Siyonist saldırganlığın artışında iki etken

Siyonist saldırganlığın artışında iki etken

Konunun uzmanlarına göre, Filistinlilere yönelik saldırılarını sonlandırması için “uluslararası toplum” tarafından çok sayıda çağrı yapılmasına rağmen bu çağrıların etkisizliği, işgalci İsrail’in ramazan ayında gerilimi daha da artırmasını sağlarken, ABD başta olmak üzere demokratik dünyanın verdiği destek de bir diğer etken.

Araştırmacı gazeteci Muhammed Abid, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD ve işgal rejiminin, geçici ateşkesi istediğini ve gerek güvenlik kaygıları gerekse Gazze’deki insani gerçekliğe ilişkin endişeler bahanesi altında ramazan ayında bu yaklaşımı meşrulaştırma fırsatı bulduklarını kaydetti.

Ancak bunun yanıltıcı bir adım olduğuna işaret eden Muhammed Abid, “ABD’nin, Gazze’ye yönelik saldırının ramazan boyunca devam etmesi halinde olayların infiali ihtimali üzerine olan söylemleri, Hamas’ı yanıltmak ve taviz vermesi adına baskı yapma bağlamında gerçekleşti.” dedi.

Muhammed Abid ayrıca Washington’un, olayları bu şekilde göstermeye çalışarak Filistinlilerin endişelerini artıracağını ve Hamas üzerindeki baskıyı artıracağını böylece Hamas’ı taviz vermeye sürükleyeceğini umduğunu ifade etti.

Siyonistlerin Gazze’deki hedefi

Muhammed Abid, ABD’nin en az iki aydır istediği şeyin şekli ve büyüklüğü ne olursa olsun işgal rejiminin Gazze’de sahada yetkiye sahip olarak savaşın sona ermesi ve siyonistlerin Gazze’ye müdahalesini sağlayacak yeni angajman kuralları oluşturması olduğunu ifade etti.

Gazeteci Abid, siyonist rejimin Gazze’de şu anda yapmakta olduğu şeyin Gazze’nin tamamında kendisine mubah olmasını ve Filistinli direniş gruplarının yeniden toparlanma, güvenlik ve idari durumunu yeniden tesis etme çabalarının engellenmesini sağlamayı hedeflediğini kaydetti.

Öte yandan siyonistlerin Batı Şeria’daki saldırılarını azaltmadığı gibi katliam, tacizlere, gözaltı ve baskınlara devam ettiğini kaydeden Muhammed Abid, Cenin ve Nur Şems kamplarında olduğu gibi, ramazan ayının başlangıcından bu yana baskın, gözaltı ya da altyapının tahrip edilmediği bir günün neredeyse geçmediğini belirtti.

Batı Şeria’daki gerginliğin ramazan ayında sınırlı kalacağı görüşünü dile getiren Muhammed Abid, Batı Şeria’daki durumun çok karmaşık olduğunu; siyonist rejimin oradaki hesaplamaları bölgeden bölgeye, kentler, köyler ve kamplar arasında farklılık gösterdiğini ifade etti.

Özel operasyon stratejisine geçiş

Stratejik analist Amir Sebayila, işgalci İsrail’in Gazze kentindeki eş-Şifa Hastanesine yönelik kuşatması ve saldırılarına işaret ederek, “İsrail’in şu andaki saldırıları Gazze’deki kapsamlı açık savaş operasyonundan istihbarat niteliğindeki spesifik bir operasyon stratejisine geçiş yaptığının göstergesi.” diye konuştu.

Siyonistlerin buna Gazze’ye yönelik saldırıları konusundaki uluslararası baskıyı hafifletmek ve devam eden ateşkes görüşmeleri gölgesinde değişen önceliklere uyum sağlamak için yöneldiğini kaydeden Amir Sebayila şunları söyledi:

“Bu operasyonlar İsrail’in müttefikleri üzerinde savaş dönemi sonrası için pratik çözümler sunma imkanı olduğuna dair bir izlenim veriyor. İsrail bunu Gazze Şeridi üzerindeki güvenlik kontrolüne devam ederek ve Filistin direniş gruplarını ortadan kaldırmak için belirli hedefleri vuran operasyonlarla yapıyor. Bu ABD’nin mutabık kaldığı bir durum.”

Amir Sebayila, siyonist rejimin Gazze’de izlediği metodun benzerini Batı Şeria’da da izleyeceğini aynı zamanda Lübnan’ın güney cephesinde de ilerleyebileceğini ifade ederek, bu yöntemin, siyonistlere katliamları için belirli ölçüde alan tanıyacağını; herhangi bir uluslararası itiraz olmayacağı güvencesini sağlayacağını sözlerine ekledi.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *