İngiltere’nin ‘sömürgeci geçmişi’ne dair tartışmalar alevlendi

İngiltere’nin ‘sömürgeci geçmişi’ne dair tartışmalar alevlendi

2. Elizabeth’in ölümü İngiltere’ye yakın çevrelerce üzüntüyle karşılanırken İngiltere’nin sömürgeci yapısı ise tekrar tartışma konusu olmaya başladı.

Tahta geçtiği 1952’de dünya nüfusunun üçte birinden fazlası sömürge konumunda bulunan İngiltere, 2. Elizabeth döneminde eski “sömürgeci” görüntüsünden uzak bir imaj sergilese de kraliçe bu mirasla ilişkilendiriliyor.

İngiliz sömürgesi Hindistan’da yolun ismi ve heykel değiştirildi

Hindistan başta olmak üzere eski sömürge ülkeleri 2. Elizabeth’in ölümü ve oğlu 3. Charles’ın tahta geçmesiyle İngiltere’nin bu devletlerle ilişkileri ve tarihe dair söylemlerinde yeni bir dönemin başlaması gerektiği görüşünü savunuyor. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Elizabeth’in ölümünden sadece saatler önce eski İngiltere Kralı 5. George’un anısına “Kral Yolu” adı verilen bir bulvarın, adının değiştirildiği törende yaptığı konuşmada, Hindistan’ı sömürge dönemine dair bağlarını koparmaya çağırdı. Modi, Kral Yolu’nun “kölelik sembolü” olduğunu vurgulayarak yeni adıyla Kartavya Yolu ile yeni bir tarih yaratıldığını savundu.

İngiltere’nin en büyük sömürgelerinden olan Hindistan’da İngiliz yönetimindeki döneme ait izler silinmeye devam ederken, yeni adıyla Kartavya Yolu’nda sömürge dönemini çağrıştıran eski İngiltere Kralı 5. George anıtının yerine ise Hint özgürlük savaşçısı Subhas Chandra Bose heykeli yerleştirildi.

Hindistanlı tarihçi Kapil Komireddi ise İngiliz monarşisinin “bugün Hintlilerle hiç alakası ve Hintliler için hiçbir önemi olmadığını” belirtti. Komireddi, Hindistan’ın kendine geldiği ve yükselen bir güç olduğunu vurgulayarak “Hindistan, İngiltere’den çok şey kazanabilir, ancak İngiltere Hindistan’dan çok daha fazlasını kazanabilir.” dedi.

Sömürgeci tarihle ‘uzlaşma’ fikri!

İngiltere tarihi sömürgecilik, kölelik, zorla çalıştırma ve ölümlerle ilişkilendirilirken 2. Elizabeth’in ölümüyle başlayan yeni dönemde ülkenin geçmişiyle yüzleşmesi tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Wisconsin-Madison Üniversitesi’nde Güney Asya Tarihi Profesörü Mou Banerjee, hükümdar olarak Elizabeth’in Güney Asya’nın sömürgeleştirilmesinden ayrı tutulamayacağını vurguladı. Banerjee, Hindistan’ın bağımsızlığından 5 yıl sonra Elizabeth tahta çıkmasına rağmen, çoğu Hintlerin kraliçenin yaşamında sömürgecilik dönemine dair pişmanlık ifadelerini duymayı beklediğini ancak onun sadece “tarih yeniden yazılamaz” ifadeleriyle konuyu geçiştirdiğini dile getirdi.

“Köleleştirme tarihiyle, sömürgeleştirme tarihiyle uzlaşmamızın zamanı geldi.” ifadesini kullanan Banerjee, “Britanya İmparatorluğu’nun üzerinde güneş hiç batmaz derler. Sanırım Kraliçe 2. Elizabeth’in ölümüyle battı” dedi.

‘İngiltere Afrikalılardan özür dilemedi’

Batı Hint Adaları Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kalkınma Araştırmaları Enstitüsü eski direktörü Opal Palmer Adisa da 2,2 milyondan fazla kölenin Karayipler’deki İngiliz kolonilerine götürüldüğünü hatırlatarak İngiltere’nin Afrikalılardan henüz özür dilemediğini belirtti.

Adisa, Jamaika’da çocuklara köleliğin anlatıldığı derslerde bile hala İngiliz yönetimi altında neler olduğuna dair ayrıntılara yer verilmediğine dikkati çekerek, “İngilizlerin imaları ve korkunç eylemleri hiçbir zaman tasvir edilmedi.” dedi.

İngiltere’nin Kenya’daki gözaltı kamplarında işkence

Yüz yıllar boyunca dünyanın önemli bir bölümüne hükmeden İngiltere’den toplamda 65 ülke ayrılarak bağımsızlığını eline alırken bunlardan bir kısmı ise 2. Elizabeth döneminde gerçekleşti. Uzmanlar, Elizabeth’in sömürgecilikle ilişkilendirilmesinin yanı sıra bu sebeple “dekolonizasyonu” da temsil ettiğini öne sürüyor.

Vanderbilt Üniversitesi’nde Afrika Çalışmaları Profesörü Moses Ochonu ise NPR’ye verdiği demeçte, Elizabeth’in bir yüzünün sömürgeciliği diğer yüzünün ise sömürge ülkelerinin bağımsızlığını kazandığı “dekolonizasyonu” temsil ettiğini kaydetti. Ochonu, 2. Elizabeth döneminde 20’den fazla ülkenin bağımsızlık kazandığına işaret ederken bu sebeple kraliçe hakkında kafasının da biraz karışık olduğunu dile getirdi.

Ochonu, İngiltere’nin Kenya’daki gözaltı kamplarınca birlerce kişiye işkence yaptığını belirterek ülkenin suçlarını hiçbir zaman tam olarak açıklamadığına dair hislere sahip olduğunu ifade etti.

Hindistan, İngiltere’den özür ve tazminat bekliyor

Sömürge döneminde topraklarından çıkarılan Kenyalılar, ağustosta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde (AİHM) İngiltere’ye karşı dava açarken çok sayıda eski sömürge ülkesi İngiltere’den bu döneme dair özür ve tazminat gibi bir adım atmasını bekliyor.

İngiltere’nin deniz aşırı eski sömürgelerinden Hindistan’da Pencap eyaletinden götürülen ve bir dönem dünyanın en büyük elması olarak tanımlanan “Koh-i-Noor” adlı elması iki ülke arasında sömürge dönemine dair en hararetli konuların başını çekiyor.

Hint milletvekili ve yazar Shashi Tharoor ise İngiltere’nin sömürgeci geçmişinin kefareti olarak en azından “Koh-i-Noor” isimli 100 milyon sterlin değerindeki elması iade etmesi gerektiğini savunuyor. Tharoor, 105 karatlık elmasın İngiltere’de bulunmasının sömürgeci döneme atıfta bulunduğu yorumunu yaparken “En azından sembolik bir kefaret jesti olarak (elmas) iade edilene kadar elmas sömürgeciliğin gerçekte ne anlama geldiğine dair ganimet, yağma ve zimmete para geçirmenin kanıtı olarak orada kalacaktır.” ifadelerini kullandı.

Koh-i-Noor”, ilk olarak Kraliçe Aleksandra’nın tacında kullanılmıştı.

Kraliçenin cenazesi

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth, 8 Eylül Perşembe günü yaz tatilini geçirdiği İskoçya’nın Aberdeenshire bölgesindeki Balmoral Kalesi’nde hayatını kaybetmişti. Kraliçe’nin cenaze töreni, 19 Eylül Pazartesi günü İngiltere’nin başkenti Londra’daki Westminster Abbey Kilisesi’nde düzenlenecek.

Buradaki törenin ardından Kraliçe’nin naaşı, İngiliz Kraliyet ailesinin daimi konutlarından biri olan Windsor Kalesi’ndeki St. George Şapeli’ne nakledilecek ve defin işlemi burada gerçekleşecek.

İngiltere kralı 3. Charles

Kuzey İrlanda’daki Hillsborough Kalesi’ne bugün yaptığı ziyaretin canlı yayınlandığı videoda, Kral 3. Charles’ın, ziyaretinin ardından ziyaretçi defterine 13 Eylül yerine yanlışlıkla 12 Eylül tarihini attığını söylediği görüldü. Kral 3. Charles, eşi Camilla’nın yanlış tarihi imzaladığını hatırlatmasının ardından elindeki kalemin mürekkep akıtmasına sinirlenerek, “Bu kahrolası şeye tahammül edemiyorum.” dedi. Videoda Kral 3. Charles’ın, eline mürekkep bulaşmasının ardından odayı terk ettiği ve deftere imzayı eşi Camilla’nın attığı görüldü.

Kral 3. Charles tahta çıkma töreninde imza atarken yardımcılarına kızgın bir ifadeyle masada elini koyacağı yerin boşaltılması talimatını verirken görüntülenmiş ve bu anlar sosyal medyada gündem olmuştu.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *