Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, Kosova Başbakanı Albin Kurti, Savunma Bakanı Ejup Maqedonci ve ülkede görevli askeri ve diplomatik temsilciler ile “Güç Günü” dolayısıyla halka açılan FSK’nin başkent Priştine’deki Adem Jashari Kışlasında düzenlenen etkinliğe katıldı.

Davetliler burada FSK’nin sergilenen bazı askeri ekipmanlarını inceledi.

Vjosa Osmani, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Güç Günü”nün, tüm vatandaşlar ve FSK üyeleri için gurur verici bir gün olduğunu söyledi. FSK’nin en yüksek NATO standartlarına göre eğitilmiş bir güç olduğunu savunan Osmani, “Bugün, halkımızın, kurtuluş ordumuzun bu güne gelmesindeki son derece büyük fedakarlığını büyük bir gururla anıyoruz. Kosova’nın kendi ordusuna sahip olması için çok kan döküldü, bu yüzden her askerin bu üniformayı büyük bir gururla giydiğine ve gerekirse vatan için canını vermeye hazır olduğuna inanıyorum.” ifadelerini kullandı.

Vjosa Osmani, FSK askerleri için mümkün olan en iyi koşulların yaratılması için çaba göstereceklerini kaydetti. Dünyanın çeşitli ülkelerindeki müttefik ordularıyla birlikte barışı koruma misyonlarında görev yapan FSK’nin kendini kanıtlamış bir güç olduğunu ifade eden Vjosa Osmani, “(FSK) İnsanlık tarihinin en güçlü ittifakı olan NATO ittifakında diğer müttefik ordulara katılmaya hazırdır.” diye konuştu.

Kurti: Silahlanmayı üç katına, orduyu dört katına çıkardık

Başbakan Albin Kurti de, hükümet olarak Savunma Bakanlığına odaklandıklarını ve bu bakanlığın bütçesini üç yıldan kısa bir süre içinde ikiye katladıklarını vurgulayarak, “Silahlanmaya yönelik yatırımları neredeyse üç katına çıkardık ve yurt dışında eğitim gören subay ve askerlerimizin sayısını dört katından fazla artırdık. 32 aydan kısa bir sürede 3 bin 459 asker ve subayı yurt dışına gönderdik.” dedi.

FSK, geleneksel olarak “Güç Günü” dolayısıyla 27 Kasım’da Kosova genelindeki kışlalarını halka açıyor.

Kosova ve sınır ötesinde kriz yönetim operasyonlarını sağlaması, ülkede sivil savunma operasyonlarında ve doğal afetler ile diğer acil durumlarda görev yapması amacıyla 2009’da kurulan FSK’nin, 2018’de yasal değişikliklerle silahlı kuvvetlere dönüştürülme süreci başlatılmıştı. Sürecin 10 yıl sürmesi bekleniyor.

Henüz NATO üyesi olmayan Kosova’nın yakında üyelik için başvuruda bulunması bekleniyor.

Kosova’da NATO Barış Gücü görev yapıyor

Güvenlik ve istikrarı sağlamak gerekçesiyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin kararı uyarınca, 12 Haziran 1999’da Kosova’da göreve başlayan KFOR’da, NATO üyesi 21 ve NATO üyesi olmayan 6 ortak ülke olmak üzere 27 ülkeden yaklaşık 4 bin 500’ün üzerinde uluslararası askeri personel bulunuyor.

Türkiye, NATO’nun Kosova’daki Barış Gücü’nün (KFOR) komutasını ekim ayında 1 yıllığına devraldı. 1999’dan bu yana Kosova’da görev yapan barış gücünün komutasını ilk defa devralan Türkiye, taahhüt edilen personel katkısı bağlamında, 27 ülke arasında ikinci sırada yer alıyor.

Ayrıca ekim ayı başında, Kosova’nın kuzeyinde meydana gelen olaylar sonrası NATO’nun talebi üzerine görevlendirilen 200 İngiliz askeri de Kosova’ya gönderildi.

Stoltenberg-Osmani görüşmesi

Geçtiğimiz günlerde (20 Kasım), NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Batı Balkan turu kapsamında geldiği Kosova’nın başkenti Priştine’de, Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani ile görüştü.

Görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Jens Stoltenberg, Kosova’nın kuzeyinde son aylarda yaşanan şiddet olaylarının kabul edilemez olduğunu belirtti. Stoltenberg, “Şimdi durumun kontrolden çıkıp Kosova’da veya daha geniş bölgede yeni bir şiddet içeren çatışma yaratmamasını sağlamak için daha kalıcı bir artışa sahip olmamız gerekip gerekmediğini gözden geçiriyoruz. Yani evet, gereğini yapacağız. Şu anda varlığımıza ilişkin düzenlemeleri gözden geçiriyoruz ve bölgedeki NATO varlığının derhal artırılmasını zaten uygulamaya koyduk.” dedi.

Kosova’nın NATO üyeliği için ön koşul olan Barış için Ortaklık programına üyeliği konusunda da konuşan Jens Stoltenberg, kararın tüm NATO müttefikleri tarafından oy birliğiyle alınması gerektiğini ve kararın ne zaman alınacağıyla ilgili spekülasyon yapmak istemediğini belirtti.

Jens Stoltenberg, bölgedeki istikrarın tüm tarafların şiddet yerine diplomasiyi seçmesine bağlı olduğunu kaydederek, “Kosova’daki tüm insanlar için güvenli bir ortam ve hareket özgürlüğünü sağlamak için ne gerekiyorsa yapacağız.” diye konuştu.

NATO’nun, Kosova’nın kuzeyinde yaşanan gerilimlere karşı önlem olarak Kosova’daki Barış Gücü (KFOR) kapsamındaki askeri varlıklarını 1000 askere çıkardığını aktaran Jens Stoltenberg, bunun Kosova’da patlak veren şiddet olaylarını ne kadar ciddiye aldığının göstergesi olduğunu söyledi.

Vjosa Osmani ise Kosova kurumlarının ve halkının NATO’nun Kosova’da özgürlük ve barışa verdiği destekten dolayı minnettar olduğunu savundu.

Bölgedeki barışın son dönemde Sırbistan tarafından ciddi şekilde ihlal edildiğine dikkati çeken Vjosa Osmani, “Sırbistan’ın sürekli devam eden bu saldırılara karşı herhangi bir önlemle karşılaşmaması, Kosova’ya saldırması ve bölgeyi yeniden istikrarsızlaştırması için yeni bir teşvik olacaktır. Bu bağlamda, Sırbistan tüm bölgemizde barış ve istikrara yönelik sürekli bir tehdit olmaya devam ettiğinden, NATO ve KFOR’un sadece Kosova’nın istikrarsızlaşmasını önlemedeki rolü hayati önem taşımaktadır.” ifadelerini kullandı.

Kosova’nın hedefinin NATO üyeliği olduğunu vurgulayan Vjosa Osmani, Barış için Ortaklık programına ve ardından NATO’ya üye olmanın bölgede barış için bir garanti olacağını ve sürecin uzaması halinde sonuçlar doğurabileceğine dikkati çekti.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Batı Balkan turu kapsamında Bosna Hersek, Kosova, Sırbistan ve Kuzey Makedonya’ya gitti.