İngiltere, ABD’nin gölgesine gizlendi

İngiltere, ABD’nin gölgesine gizlendi

Siyonist rejimin Gazze’de Müslüman halka yönelik katliamına kanat geren ABD ve İngiltere, BMGK’da Cezayir tarafından sunulan acil ateşkes kararını reddettiler. ABD kararı veto ederken, İngiltere çekimser kalmayı tercih etti!

“Her Filistinli ölüm ve soykırımın hedefinde”

Cezayir’in BM Daimi Temsilcisi Amar Bendjama, oylama öncesinde yaptığı açıklamada, “Karar tasarısına karşı çıkmak Filistin halkının maruz bırakıldığı vahşi şiddet ve toplu cezalandırmayı desteklemek anlamına gelir.” ifadesini kullandı. Her Filistinlinin “ölüm ve soykırım”ın hedefinde olduğuna dikkati çeken Bendjama, “Konsey ateşkes çağrısı yapmadan önce daha kaç masum canın kurban edilmesi gerek?” sorusunu yöneltti.

Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise ülkesinin 16 Ekim 2023’te ateşkes çağrısı yaptığını ancak kabul edilmediğini anımsatarak, “Eylemsizliğin maliyeti 28 binden fazla can kaybı. Bunun toplu sorumluluğu, BM Güvenlik Konseyi’nin Batılı ülkelerindedir.” diye konuştu.

Cezayir’in karar tasarısı

Cezayir tarafından sunulan karar tasarısında, Gazze’de acilen insani ateşkes sağlanması talep edildi. Sivillere yönelik her türlü saldırının kınandığı tasarıda, aynı zamanda Filistin halkının zorla yerinden edilmesine karşı çıkıldı. Karar tasarısında, tüm taraflara uluslararası insancıl hukuka uyma çağrısı yapılırken, Gazze’nin tüm bölgelerine engelsiz insani yardım gerçekleşmesi talep edildi.

Tüm esirlerin serbest bırakılması talep edilen karar tasarısında, Uluslararası Adalet Divanının İsrail’e yönelik 26 Ocak’ta aldığı ihtiyati tedbir kararlarına da atıfta bulunuldu.

ABD: Doğru zaman değil

ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, oylama öncesinde yaptığı açıklamada, ABD’nin İsrail, Hamas, Mısır ve Katar’la esirlerin serbest bırakılması için müzakereler yürüttüğünü anımsatarak, bu alanda anlaşma sağlanması halinde çatışmalara da 6 haftalık ara verileceğini bildirdi.

Greenfield, diplomasinin zaman aldığını ve sahadaki gerçeklerin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirterek, Cezayir’in karar tasarısının yürütülen müzakereleri olumsuz etkileyeceğini dile getirdi. ABD’nin yeni karar tasarısı sunduğunu bildiren Greenfield, “Doğru zamanda, doğru şekilde hareket edelim.” dedi.

Karar tasarısı oylamaya sunuldu

15 üyeli BMGK’da Cezayir tarafından sunulan tasarısını, ABD veto etti, İngiltere “çekimser” oy kullandı, 13 ülke “evet” oyu verdi.

ABD’den yeni tasarı girişimi

AA’nın ulaştığı ABD tasarısında, “mevcut koşullarda Refah’a yönelik kara saldırısının, sivillere büyük zarar vereceği ve yerlerinden edilmelerine yol açacağı” konusunda uyarı yapılıyor.

Bunun çok ciddi bölgesel ve güvenlik sorunlarına yol açacağı uyarısına yer verilen karar tasarısında, “Mevcut koşullarda bu saldırı gerçekleşmemeli.” ifadesi kullanılıyor.

ABD’nin tasarısında ilk kez “ateşkes” ifadesi kullanılarak, “Gazze’de tüm esirlerin serbest bırakılması halinde uygulanabilecek en kısa sürede geçici bir ateşkese destek veriyoruz.” mesajı veriliyor.

ABD ateşkes çağrılarının tümünü veto etti

ABD daha önce 16, 18 ve 25 Ekim 2023 ile 8 Aralık 2023’te BMGK’da Gazze’ye ilişkin sunulan karar tasarılarını veto etmişti.

ABD, BM Genel Kurulu’nda 13 Aralık 2023’te 153 ülkenin “evet” oyu kullandığı Gazze’de acilen insani ateşkes talebinde bulunulan karar tasarısı için de “hayır” oyu kullanan 10 ülkeden biri olmuştu.

Filistin Temsilcisi Mansur: “Tarih, BM Güvenlik Konseyini çok sert yargılayacak”

Filistin’in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve soykırım işleyenlerin hesap vermesi için çabalarından vazgeçmeyeceklerini belirterek, “Tarih, BM Güvenlik Konseyini çok sert yargılayacak.” dedi.

Mansur, BM Güvenlik Konseyinde Cezayir’in Gazze’de ateşkes talep edilen karar tasarısının ABD tarafından veto edilmesinin ardından konuştu. Uluslararası Adalet Divanının İsrail’e yönelik 26 Ocak’ta aldığı ihtiyati tedbir kararlarının uygulanması ve acilen ateşkes sağlanması gerektiğini kaydeden Mansur, bu yöndeki taleplerinin yerine getirilmediğine dikkati çekti.

Mansur, Filistin’de öldürülenlerin sayısının 30 bine dayandığını, 69 bin kişinin ise yaralandığını belirterek, “Bu şu anlama geliyor; İsrail sadece son 20 günde 4 bin Filistinli çocuk, kadın ve erkeği öldürdü. Bu, eylemsizliğin korkunç sonucudur.” diye konuştu.

“Soykırımdan daha büyük suç olabilir mi?” sorusunu yönelten Mansur, “Tarih, BM Güvenlik Konseyini çok sert yargılayacak.” değerlendirmesinde bulundu.

Mansur, savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve soykırım işleyenlerin hesap vermesi için çabalarından vazgeçmeyeceklerini belirterek, İsrail’in değil Filistinli kadın, çocuk ve erkeklerin korunması gerektiğini ifade etti.

“Bugünün hatalı kararları yarın bölgeyi ve dünyayı etkileyecek”

Cezayir’in BM Daimi Temsilcisi Amar Bendjama ise uluslararası toplumun acilen ateşkes çağrılarına cevap vermesi gerektiğini belirtti. Bendjama, “Bu çağrıları engelleyenler, politikaları ve hesaplarını gözden geçirmeli. Bugünün hatalı kararları yarın bölgeyi ve dünyayı etkileyecek. Maliyeti, şiddet ve istikrarsızlık olacak.” diye konuştu.

İngiltere: Önce esirler serbest bırakılsın

Ateşkes talebi için çekimser oy kullanan İngiltere’nin BM Daimi Temsilcisi Barbara Woodward da, “Bu karar tasarısında yapıldığı gibi sadece ateşkes çağrısında bulunmak, buna ulaşmayı sağlamayacaktır.” değerlendirmesinde bulundu. Woodward, söz konusu karar tasarısının esirlerin serbest bırakılması için yürütülen müzakerelere zarar vereceğini savunarak, “Çatışmanın durmasının yolu tüm esirlerin serbest bırakılması.” ifadelerini kullandı.

Fransa: İsrail’in operasyonları son bulmalı

Tasarıya evet diyen Fransa’nın BM Daimi Temsilcisi Nicholas de Riviere ise sivilleri korumak için ateşkes ve insani yardım erişiminin acilen sağlanması gerektiğinin altını çizerek, “Gazze’deki insani durum ve can kaybı kabul edilemez. İsrail’in operasyonları son bulmalı.” değerlendirmesinde bulundu.

Çin’in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jun da ABD’nin vetosunun yanlış mesaj verdiğini ve Gazze’yi daha derin krize ittiğini söyledi. BM Güvenlik Konseyinin uluslararası düzeni muhafaza etmek için ateşkes çağrısında bulunması gerektiğini vurgulayan Zhang, “Uluslararası toplum, adaleti sağlamalı ve Filistinlilere yaşam hakkı vermeli.” dedi.

ABD, karşılığında bir şey almadan bir şey vermiyor

ABD’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, İsrail’in Refah’a mevcut durumda saldırmaması gerektiğini belirterek, “İsrail’e her gün baskı uyguladıklarını” öne sürdü0. Greenfield, BM Güvenlik Konseyi’nde Cezayir’in Gazze’de acilen ateşkes talep edilen karar tasarısını veto ettikten sonra basına açıklamalarda bulundu.

ABD’nin veto kararının İsrail’in Refah’a saldırısını nasıl etkileyeceğinin sorulması üzerine Greenfield, “ABD Başkanı ve Dışişleri Bakanı mevcut durumda Refah’a saldırı gerçekleşmemesi gerektiğini çok açık bir şekilde dile getirdi.” dedi. Greenfield, İsrail’e bu konuda baskı uygulamaya devam edeceklerini ileri sürdü.

Siyonist rejime askeri yardımın koşullandırılmasıyla ilgili ise Greenfield, bu konuda detaylı bilgi paylaşamayacağını kaydederek, “Ancak şunu söyleyebilirim ki İsrail’e her gün baskı uyguluyoruz.” açıklamasında bulundu.

Cezayir’in Gazze’de acilen ateşkes talep edilen karar tasarısını desteklememe nedenine de değinen Greenfield, karar tasarısında ateşkes ile esirlerin serbest bırakılması arasında bağlantı kurulmamasını eleştirdi. Greenfield, bunun Hamas’a “karşılığında hiçbir şey” sağlamadan istediğini vereceğini belirterek, “Esirler serbest bırakılmazsa çatışma sürer.” değerlendirmesinde bulundu.

BM, sorumluluktan sıyrılmaya çalışıyor

Birleşmiş Milletler (BM) Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. ABD’nin vetosu hakkında konuşan Dujarric, “Bizim mesajımız değişmedi. Genel Sekreter, Gazze’de insani ateşkes çağrısını yineliyor ve Güvenlik Konseyi’nin tek ses olmasını istiyor.” ifadesini kullandı.

Dujarric, BM Güvenlik Konseyi’nde 7 Ekim 2023’ün ardından iki kararın kabul edildiğini ve bunların da uygulanmasının önem taşıdığını dile getirdi. BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesinin büyük sorumluluğu bulunduğunun altını çizen Dujarric, “Veto kullanımının açıklanması gerekiyor.” dedi.

İsrail’in BM Daimi Temsilcisi’nin, BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansını (UNRWA) “terör örgütü” olarak tanımlamasıyla ilgili Dujarric, “UNRWA, Gazze’deki insani yardım çalışmalarının belkemiğini oluşturmaya devam ediyor.” diye konuştu. Dujarric, tüm ülkelere UNRWA’ya desteklerini sürdürmeleri çağrısında bulunarak, UNRWA’nın “alternatifi olmadığının” altını çizdi.

Siyonist rejimin BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan’ın sözlerinin UNRWA çalışanlarının hayatlarını tehlikeye atıp atmadığının sorulması üzerine Dujarric, “Bu tür kışkırtıcı söylemler, ne Gazze’de ne de Orta Doğu’nun farklı bölgelerinde yürüttüğümüz insani yardım çalışmalarına yardımcı olmuyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *