Politico’ya röportaj veren Kuleba, “Bugünün savaşlarını verirken, yarının savaşlarını nasıl vereceğimizi düşünmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Sputnik’in aktardığına göre, bazı devletlerin Ukrayna’ya silah tedarik etmek istememeleri nedeniyle üretimin artırılması gerektiğini kaydeden Kuleba, “Bir gerçeği de kabul etmeliyiz; dünyada Ukrayna’nın ihtiyacı olan şeylere sahip olan ancak bunu siyasi nedenlerle yeterli miktarda satmayacak ülkeler var” dedi.

Kiev’in ‘kalıcı olmayan ortaklara daha az güvenmesi gerektiğini’ ifade eden Kuleba, “Onlara güvenmek ve onları ikna etmek için aylar harcamak yerine üretime başlayalım ki stokları olan üçüncü ülkelerin kaprislerine bağımlı olmayalım” yorumunu yaptı.

Zelenskiy, Kiev’i ziyaret eden 7 ülkenin dışişleri bakanlarını kabul etti

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ülkesine ziyarete gelen Estonya, İzlanda, Letonya, Litvanya, Norveç, Finlandiya ve İsveç dışişleri bakanlarını kabul etti.

Zelenskiy, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Estonya Dışişleri Bakanı Urmas Reinsalu, İzlanda Dışişleri Bakanı Thordis Kolbrun Gylfadottir, Letonya Dışişleri Bakanı Edgars Rinkevics, Litvanya Dışişleri Bakanı Gabrielius Landsbergis, Norveç Dışişleri Bakanı Anniken Huitfeldt, Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto ve İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström ile bir araya geldiğini belirtti.

“Ziyaretiniz, özellikle en ciddi zorlukların yaşandığı bir dönemde ortak ülkelerin Ukrayna ile güçlü destek ve dayanışmasının önemli bir işaretidir.” ifadelerini kullanan Zelenskiy, Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını koruması için aktif ve etkili yardımları için Baltık ve Kuzey Avrupa ülkelerine teşekkür etti.

Zelenskiy: Ukrayna asla bir yıkım yeri olmayacak

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rusya’nın ülkesine yönelik yoğun saldırılarının sürdürdüğünü ancak Ukrayna’nın asla bir yıkım yeri olmayacağını söyledi.

Zelenskiy, gece saatlerinde sosyal paylaşım hesabından paylaştığı görüntülü mesajında, Rusya-Ukrayna arasında devam eden savaşla ilgili son gelişmeleri değerlendirdi.

Rus ordusunun Ukrayna’nın çeşitli bölgelerine yönelik saldırılar gerçekleştirmeye devam ettiğini kaydeden Zelenskiy, “Düşman sadece bir hafta içinde Herson bölgemizdeki 30 yerleşim yerine 258 kez ateş açtı. Rus ordusu, Mıkolayiv’e su hizmetini sağlayan pompa istasyonuna da zarar verdi.” ifadelerini kullandı.

Zelenskiy, ülkesinde savaş başlatan Rusya’nın hükümetini eleştirerek, “20 yıllık bir yönetimden sonra kendi devletlerinin büyük bir kısmı, sanki orada bir savaş yaşanmış gibi harap durumda.” dedi.

Moskova’dan gelen “talimatlara” göre davranmadığı için Rusya’nın Ukrayna’ya karşı “intikam” amacıyla savaş açtığını savunan Zelenskiy, “Ukrayna asla bir yıkım yeri olmayacak.” diye söyledi.

İnsanı yardım amacıyla dünyada ihtiyacı olan ülkelere tahıl ürünleri ulaştırılması için Ukrayna’da tahıl girişimi platformu kurduklarını hatırlatan Zelenskiy, bu konuda aralarında Türkiye’nin de olduğu, ABD, Kore, Japonya, bazı Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, NATO ve Birleşmiş Milletler’den (BM) de önemli destekler aldıklarını hatırlattı.

Dünya Ticaret Örgütü: Küresel mal ticareti muhtemelen yavaşlayacak

Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ), Küresel Mal Ticaret Barometresi Kasım Raporu’nu yayınladı. Buna göre, ekimde 100 olan Mal Ticareti Barometresi kasımda 96,2’ye geriledi. Örgüt, ithalat talebinin zayıflaması nedeniyle küresel mal ticaretinin yavaşlayacağını öngördü.

Barometredeki 100’den büyük okumalar trendin üzerinde büyüme olacağını gösterirken, 100’ün altındaki okumalar trendin altında büyümeyi işaret ediyor.

Raporda “küresel ekonomi güçlü rüzgarlarla sarsılmaya devam ederken”, küresel mal ticaretindeki büyümenin, 2022’nin son ayları ile 2023’de yavaşlamasının muhtemel olduğu vurgulandı.

Raporda, örgütün Mal Ticareti Barometresi’nde kasımdaki gerilemenin, DTÖ’nün Ukrayna’daki savaş, yüksek enerji fiyatları ve büyük ekonomilerde parasal sıkılaştırma da dahil olmak üzere birkaç ilgili şok nedeniyle 2022’de yüzde 3,5 ve 2023’te yüzde 1 oranında küresel mal ticareti büyümesi öngören 5 Ekim’den yayınlanan tahminleriyle tutarlı olduğu belirtildi.

DTÖ, 5 Ekim’de küresel ticaretin görünümüne ilişkin raporunda, 2022 için küresel mal ticaretine ilişkin büyüme beklentisini 0,5 puanlık artışla yüzde 3,5’e yükseltmişti. Bunun yanında büyük ekonomilerde farklı sebeplerle büyümenin yavaşlamasının ithalat talebini azaltacağı beklentisiyle 2023’e yönelik tahminini ise yüzde 3,4’ten yüzde 1’e indirmişti.

DTÖ’nün raporunda, “Avrupa’da Rusya-Ukrayna savaşından kaynaklanan yüksek enerji fiyatları hane halkı harcamalarını baskılayarak ve üretim maliyetlerini artıracaktır. ABD’de para politikasında sıkılaştırma konut, motorlu taşıtlar ve sabit sermaye yatırımı gibi alanlarda faize duyarlı harcamaları darbeleyecek.” denilmişti.

AB, Rusya’ya yaptırımları delenleri cezalandırmaya hazırlanıyor

AB Konseyi, üye devletlerin Rusya’ya yönelik kısıtlayıcı tedbir ihlalini AB Anlaşması’nda yer alan “AB suçları” listesine eklenmesi kararını oybirliğiyle aldıklarını açıkladı. Açıklamada, AB’nin Ukrayna savaşı nedeniyle Rusya’ya yönelik bir dizi kısıtlayıcı önlem aldığı ve bu tedbirlerin tam olarak uygulanmasının esas olduğu ifade edildi.

Halihazırda üye devletlerde, kısıtlayıcı önlemlerin ihlalinin ne olduğu ve ihlal durumunda hangi cezaların uygulanması gerektiği konusunda farklı tanımlar yer aldığı anımsatılan açıklamada, bunun yaptırımların farklı derecelerde uygulanmasına ve bu yaptırımların çevresinden dolaşılması riskine yol açtığı kaydedildi.

Açıklamada, kısıtlayıcı tedbirlerin ihlalinin AB suçları listesine dahil edilmesi ile yaptırımların AB çapında benzer seviyede uygulanmasını sağlayacaklarını, yaptırımları ihlal etmeye yönelik girişimlerin caydırıcı hale geleceği belirtildi.

Bu aşamada, AB Komisyonu’nun AB kısıtlayıcı önlemlerinin ihlali nedeniyle cezai suçlar ve cezaların tanımlanmasına ilişkin kuralları içeren bir yönetmelik teklifi sunacağına işaret edilen açıklamada, taslağın üye ülkeler ve Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından müzakere edilerek son halini alacağı kaydedildi.

AB’nin söz konusu yasal düzenleme ile Rusya’ya uygulanan yaptırımları ihlal eden AB dışındaki ülkelerden kişi ve kuruluşları da kendi yaptırım listesine dahil edebilmesi bekleniyor.

AB Yüksek Temsilcisi Borrell: Rusya, Ukrayna’yı kara deliğe çevirmeye çalışıyor

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Rusya’nın Ukrayna’yı karanlık ve soğuğa iterek bir “kara delik” haline getirmeye çalıştığını söyledi.

Borrell, AB ülkelerinin kalkınma bakanlarının toplantısına katılmadan önce gazetecilere açıklamada bulundu.

Toplantıda Ukrayna’nın yeniden inşasının görüşüleceğini belirten Borrell, “Ukrayna’ya desteğimizi artırmak zorundayız. Putin, Ukrayna’yı bombalamaya devam ediyor. Putin, Ukraynalıları karanlık ve soğukta koymak için Ukrayna’yı ışığın, elektriğin, ısınmanın olmadığı bir kara deliğe çevirmeye çalışıyor.” ifadesini kullandı.

AB temsilcisi, toplantıda, Ukrayna’daki durumun insani kriz açısından ele alınacağını kaydetti.

ABD’nin Moskova Maslahatgüzarı Rood: “Rusya ile ilişkilerin sürdürülmesinden yanayız”

ABD’nin Moskova Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzarı Elizabeth Rood,  Rus haber ajansı Ria’ya verdiği röportajda, ABD ile Rusya arasındaki ilişkiler ve Ukrayna’daki savaş ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Rusya ile ABD arasında Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması’nın (New START) uzatılması konusunda ikili istişare komisyonunun yarın Mısır’ın başkenti Kahire’de toplantı yapacağına dikkati çeken Rood, ülkesinin dünyada barışçıl düzen için çabaladığını dile getirdi.

Rood, “Nükleer gerilimin yükselmesini ve nükleer savaş riskini önlemekten daha büyük görevimiz yok. ‘New START’ anlaşmasının da amacı budur.” dedi.

ABD Başkanı Joe Biden ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in İsviçre’nin Cenevre kentinde geçen yıl bir araya geldiğini anımsatan Rood, iki liderin istikrarlı ve öngörülebilir bir mekanizmanın oluşturulması konusunu ele aldıklarına dikkati çekti.

Rood, “Maalesef Rusya Ukrayna’da savaş yürütürken stratejik diyaloğun sürdürülmesini düşünmek zordur. Ancak ABD nükleer silahların kısıtlanması ve nükleer risklerin azaltılması yönünde onlarca yıldır çok çalıştı. Gezegenimizin daha barışçıl olmasını istiyoruz.” diye konuştu.

Ek silah kontrol mekanizmalarının oluşturulması yönünde girişimlerini sürdüreceklerini dile getiren Rood, iki ülke arasında stratejik diyaloğun başlatılması için fırsat beklediklerini belirtti.

Rood, iki ülkenin büyükelçilik çalışan sayısının azaldığına dikkati çekerek “Buna rağmen Rusya ile çalışma seviyesinde iletişim kanallarımız var ve büyükelçiliklerimizin çalışmasını sağlamak için gerekli olan birçok konuyu görüşebiliyoruz. İkili ilişkilerin hızla düzeleceğini düşünmüyorum. Ama biz hala buradayız ve tüm önemli konuları istişare ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

Rusya ile ilişkilerin sürdürülmesinden yana olduklarını vurgulayan Rood, şöyle devam etti:

“Bir yıl önce Rusya ile güvenlik endişeleri konularını görüşmek için tekliflerden oluşan bir paket sunduk. Maalesef Putin, bu tekliflere cevap vermek yerine Ukrayna ile saldırgan savaş başlattı. Bu nedenle ABD’deki seçimlerinin sonuçlarından bağımsız olarak ilişkilerimizin yakın gelecekte önemli ölçüde düzeleceğini düşünmek zor. Ben böyle bir iyileşme beklemiyorum. Ruslarla değil, Rus yönetimiyle sorunumuz var.”

Rood, “İki ülke tekrar ortak olabilir mi” sorusuna, “Rusların dostu ve ortağı olmaktan asla vazgeçmedik. Rus hükümetiyle tekrar ortak olabileceğimiz günü bekliyorum.” ifadesini kullandı.

ABD ile Rusya arasında tutuklu değişimine ilişkin istişareleri özel kanallar üzerinden sürdürdüklerini kaydeden Rood, Rusya’ya bununla ilgili “ciddi” teklifler sunduklarını ancak yanıt almadıklarını söyledi.

“Ukrayna’da savaşın sona ermesini istiyoruz”

Milli İstihbarat Teşkilatının (MİT) ev sahipliğinde Ankara’da 14 Kasım’da CIA ile Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR) arasında gerçekleştirilen görüşmeye değinen Rood, bu görüşmede nükleer risklerin yönetilmesi konusunun ele alındığı bilgisini paylaştı.

Rood, CIA Direktörü Bill Burns ile SVR Başkanı Sergey Narışkin’in Ukrayna meselesini görüşmediklerini kaydederek “Ukrayna’nın, bu meselenin adil ve kalıcı çözümünün ne şekilde olacağı konusunda karar vermesi gerektiğini düşünüyoruz. Ukrayna’nın yerine müzakereleri yürütmek ABD’nin işi değil. Çünkü bu Rusya’nın Batı ve ABD ile savaşı değil. Bu, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı bir savaştır.” şeklinde konuştu.

Rusya’nın, Birleşmiş Milletlerin (BM) prensipleri doğrultusunda Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek için müzakerelerden yana olmadığını savunan Rood, ABD’nin ülkelerin toprak bütünlüğü ve egemenliği ile ilgili BM kararlarının uygulanmasından yana olduğunu vurguladı.

Rood, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın sona ermesini ve barışın sağlanmasını istediklerini belirterek “Rusya’yı Ukrayna ile savaşı sonlandırmaya çağırıyoruz. Rusya’yı Ukrayna topraklarından yani ele geçirdiği ve BM tüzüğünü ihlal ederek yasa dışı ilhak ettiği tüm topraklardan tüm birliklerini çekmeye çağırıyoruz.” dedi.

CIA ile Rusya Dış İstihbarat Servisi arasında yeniden görüşmenin planlanıp planlanmadığı yönündeki soruyu yanıtlayan Rood, “Buna ihtiyaç olursa, bu tür görüşmenin tekrar yapılacağından eminim. Şimdilik bu konuda bir şey planlanmıyor.” ifadesini kullandı.

Stoltenberg, Putin’in kışı Ukrayna’ya karşı silah olarak kullanmaya çalıştığını söyledi

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis ile 29-30 Kasım 2022’de Romanya’nın başkenti Bükreş’te düzenlenecek NATO Dışişleri Bakanları toplantısı öncesinde ortak basın toplantısı düzenledi.

Dışişleri bakanlarının Ukrayna’yı desteklemek için muhtemel yolları masaya yatıracaklarını aktaran Stoltenberg, “Putin’in yenmesine izin veremeyiz. Bu, amaçlara güç kullanarak erişilebileceği mesajını verir.” diye konuştu. Stoltenberg, Rusya’nın Ukrayna’nın elektrik şebekesine, doğal gaz ve temel hizmetlere ilişkin altyapısına saldırmayı sürdürmesinin muhtemel olduğunu ifade ederek, “Kışa girdiğimizde bunu yapması, Başkan Putin’in şu anda kışı Ukrayna’ya karşı bir savaş silahı olarak kullanmaya çalıştığını gösteriyor.” değerlendirmesini yaptı. NATO Genel Sekreteri, dışişleri bakanlarının iki günlük toplantıda Rusya’nın baskısı altındaki Bosna Hersek, Gürcistan ve Moldova’ya yapılacak yardımları da görüşeceğini bildirdi.

Romanya Cumhurbaşkanı: Romanya’da 5 bin Nato askeri bulunuyor

Cumhurbaşkanı Iohannis de ülkesinin NATO’nun toplu savunmasına önemli katkılarda bulunmaya devam edeceğinin altını çizdi. NATO ve müttefik devletlerin Romanya’da önemli kuvvetler konuşlandırdığını belirten Iohannis, Romanya’nın şu anda yaklaşık 5 bin müttefik askere ev sahipliği yaptığını ifade etti.

Bir gazetecinin sorusu üzerine Iohannis, “Yüksek sayıda müttefik birliğe ihtiyaç var ancak bu da yeterli değil. Sağlam bir caydırıcılık ve savunmayı sağlayabilmek için ekipmana, daha doğrusu önceden konumlandırılmış ekipmana ihtiyaç var.” dedi.

Madrid Zirvesi’nde alınan kararları “oldukça genel” olarak niteleyen Iohannis, “Bir saldırı durumunda hangi birliklerin gönderileceğinin çok net bilinmesi gerek. Somut planlara ihtiyaç var. Bu tür kararları son ana bırakamayız.” şeklinde konuştu.

Rusya Devlet Başkanı Putin: Uluslararası ticaret krizde

Ülkesinde seçimleri kazanıp mazbatasını aldıktan iki gün sonra Moskova’yı ziyaret eden Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’nın Orenburg şehrinde gerçekleştirilen Rusya-Kazakistan bölgesel forumuna çevrim içi olarak katıldı.

Rusya’nın, Kazakistan ekonomisine en çok yatırım yapan ülkelerden biri olduğuna işaret eden Putin, “Kazakistan’daki yatırımlarımız yaklaşık 17 milyar dolara ulaştı. Ülke ekonomisindeki tüm kilit alanlarda 30’dan fazla ortak yatırım projemiz gerçekleştiriliyor.” diye konuştu.

Vladimir Putin, Kazakistan ile özellikle ortak nakliyat ve lojistik altyapısı geliştirmeye yönelik adımları ele aldıklarını vurgulayarak, “Ayrıca ticareti ve yatırımları etkileyen kısıtlamaların kaldırılmasına ilgi gösteriyoruz. Bu özellikle günümüzde önemli. Uluslararası ticaret krizde. Rusya, ithalat ve ihracatını yeni pazarlara yönlendirmek için geniş çaplı tedbirler uyguluyor.” dedi.

Putin ve Tokayev, forumdaki konuşmalarının ardından Kremlin Sarayı’nda ikili görüşmelere başladı.