Bangladeş polisi, Hadi’nin katillerinin Hindistan’a kaçtığını öne sürdü

Bangladeş polisi, Hadi’nin katillerinin Hindistan’a kaçtığını öne sürdü

Bangladeşli siyasi eylemci Şerif Osman Bin Hadi’nin öldürülmesinde yer alan ana tetikçi ve suç ortağının Hindistan’a kaçtığını belirten Dakka polisi, Hindistan polisinin sınır geçişlerine yardım ettikleri iddiasıyla iki kişiyi tutukladığını iddia etti, ancak Hindistan polisi bu iddiaları reddetti. Bangladeş’te, öğrenci grubu Inqilab Manch’ın bayrağı altında binlerce kişi toplanarak Şahbagh Kavşağı’nı trafiğe kapattı.

Dakka Büyükşehir Polis Komiser Yardımcısı SN Nazrul Islam, düzenlediği basın toplantısında, şüpheli katillerin kaçmasına ve sınırı geçmesine yardım eden iki Hint vatandaşının Hindistan’ın kuzeydoğusundaki Meghalaya eyaletinde polis tarafından gözaltına alındığını söyledi.

Hindistan karşıtı duruşuyla tanınan ve dönemin başbakanı Şeyh Hasina’ya karşı 2024 ayaklanması sırasında öne çıkan 32 yaşındaki siyasi aktivist Hadi, 12 Aralık’ta vuruldu ve 18 Aralık’ta Singapur’daki bir hastanede hayatını kaybetti.

Polis, saldırgan Faisal Karim Masud ve suç ortağı Alamgir Sheikh’in Hindistan’a kaçtığını söyledi. Bangladeş vatandaşı olan iki kişi ve Hindistan vatandaşı olan Purti ve Sami, Hindistan tarafından sınırı geçmelerine yardım etti.

Nazrul Islam, İnkılab Manch (Devrim Platformu) lideri Hadi’nin öldürülmesinin önceden planlanmış bir cinayet olduğunu iddia etti.

Olaydan sonra Faisal ve Alamgir’in arabayla Hindistan sınırındaki Bangladeş şehri Mymensingh’e gittiklerini söyledi. Sınırı yasa dışı yollarla geçmelerinde onlara Philip Pal ve Sanjay adlı iki Bangladeşli adam yardım etti. Philip daha sonra ikisini Hindistan’ın Meghalaya eyaletine götürdü.

Polisin açıklamasına göre, Philip daha sonra Faisal ve Alamgir’i Hindistan’daki Tura adlı bir yere götürdü ve ikisini de Hint vatandaşı olan Purti’ye teslim etti. Daha sonra Sami adlı bir adama ait bir arabayla yolculuk ettiler.

Dhaka polisi, Hadi cinayetiyle ilgili olarak 11 kişiyi tutukladı ve soruşturma tamamlanmak üzere. Nazrul Islam, iddianamenin önümüzdeki yedi ila on gün içinde sunulacağını da sözlerine ekledi.

Meghalaya polisi iddiaları reddetti

Meghlaya polisi ise iki zanlının Hindistan’a kaçtığı iddialarını reddederek, henüz hiçbir tutuklama yapılmadığını belirtti.

“Bangladeş polisinden resmi veya gayri resmi hiçbir iletişim alınmadı. Raporda adı geçen sanıklardan hiçbiri Garo Tepeleri’nde bulunamadı ve hiçbir tutuklama yapılmadı,” diye belirtti üst düzey bir polis yetkilisi Hindustan Times gazetesine.

Hindistan Sınır Güvenlik Gücü (Meghalaya Sınırı) Genel Müfettişi OP Upadhayay da iddiaları reddederek şunları söyledi:

“Bu kişilerin Haluaghat sektöründen Meghalaya’ya uluslararası sınırı geçtiklerine dair hiçbir kanıt yok. Sınır Güvenlik Gücü tarafından böyle bir olay tespit edilmedi veya rapor edilmedi.”

Bangladeş’te protestolar

Bu sırada Bangladeş’te, öğrenci grubu Inqilab Manch’ın bayrağı altında toplanan binlerce kişi, Dakka’daki Şahbagh Kavşağı’nı trafiğe kapatarak, cinayetin sorumlularının tutuklanmasını talep eden protestolarına devam etti.

Hindistan’ı, katillerin serbestçe dolaşmasına ve Hasina ile Awami League partisine mensup binlerce kişinin orada yaşamasına izin vermekle eleştirdiler.

Hasina, kitlesel ayaklanmanın en şiddetli olduğu 5 Ağustos 2024’te Hindistan’dan kaçtı. Birleşmiş Milletler’e göre, hükümetinin ayaklanmaya verdiği acımasız yanıt yaklaşık 1400 kişinin ölümüne ve binlerce kişinin yaralanmasına neden oldu.

Bangladeş’in Dakka kentindeki Uluslararası Suçlar Mahkemesi, Hasina’yı insanlığa karşı suçlardan suçlu buldu ve gıyabında ölüm cezasına çarptırdı.

Cinayetler ve gözaltılar konusunda endişeler

Dışişleri Bakanlığı sözcüsü SM Mahbubul Alam Pazar günü yaptığı açıklamada, Dakka’nın “Hindistan’da Müslümanlar ve Hristiyanlar da dahil olmak üzere çeşitli azınlıklara karşı işlenen vahşi cinayetler, linçler, keyfi gözaltılar ve dini törenlerin bozulmasından derin endişe duyduğunu” söyledi. Bu eylemleri “nefret suçları ve hedefli şiddet” olarak nitelendirdi.

Ayrıca Hindistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün Bangladeş’teki azınlık topluluklarının durumuyla ilgili açıklaması da reddedildi. Hintli sözcü Randhir Jaiswal Cuma günü yaptığı açıklamada, Bangladeş’te bir Hindu erkeğin öldürülmesinin ardından Yeni Delhi için “endişeli” olduğunu belirterek, olayı “özellikle Hindular olmak üzere azınlık topluluklarını hedef alan bir dizi olay” olarak nitelendirdi.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *