Avrupa’da Filistin’i tanıma dalgasının devam etmesi bekleniyor

Avrupa’da Filistin’i tanıma dalgasının devam etmesi bekleniyor

İspanya, İrlanda ve Norveç’in Filistin devletini tanıyacaklarını açıklamasının ardından gözler, aynı adımı atması beklenen diğer ülkelere çevrildi.

Slovenya’da Filistin’in tanınması konusu 2014’ten bu yana ülke gündeminde yer alırken, ülke Filistin’i ve iki devletli çözümü uluslararası arenada açıkça destekliyor. Dışişleri Bakanı Tanja Fajon, hükümetin Filistin’i tanımaya yönelik prosedürü başlattığını ifade ederek, tanıma kararının 13 Haziran’a kadar Meclis’e iletileceğini duyurdu. Başbakan Robert Golob ise AB liderlerine gönderdiği mektupta, Filistin’i tanımamış ülkelere, bu sürece katılma çağrısında bulundu.

Filistin-İsrail meselesinde iki devletli çözümden yana olan Malta, Filistin’i tanıma sinyali veren AB ülkeleri arasında yer alıyor. BM Genel Kurulunda Gazze’de kalıcı ve sürdürülebilir ateşkes sağlanması konusundaki karar tasarılarına da destek veren Malta, Filistin’i tanımak için “doğru zamanın gelmesini” bekliyor.

Belçika da “doğru zamanı bekleyen” bir diğer ülke. Başbakan yardımcısından bakanlara kadar pek çok hükümet yetkilisi, ülkenin Filistin’i tanımasının zamanının geldiğini vurgularken, Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib ve Başbakan Alexander De Croo henüz ikna olmuş değil. Belçika’da Filistin’in tanınması üzerine çalışmaların sürdüğü Kasım 2023’te duyurulurken, Lahbib, konuya ilişkin açıklamalarında, ülkedeki bölgesel hükümetler arasında bu uzlaşının mevcut olduğunu ancak tanıma duyurusunun “doğru zamanda” yapılacağını tekrarlıyor.

Lüksemburg’un da Filistin’i tanıma konusunda Slovenya, Belçika ve Malta ile birlikte hareket edebileceği belirtiliyor.

Yunanistan’da mevcut hükümetten Filistin’in tanınmasına yönelik adım atılacağına dair bir sinyal olmasa da bu konu daha önce gündeme gelmişti. Parlamento üyeleri, 2015’te, dönemin Yunanistan Meclis Başkanı Nikos Vuçis’in Filistin’in devlet olarak tanınması yönünde sunduğu tavsiye kararını genel kurulda oy birliğiyle kabul etmişti. Parlamentonun bu kararı, Yunanistan’ın Filistin’i resmen tanıması yönünde hükümete tavsiye niteliği taşıyordu. Oylamayı dönemin Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ile birlikte parlamentoya gelen Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da izlemişti. Parlamentoda temsil edilen muhalefetteki Yeni Sol Partisi ise İspanya, Norveç ve İrlanda’nın kararının ardından ülkenin de aynı adımı atmasını talep etti.

Avrupa Birliği

AB Dış ilişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in de ifade ettiği gibi “Birlik, söz konusu Filistin olduğunda bölünmüş durumda.” Avrupa Parlamentosunda yıllar içerisinde “Filistin devletinin tanınması çağrısında bulunan ve işgal altındaki topraklarda İsrail yerleşimlerinin genişletilmesini kınayan” çok sayıda kararın kabul edilmesine rağmen, bunlar üye ülkelerin politikalarını şekillendirmek için yeterli olmadı.

Her ne kadar hem AB hem de Avrupalı liderlerin çoğu “iki devletli çözüme” bağlılıklarını ifade etse de konu Filistin’i bağımsız bir devlet olarak tanımaya geldiğinde ortak duruş sergilemekten uzak kaldılar.

Özellikle Almanya, İtalya ve Avusturya, İsrail’e desteği ile bilinirken, Fransa’da ise son zamanlarda tutum değişikliği yaşandığından bahsetmek mümkün.

BM Güvenlik Konseyinde yer alan daimi üyelerden Fransa, 18 Nisan tarihli karar lehinde oy kullanarak, Filistin’in BM’ye tam üyeliğini açıkça destekledi. Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne ise Filistin’i devlet olarak tanımanın ülkesi için tabu olmadığını ifade etti.

Öte yandan, BM Genel Kurulunda “Filistin’in BM’ye tam üyelik başvurusu” için 10 Mayıs’ta yapılan oylamada AB üyesi Macaristan ve Çekya ret oyu verirken, Bulgaristan, Avusturya, Hırvatistan, Finlandiya, Almanya, İtalya, Letonya, Litvanya, Hollanda, Romanya ve İsveç ise çekimser kaldı.

Bu ülkeler, oylarını açıklarken, iki devletli çözüm bağlamında Filistin halkının meşru devlet kurma hakkına desteklerini yineleseler de böyle bir taleple ilgili herhangi adımın “daha geniş bir barış süreciyle” bağlantılı olması gerektiğini savundu.

AB üyesi 2 ülkenin Filistin’i tanıma kararı almasının ardından Borrell, “iki devletli çözüme dayalı ortak bir AB tutumunu teşvik etmek üzere tüm üye ülkelerle durmaksızın çalışacağı” mesajı verdi.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *