Görüşmeye Fetih Hareketi Merkez Komite Üyesi Hüseyin eş-Şeyh ve Filistin Devlet Başkanı’nın Diplomatik İşlerden Sorumlu Danışmanı Mecdi el-Halidi ile ABD yönetiminin İsrail-Filistin Özel Temsilcisi Hadi Amr katılım sağladı.

Şeyh, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, toplantının “Filistin liderliği ile ABD yönetimi arasındaki bir dizi görüşmenin devamı” olduğunu belirterek, bölgesel ve uluslararası pek çok konu ve dosyanın görüşüldüğüne dikkat çekti.

Şeyh, toplantının odak noktasının işgalciler ve yerleşimciler tarafından evlerin yakılması ve öldürmek dahil olmak üzere bugün Filistin halkına karşı meydana gelen acımasız saldırılar olduğuna atıfta bulunarak, Nablus, Havara ve Batı Şeria’nın tüm şehirlerinde yaşanılanlara değinildiğini kaydetti.

Filistinli kaynaklara göre, görüşmenin ardından ABD elçisi Nablus’un güneyindeki Havara kasabasına teftiş gezisi yapmak üzere gitti. Son iki gün Havara bir Filistinlinin öldürülmesi ve onlarca ev, araç ve mülkün yakılması da dahil olmak üzere çok çeşitli yerleşimci saldırılarına tanık oldu. Saldırılar, önceki gün Nablus’ta bir askeri kontrol noktası yakınında bir Filistinli tarafından düzenlenen silahlı saldırıda iki İsrailli yerleşimcinin öldürülmesinin ardından geldi.

Filistin Sağlık Bakanlığı’nın istatistiklerine göre, bu yılın başından bu yana Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te İsrail ordusunun kurşunlarıyla öldürülen Filistinlilerin toplam sayısı 65’e yükseldi. Bu, 2000’den bu yana en yüksek ölü sayısı.

ABD’nin İsrail-Filistin Özel Temsilcisi: Batı Şeria’daki yerleşimci saldırıları kabul edilemez

ABD’nin İsrail-Filistin Özel Temsilcisi Hadi Amr, Yahudi yerleşimcilerin Batı Şeria’daki kasabalara yönelik saldırılarını ‘kabul edilemez’ olarak nitelendirdi.

Amr, Nablus’un Huvara kasabasında yaptığı teftiş gezisi sırasında gazetecilere yaptığı kısa açıklamada, yerleşimci saldırılarına karşı önlemler almak için diplomatik çabaların yürütüldüğünü bildirdi.

Amr ayrıca, son iki gün içinde bir Filistinlinin ölümüne ve düzinelerce ev ve aracın yakılmasına yol açan yerleşimci saldırılarına ilişkin yerel yetkililer ve Filistinlileri dinledi.

Söz konusu saldırılar, önceki gün Nablus’ta bir askeri kontrol noktası yakınında Filistinli silahlı bir kişi tarafından düzenlenen saldırıda iki İsrailli yerleşimcinin öldürülmesinin ardından geldi.

Amr, ziyareti öncesinde Ramallah’ta Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Genel Sekreteri Hüseyin eş-Şeyh ve Filistin Yönetiminin Diplomatik İlişkiler Danışmanı Mecdi el-Halidi ile bir araya geldi.

Hüseyin eş-Şeyh görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, toplantının Filistin liderliği ile ABD yönetimi arasındaki bir dizi görüşmenin devamı olduğunu belirterek, birçok bölgesel ve uluslararası konunun tartışıldığını söyledi.

Toplantıda, işgalciler ve yerleşimciler tarafından evleri yakmak ve öldürmek de dahil olmak üzere Filistin halkına karşı meydana gelen acımasız saldırılara odaklanıldığını söyleyen Şeyh, “ABD ve uluslararası toplumu Filistin halkını bu vahşetten korumaya çağırdım” dedi.

Filistin: İsrail’in aşırı sağcı Bakanı Ben-Gvir, Akabe toplantısı kararlarına darbe yapıyor

Filistin Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’i, gerilimi düşürme amaçlı Akabe toplantısının kararlarına “darbe yapmakla” suçladı.

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Ben-Gvir’in işgal altındaki Batı Şeria’nın Nablus kentine bağlı Beyta beldesi yakınındaki Cebel Subeyh’e inşa edilen Yahudi yerleşim birimine ziyaretine tepki gösterildi.

Silahlı yerleşimcilerin de Ben-Gvir’e eşlik ettiği aktarılan açıklamada, Ben-Gvir’in, Cebel Subeyh bölgesindeki Avitar yasa dışı Yahudi yerleşim birimini “yasallaştırma” girişimleri çerçevesinde bu ziyareti yaptığı kaydedildi.

Açıklamada, “Ben-Gvir’in Cebel Subeyh’teki yerleşim birimine ziyareti, Akabe toplantısı sonuçlarına darbe olduğu gibi tansiyonun düşürülmesi için ABD ve bölgesel güçlerin sarf ettiği çabaları hafife almaktır.” ifadeleri kullanıldı.

İsrailli Bakan ve milletvekillerinin gerilimi artırmaya yönelik açıklamalarına tepki gösterilen açıklamada, bu tür açıklamalarla tansiyonu düşürmeye yönelik bölgesel ve uluslararası çabalara karşı meydan okunduğu vurgulandı.

Tel Aviv yönetiminin şu ana kadar Akabe toplantısındaki kararlara bağlı kalma konusunda “ya başarılı olamadığı veya kabinesindeki radikalleri engellemede ciddi olmadığı” görüşüne yer verilen açıklamada, uluslararası topluma ve ABD yönetimine, radikal İsrailli yetkililerin sorumsuzca kışkırtıcı eylemleri ve açıklamalarına karşı bir tutum sergilemeleri çağrısında bulunuldu.

(Şarku’l Avsat)