Fransız basınındaki habere göre, Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Cezayir asıllı Nael M. isimli bir gencin polis kurşunuyla öldürülmesine tepki olarak başlayan gösterilerden bölgeleri etkilenen belediye başkanlarıyla Elysee Sarayı’nda bir araya geldi. Macron, burada yaptığı açıklamada, “Sosyal medya ağlarına yönelik yasaklara yoğunlaşmalıyız. İşler çığırından çıktığında, (sosyal medya ağlarına) erişimi düzenleyebilecek veya kesebilecek konumda olmalıyız.” diye konuştu.

Fransız basınındaki habere göre, Macron görüşmede, gösterilerde tahrip edilen binaların ve altyapının hızla yeniden inşa edilmesi için acil yasa çıkaracaklarını da duyurdu. Macron, bu kapsamda sigorta şirketlerine katı davranacaklarını da vurguladı.

Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin de Ulusal Meclis’te yaptığı konuşmada, gösterilerde gözaltına alınan 4 bin kişiden yüzde 10’dan daha azının yabancı olduğunu belirtti.

Adalet Bakanı Eric Dupond-Moretti ise, eylemler kapsamında gözaltına alınanlardan 350 kişinin tutuklandığını açıkladı.

Fransa’daki şiddetli protestolar

Fransız polisi 27 Haziran’da Nanterre’de, içinde 3 kişi bulunan bir araca ateş açmış, 17 yaşındaki sürücü Nael M’yi öldürmüştü.

Nael’in ölümüne tepki gösterenler, ülke genelinde farklı kentlerde sokağa çıkarak bir hafta boyunca polisle çatışmıştı.

27 Haziran’dan bu yana devam eden protestolarda, 1105 binanın yanı sıra kamusal alanda 12 bin 202 nokta kundaklanmış, 5 bin 892 araç yakılmıştı. Ülke genelinde 269 polis ve jandarma karakolu saldırıya uğramıştı.

Genci öldüren polis açığa alınmış ve tutuklu yargılanmasına karar verilmişti.

Ayrıca Paris, Marsilya, Lyon dahil birçok kentte düzenlenen protestolarda talan ve yağmalama olayları yaşanmış, 10 kadar kentte saat 21.00’den itibaren sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti.

Sosyal medyada yer alan görüntülerde ise Angers ve Chambery kentlerinde aşırı sağcı grupların sokağa indiği, eylemcilerle çatıştığı görüldü.

Öldürülen gencin annesinin sükunet çağrısı yapmasının ardından olaylar hafiflemeye başlamıştı.

Hafta sonu bir kişi daha polis kurşunu ile öldü

Yerel gazete La Marseillaise’in haberine göre, ülkenin güney kenti Marsilya’da 1 Temmuz’u 2 Temmuz’a bağlayan gece protestolar sırasında, 27 yaşındaki bir kişi göğsüne plastik merminin isabet etmesi sonucu hayatını kaybetti.

Marsilya Savcılığı, olaya ilişkin, “ölümcül bir cismin isabet etmesiyle bir kişinin hayatını kaybetmesi” nedeniyle adli soruşturma başlattı. Savcılığın açıklamasına göre, göğsüne plastik mermi isabet etmesi sonucu ölen 27 yaşındaki kişinin bulunduğu olay mahalli henüz tam olarak tespit edilmedi.

O gece bölgede eylemler ve yağmalama olayları yaşansa da ölen kişinin bunlara katılıp katılmadığı netlik kazanmadı.

Macron polislerle bir araya geldi

Macron, 27 Haziran’dan bu yana olaylı protestolara müdahale eden polislerle önceki gün Paris’te bir restoranda gayriresmi yemekte bir araya gelmişti.

Fransız basınındaki habere göre, Macron polislere desteğini açıklayarak, çocukları olaylara karışan aileleri mali olarak cezalandırmak istediğini belirtmişti. Macron, burada “Ceplerine dokunmak lazım ancak bundan anlarlar. Yaptıkları saçmalığın karşılığı mali bir yaptırım olmalı.” ifadesini kullanmıştı.

Polisler de Macron’a yakınarak “Olayın çıkmadığı maç ya da başka bir etkinlik olmuyor. Kırıp dökmek için can atıyorlar.” demişlerdi.

Sosyal medyada kamu düzenini tehdit edene ceza hazırlığı

Fransa’da 27 Haziran’da polis kurşunuyla öldürülen genç için ülkede patlak veren protestoların ardından; dijital platformlardan yapılan paylaşımlara düzenleme getiren ve içerik kaldırılmasına olanak verecek yasa tasarısına, kamu düzenini tehdit eden dijital içeriklerin 2 saat içinde kaldırılmasını içeren yeni bir madde eklendi.

Uygunsuz içeriklerin paylaşıldığı sitelere giriş için yaş sınırı getirilmesi, kamuya açık dijital kaynaklarda aile içi şiddet mağdurlarıyla ilgili paylaşımlar ve bulut bilişim sektöründeki rekabete ilişkin düzenlemeler gibi bir dizi değişiklik öngören tasarı Senato’nun gündemine alındı.

Tasarı kapsamında, yetkili makamlar, çocuk istismarına dair paylaşımların 24 saat içinde kaldırılmasını talep edebilecek.

İnternet dolandırıcılığını engellemek için de riskli olarak değerlendirilen internet sitelerinde kullanıcılar, tarayıcılarında güvenlik riskine ilişkin bir uyarı mesajı alacak.

3 Haziran itibarıyla ise “Dijital hayatı güvence altına alma ve düzenleme” başlıklı tasarıya, 27 Haziran’da patlak veren protestolar nedeniyle yeni bir madde eklendi.

Yeni eklenen maddeye göre, yetkili idari makamlar, kamu düzeni ve kamu güvenliğini bozmaya teşvik eden sosyal medya paylaşımlarının 2 saat içinde kaldırılması ve söz konusu içeriklere erişimin engellenmesi emrini verebilecek.

Bu emre uymayanlar 1 yıl hapis ya da 250 bin avro para cezasına çarptırılabilecek.

Aynı zamanda sahte hesaplar, yalan haber ve korsan sitelerle mücadeleyi de öngören tasarı 10 Mayıs’ta tamamlanmıştı.

Senatoda tasarıya ilişkin yapılacak görüşmeler 5, 6 ve 7 Temmuz’da da devam edecek.

Türkiye’nin Paris Büyükelçisi: Olayları yakından takip ediyoruz

Türkiye’nin Paris Büyükelçisi Onaner, AA muhabirine, ülkedeki son gelişmeleri ve gösterileri değerlendirdi.

Onaner, Fransa’daki gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek, “Hiçbir vatandaşımızın bu olaylardan bir mağduriyet yaşamaması, etkilenmemesi için elimizden gelen tüm çabayı gösteriyoruz.” dedi.

Gösterilerde gözaltına alınanlar arasında çifte vatandaşlığa sahip Türklerin olması durumunda yerel makamların kendilerine bunu bilgilendirme yükümlülüğü bulunmadığını ifade eden Onaner, böyle bir durumda vatandaşların yakınlarının büyükelçilikle irtibata geçerek destek talep etmesinin mümkün olduğunu söyledi.

Büyükelçi Onaner, “Şu anda elimizdeki bilgiler çerçevesinde, gözaltına alınmış bir Türk vatandaşının olmadığını söyleyebiliriz.” diye konuştu.

Olayların son bulması temennisini dile getiren Onaner, “Biz ayrıca yağmalama olaylarından Fransa’daki Türk vatandaşlarının işletmelerinin zarar görmemesi için de yakın takibi sürdürüyoruz.” dedi.

Onaner, bu kapsamda bir mağduriyet nedeniyle Fransa’daki Türk temsilciliklerine başvuran olmadığını belirterek, “Sosyal medyadaki bilgilerden takip edebildiğimiz kadarıyla bir yağmalama eyleminden etkilenmiş olabilecek en az bir vatandaşımız var, bu vatandaşımızla da ilgili başkonsolosluğumuz temasa geçmek için çaba gösteriyor.” ifadelerini kullandı.

Nael M’nin hayatını kaybetmesiyle Fransız toplumunun geniş tepkileriyle karşılaşıldığına işaret eden Onaner, “Toplumun her kesiminde büyük tepki oluştu. Bunun sebeplerinden biri de bu olay yaşandıktan hemen sonra meşru müdafaadan bahsedilmişken, videolardan meşru müdafaa tespiti yapmanın zor olduğu ortaya çıktı.” dedi.

Bu durum ve hayatını kaybeden sürücünün yaşının çok genç olması sonucunda aynı yaştaki gençlerin buna çok güçlü tepki gösterdiğini dile getiren Onaner, ardından toplumsal protestolar yaşandığına dikkati çekti.

Onaner, protestocuların birçok kamu binasına, toplu taşıma araçlarına zarar verdiğini ve yağmalama olaylarının gerçekleştiğini anlattı.

Fransız makamlarının ilk günden itibaren güçlü bir tepki verdiklerini göstermeye çalıştıklarını kaydeden Onaner, 29 Haziran’da Nanterre Savcılığının yaptığı açıklamada Nael’e karşı silah kullanan polisin “kasıtlı adam öldürme” suçlamasıyla tutuklu yargılanacağını açıkladığını anımsattı. Onaner, “Savcılığın böyle güçlü bir açıklama yapması muhtemelen kamuoyundaki tepkiyi yatıştırmak, bu tepkiye bir karşılık vermek amacını taşıyordu.” değerlendirmesini yaptı.

İlk 4 günde olayların artarak devam ettiğine, bunun endişe verici bir gelişme olduğuna işaret eden Onaner, bu kapsamda büyükelçiliğin Fransa’da bulunan veya buraya seyahat eden Türk vatandaşları için seyahat uyarısı yayımladığını hatırlattı.

Onaner, uyarı kapsamında, vatandaşlara bu eylemlerin yaşandığı bölgelerden uzak durmalarını telkin ettikleri ve büyükelçilik veya Fransız makamlarınca yapılacak açıklamaları takip etmeleri çağrısında bulunduklarını belirtti.

Vatandaşların bu olaylarla ilgili ihtiyaçları olduğu takdirde büyükelçiliği, sosyal medya hesabı ve internet sitesinde yer alan irtibat bilgileri vasıtasıyla arayabileceklerini vurgulayan Onaner, hafta sonu L’Hay-les-Roses Belediye Başkanı Vincent Jeanbrun’un eşi ve çocukları evdeyken yapılan kundaklama girişiminin ülkede infiale yol açtığını söyledi.​​​​​​​