Fransa, Portekiz, Hollanda ve İsrail’de protesto gösterileri

Fransa, Portekiz, Hollanda ve İsrail’de protesto gösterileri

Demokratik sisteme sahip birçok rejimde dün gerçekleştirilen protesto gösterilerine binlerce insan katıldı. Fransa’da meclis pas geçilerek onaylanan emeklilik reformuna karşı, Portekiz’de hayat pahalılığına karşı, Hollanda’da ırkçılığa karşı, İsrail’de hükümetin yüksek yargı reformuna karşı protesto vardı. İsrail Adalet Bakanı’nın evine ‘halk düşmanı’ yazan kişi gözaltına alındı.

Fransa’da hükümetin emeklilik reformunu geri çekmesini isteyen binlerce kişi sokağa indi

Fransa’da hükümetin, emeklilik reformunun oylanmadan geçmesi için yetki kullanmasının ardından emeklilik reformu karşıtlarının düzenlediği gösterileri 3. gününde devam etti.

Başbakan Elisabeth Borne’un reformu 16 Mart’ta mecliste oylamaya sunmadan Anayasa’nın 49. maddesinin 3. fıkrası gereğince devreye sokması üzerine ülke genelinde Bordeaux, Marsilya, Strazburg ve Nantes gibi farklı kentlerde gösteriler düzenleniyor.

Fransız basınında yer alan haberlere göre, hükümetin emeklilik reformunu geri çekmesini isteyen binlerce kişi sokağa indi.

Nantes’de yaklaşık 9 bin kişinin katıldığı protestoda polis ve göstericiler arasında gergin anlar yaşandı. Polis, göstericilere biber gazıyla müdahale ederken, göstericilerde polise cam şişeler fırlattı.

Ülkenin güneybatısındaki Bordeaux’daki protestoda sokak ortasında göstericiler tarafından ateşe verilen çöplere itfaiye müdahale ederek söndürdü.

Başkent Paris’te öğlen saatlerinde reform karşıtları Chatelet-les-Halles adlı AVM’ye girerek, “genel grev” ve “Paris ayağa kalk, başkaldır” sloganları attı. Meclise yakın Concorde Meydanı’na olası bir gösteriye karşı tedbir amaçlı polis kamyonları yerleştirildi.

Eylemciler, Paris’te meclise yakın meydanda ve Zafer Takı’nın bulunduğu ünlü Şanzelize Caddesi civarında gösterilerin yasaklaması nedeniyle kentin güneyindeki sokaklara yöneldi. Göstericiler, çöp konteynerleri, bisiklet ve scooterları ateşe verdi, polis karşıtı sloganlar attı.

Polis ekipleri göstericileri, biber gazı ve copla müdahale ederek dağıtmaya çalıştı. İtalya Meydanı’nda toplanan göstericilere karşı da tazyikli su kullanıldı, bazı eylemciler yaralandı. Fransız basınının emniyet kaynaklarına dayandırdığı haberlere göre, Paris’te şimdiye kadar 71 gösterici gözaltına alındı.

Fransa Ulusal Gazeteciler Birliği de yaptığı yazılı açıklamada, dün Paris‘teki gösterilerde 2 gazetecinin gözaltına alındığını belirtti. Genel İş Sendikası (CGT), Paris’teki İtalya Meydanı’nda toplanma çağrısı yaptı.

Paris ve Lyon’da gösteri yasağı

Paris’te Concorde Meydanı’nda ve Şanzelize civarında yanı sıra Lyon’da kent merkezinde gösteri düzenlemek yasaklanmıştı. Fransa Başbakanı Borne, 16 Mart’ta bir yasa tasarısının meclisten oylama yapılmadan geçmesini sağlayan Anayasa’nın 49. maddesinin 3. fıkrasını, emeklilik reformuna ilişkin tasarı için devreye koyduğunu açıklamıştı. Bu madde, yasa tasarısının oylanmadan Ulusal Meclisten geçirilmesi için hükümete yetki veriyor ve buna karşı muhalefetin gensoru önergesi sunmasına olanak sağlıyor.

Portekiz’de binlerce işçi hayat pahalılığına karşı maaş artışı talebiyle gösteri yaptı

Portekiz’de hayat pahalılığına karşı maaş artışı talebiyle binlerce işçi ve emekli başkent Lizbon’da gösteri düzenledi.

Portekiz İşçiler Genel Konfederasyonunun (CGTP) “ulusal acil durum” sloganıyla organize ettiği gösteriye, emekliler ve işçiler başta olmak üzere toplumun her kesiminden katılım oldu.

Konfederasyon yetkilileri, hayat pahalılığının her geçen gün arttığını, durumun daha da kötüleşmemesi için acil müdahale edilmesi gerektiğini savunarak, tüm işçilere ve emeklilere en az yüzde 10 maaş zammı, temel ihtiyaç ürünlerinin fiyatlarına üst limit ile karlarını artıran büyük şirketlere ek vergi getirilmesi çağrısında bulundu.

Ülkenin dört bir yanından gelerek Lizbon’daki gösteriye katılan işçiler, Portekiz basınına yaptıkları açıklamalarda, gerek gıda ürünleri gerekse konut fiyatlarındaki artışın artık tahammül edilemeyecek bir düzeye çıktığını, aldıkları maaşla geçinmenin mümkün olmadığını söyledi.

Hükümete “işçilere saygı gösterin” mesajı veren sendika yöneticileri de “İş yerlerinde yaşanan hoşnutsuzluk, öfke çok üst düzeyde. İşçiler düşük ücretler nedeniyle büyük zorluklar yaşıyor. Acil önlem alınmalı.” diye konuştu.

Diğer yandan enerji sektöründe fiyatların düşmesine rağmen gıda fiyatlarındaki artışın devam ettiğini belirten tüketici dernekleri, süt, şeker, yumurta, domates ve marul başta olmak üzere bazı ürünlerde yıllık fiyat artışının yüzde 50’nin üzerinde olduğuna dikkati çekti.

Tüketici derneği DECO’nun verilerine göre Portekiz’de pazar sepetinin bir yılda yüzde 26 artışla 183 avrodan 230 avroya çıktığı bilgisini paylaştı.

Portekiz basını, sol hükümetin, gıda ürünlerindeki yüksek artışlara karşı marketlerde denetimleri artırdığını, üretim, dağıtım ve satış sürecindeki kar marjlarını araştırdığını ve bazı ürünlerin fiyatlarına üst sınır getirmek için çalışma yürüttüğünü iddia etti.

Hollanda’da ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı gösteri ve yürüyüş düzenlendi

Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da, 21 Mart Komitesi tarafından ırkçılık ve ayrımcılık karşıtı gösteri yapıldı.

Çok sayıda sivil toplum kuruluşunca organize edilen gösteri için Amsterdam‘daki Dam Meydanı’nda toplanan yüzlerce kişi, Hollanda’da ve dünyadaki aşırı sağcı politikaları protesto etti.

Pek çok Hollandalının yanı sıra mültecilerle farklı etnik kökenlerden ve topluluklardan eylemcilerin katıldığı gösteriye, “faşizme, ırkçılığa, ayrımcılığa ve İslamofobiye hayır” mesajı verildi.

Yapılan konuşmalarda, 15 Mart’ta yapılan eyalet meclisi seçimlerinde ayrılıkçı partilerin oylarının azalmasına karşı ülkede ırkçılığın halen devam ettiğine dikkat çekildi.

Konuşmacılar, Hollanda’daki ayrımcı politikaların yanı sıra, İsrail yönetiminin Filistinlilere yönelik apartheid uygulamaları, Afganistan’daki Taliban yönetiminin kızların üniversite eğitimini askıya alması ve İran’da Mahsa Amini’nin öldürülmesine tepki gösterdi.

Göstericiler, “Irkçılığa karşı birlik”, “Mültecilik suç değil”, “Faşism ve ırkçılığa karşı beraber”, “Mültecilere kapı açık”, “Herkes eşittir”, “Irkçılık bir fikir değildir”, “Apartheid’e karşı birlik” yazılı dövizler taşırken, “Mülteciler buraya hoş gelir”, “Irkçılığı durdur” ve “İslamofobiyi durdur” sloganları attı.

Göstericiler, konuşmaların ardından Dam Meydanı’ndan Portekiz Sinagogu’nun önündeki “Tersane İşçisi” heykeli önüne yürüdü.

Çok sayıda polisin görev aldığı yürüyüş, olaysız sona erdi.

Hollanda’da tersane işçilerinin, İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazilerin Yahudilere yönelik şiddet eylemlerini protesto etmek için 25 Şubat 1941’de greve gitmesi anısına yapılan “Tersane İşçisi” heykeli şehirdeki Portekiz Sinagogu önünde bulunuyor.

İşgalci İsrail’de Netanyahu hükümetinin politikalarına karşı kitlesel gösteriler 11’inci haftasında

İşgal rejiminde Başbakan Binyamin Netanyahu’nun, yargının yetkilerini kısıtlayan yasa teklifi ve sağ politikalarına karşı çıkan on binlerce yahudi, gösterilerin 11’inci haftasında da ülke genelinde meydanlara indi.

Hükümet pes etmiyor!

Netanyahu hükümeti, tartışmalı yargı düzenlemesine devam edeceği mesajını verirken bunu “yargıya müdahale” olarak değerlendiren grupların ülke genelinde düzenlediği kitlesel protestolar 11’inci haftasına girdi.

Netanyahu hükümeti karşıtı protesto grubu, ülke genelinde büyük kentler ve küçük yerleşimlere dağılmış onlarca noktada protesto gösterileri planladıklarını açıkladı.

Gösterilerin odak noktası başkent Tel Aviv’de polis kent merkezinde geniş önlemler aldı. Tel Aviv’deki protestoların merkezi Kaplan Caddesi çevresinde yollar trafiğe kapatıldı. Tel Aviv’de Kaplan Caddesi’ne kurulan farklı sahnelerden müzik çalındı. Netanyahu karşıtı protesto hareketi, aktif siyasette bulunan isimlerin bu hafta Tel Aviv’de kurulan sahnelerde konuşma yapmayacağını ve bu adımla “gösterilerin siyasi partilerden uzak tutulmasının amaçlandığını” duyurdu.

İşgal rejimi bayrakları taşıyan göstericiler de sık sık “demokrasi” ve hükümete hitaben “Utanın” sloganları attı. Gösteri alanında Netanyahu’nun Başbakanlığı aleyhinde sık sık kullanılır hale gelen, İngilizce “Suç Bakanı” (Crime Minister) yazılı büyük bir pankart açıldı.

Netanyahu’nun iktidar koalisyonunda yer alan, aşırı sağcı ve ırkçı politikalarıyla öne çıkan Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich aleyhinde yazılmış dövizler ve karikatürler göstericiler arasında dikkati çekti.

Binlerce kişilik grup Tel Aviv kent merkezindeki işlek Dziengoff Caddesi’nden Kaplan Caddesi’ne doğru yürüdü. Göstericilerden bazıları, Netanyahu hakkında devam eden yolsuzluk davalarına işaretle çizgili mahkum kostümü giyerek yüzlerine Netanyahu maskesi taktı.

İsrail askerlerine Huvvara tepkisi

Göstericiler, yahudi yerleşimcilerin saldırdığı Huvvara beldesinde İsrail askerlerinin bu saldırıyı engellememesine işaret ederek, polislere karşı “Huvvara’da neredeydiniz?” diye slogan attı.

Başta Tel Aviv olmak üzere, Hayfa, Batı Kudüs gibi büyük kentler dahil ülke çapında onlarca noktada gerçekleştirilen gösterilere on binlerce İsrailli katıldı.

İşgalci İsrail’in güneyindeki Hura beldesinde yaşayan yaklaşık 50 kişilik bedevi grup da yargı düzenlemesi karşıtı protesto gösterisi düzenledi. İsrail basını, bedevi gösterici grubunun “Burası hepimizin evi”, “Herkese eşit haklar” yazılı pankart taşıdığı fotoğraflar paylaştı. İsrail’in güneyinde yaşayan İsrail vatandaşı bedevi Arapların daha önceden hükümet karşıtı protestolara katılmadığına dikkat çekildi.

Adalet Bakanı’nın evine ‘halk düşmanı’ yazıldı

Siyonist İsrail basınındaki haberlere göre, Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesinin mimarı olarak kabul edilen Adalet Bakanı Yaariv Levin’in Modiin kentindeki evinin dışına kırmızı boyayla “Halk düşmanı” yazdığı şüphesiyle 60’lı yaşlarında bir adam gözaltına alındı.

Öte yandan, ABD’de yayınlanan bir televizyon dizisinden esinlenerek kadın göstericilerin Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesine karşı kırmızı pelerin ve beyaz boneler takarak yürüyüşleri, bu hafta da tekrar edildi. İsrail medyasında, ülkenin birkaç farklı noktasında kadınlar kırmızı pelerin beyaz bone kostümleriyle yürüyüş yaptığı görüntüler yer aldı.

İşgalci İsrail’in kuzeyinde gösteri yapan yüzlerce kişilik bir yahudi grup ülkenin kuzey-güney hattını bağlayan otoyolunu trafiğe kapattı. Polis göstericilere cop ve TOMA’lardan sıktığı pis kokuyla müdahale etti.

İsrail’in kuzeyindeki Or Akiva kentinde, Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesine karşı protesto yapan grup ile hükümet destekçisi grup aynı bölgede gösteri yaptı. Netanyahu destekçisi gruptan karşı tarafa yumurta atıldı. Polis, üç kişiyi gözaltına aldı.

İşgal rejiminde tartışmalı yargı düzenlemesi

Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak’ta Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran, yargının, hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan bir “yargı reformu” planladıklarını duyurmuştu.

Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının bazı yetkilerini Meclis’e devretmeye yönelik hamleleri, Yüksek Mahkeme başta olmak üzere hükümet ile İsrail yargı mekanizması arasında gerilime yol açmıştı.

İsrail’in en yüksek yargı merci olarak görev yapan İsrail Yüksek Mahkemesi, Meclis’in çıkardığı kanunları, anayasa taslağı olarak kabul edilen “temel yasalara” aykırılık gerekçesiyle bozma yetkisine sahip.

Netanyahu hükümeti, açıkladığı yargı düzenlemesinde, Yüksek Mahkemenin, Meclis’in çıkardığı kanunları bozma yetkisinin büyük ölçüde elinden alınacağını belirtmişti.

Hükümetin yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören yargı düzenlemesi, İsrail içinde ve uluslararası alanda yargının yetkilerini kısıtladığı gerekçesiyle yoğun şekilde eleştirilmişti.

İşgalci İsrail’de Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemesine karşı kitlesel protestolar, haftalardır devam ediyor.

Siyonist Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un, taraflara “iç savaş” uyarısı yaparak sunduğu alternatif tasarı da iktidar tarafından reddedilmişti.

İşgalci İsrail ordusunda aralarında savaş pilotları, denizaltı subayları, siber güvenlik uzmanları, özel kuvvetler gibi birimlere bağlı yüzlerce yedek asker hükümetin tartışmalı yargı düzenlemesini uygulaması durumunda görevlerine devam etmeyeceklerini veya eğitimlere katılmayacaklarını açıklamıştı.

İşgalci İsrail’de iç ve dış istihbarat teşkilatları, diğer güvenlik kurumlarının çalışanları da yaptıkları açıklamalarla hükümetin yargı düzenlemelerine karşı itirazlarını duyurmuştu.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *