Çözülemeyen İsrail sorunu için Kahire’de ‘barış’ zirvesi

Çözülemeyen İsrail sorunu için Kahire’de ‘barış’ zirvesi

Mısır yönetimi tarafından Filistin’de ‘barış’ sağlamak için düzenlenen zirveye bölge devletlerinin yanısıra ABD, AB, BM, Rusya, Çin, Afrika Birliği ve Arap Birliği başta olmak üzere 35 devlet ve 4 kuruluş katılıyor. İtalya başbakan seviyesinde katılırken, Almanya, İngiltere, Fransa dışişleri bakanlarını, ABD de Kahire maslahatgüzarını zirveye gönderdi.

Gazze Şeridi’ndeki durumun tartışıldığı Kahire Barış Zirvesi bugün Mısır rejiminin ev sahipliğinde başladı.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi zirvesi sırasından yaptığı konuşmada, Filistinliler için uluslararası koruma çağrısında bulunarak, ‘Filistin-İsrail çatışmasına adil bir çözüm sunulmadan çözülmesinin mümkün olmayacağını’ vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın aktardığına göre es-Sisi açıklamasında, “Filistinlilerin zorla yerinden edilmesini reddettiğimizi yineliyoruz ve bunu, onların davalarının nihai tasfiyesi olarak görüyoruz. Her kim kararlı Filistin halkının işgal altında olsa bile topraklarını terk etmek istediğini sanıyorsa yanılıyor. Dünyaya temin ederim ki, meselenin adil bir çözüm olmadan nihayete erdirilmesi mümkün olmayacaktır ve bu her halükarda Mısır’ın zararına olmayacaktır” ifadelerini kullandı.

es-Sisi, “Filistin sorununun çözümü yerinden edilme değil, adalet ve Filistinlilerin kendi kaderini tayin etme hakkına erişimiyledir. Çatışmanın bölgenin istikrarını, uluslararası barış ve güvenliği tehdit edecek şekilde genişlemesini önlemek için tam dikkat gerekiyor. Eşi benzeri görülmemiş bir krizle karşı karşıyayız” şeklinde konuştu.

es-Sisi, Gazze Şeridi’ndeki felaket niteliğindeki insani duruma son vermek ve barış sürecini canlandırmak için bir yol haritası üzerinde anlaşmaya varmak amacıyla liderleri toplantıya davet ettiğini söyledi. Yol haritasının hedeflerinin Gazze’ye yardım ulaştırılması ve ateşkes üzerinde anlaşmaya varılmasının ardından iki devletli çözüme giden müzakerelerin yapılması olduğunu sözlerine ekledi.

es-Sisi, barış sürecinin geleceği ve Gazze Şeridi’ndeki gerilimin durdurulması konusunu görüşmek üzere zirveye katılan liderleri kabul etti.

Abbas: ‘Ne olursa olsun topraklarımızda kalacağız’

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ise zirvede, Filistinlilerin Gazze, Batı Şeria ve Kudüs’ten gönderilmesi girişimlerine karşı uyarıda bulunarak “Ne olursa olsun topraklarımızda kalacağız.” dedi.

Euronews’un aktardığına göre, Abbas konuşmasında, “Halkımızı Gazze’den başka yerlere yerleştirme girişimlerine karşı uyarıyoruz. Ayrıca Filistinlilerin evlerinden çıkarılmasına ya da Kudüs veya Batı Şeria’dan sürülmesine karşı da uyarıyoruz. Yerinden edilmeyi kabul etmeyeceğiz ve ne olursa olsun topraklarımızda kalmaya devam edeceğiz.” ifadelerine yer verdi.

Ürdün Kralı: Filistinlilerin zorla yerinden edilmesi savaş suçudur

Ürdün Kralı II. Abdullah da konuşmasında Gazze’ye yönelik şiddetli bombalı saldırıların kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, bölgeyi uçuruma sürükleyen bu insani felaketin durdurulması için çalışmanın gerekliliğini vurguladı. Kral Abdullah, “Uluslararası kayıtsızlığın ve eylemsizliğin devamının sonuçları hepimiz için felaket olacaktır” dedi.

Siyonist rejimin güvenlik kaygılarına askeri bir çözümün olmadığını ve işgal altındaki 5 milyon Filistinliyi ötekileştirmeye devam edemeyeceğini anlaması gerektiğini vurgulayan Ürdün Kralı, “Bu çatışma iki hafta önce başlamadı. Filistinlilerin zorla yerinden edilmesi veya zorla ülke içinde yerinden edilmesi bir savaş suçu olarak kabul edilir” açıklamasında bulundu.

Bahreyn Kralı: İki devletli çözüm, bir arada yaşamanın gerçek garantisidir

Bahreyn Kralı Hamad bin İsa Al Halife, Filistin halkının meşru haklarını güvence altına almadan, bölgede adil, kapsamlı ve sürdürülebilir bir barışa yol açmadan Ortadoğu’da istikrar olmayacağını belirterek, zirve öncesinde yaptığı konuşmada “İki devletli çözüm, Filistin ve İsrail halklarının bir arada yaşamasının gerçek garantisidir. Gazze halkının kendi topraklarından ve atalarının topraklarından sürülmesini kategorik olarak reddettiğimizi teyit ediyoruz” dedi.

BM Genel Sekreteri: Savaşa son vermenin zamanı geldi

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ise ‘bu korkunç kabusa son vermenin zamanının geldiğini’ vurguladı. Guterres, gerçek barış ve istikrarın tek gerçekçi temelinin Filistin-İsrail çatışmasına ‘iki devletli çözüm’ olduğunu söyledi.

Guterres toplantısı sırasında ayrıca, Gazze’ye yardımların yavaş ilerlemesini kınayarak “Bir yandan yüzlerce kamyonun gıda ve diğer temel malzemelerle dolup taştığını gördüm. Öte yandan sınırın hemen ötesinde iki milyon insanın susuz, gıdasız, yakıtsız, elektriksiz ve ilaçsız olduğunu biliyoruz. Çocuklar, anneler, yaşlılar, hastalar. Bir tarafta gıda kamyonları, diğer tarafta boş mideler.” dedi.

Kuveyt Veliaht Prensi: İsrail’in uygulamaları insancıl hukuka aykırı

Kuveyt Veliaht Prensi Şeyh Meşal Ahmed El Sabah da Gazze Şeridi’nde yaşanan son gelişmelerin ‘bölge ve tüm dünya için tehlikeli yansımalar taşıdığı’ uyarısında bulundu. Kahire Zirvesi öncesinde yaptığı konuşmada, Gazze’deki insani trajedinin ‘uluslararası toplumun İsrail sorununa kalıcı bir çözüm bulmakta başarısız olmasının bir sonucu olduğunu’ belirten Kuveyt Veliaht Prensi, ülkesinin ‘zorla yerinden edilmeyi’ amaçlayan her türlü çağrıyı reddettiğini yineledi. ‘Filistin halkına yönelik İsrail uygulamalarının uluslararası insancıl hukuka aykırı olduğunu’ söyleyen Sabah, 1967 sınırlarında ‘Filistin halkının meşru haklarına kavuşması ve bağımsız bir devlet kurması için destek olunması’ vurgusunu yaptı.

Moritanya Cumhurbaşkanı: Bu durum Ortadoğu’nun tamamında tam bir kaosun habercisidir

Moritanya Cumhurbaşkanı Muhammed Vild Şeyh el-Gazvani  ise yaptığı açıklamada bölgedeki mevcut durumun ‘felaket’ olduğunu söyledi ve Gazze Şeridi’ne acil insani yardım ulaştırılması için güvenli koridorların oluşturulmasının hızlandırılması ve bu konuda çalışmalar yapılması çağrısında bulundu. Kahire Barış Zirvesi öncesinde yaptığı konuşmada Moritanya Cumhurbaşkanı, “Gazze’de savunmasız sivillerin maruz kaldığı durum, tüm değer ve ilkelere aykırıdır ve durumun devam etmesi, Ortadoğu’nun tamamında tam bir kaosun habercisidir” dedi.

Irak Başbakanı: Gazze Şeridi’ni halkından arındırma girişimini reddediyoruz

Irak Haber Ajansı ‘INA’ya göre Irak Başbakanı Muhammed es-Sudani, Filistin halkının meşru haklarını görmezden gelmeye devam etmenin yalnızca daha fazla şiddet ve aşırıcılık ürettiği konusunda uyardı. Sudani, zirvede yaptığı konuşmada, Irak’ın ‘Gazze Şeridi’ni halkından arındırma’ girişimlerini şiddetle reddettiğini, yeniden yerleştirme veya mülteci kampları oluşturma konusunda konuşmaya yer olmadığını vurguladı.

Irak Başbakanı ayrıca, “Filistin halkının soykırım sürecine tabi tutulduğu, Siyonist işgalin gerçek yüzünü ve niyetini Baptist Hastanesi katliamıyla gösterdiği son derece zor günlerden geçiyoruz” dedi. Sudani, Gazze Şeridi’nin desteklenmesi ve yeniden inşası için bir fon kurulması çağrısında bulunarak, Irak’ın şehre olası herhangi bir yardımı sağlamakta gecikmeyeceğini vurguladı.

Güney Afrika Devlet Başkanı: İki tarafa da silah sağlanmasın

Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa ise Cumartesi günü Kahire Barış Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, ilgili tüm ülkeleri İsrail-Filistin çatışmasının her iki tarafına da silah sağlamaktan kaçınmaya çağırdı. Ramaphosa, İsrail’in Gazze Şeridi’ne güç kullanmasının ve bombalamasının uluslararası hukuku ihlal ettiğini söyledi.

Türk Dışişleri Bakanı: İsrail saldırıları katliama dönüştü

Türkiye Cumhuriyeti adına toplantıya katılan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İsrail’in 2 milyon insanı, insan yaşamına uygun olmayan bir bölgede açık hava hapishanesinde tuttuğunu ve bunu terörizme karşı savunma olarak adlandırdığını dile getirerek, “Filistinlilerin acılarının devam etmesine asla izin vermeyeceğiz. Ne Filistinliler için ne de hiç kimse için bu tarz suçlara göz yummayacağız. Eğer bu devam edecek olursa coğrafi bir tırmanışla tüm küresel istikrarı ve barışı tehdit edecektir.” ifadesini kullandı.

AA’nın aktardığına göre Hakan Fidan, “(İsrail-Filistin çatışması) Yeni bir garanti mekanizması tasarlanıp hayata geçirilmelidir. Tarafların adil bir barış için attığı adımların garanti edilmesi gerekmektedir.” dedi. Türkiye’nin bu konsept için adım atmaya, adil ve güvenli bir gelecek için üstüne düşeni yapmaya hazır olduğunu belirten Fidan, siyonist rejimin saldırılarının bir katliama dönüştüğünü belirterek, şöyle devam etti:

“Topluca cezalandırmanın, insan haklarına, insan hayatına karşı gerçekleştirilen bu saldırıların hiçbir bahanesi olamaz. Tereddütsüz olarak sivillerin hayatını kaybetmesini kınıyoruz. Uluslararası toplum, davranışlarının ve verdiği mesajların ne kadar kritik olduğunun farkında olmalıdır. İsrail’e geçici sözde bir galibiyetin tarih sürecinde uzun vadeli bir barışa yol açmadığını geçmişte olduğu gibi şimdi de gerçekleşmeyeceğini anlamalıdır. Kendisine gerçekleştirilen saldırıları, Filistinlilere yönelik korkunç bir öfke ortaya koymak için açık çek olarak görmemelidir. Hastanelere, sivillere yönelik saldırılar derhal durdurulmalıdır.”

Siyonist rejime verilen sonsuz desteğin, gerçek dışı planların Filistinlilerin göz ardı edilmesine yol açılmasına neden olduğunu belirten Fidan, böylesine hataların devam ettirilmesinin mevcut uluslararası toplumun temel sorunlara çözüm getiremeyeceğini gösterdiğinin açık olduğu, bunun sadece evrensel değerlerin ve gerçeklerin zayıflatılması ve gerçeklerin çarpıtılması anlamına geleceğini söyledi.

Fidan, “İsrail, bu sistemik hatalardan faydalanmıştır. İslam, Hristiyan ve dini mekanları arasındaki eşitliği korurken kendince burada hem Batı Şeria’da hem de Gazze’de sivillere yönelik suçlar işlemekte. Yasa dışı yerleşimler inşa etmektedir.” diye konuştu. Adil ve sürdürülebilir bir barış içinde önemli bir yol ayrımında bulunulduğunu aktaran Fidan, doğru atımlar atılması gerektiğini savundu.

Hakan Fidan, Türkiye’nin saldırıların derhal sona erdirilmesi ve şartsız olarak insani yardımın Gazze’ye ulaştırılması çağrısında bulunduğunu belirterek, “İki devletli bir çözümle sonuçlanacak müzakerelerin ve sürecin derhal yeniden canlandırılmasını istiyoruz. 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan egemen bağımsız ve coğrafya bütünlüğü olan bir Filistin sadece barış için haiz değildir. Bu hem bölgesel hem de uluslararası istikrar için şarttır. Tabii ki bunlar yeterli değil. Anlaşmanın ötesine geçmemiz ve bu vizyon için somut adımlar atmamız gerekiyor. Mısır’a zamanında yapılmış bu zirveye ev sahipliği yaptığı için teşekkürlerimizi sunmak istiyorum.” dedi.

Almanya Dışişleri Bakanı

Sputnik’in aktardığına göre, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Berbock Kahire’de düzenlenen zirvede yaptığı konuşmada, Filistinli Hamas hareketine karşı yürütülen savaşın, sivillerin insani durumu göz önünde bulundurularak sürdürülmesi gerektiğini söyledi. Berbock ayrıca devam etmekte olan zirvenin, Ortadoğu’da “Filistinlilerin ve Yahudilerin iki bağımsız devlette barış ve güvenlik içinde yan yana yaşamalarını sağlayacak yeni bir barış sürecine ihtiyacı olduğu” konusunda görüş birliği içinde olduğunu söyledi.

İngiltere Dışişleri Bakanı

İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly, Filistin konulu Kahire zirvesi sırasında İsrailli yetkililerle konuştuğunu ve ordularına itidal çağrısında bulunduğunu söyledi. “Gazze Şeridi’ndeki trajik durumun bölgesel bir çatışmaya dönüşmesini engellemek için birlikte çalışma sorumluluğumuz var, çünkü Hamas’ın istediği de tam olarak bu,” diyen Bakan, Hamas’ın üyelerinin başlangıçta diğer Orta Doğu ülkeleri ile İsrail arasındaki ilişkilerin normalleşmesine karşı çıktığını hatırlattı. Cleverly, İsrail’in”kendini savunma ve 7 Ekim’de kaçırılanların serbest bırakılmasını isteme hakkına sahip olduğunu” yineledi. Buna ek olarak İngiltere Dışişleri Bakanı, “İsrail hükümetiyle uluslararası hukuka saygı gösterme yükümlülükleri hakkında doğrudan konuştum. İsrail ordusuna disiplin, profesyonellik ve itidal çağrısında bulundum” dedi.

Brezilya Dışişleri Bakanı

Brezilya Dışişleri Bakanı Mauro Vieira, Mısır’da Orta Doğu’daki krizin çözümüne ilişkin düzenlenen uluslararası bir konferansta yaptığı konuşmada, İsrail-Filistin ihtilafına iki devletli bir çözümün ancak müzakereler yoluyla bulunabileceğini söyledi. Vieira, “Sadece etkili müzakerelerin yeniden başlaması iki devletli bir çözüme yönelik somut sonuçlar getirebilir” dedi. Bakan ayrıca Filistinli Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarını kınadı ve bölgedeki son gelişmelerin iki devletli çözümü tehlikeye attığını kaydetti.

Kanada Dışişleri Bakanı

Kanada Dışişleri Bakanı Melanie Joly, Kanada Gazze Şeridi halkına insani yardım için 10 milyon dolar tahsis etti ve 50 milyon dolar daha tahsis edeceğini açıkladı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, uluslararası toplumun bir kısmının siyonist rejimin Gazze Şeridi’ndeki eylemlerini kınamayı reddederek çifte standart gösterdiğini söyledi. Ferhan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Çatışmanın her bir tarafının uluslararası insancıl hukuk ihlallerini reddettiğimizi bir kez daha teyit ediyor ve sivillere yönelik tüm saldırıları kınıyoruz. Uluslararası toplumu, İsrail’i insan haklarını korumaya ve bu haklara saygı göstermeye zorlama konusunda kararlı bir tutum sergilemeye ve bazı ülkelerin izlediği çifte standart politikasını terk etmeye çağırıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Zirveye kimler katılıyor

Avrupa’dan İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ülkesini temsilen toplantıda hazır bulunurken Almanya Başbakanı Olaf Scholz, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron katılmadı. Bu ülkeleri temsilen dışişleri bakanları zirvede yer aldı. ABD ise zirveye Kahire’deki büyükelçiliğinin maslahatgüzarını gönderdi.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *