Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) tarafından düzenlenen 28. Uluslararası Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi, ikinci ve son gününde “Barış”, “adalet” ve “merhamet” konularının ele alındığı panellerde, İslam dünyasının yaşadığı sorunlar konuşuldu.

Milli Gazete’nin haberine göre, panellerde dünyanın dört bir yanından gelen liderler, âlimler ve uzmanlar İslam ülkeleriyle ilgili geniş kapsamlı sunumlar yaptı. Yapılan sunumlarda Keşmir, Filistin, Rohingyalı Müslümanlar ve dünyanın dört bir yanında bulunan Müslümanların ve insanlığın saadeti için İslam Birliği’nin kurulması gerektiği konusunda görüşler vurgulandı.

Panelde konuşan OSTİM Üniversitesi Rektörü Murat Yülek, İslam ülkelerinde ve dünyada sanayileşmeyle ilgili rakamlar paylaşarak, İslam ülkelerinin saniyede ulaşması gereken seviyeye dikkat çekti.

Kanada’da hedef 2 milyon Müslüman

Kanada’dan programa katılan Taha Ghayyur, “Kanada’da Milli Görüş olarak varız. Orada camiler inşa ettik. Kanadalı Müslüman olarak birçok başarımız var. 1867 yılında sadece 13 Müslüman vardı. Onlar da Avrupalıydı. Şu an ise Kanada’da 1 milyonun üzerinde Müslüman var. 2030 yılında hedefimiz 2 milyon Müslüman. Müslümanların yüzde 48’i günde en az bir kere namazlarını camide kılıyor. Kanada’nın her yerinde helal gıda şubelerimiz var. İslam düşmanlığı en büyük zorluğumuz. ABD ve Kanada’da nefret söylemiyle mücadele ediyoruz. Müslümanlara karşı olumsuz kamuoyu oluşturuluyor” diye konuştu.

Sömürgeciler tekrar harekete geçtiler

Lübnan Cemaat-i İslam MYK Üyesi Samı El-Khatip, “Sömürgeci ülkeler tekrar harekete geçtiler, topraklarımızı ele geçirdiler. Bugün bizim bir diyalog çağrısına ihtiyacımız var. Yeni şeylere ihtiyacımız var. Ciddi anlamda İslam ülkeleri arasında diyaloğa ihtiyacımız var. Topraklarımız yağmalanıyor. Değerlerimiz ciddi bir tehdit altında. Ciddi meydan okumalarla karşı karşıyız. Bunun ortadan kaldırılması gerekiyor. Bütün toplumlarımız ve devletlerimiz de ciddi bir yoksulluk içinde. Hükümetler yolsuzluklar içinde. Bu sorunlarla yüzleşmek lazım” dedi.

Mısır’da ciddi bir proje yürütülüyor

Mısır’dan programa katılan Dr. Tarık El Zumur ise şunları kaydetti: “Ümmet canlılığını koruyor. Bugün ümmetimizin karşı karşıya kaldığı en önemli mesele Filistin meselesidir. Filistin’i açıkça bölmek istiyorlar. Mısır’da ciddi bir proje yürütülüyor. Mısır halkının duruşunu desteklemek gerekiyor. Mısır rejimi direkt İsrail ile çalışıyor. Mısır’da darbeci yönetim Mısır’ın tarihini silmek istiyor. Müslüman ülkelerin Mısır halkına destek vermesi gerekiyor.”

Hilafeti ortadan kaldırdıktan sonra her şeyi yaptılar

Suudi Arabistan’dan programa katılan Prof. Dr. Ahmet Ferit Mustafa, “Allah, zulmü haram kılmıştır. İnsanlık varlığından bu yana daima huzur içinde yaşamak istemiştir. Kim, bir insanı öldürmüşse o bütün dünyayı öldürmüş gibidir. Kim, bir insanı ihya etmişse bütün dünyayı ihya etmiştir. O nedenle Batı daima köleliği politika edindi. O kadar sömürdüler ki güneş batmayan ülke yaptılar. Akabinde hilafeti ortadan kaldırdıktan sonra Müslümanlara her şeyi yaptılar” diye konuştu.

Müslümanlar Afrika’yla ilgilenmiyor

Uganda İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmad Sengendo, “Afrika ülkelerinde Müslüman nüfusu çok fazla. Her yerde Müslümanlar var. Afrika maalesef sömürgecilerin elinde bulunuyor. Müslümanlar Afrika’yla ilgilenmiyor. Milyonlarca Afrikalı diğer ülkelere köle olarak götürüldü. Afrika zengin olmasına rağmen şartlar nedeniyle maalesef iyi değil. Tüm İslam ülkelerinin Afrika’ya destek vermesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Doğu Türkistan şu an Çin ilhakı altında

Doğu Türkistan Birliği Başkanı Hidayet Oğuzhan da şunları kaydetti: “Doğu Türkistan şu an Çin ilhakı altında. 40 milyon Müslüman çeşitli katliamlara maruz kaldı. Camilerimiz ahıra çevrildi. Çocuklarımızı Çinlileştirmek istiyorlar. 5 milyon Doğu Türkistanlı Çin zindanlarında.  Doğu Türkistan’da bu kadar durumun yaşanmasına rağmen Müslüman ülkelerinin liderlerinin susması bizi çok üzüyor.”

Rohingyalı Müslüman kardeşlerimiz kendi ülkelerinde hapishanede kalıyorlar

Arakan Dayanışma Derneği Başkanı Deen Mohammed, “Rohingyalı Müslüman kardeşlerimiz katledildi. Rohingyalı Müslüman kardeşlerimiz kendi ülkelerinde hapishanede kalıyorlar. Uluslararası kuruluşlarda Rohingyalı Müslümanlara yönelik etnik temizleme çalışmaları olduğunu raporladı. Rohingyalı Müslümanların onurlu şekilde yaşaması için gerekli çalışmaların muhakkak yapılması lazım. Tüm olanlara rağmen yine bölgede sıra dışı olaylar yaşanıyor” dedi.

Batı’nın en büyük silahı Müslüman birliğini yıkmaktır

Ürdün Müslüman Kardeşler ve eski milletvekili İbrahim Maşvaki, “Batı’nın en büyük silahı Müslüman birliğini yıkmaktır. Hilafetin yıkılmasının ardından İslam ülkeleri paramparça oldu. Bizim başımıza zalim iktidarlar geldi. Bu zalim iktidarlar halklarına düşmanca yanaştılar. Bu zulüm hep devam etti. İslam ülkelerini bu durumdan kurtarmanın yollarını bulmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.