Ukraynalı diplomat: Tahıl koridoru en az bir yıl uzatılmalı

Ukraynalı diplomat: Tahıl koridoru en az bir yıl uzatılmalı

Türkiye ve Türkiye-ABD Dostluk Grubu tarafından Avrupa’da düzenlenen konferansta, Tahıl Koridoru anlaşması süresinin 16 Kasım’da dolacağı belirtilirken, konferansta konuşan Ukrayna Altyapı Bakan Yardımcısı Yuriy Vaskov, anlaşmanın birkaç ay değil en az bir yıl uzatılmasını istedi.

Cumhurbaşkanlığı İletişin Başkanlığı ile AB-Türkiye Dostluk Grubu’nun Avrupa Parlamentosu’nda (AP) düzenlediği Gıda Krizi Konferansında Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun Tarımdan Sorumlu Üyesi Janusz Wojciechowski konuştu.

Gıda güvenliğinin siyasi gündemde en öncelikli ve kritik konular arasında yer aldığını anımsatan Wojciechowski, Ukrayna’daki durumun dünya genelinde gıda güvenliğini olumsuz etkilediğini belirtti. Mevcut durumda Ukrayna’nın tarım ihracatı gerçekleştirebildiğini ve Ukrayna tahılının küresel pazarlara erişerek fiyatların düşmesine katkı sağladığını ifade eden Wojciechowski, bunun büyük bir başarı olduğunu vurguladı.

Wojciechowski, Ukrayna’dan tahıl ihracatının kara yoluyla “AB Dayanışma Şeritleri” ve Karadeniz’den de Türkiye’nin aracılık ettiği “Tahıl Koridoru” ile yapıldığını hatırlattı. Ukrayna’nın bu çabalar sayesinde küresel piyasalara 20 milyon ton tarım ürünü ihraç ettiğini anlatan Wojciechowski, bunun 12,5 milyon tonunun AB yolları, 7,5 milyon tonunun da Karadeniz limanlarından gönderildiğini belirtti.

Wojciechowski, AB karayollarından sevkiyatın bütün ürünleri kapsadığını anımsatarak, “Karadeniz anlaşması sadece belirli ürünleri kapsıyor. Rusya, güvenilir bir ortak olmadığı için Karadeniz anlaşması kırılgan.” değerlendirmesinde bulundu. Tahıl Koridoru anlaşmasının yenilenmeme riski de olduğuna işaret eden Wojciechowski, “Bu çok kaygı verici bir durum. Tahıl koridoru anlaşması gıda krizini önleme çabalarının bir parçasıdır.” diye konuştu.

Wojciechowski, Tahıl Koridoru anlaşması süresinin 16 Kasım’da dolacağını belirterek, bunun uzatılmasının önemini vurguladı. “Karadeniz girişimi küresel gıda güvenliği için çok önemli.” diyen Wojciechowski, bu başarı hikayesinin Birleşmiş Milletler (BM) ve Türkiye sayesinde gerçekleştiğini vurguladı.

Wojciechowski, Avrupa çiftçilerinin son dönemde çeşitli sınamalar yaşadığına dikkati çekerek, “Son aylarda iklim değişikliğinin etkisini, gıda üretimindeki düşüşte gördük. Kuraklık verimi düşürdü. Enerji, hayvan yemi ve gübre fiyatları yükseldi. Yüksek fiyatlar üretim kapasitesini tehdit ediyor.” diye konuştu.

“Yüksek fiyatlar nedeniyle AB çiftçileri daha az gübre alıyor.” diyen Wojciechowski, çiftçilerin ürün fiyatlarının maliyetlerini karşılayamayabileceği beklentisine girdiklerini belirtti.

“Tahıl koridoru en az 1 yıl uzatılmalı”

Toplantıya video konferans yöntemiyle katılan Ukrayna Altyapı Bakan Yardımcısı Yuriy Vaskov da, kasımda süresi dolacak olan Tahıl Koridoru anlaşmasının birkaç ay değil en az 1 yıl uzatılması gerektiğini söyledi.

Ukrayna’nın tahıl ihracatına devam ettiğini hatırlatan Vaskov, küresel gıda güvenliğinin buna bağlı olduğunu ve ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini belirtti.

Vaskov, tahıl koridoruyla yapılan ihracatın yüzde 60’ının Asya ve Afrika ülkelerine yüzde 40’ının da Avrupa ülkelerine gönderildiğini söyledi.

“Türkiye ve BM yetkilileriyle yakın iletişim halindeyiz. Karadeniz girişiminin uzatılmasına destek bekliyoruz.” diyen Vaskov, bu konuda müzakerelerin sürdüğüne işaret etti.

Gıda krizine muhtemel çözümler ele alındı

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile Avrupa Birliği (AB) Türkiye Dostluk Grubunun, Brüksel’deki Avrupa Parlamentosunda (AP) düzenlediği Gıda Krizi Konferansı’nda Avrupalı uzmanlar muhtemel çözümleri ele alarak, yapısal sorunların acil şekilde çözülmesi gerektiği mesajını verdi.

Konferansın “Gıda Krizi Çözümleri” başlıklı paneline, SETA Washington DC Direktörü Kılıç Buğra Kanat moderatörlük yaptı. Panelde açılış konuşmasını yapan AB Türkiye Dostluk Grubu Kurucusu ve AP Polonya Milletvekili Richard Czarneski, karar alıcıların bir araya gelerek gıda güvenliğini sağlamak için çalışması ve çözümler bulması gerektiğini vurguladı.

Acil gıdaya ihtiyaç duyanların sayısının 22 milyona yükseldiğine dikkati çeken Czarneski, özellikle Afrika için uzun dönemli olarak gıdaya erişim konusunda birlikte çaba gösterilmesi çağrısında bulundu.

Polonya merkezli Doğu Çalışmaları Merkezinde Ukrayna, Belarus ve Moldova Departmanı Kıdemli Araştırmacısı Slawomir Marcin Matuszak da tahıl taşıyan gemilerin oluşturduğu kuyruklara değinerek, “Yeni tür lojistik üzerinde ciddi yatırımlar yapmalıyız.” dedi.

Matuszak, Avrupa Birliği ve uluslararası finansal kuruluşların bu konuda büyük rol oynayabileceğini ifade etti.

“Gıda krizi göçü tetikleyecek”

Fenerbahçe Üniversitesinden Doç. Dr. Ece Baban ise gıda krizinin düzensiz göç hareketlerini tetikleyeceğini vurguladı. Bunun da ekonomik ve toplumsal huzursuzluğu artıracağına işaret eden Baban, “Beslenme kaynaklarına erişim yeni bir savaş nedeni olacak ve dezavantajlı bölgelerde birçok insan hayatını kaybedecek.” diye konuştu.

Baban, Türkiye ve Birleşmiş Milletlerin çabalarıyla sağlanan tahıl koridoru anlaşmasının gıda krizinin çözümü için büyük bir adım olduğunu belirterek, iklim, su, enerji krizleri, küresel ısınma ve göç hareketlerinin birlikte ele alınması gerektiğinin altını çizdi.

“Vakit geçmeden gübreleme yapılmalı”

Sri Lanka Temsilcisi ve eski AP vekili Nirj Deva da yeterli düzeyde tarımsal üretim için vakit geçmeden gübreleme yapılması gerektiğine dile getirerek, “aksi halde yalnızca zenginlerin gıdaya ulaşabileceğini” söyledi. Deva, Batı’nın gübre ihracatını etkileyen yaptırımlarının Rusya’yı “köşeye sıkıştırmak” için etkili olmayacağına çünkü bu ülkenin ekonomisinde gübre sektörünün oldukça az yer tuttuğuna dikkati çekti.

Gıdaya erişemeyen kişilerin göç edeceğini belirten Deva, Batı’nın stratejisinin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini aktardı.

‘Medeniyetler arasında uçurum oluşturulmamalı!’

İngiltere merkezli Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü (RUSI) kıdemli araştırmacılarından Samuel Ramani, birçok sorunun yanında oldukça az somut çözümün sunulabildiği tehlikeli bir aşamaya girildiğini söyledi. Ramani, medeniyetler arasında uçurum ve jeopolitik bir ayrım oluşturulmaması için çalışılması mesajını verdi.

Fransa merkezli Avrupa Meyve, Sebze ve Bahçıvanlık Bölgeleri Meclisi Temsilcisi Luca Contrino tek çözüm olmadığını, bir dizi yapısal sorunla baş edilmesi gerektiğini anlattı. Üreticiden dağıtıcı ve tüketiciye arz zincirindeki her aşamada çözüm için çalışılmasını isteyen Contrino, iklim değişikliğinin de gıda krizine muhtemel çözümleri ve tarımsal üretimi yakından etkilediğini kaydetti.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *