Arap Birliği, sonuç bildirisinde FKÖ vurgusu

Arap Birliği, sonuç bildirisinde FKÖ vurgusu

Arap Birliği’ne üye 22 ülke, İsrail işgali altındaki Filistin topraklarında uluslararası barış gücü konuşlandırılması çağrısında bulunurken, FKÖ’nün Filistin halkının yegane meşru temsilcisi olduğunu öne sürerek, tüm grupların bu çatı altında buluşmasını istedi.

Bahreyn’in başkenti Manama’da düzenlenen zirvede yayımlanan “Manama Bildirgesi”nde “iki devletli çözüm hayata geçirilinceye kadar, işgal altındaki Filistin topraklarında uluslararası koruma ve Birleşmiş Milletler barış güçlerinin konuşlandırılması” çağrısında bulunuldu.

DW Türkçe’nin aktardığına göre, bildirgede, El Fetih öncülüğündeki Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) “Filistin halkının yegane meşru temsilcisi” olarak görüldüğüne vurgu yapılarak, “Tüm Filistinli grupların FKÖ şemsiyesi altında birleşmesi” çağrısı yapıldı.

ABD de savaş sonrasıyla ilgili olarak Batı Şeria’daki Ramallah merkezli Filistin Özerk Yönetimi’nin reformdan geçirilmesini ve bu yapı kontrolünde bir yönetim kurulmasını öngörüyor. Netanyahu ise Hamas tamamen yenilgiye uğratılana kadar kontrolün İsrail’in elinde kalmasında ısrarcı. Netanyahu ayrıca uluslararası toplum olarak muhatap kabul edilen Filistin Özerk Yönetimi’nin kontrolü üstlenmesine de karşı. İsrail Başbakanı, kendi koltuğunu korumak için savaşı uzatmaya çalışmakla suçlanıyor.

Netanyahu ile bakanları arasında gerilim

Savaş sonrası planlarıyla ilgili olarak Başbakan Netanyahu ve aşırı sağcı koalisyon ortakları ile kabine içindeki önemli isimler arasındaki görüş farklılıkları dün kamuoyu önünde söz düellosuna varmıştı.

Başbakan Netanyahu, savaş sonrasıyla ilgili Hamas tamamen yenilgiye uğratılmadan yapılacak her planın “boş laf” olacağını söylemiş, Savunma Bakanı Yoav Gallant ise Netanyahu’yu “bir karar vermeye ve İsrail’in Gazze Şeridi’nde sivil kontrol sağlamayacağını ilan etmeye” çağırmıştı. Gallant, “Hamas sonrası düzen sadece, uluslararası aktörlerin eşliğinde, Gazze’de Filistinli yapıların kontrolü sağlamasıyla sağlanabilir” demişti.

Bunun üzerine Netanyahu Gallant’ın adını telaffuz etmeden karşılık vermiş ve sekizinci ayındaki savaşta hala Hamas’ın yok edilememesine bahane arandığı imasında bulunmuştu. Netanyahu’nun bu çıkışının ardından eski genelkurmay başkanlarından Dışişleri Bakanı ve savaş kabinesi üyesi Benny Gantz, “Gallant gerçeği söyledi” diyerek Netanyahu’ya karşı Savunma Bakanı’na destek çıkmıştı.

Netanyahu bugün yaptığı açıklamada da Batı Şeria’daki El Fetih’e gönderme yaparak “Hamasistan’ın yerini Fetihistan’ın almasını” istemediğini vurguladı.

İsrail, 1967’deki Altı Gün Savaşında Filistin toprakları olan Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi’ni ele geçirmişti. İsrail daha sonra Doğu Kudüs’ü resmen ilhak etmiş, Batı Şeria’da da Yahudi yerleşimlerini genişletme politikasına hız vermişti. Uluslararası hukuka göre Filistin toprakları işgal altında sayılıyor ve Doğu Kudüs ile Batı Şeria’daki Yahudi yerleşimleri hukuk dışı kabul ediliyor.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *