Çin Yönetimi, zorla toplama kamplarına aldığı Uygur Türklerinin çocuklarını da akrabalarına vermek yerine yetimhanelere yerleştiriyor. İnsan Hakları İzleme Örgütü, uygulamayı “sapkın hükümet programının parçası” şeklinde nitelendirdi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) aileleri “yeniden eğitim” adı altında toplama kamplarına gönderilen Uygur Türklerinin çocuklarının yaşama şartları bahanesiyle ailelerinden koparıldığını açıkladı.
Yeni Şafak’ın haberine göre, HRW Sincan’da Uygur Türklerine uygulanan kitlesel gözaltı uygulamalarıyla ilgili yayımladığı son raporda, Çinli otoritelerin “aşırılıkla mücadele” adı altında yürütülen keyfi gözaltılar nedeniyle anne ve babalarından ayrı kalan çocukları akrabalarına vermek yerine devlete ait yetimhanelerde topladığını iddia etti.
ZORLA YERLEŞTİRİLİYORLAR
HRW Çin Koordinatörü Sophie Richardson, Pekin yönetiminin bölgedeki Müslüman Türk çocukları ailelerinden ayırarak zorla devlete ait yetimhanelere yerleştirmesini “sapkınca bir hükümet programının parçası” olarak nitelendirdi. Halen 2017 yılı öncesinde bölgedeki yetimlerin yalnızca yüzde 24’ünün devlet yetimhanelerinde ikamet ettiği bilgisine yer verilen raporda, bu oranın 3 yılda yüzde 100’e çıkarılmasının amaçlandığı kaydedildi.
DEVLET TALİMATI
Çin Komünist Partisi Uygur Özerk Bölgesi Sekreteri Çın Çüenguo’nun, Ekim 2016’da yayımladığı kararla 2020’ye kadar bölgedeki yetim çocukların tamamının devlet yetimhanelerine yerleştirilmesi talimatı verdiğine işaret edilen raporda, siyasi eğitim kamplarında tutulan Uygur Türklerinin çocuklarının bu politikanın hedefi olduğu ileri sürüldü.
AKLA ZİYAN AÇIKLAMA
Çin Yönetimi, uluslararası kamuoyunda sert tepkilere neden olan Uygur Türkleri için kurduğu toplama kamplarının varlığını ilk kez kabul anlamına gelecek bir açıklama yapmıştı. Kendisi de Uygur olan Doğu Türkistan’daki Komünist Parti’nin iki numaralı ismi Şöhret Zakir, Çin medyasına yaptığı açıklamada, bu kamplara alınan kişileri “kursiyer” olarak tanımlayarak akla ziyan bir savunmaya imza atmıştı. Zakir, kamplardaki Uygur Türklerinin “yoğunlaştırılmış” bir eğitim programı kapsamında Çince öğrendiğini, Çin yasalarıyla ilgili dersler aldığını ve bunun yanı sıra mesleki eğitime tabi tutulduğunu ileri sürmüştü.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *