Almanya’daki Ukraynalı mülteci sayısı 1 milyonu geçti

Almanya’daki Ukraynalı mülteci sayısı 1 milyonu geçti

Rusya ve Ukrayna arasında devam eden savaştan kaçarak Almanya’ya ulaşan Ukraynalı mültecilerin sayısının 1 milyonu geçtiği bildirildi. Öte yandan, Almanya Başbakanı Scholz, Prag’da yaptığı açıklamada, “Nükleer silahların kullanılması kabul edilemez.” dedi. Beyaz Saray da, Rusya’nın yakın zamanda nükleer silah kullanacağına ilişkin emare yok açıklaması yaptı.

Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser T-online internet sayfasına yaptığı açıklamada, Ukrayna‘dan 1 milyon 2 bin 763 mültecinin kayıt edildiğini belirtti.

Bu kadar insana bakmanın büyük bir insani çaba gerektirdiğini aktaran Faeser, “Ukraynalı birçok kadın ve çocuğun hayatını kurtardık.” ifadesini kullandı

Faeser şimdiye kadar bu büyük görevin iyi bir şekilde üstesinden geldiklerini vurguladı.

“Savaş ne kadar uzun sürerse, bu kadar çok mülteciyi barındırmak ve onlara bakmak o kadar zorlaşıyor.” diyen Faeser, burada büyük bir yük üstlenen yerel yönetimlerin yanında olduklarını kaydetti.

İçişleri Bakanı Faeser Ukrayna’nın yanı sıra Akdeniz ve Balkanlar üzerindeki güzergahtan yeniden çok sayıda sığınmacının Avrupa’ya doğru geldiğini belirterek, “Bundan endişe duyuyorum.” açıklamasında bulundu.

Faeser, mültecilere yönelik yardımları en iyi şekilde koordine etmek için yerel ve eyaletlerin temsilcilerinin yer alacağı bir mülteci zirvesinin yapılacağı bilgisini paylaştı.

Herson bölgesinde Ukrayna ile Rus güçleri arasındaki çatışmalar devam ediyor

Ukrayna güçlerinin Herson bölgesinde Rus güçlerine yönelik başlattığı karşı saldırı sürerken bölgede iki taraf arasında şiddetli çatışmalar yaşanıyor.

Ukrayna ordusu, 29 Ağustos’ta Herson bölgesi başta olmak üzere ülkenin güneyindeki bölgeleri, Rus güçlerinden geri almak için karşı saldırı başlattı.

İlk günlerde fazla ilerleme kaydedemese de Ukrayna güçleri, son dönemde Herson bölgesinde ciddi bir ivme yakaladı.

Ukraynalı yetkililerin verdiği bilgiye göre, 1-6 Ekim tarihlerinde 29 yerleşim biriminin kontrolü yeniden Ukrayna güçlerinin eline geçti ve 400 kilometrekarelik alan Rus güçlerinden geri alındı.

Çatışmaların devam ettiği bölgede Ukrayna güçleri, top, tank ve roket atışlarıyla bölgedeki Rus güçlerini hedef alıyor.

Rus güçleri ise tank ve roket atışlarıyla Ukrayna güçlerine karşılık vermeye çalışıyor. AA ekibi, Herson bölgesi sınırında yer alan ve kontrolün yeniden Ukrayna güçlerinin eline geçtiği köyü görüntüledi.

Cephe hattı yakınında yer alan köyde yıkım oldukça fazla ve hasar görmeyen ev neredeyse yok gibi. Hayatın durduğu köyün sakinlerinin büyük bölümü, çatışmalar nedeniyle evlerini terk etmiş.

Geride kalanlar ise günlerinin büyük bölümünü top ve roket atışları altında evlerinde kalarak sürdürüyor. Sokaklarında top seslerinin yankılandığı köy, cephe hattının yakınında olması nedeniyle zaman zaman Rus güçlerinin top ve roket saldırılarına hedef oluyor.

Kontrol yeniden Ukrayna’nın eline geçse de bölgedeki çatışmaların devam etmesi ve evlerin büyük çoğunluğun hasar görmesi nedeniyle köyde hayatın normale dönmesi uzun zaman alabilir.

Olaf Scholz, Rusya’yı nükleer silah kullanımı konusunda uyardı

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Prag’da düzenlenen gayriresmi AB zirvesinin ardından yaptığı açıklamada, “Nükleer silahların kullanılması kabul edilemez.” dedi.

Rusya’dan gelen bu tür tehditlere net bir cevap vermenin önemli olduğunu anlatan Scholz, “Bu cevap şu olmalı; herkes bunu bırakmalı. Bu dünya için tehlikeli olur.” diye konuştu.

Scholz, zirvede son gelişmeleri tartıştıklarını ve Ukrayna’ya devam eden siyasi, ekonomik ve askeri desteği teyit ettiklerini belirtti.

Alman Başbakan, “Prag’dan net bir mesaj veriyoruz; Avrupa devletleri Ukrayna’nın yanında sımsıkı duruyor. Ukrayna’nın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü savunması için desteklemeye devam edeceğiz.” ifadesini kullandı.

Scholz, Avrupa devletlerinin Rusya’nın tartışmalı referandumların ardından geçen ay Ukrayna’nın doğu topraklarını yasa dışı ilhakını asla tanımayacağının da altını çizerek, “Bizim için bu düzmece referandumlar geçersizdir.” dedi.​​​​​​​

Beyaz Saray: Rusya’nın yakın zamanda nükleer silah kullanacağına ilişkin emare yok

Beyaz Saray Sözcüsü Pierre, ABD Başkanı Biden’ın nükleer “Armageddon” riskinin en yüksek seviyede olduğuna ilişkin açıklamasının ardından, Rusya’nın yakın zamanda nükleer silah kullanacağına ilişkin ellerinde bir istihbarat olmadığını söyledi.

Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, ABD Başkanı Joe Biden’ın nükleer “Armageddon” riskinin 1962’deki Küba Füze Krizi’nden bu yana en yüksek seviyede olduğuna ilişkin açıklamasının ardından, Rusya’nın yakın zamanda nükleer silah kullanacağına ilişkin ellerinde bir istihbarat olmadığını söyledi.

Jean-Pierre, Biden ile Maryland’a seyahat eden gazetecilere başkanlık uçağında açıklamalarda bulundu. Biden’ın dün katıldığı bir etkinlikte nükleer “Armageddon” riskinden bahsettiğinin anımsatılması üzerine Jean-Pierre, “(Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin’in nükleer silahları kullanmaktan bahsetmesi çok sorumsuzca idi. İstenmeyen sonuçları olmadan nükleer silah kullanamazsınız.” dedi.

Jean-Pierre, ABD’nin Putin’in tehditlerine boyun eğmeyeceğini ancak Rusya’nın nükleer tehditlerini ciddiye aldıklarını belirtti.

Biden’ın bu ifadeleri yeni bir istihbarat üzerine mi söylediği sorusuna ise Jean-Pierre, “Stratejik nükleer duruşumu düzenlemek için bir neden yok. Rusya’nın yakın zamanda nükleer silah kullanacağına ilişkin de bir emare yok. Gerginliği azaltmak Putin’in elinde.” diye konuştu.

Biden’ın nükleer açıklaması dikkat çekmişti

Biden, dün katıldığı bir bağış etkinliğinde Putin’in savaştan çıkış yolunu “anlamaya çalıştığını” belirterek, Rus liderin taktik nükleer, biyolojik veya kimyasal silahlar kullanmaktan bahsettiğinde şaka yapmadığını düşünme nedenini “ordusunun önemli ölçüde düşük performans göstermesine” bağlamıştı.

Biden, “Eğer işler bu şekilde gitmeye devam ederse Küba Füze Krizi’nden bu yana ilk kez nükleer silahların kullanımına yönelik doğrudan bir tehdit var. Kennedy ve Küba Füze Krizi’nden bu yana Armageddon ihtimaliyle karşı karşıya kalmadık.” şeklinde konuşmuştu.

Rusya’daki seferberlik ilanı sonrası Rusların Gürcistan’a yönelmesi Tiflis’te protesto edildi

Rusya vatandaşlarının ülkelerinde 21 Eylül’deki kısmi seferberlik ilanının ardından Gürcistan’a yönelmesi, başkent Tiflis’te protesto edildi. Tiflis’teki parlamento binasının önünde gece saatlerinde toplanan göstericiler, Rusya’da 21 Eylül’de kısmi seferberlik ilan edilmesinden sonra Gürcistan’a Rus akınının durdurulması talebiyle eylem yaptı.

“Sınırı kapat” sloganıyla düzenlenen gösteriye gelenler, Gürcistan, Ukrayna ve Avrupa Birliği (AB) bayraklarını taşıyarak Ukrayna’yı destekleyen tezahüratlar yaptı.

Rusya ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin karşıtı ifadeler içeren pankartlar taşıyan göstericiler, Gürcistan ile Ukrayna’nın milli marşlarını söyledi.

Gösteride konuşanlar, Rusya’nın Gürcistan topraklarının yüzde 20’sini işgal ettiğini hatırlatarak, Rus vatandaşlarının ülkeye akın etmesinin büyük tehdit oluşturduğunu savundu.

Hükümetten Rusya ile sınır kapısını kapatmasını isteyen göstericiler, bu talepleri yerine getirilmediği sürece eylemlerini sürdüreceklerini belirtti.

Gürcistan İçişleri Bakanlığı, 23-27 Eylül’de 78 bin 742 Rus vatandaşının ülkeye girdiğini duyurmuştu.

Macron, Ukrayna için özel fon oluşturulacağını duyurdu

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Ukrayna’nın savaş çabalarını desteklemek için özel fon oluşturulması kararının alındığını duyurdu.

Çekya’nın başkenti Prag’daki gayriresmi AB Zirvesi sonrası yaptığı basın toplantısında Macron, zirvede Ukrayna-Rusya savaşını ve enerji meselesini ele aldıklarını belirtti.

Macron, ülkesinin Ukrayna’ya askeri ekipman desteğini anımsatarak, Fransa’nın ek CAESAR obüsleri gönderilmesine ilişkin bazı Avrupalı ortaklarıyla çalışmaya devam ettiğini söyledi.

“(Zirvede) ayrıca Ukrayna’nın savaş çabalarını ve Rus saldırılarına karşı direnişi desteklemek için gerektiğinde en çok ihtiyaç duyduğu malzemeleri doğrudan sanayicilerimizden satın almasını sağlayacak özel fon oluşturma kararı aldık.” diyen Macron, bu fonu ilk etapta 100 milyon avroyla donatacaklarını belirtti.

Macron, Avrupa Birliği’nin (AB) Rus gazına bağlılığının azaldığına dikkati çekerek, AB’nin kullandığı Rus gazının toplam içindeki payının yaklaşık yüzde 30-35’ten bugün yüzde 7,5’e gerilediğini dile getirdi.

“Daha zor olacak, gelecek kış için hazırlanmalıyız.” diyen Macron, Avrupa’da özellikle elektrik ara bağlantılarını geliştirmeye devam etmeleri gerektiğini söyledi.

Macron, birçok Fransız’ın araçlarının akaryakıt deposunu doldurabilme kapasitelerine ilişkin endişelerini bildiğini ve bununla ilgili hükümetin harekete geçtiğini belirterek, halktan panik yapmamalarını istedi.

Hakkında yasa dışı menfaat sağlamak suçlamasıyla soruşturma açılan Elysee Sarayı Genel Sekreteri Alexis Kohler’in görevde kalmasını savunan Macron, İtalya konusunda da yeni başbakan kim olursa olsun onunla çalışacağını sözlerine ekledi.

IMF’den Ukrayna’ya 1,3 milyar dolarlık acil finansman desteği

Uluslararası Para Fonu (IMF), yeni “Gıda Şoku Penceresi” kapsamında Ukrayna’ya 1,3 milyar dolarlık finansman desteğinin onaylandığını bildirdi.

IMF’den yapılan açıklamada, IMF İcra Direktörleri Kurulunun Ukrayna’ya yönelik acil finansman desteğini onayladığı belirtildi.

Açıklamada, Ukrayna’nın acil ödemeler dengesi ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olmak amacıyla yeni “Gıda Şoku Penceresi” kapsamında ülkeye 1,3 milyar dolarlık ödeme yapılacağı kaydedildi.

Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı savaşta 7 aydan fazla sürenin geride kaldığı anımsatılan açıklamada, savaşın insani ve ekonomik kayıplarının çok büyük olmaya devam ettiği ve bunun da büyük ve acil mali ve dış finansman ihtiyaçlarını beraberinde getirdiği belirtildi.

Açıklamada, nüfusun kitlesel olarak yer değiştirdiği, konut ve temel altyapının yok edildiği bir ortamda Ukrayna ekonomisinin 2022’de yüzde 35 daralmasının beklendiği bildirildi.

IMF’nin açıklamasında, Ukraynalı yetkililerin son derece zorlu koşullarda önemli ölçüde makro-finansal istikrarı sağladıkları için kayda değer bir takdiri hak ettikleri vurgulandı.

IMF İcra Direktörleri Kurulu, 5 Ekim’de acil durum finansman araçları kapsamında “Gıda Şoku Penceresi” programını onaylamıştı.

Fondan yapılan açıklamada, yeni finansman penceresinin, küresel gıda kriziyle ilgili acil ödeme dengesi ihtiyacıyla karşı karşıya kalan ülkeler için acil durum finansmanına ek erişim sağlayacağı bildirilmişti. Açıklamada, yeni finansman penceresinin bir yıl süreyle geçerli olacağı kaydedilmişti.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *