Mısır ve İsrail arasında bir barış anlaşması ile Panama Kanalı anlaşması gibi politik zaferleri ile batıda alkış alan eski başkan Jimmy Carter, Şah’a verdikleri desteğe rağmen 1979’da İran’da yaşanan İslam Devrimi ve sonrasında rehine krizindeki başarısızlığı nedeniyle 1980’de gözden düştü.
ABD’nin eski Başkanı Jimmy Carter 100 yaşında hayatını kaybetti. Başkanlığından önce yer fıstığı yetiştiriciliği yapan bir çiftçi ve Georgia eyaletinin eski valisi olan Carter, 20 Ocak 1977’de ABD Başkanı olarak yemin ettiğinde, “halkı kadar iyi bir hükümet” vaadinde bulunmuştu.
Jimmy Carter görev süresi boyunca dört çalkantılı yıl yaşadı. Artan enflasyon ve yükselen işsizlik, yönetiminin iç politika önceliklerini gölgelemişti.
Ancak, Mısır ve İsrail arasında bir barış anlaşması ile Panama Kanalı anlaşması gibi dış politika zaferleri kazandı.
Yine de, İran’daki rehine krizi Beyaz Saray’daki son yıllarına damga vurdu ve bu durum 1980 genel seçimlerinde yenilmesiyle sonuçlandı.
Ancak Carter 1981’deki başkanlığının sonunu yeni bir hayatın başlangıcı yani “Hastalıkla mücadele, umut inşa etme ve barışı savunma” için dünyayı dolaşma sürecinin başlangıcı olarak tanımlamıştı.
ABD’nin 39. Başkanı VOA’ye verdiği röportajda, “Bu, bana ve eşim Rosalynn’e heyecan, öngörülemezlik, macera, zorluk ve tatminle dolu yeni bir alan açtı’’ demişti.
Carter Merkezi’nin başkanı olarak Carter ve eşi, sorunlu seçimleri izlemek, anlaşmazlıkları çözmek ve hastalıklarla mücadele etmek için 80’den fazla ülkeye seyahat etti. Jimmy Carter’ın aktif Beyaz Saray sonrası yaşamı, 2002’de Nobel Barış Ödülü’ne kadar uzandı.
Jimmy Carter bu yılları, “Carter Merkezi’nde yaptığım işi, başkanken yapmaya çalıştıklarımın bir uzantısı olarak görüyorum. Biliyorsunuz, İsrail ile Mısır arasında barış getirdik. Panama Kanalı anlaşmasıyla Latin Amerika ile büyük bir ilişki kurduk. O zamandan beri yaptıklarım bir nevi bir uzantı oldu. Nobel Barış Ödülü’nü kazandığımda, bunun Carter Merkezi’nin çalışmaları sayesinde olduğundan bir şüphem yok. Yani, barış ve insan hakları üzerine bir mirasa sahip olmaktan son derece memnun olurum. Kim olmaz ki?” sözleriyle anlatmıştı.
Jimmy Carter’ın Beyaz Saray’a yolculuğu, Georgia eyaletinin Plains kasabasında, 1 Ekim 1924’te başladı.
II. Dünya Savaşı sonrası nükleer denizaltı filosunun gelişimine katkıda bulunan ABD Donanmasında subay olarak görev yaptıktan sonra, Carter 1953’te memleketine geri döndü ve aileye ait yer fıstığı çiftliğini işletmeye başladı.
1960’larda siyasete atılarak Georgia eyaleti meclisinde iki dönem görev yaptıktan sonra, 1971-1975 yılları arasında eyaletin 76. valisi oldu.
Demokrat Jimmy Carter 1976 başkanlık seçimlerinde, Richard Nixon’ın Watergate skandalı sonrası başkanlığa gelen Cumhuriyetçi başkan Gerald Ford’a karşı yarıştı. Carter, Ford’u az bir farkla yenerek başkan oldu.
Carter’ın başkanlığındaki zirve noktasının adresi 1978’di. Carter, Mısır Cumhurbaşkanı Enver Sedat ve İsrail Başbakanı Menachem Begin’i, Maryland’deki Camp David başkanlık çiftliğinde barış anlaşması müzakereleri yapmak üzere bir araya getirdi.
O günleri, “Başkan olduğumda, son 25 yılda Araplar ve İsrailliler arasında dört savaş olmuştu, Mısırlılar Sovyetler Birliği tarafından desteklenen liderliğe sahipti. Onlar, İsrail’e askeri açıdan meydan okuyabilecek tek ülkeydi. Ve İsrail ile Mısır arasında bir anlaşma yapmayı başardık… Bunun hiçbir kelimesi hiç ihlal edilmedi” ifadeleriyle anlattı.
Carter, Panama Kanalı’nın kontrolünü Panamalılar’a devreden bir anlaşmayı da müzakere etti ve Çin Halk Cumhuriyeti ile diplomatik ilişkileri normalleştirdi.
Ancak 1979’da Jimmy Carter’ın yönetiminin öncelikli odağı İran’a kaydı. Din adamlarının liderliğinde bir devrim ABD’nin desteklediği şah rejimini devirdi. Şah ABD’ye kaçarak burada kanser tedavisi gördü.
4 Kasım 1979’da, Şah’ı barındırdığı için ABD’ye öfkelenen militanlar, Tahran’daki ABD Büyükelçiliğini bastı ve 66 Amerikalı’yı rehin aldı. Rehinelerin 13’ü haftalar sonra serbest bırakıldı.
Krizin beşinci ayında, 1980 Nisanı’nda Carter, kalan rehineleri kurtarmak için karmaşık bir askeri operasyona onay verdi. Operasyon “Kartal Pençesi” olarak adlandırıldı ve bir grup helikopter ve askeri uçak, İran çölünde bir alanda konuşlanarak, Tahran’daki ABD büyükelçiliğine gitmeyi, rehinelerin serbest kalmasını sağlamayı ve onları bekleyen uçakla İran’dan çıkmayı planlıyordu.
Jimmy Carter o dönemi, “Gerekli olan minimum helikopter sayısı altı büyük helikopterdi. Ben ise sekiz tane gönderme kararı aldım. Bir helikopter, açıklanamaz bir şekilde uçak gemisine geri döndü. Diğeri ise İran çölünde kum fırtınasında düşerek yok oldu. Üçüncüsü ise hidrolik bir sızıntıdan sonra C-130 uçağından birine çarptı” sözleriyle anlattı.
Başarısız olan operasyon, sekiz ABD askeri ve bir İranlı sivilin ölümüne yol açtı. Carter’ın başkan yardımcısı Walter Mondale, o günün, yönetimlerinin en düşük noktası olduğunu söylemiş; “O kurtarma operasyonu başarısız olduğunda ve hayatlar kaybedildiğinde, gerçekten… O gün ve sonrasındaki süre boyunca çok moralimiz bozulmuştu” demişti. Dönemin Dışişleri Bakanı Cyrus Vance operasyonu protesto ederek istifa etti.
Operasyonun başarısızlığı, Carter’ın Amerikan halkı ile olan güvenilirliğini zedeledi. Bu olay, 1980 başkanlık seçimlerinden yedi ay önce meydana gelmişti ve Carter’ın Ronald Reagan’a karşı yenilmesinin önemli sebeplerinden biri oldu.
Carter rehine krizini, “Rehinelerin alındığı günün tam yıldönümü seçim gününe denk geldi. Tabii medya, rehinelerin alınma yıldönümü ve benim onları kurtaramamış olmam ile meşguldü. Bu, başarısız olmama neden olan bir numaralı meseleydi” diye anlatmıştı.
Rehineler, Reagan’ın başkan olmasının ertesi günü serbest bırakıldı.
1981’de Jimmy Carter, başkanlık sonrası hayatının yönü konusunda belirsizlik içinde Plains’e döndü. Kütüphane ve müze planları başlangıçta mütevazıydı.
Georgia’ya döndükten sonraki günleri ve planlarını, “Bunu küçük bir şey olarak hayal etmiştim, burada bir ofisim ve Atlanta’da bazı güzel binalarım olacaktı. Dünyanın herhangi bir yerinde süregelen bir çatışma veya potansiyel bir çatışma olan biri bana gelir, ben de onları arabuluculuk yaparak savaşı durdurmaya çalışırım” diyerek anlatmıştı.
Carter Merkezi, Carter’ın yönetiminde 80’den fazla sorunlu seçimi izledi ve Kuzey Kore ile 1994’teki nükleer gerginlikten, Uganda ile Sudan arasında 1999’daki barış anlaşmasına kadar çok sayıda anlaşmazlığı çözmeye çalıştı.
Merkez, en yoksul bölgelerde sağlık ve hastalıklarla mücadele konularında da öncü oldu.
Voice of America ile yaptığı röportajlarda Jimmy Carter, Beyaz Saray’daki hayatını ve sonrasını değerlendirdi.
En büyük mirasının, başkanlık icraatleri ya da Nobel Barış Ödülü değil; Gine kurdu hastalığının kökünün kazınması olduğunu söyledi; “Şimdiye kadar insanoğlunun tarihindeki tek ortadan kaldırılan hastalık çiçek hastalığıydı. Yani Guine kurtları, kısa süre içinde dünyadan silinecek ikinci hastalık olacak” dedi.
Jimmy Carter’ın çabaları sayesinde, 2022’de Gine kurdu vakalarının sayısı yalnızca 13 olarak kaydedildi.
Carter, 99 yaşına kadar aktif bir yaşam sürdü ve 2015’te beyin kanserini yendi.
Sağlığının kötüleşmesi ve 2020 küresel koronavirüs pandemisi, son yıllarında onu memleketi Plains’e hapsetti.
Carter, en son 2023 Kasım’ında eşi Rosalynn’in cenazesinde halk önüne çıkmıştı.
Son kamuya açık medya görüntülerinden birinde VOA’ye verdiği bir röportajda Carter Merkezi’nin geleceği hakkında umutlarını paylaşan Carter, “Barış, insan hakları ve çevresel eşitlik alanlarında ABD’yi gelecekte bir numarada görmek istiyorum. Bunu yapabilirsek çok sevdiğim ülkede gerçek bir süper güce sahip oluruz” demişti.
Jimmy Carter en uzun yaşayan başkan ve eşi Rosalynn ile olan 76 yıllık evliliği de tüm başkan ve first lady’ler arasında en uzun olan evlilik olarak tarihe geçti.
Son dinlenme yeri, Georgia’daki Plains kasabasındaki evinin bahçesinde olacak olsa da, Carter’ın çalışmaları ve sözleri, hayatı boyunca yazdığı onlarca kitabın sayfalarında yaşamaya devam ediyor.
Bu kitaplar arasında, anı kitapları, bir kurgu romanı, Ortadoğu’ya ilişkin tartışmalı incelemeleri ve en sevdiği şiirlerin bir derlemesi yer alıyor.
(VOA Türkçe)
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *