkan Yardımcısı Aksoltan Ataeva, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic’in eşi Tamara Vucic, Azerbaycan Meclis Başkanı Sahibe Gafarova, Özbekistan’ın eski Cumhurbaşkanı İslam Kerimov’un kızı Lola Kerimova, Trinidad ve Tobago Dışişleri Bakanı Amery Brown ile Libya Çevre Bakanı İbrahim Alaraby Münier de salonda hazır bulundu.
Guterres: “Türkiye ve Emine Erdoğan’ın liderliğini takdir ediyorum”
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de Genel Kurul salonundaki Sıfır Atık Özel Oturumu’nda, “Hayati öneme sahip olan sıfır atık konusunda Türk hükümeti ve Emine Erdoğan’ın liderliğine saygı duyduğumu ve takdir ettiğimi belirtmek istiyorum.” dedi.
İnsanlığın dünyayı bir “çöplük” gibi kullandığını ve “tek evini çöpe” çevirdiğini belirten Guterres, atıklar ve hava kirliliğinin çevre, ekonomi ve sağlığı etkilediğine dikkati çekti.
Guterres, atık listesinin plastikler, çürük gıda, piller ve inşaat molozu gibi birçok farklı türü barındırdığına işaret ederek, “Dünya Bankasının verilerine göre dünya, her yıl 2 milyar ton kentsel katı atık üretiyor. Bunların yüzde 33’ü düzgün bir şekilde yönetilmiyor.” bilgisini paylaştı.
Küresel olarak atığın azaltılmasının karbon salınımını da ciddi ölçüde azaltacağını vurgulayan Guterres, “İklim faciasını engellemek için çok az zamanımız kaldı.” uyarısında bulundu. Guterres, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Atık, insanlarımızı, gezegenimizi, doğal kaynakları ve ekosistemimizi, her yıl milyarca kayba yol açarak ekonomimizi öldürüyor. Atık miktarı artmaya devam ediyor. 2050 yılında kentsel katı atık üretiminin iki katına çıkarak 4 milyar tona ulaşacağı öngörülüyor. Atık, gezegenimizi çöpe çeviriyor. Artık atığa savaş açma zamanı geldi.”
Ülkelerin, şehirlerin ve yerel yönetimlerin atık yönetim sistemlerini geliştirmeleri için yatırım yapmaları gerektiğini vurgulayan Guterres, insanların yeniden kullanım ve geri dönüşüme başvurmalarını teşvik etmek amacıyla politikalar üretilmesinin önem taşıdığına dikkati çekti.
Emine Erdoğan, Sıfır Atık Danışma Kurulu başkanlığı görevi
Genel Sekreter Guterres, “Ülkeler, ulusal düzeyde Emine Erdoğan’ın öncülüğünde Türkiye’nin yürüttüğü Sıfır Atık Projesi gibi örneklerden ilham almalı. Bu bağlamda, sıfır atık alanında seçkin kişilerden oluşacak bir Danışma Kurulunu kuracağımı duyurmaktan memnuniyet duyuyorum. Hanımefendi Emine Erdoğan’a da bu Kurulun başkanlığını yapmayı kabul ettiği için teşekkürlerimi sunuyorum.” diye konuştu.
Guterres, Danışma Kurulunun başarılı ulusal ve yerel sıfır atık girişimlerinin hikayelerini paylaşacağını söyledi.
Son olarak tüketicilerin de çok daha sorumlu davranmları gerektiğinin altını çizen Guterres, “Hepimiz günlük olarak satın aldığımız ürünlerin kaynağını ve etkilerini düşünmeli ve onları nasıl elden çıkardığımızı gözden geçirmeliyiz.” uyarısında bulundu.
Guterres, tüm bu önlemlerin çok büyük ekonomik faydalarının da bulunduğunu da vurgulayarak, döngüsel sıfır atık ekonomilerinin hükümetlerin de tasarruf etmesini sağlayacağını ancak bunun için küresel düzeyde işbirliğinin gerektiğini ifade etti.
Geçen yıl BM Genel Kurulunun kabul ettiği sıfır atık kararının da bu yöndeki siyasi iradenin mevcudiyetini gösterdiğini anlatan Guterres, “Dünyamızı kirletiyoruz, artık temizleme zamanı. İnsanlar ve gezegenimiz için döngüsel ve sıfır atıktan oluşan geleceğimizi inşa etmek için birlikte çalışalım.” diyerek sözlerini tamamladı.
Çavuşoğlu da BM Genel Merkezinde konuştu
Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ABD’nin New York kentindeki BM Genel Merkezi’nde düzenlenen, uluslararası göç sorunlarının ele alındığı “Uluslararası Göç Diyaloğu Toplantısı”nda gıda krizine değindi.
“Küresel zorluklar ve çatışmalar, çaresiz insanların üzerindeki göç baskısını artırıyor.” diyen Çavuşoğlu, Ukrayna’daki savaşın küresel arzı kritik seviyeye getirdiğine dikkati çekti.
“Biz devreye girdik, BM ile Karadeniz Tahıl Girişimi çerçevesinde dünyadaki tüm hanelere yardım ediliyor ve etkili bir şekilde uygulanmasını sağlamak için çabalarımızı sürdüreceğiz.” ifadesini kullanan Çavuşoğlu, yüksek faiz oranları ve enflasyonun da ulusların fonlara ve kredilere erişimini engellediğini, bunun ayrı bir sorun olduğunu belirtti.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye’nin gayrisafi yurt içi hasılaya oranla kalkınma yardımlarında dünyanın ilk üç bağışçısından biri olduğuna işaret ederek, ihtiyaç sahibi topluluklara yardımların ulaştırılabilmesi için en iyisini yapmaya çalıştıklarını söyledi.
Çavuşoğlu, “Türkiye’nin bir merkez olarak ortaya çıkan rolü, bölgemizde ve ötesinde enerji istikrarına katkıda bulunuyor.” dedi.
Uluslararası Göç Örgütü (IOM) Genel Direktörü Antonio Vitorino’ya Türkiye’deki yıkıcı depremlerde gösterdiği dayanışma için teşekkür eden Çavuşoğlu, Hatay’da depremde hayatını kaybeden 3 IOM personeli ve ailesi için de başsağlığı diledi.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, küresel krizlerin arasında atık gibi çevresel sorunların da bulunduğunu ve insan varlığını tehdit ettiğini söyledi. Çevre konusunda da üzerlerine düşeni yaptıklarını ifade eden Çavuşoğlu, “Emine Erdoğan Hanımefendi tarafından desteklenen bir girişim olan 30 Mart’ın ‘Sıfır Atık Günü’ olarak kutlanmasına yönelik bugünkü üst düzey etkinlik bir dönüm noktası olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Çavuşoğlu, “Düşünce dünyamızı besleyen kaynaklar açısından da bir krizden bahsedebiliriz. Teknolojik ilerleme hızlı ama dengesiz.” diyerek, dünya gençlerinin uygun eğitim fırsatları veya gelecek perspektifinden yoksun olduğunu ve Suriyeli mülteci gençlerin yükseköğrenim kayıtlarının yarısının Türkiye’de yapıldığını söyledi.
BioNTech’in kurucuları Özlem Türeci ve Uğur Şahin’in, “göçmenlerin küresel kamu yararına nasıl katkıda bulunabileceğinin harika örneği” olduklarını dile getiren Çavuşoğlu, “Önümüzde karmaşık zorluklar var. Eğer ‘tek insanlık, tek dünya’ yaklaşımını benimsersek bu karmaşık sorunların üstesinden gelebiliriz.” dedi.
Erdoğan ve Çavuşoğlu, Guterres’le görüştü
Emine Erdoğan, Birleşmiş Milletler’deki (BM) 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü özel oturumuna katılmak için geldiği New York’ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’le bir araya geldi.
Türkiye’nin liderliğinin önemli olduğuna işaret eden Guterres, eylül ayında BM’nin bin yıllık kalkınma hedeflerini açıklayacağını, Sıfır Atık Projesi’nin bu bağlamda önemli bir katkı sunacağına inandığını ifade etti.
Guterres, Erdoğan’a sıfır atık bağlamında kurulacak Danışma Kurulu’nun başkanlığını teklif etti.
Bütün insani konularda Türkiye’nin desteği ve çabasının görüldüğünü vurgulayan Guterres, “Sevgili kardeşim Erdoğan’a selamlarımı iletin.” ifadesini kullandı.
Emine Erdoğan ise Sıfır Atık Projesi’nin çevre konusunda önemli bir çözüm olacağına inandığını, BM’nin sıfır atık konusunda ülkelerin birleşeceği önemli bir çatı olduğunu söyledi.
BM’ye Türkiye’de 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından sağladığı destek için teşekkürlerini ileten Erdoğan, Guterres’i 31 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirilecek BM-Habitat Dünya Şehirler Günü’ne davet etti.
BM’de depremler için kurulan “Anma Köşesi”ni ziyaret
Emine Erdoğan, Mevlüt Çavuşoğlu ve Antonio Guterres, Türkiye’de 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenler ve depremzedeler için BM binasında kurulan”Anma Köşesi”ni ziyaret etti.
Emine Erdoğan ve Guterres, Anma Köşesi taziye defterini de imzaladı.
Guterres, taziye defterine, “Türkiye ve Suriye’de korkunç depremler nedeniyle hayatını kaybeden ailelere başsağlığı dileklerimi iletmek isterim. Kalbim, etkilenen bölgedeki insanlarla birlikte. Gaziantep’te kişisel olarak Türk halkının çok büyük bir cömertlik göstererek milyonlarca Suriyeli mülteciye nasıl kucak açtığını, koruduğunu ve yardım ettiğini asla unutamam. Bugün biz de Türk halkına, en çok ihtiyaç duydukları bu anda, aynı dayanışmayı göstermeliyiz. BM, Türk hükümeti ve halkıyla tam dayanışma içinde her türlü desteği sağlamaya hazır.” yazdı.
Emine Erdoğan ise şu ifadeleri kullandı:
“Depremin ilk anından itibaren, devletimiz tek yürek halinde tüm imkan ve araçlarıyla bölgede çalışmalar yürütüyor. Asrın felaketi olarak nitelendirdiğimiz depremlerin açtığı yaraları sarmak için seferber edilmiş her bir destek, kanayan bir yaraya merhem oluyor. Dünyanın dört bir köşesinden tezahür eden bu güçlü dayanışma; acının sınır tanımadığını; din, dil, ırk, coğrafya fark etmeksizin gözyaşının aynı olduğunu hepimize hatırlattı. Arama-kurtarma ekipleri göndererek, insani yardım imkanlarını seferber ederek, dua ve iyi dileklerini paylaşarak Türkiye’nin yanında olan dostlarımız, hem bizim hem de milletimiz için önemli bir teselli kaynağı oldu. İnsanlık ailesi olarak her bir ferdiyle bir elin parmakları gibi birbirine kenetlendiğimizde, nice badireleri aşacağımıza yürekten inanıyorum. Zor günlerde ortaya çıkan bu birlik ve dayanışma ruhunun, iyi günlerde de daim olmasını diliyor, ancak böylesi bir dünyada barış ve esenliği tesis edebileceğimizi ifade etmek istiyorum.”
Uluslararası Göç Örgütü Genel Direktörü ile görüşme
Uluslararası Göç Örgütü Genel Direktörü Antonio Vitorino’yla Emine Erdoğan ve Mevlüt Çavuşoğlu, New York’taki Türkevi’nde bir araya geldi.
Vitorino, Türkiye’de 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler için taziyelerini ileterek, “Antep, Antakya ve Kahramanmaraş’a gittim, gözle görmeyince tam olarak anlaşılmıyor, korkunç bir felaket.” değerlendirmesini yaptı.
Türk kurumları ve özellikle AFAD’la yakın işbirliği içinde çalıştıklarını aktaran Vitorino, “İlk andan itibaren yardımlarımızı iletebildik. Çok teşekkür ederiz. İnsani yardımları ulaştırmamızda Türk devletinin ve bilhassa Türk Hava Yollarının kritik bir önemi oldu.” dedi.
Vitorino, Suriye’nin de depremden ciddi boyutta etkilendiğini, Türkiye’nin depremin yarattığı hasarla başedecek bir sisteminin olduğunu ve etkili müdahale edebildiğini ancak Suriye’de bunun çok mümkün olmadığını söyledi.
Direktör Vitorino, “Türkiye’nin insani yardım konusunda cömertçe davranışı büyük önem taşıyor. Bütün dünya bunun için Türkiye’ye müteşekkir.” açıklamasında bulundu.
Sıfır atık konusunda “küresel liderliği” için Emine Erdoğan’ı tebrik eden Vitorino, kendilerinin de geri dönüşüme çok önem verdiklerini anlattı.
Emine Erdoğan ise mülteciler konusunda sorumluluk paylaşımının çok önemli olduğunu belirterek, gerek uluslararası kuruluşlar gerekse dünya ülkelerinin göç ve mülteciler konusunda destek vermesi gerektiğini, çözümün ortak çaba ve emekle sağlanabileceğini ifade etti.
Enkaz ve deprem bölgesindeki atıkların da önemine dikkati çeken Erdoğan, bu alanda çalışmalar yaptıklarını, insani yardım sağlanırken uzun ömürlü ürünlerin tercih edilmesinin faydalı olacağını vurguladı.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *