Coğrafi konumu, komşu Benin’e bel bağlamışken mal tedarikini kolaylaştıracak deniz çıkışları olmayan Nijer üzerinde baskı oluşturuyor. Nijer’in en büyük tedarikçisi olan Çin, darbecilere bir tür nefes alma alanı sağlayabilir görüşü hakim.
Sağir el-Hidri (Tunus) / Independent Türkçe
Nijer’deki darbecilerin, devrilen Cumhurbaşkanı Muhammed Bazoum’a iktidarı ger vermeyi reddetmesi, uluslararası yaptırımların zorluklarıyla karşılaşmalarına neden olurken, ülkeyi yönetme konusunda büyük engellerle yüzleşmelerine sebep oluyor.
Nijer, bölgede ve dünyada en yoksul ülkelerden biri olarak kabul edilmekte olup, salı günü Fransa, ABD ve Batı Afrika Ülkeleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) tarafından getirilen sert yaptırımların ardından 3,8 milyon dolarlık borcu ödeme konusunda geri adım attı.
Bu yaptırımlar, Başkanlık Muhafızları tarafından gerçekleştirilen, General Abdurrahman Tchiani’nin liderliğindeki darbe sonrasında uygulandı.
Darbeciler, Fransa ve ECOWAS tarafından uygulanan baskılara boyun eğmedi. ECOWAS, anayasal düzene geri dönmeleri için darbecilere birkaç gün süre tanıdı, ancak darbecilere karşı olası askeri müdahale hala netleşmedi ve bu konuda grup üyeleri arasındaki bölünmeler devam ediyor.
Karmaşık durum
Nijer’de geçtiğimiz temmuz ayının 26’sında demokratik olarak seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Bazoum’a karşı Başkanlık Muhafızları tarafından gerçekleştirilen darbe, ülkeye 2 milyar dolarlık uluslararası yardımın durdurulmasına neden oldu.
Bu durum, özellikle de başbakan atamaları ve sivil yönetimi devretmeye karşı dışarıdan gelen arabuluculukları reddettikten sonra darbecilerin ülkeyi yönetme projelerinin olası sonuçları hakkındaki soruları gündeme getirdi.
Çoğu yorum, Nijer’in dış destekçilerinin, özellikle de Fransa’nın, darbecilerin Mali ve Burkina Faso’daki benzerlerinin aksine Rus Wagner paralı askerleri tarafından desteklenme tehlikesinden endişe ettiği yönünde olsa da, tüm bunlardan daha önemlisi yeni liderlerin uluslararası yaptırımlar karşısında ne kadar direnebileceğidir.
Nijer’in coğrafi konumu, ülkenin mal tedarikini kolaylaştıran deniz çıkışlarına sahip olmaması ve ithalatını ECOWAS’a üye olan ve Nijer’e karşı sert yaptırımlar uygulayan komşu Benin’e bağlı olması nedeniyle yeni liderleri üzerinde baskı oluşturacaktır.
Burkina Fasolu siyaset uzmanı Alfa el-Hadi Kuvana konuyla ilgili analizini şöyle dile getirdi:
“Nijer’in durumu, özellikle dünyanın en fakir ülkeleri arasında olduğu için karmaşık ve ECOWAS tarafından uygulanan yaptırımlar ve elektrik kesintilerinden sonra durum daha da karmaşık hale gelecek, ancak kişisel olarak Nijer’in bir şekilde bir şekilde bu durumdan çıkacağını düşünüyorum. Bunun olması için bir koşul var, o da ECOWAS’ın yaptırımları ya da en azından bazılarını kaldırması, çünkü bu yaptırımlar Nijer’e büyük zarar verecek, ancak halkı dirençli ve bu durumdan nasıl çıkacaklarını biliyor.”
Çoğu analizin aksine, küresel ticaret verilerini yayınlayan ABD Ekonomik Karmaşıklık Gözlemevi’ne göre Nijer’in en büyük tedarikçisi olan Çin, darbecilere bir tür nefes alma alanı sağlayabilir.
Özellikle de 26 milyonluk ülkenin yeni liderlerini tecrit etmeye yönelik uluslararası eğilime girip girmeyeceği düşünüldüğünde, Pekin’in niyetleri belirsizdir.
Politikalarının anlamı yok
Nijer’deki darbeciler, aşırılık yanlısı grupların tehdidiyle de karşı karşıya olan ülkeyi yönetmek için henüz net bir proje geliştirmedi, ancak uluslararası baskılara aldırış etmeden bir başbakan atayarak iç işlerini düzenlemeye başladı.
Nijer’in uranyum ve altın gibi kaynakları oldukça zengin olsa da, ülkenin yarısı yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Nüfus yoğunluğu yıllık %3.9 artışla artıyor. 2016 yılında 20 milyon olan nüfus, bu yıl 26 milyona çıktı.
Nijer, 2015 yılında Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Endeksi’nde 188 ülke arasında en son sırada yer aldı. Bu durum, yurtdışındaki geleneksel ortaklarından kopuşun ışığında çözülmesi zor olan ağır bir güvenlik ve ekonomik krizle karşı karşıya kalan darbeciler üzerindeki baskıyı artırıyor.
Nijerli siyasi analist Isaka Musa Monkaila, darbecilerle ilgili şu yorumda bulundu:
“Şu anda hiçbir siyasi imkanları yok ve önümüzdeki aylar muhtemelen çok kritik olacak. Belki de darbeciler uzun vadede yönetimi nasıl idare edeceklerine dair yollar bulabilirler, ancak bu, özellikle Nijer’in mevcut koşullarda likidite açığı yaşadığı göz önüne alındığında son derece zor bir durum.”
Karmaşık durumun darbecileri, Fransa ve ABD de dahil olmak üzere ülke içinde askeri güçleri bulunan ve bölgeyi ele geçirmek isteyen birçok yabancı gücün talep ettiği anayasal düzeni yeniden tesis etmeye itip itmeyeceği belli değil.
Munkaila, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:
“Ordu için bu şekilde teslim olmak hala çok zor olacak, belki halkın güçlü bir isyanı onları eleştirdiğinde böyle bir seçeneğe yönelebilirler. Ancak bu seçenek şu an için mevcut değil, belki ilerideki bir aşamada olabilir.”
(Independent Arabia)
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *