Zengin kaynaklarıyla Batı’nın gözdesi bir Afrika ülkesi: Kongo

Zengin kaynaklarıyla Batı’nın gözdesi bir Afrika ülkesi: Kongo

Coğrafi olarak Afrika kıtasının merkezinde bulunan ve kıtanın en geniş ormanlık alanına sahip olması nedeniyle Afrika’nın “akciğeri” olarak bilinen Kongo Demokratik Cumhuriyeti (KDC), sahip olduğu zengin kaynaklarına rağmen yüzde 60’ın üzerinde bir yoksulluk oranına sahip.

Belçika’dan bağımsızlığını 30 Haziran 1960’ta kazanan KDC, sahip olduğu ormanları, zengin yer altı kaynakları ve yaklaşık 100 milyon nüfusuyla kıtada ön plana çıkıyor.

Kongo Cumhuriyeti, Orta Afrika Cumhuriyeti, Güney Sudan, Uganda, Ruanda, Burundi, Tanzanya, Angola ve Zambiya’nın çevrelediği ülke, 2 milyon 344 bin 885 kilometrekarelik yüzölçümüne sahip.

Nüfusunun çoğunluğu Bantu etnik grubundan oluşan ülke, Mongo, Lumba, ve Mangbetu-Azande gibi Afrika’nın kadim yerlilerine ev sahipliği yapıyor.

Acılarla dolu kanlı sömürge dönemi

Ülke, uluslararası hukuka aykırı olarak 1885’de Belçika Kralı 2. Leopold’a “özel mülk” olarak tahsis edildi.

“Kongo kasabı” olarak da bilinen 2. Leopold’un, KDC’de açlık ve sefalete mahkum ettiği insanların yanı sıra 10 milyon kişinin ölümüne sebep olduğu belirtiliyor.

İkinci Leopold, insanlık dışı uygulamalara isyan eden Kongoluları ateşli silahlarla bastırmakla kalmayıp gereksiz mermi kullanımını engellemek için kullanılan her mermi karşılığında bir Kongolunun organının getirilmesini zorunlu kıldı.

O dönemde bölgeye giden gazeteciler aracılığıyla elleri kesilmiş çoğunluğu çocuk, binlerce kişinin fotoğrafları dünya basına yansıdı.

Belçika sömürgesi altında 10 milyon kişi açlık ve sefaletten öldü

“Kongo kasabı” olarak da adlandırılan 2. Leopold’un, KDC’de açlık ve sefalete mahkum ettiklerinin yanı sıra 10 milyon kişinin ölümüne sebep olduğu belirtiliyor.

KDC’de milyonlarca kişinin ölümüne sebep olan kanlı uygulamalara uluslararası kamuoyundan tepkiler üzerine 2. Leopold 1908’de şahsi mülkü olan KDC’nin idaresini Belçika devletine bırakmak zorunda kaldı.

Ülke yönetimi ve idaresi Belçika yönetimine bırakılsa da bölgedeki kanlı ve acımasız uygulamalar değişmedi ve bölge halkı acımasızca köleleştirilmeye devam edildi.

Sömürülen tüm ülkelerde başlayan bağımsızlık taleplerine ve uluslararası baskılara karşı gelemeyen Belçika, 1959’da KDC’den ani şekilde çıkarak ülkeyi çatışma ortamıyla baş başa bıraktı.

Bağımsızlığını 30 Haziran 1960’ta elde eden KDC’nin ilk lideri Patrice Lumumba milli politikaları sebebiyle eski sömürgecisi Belçika’nın müdahalesiyle karşılaştı.

Bağımsızlık sonrası

Uluslararası baskılara dayanamayan Belçika sömürge yönetimi, bir grup askerini bölgede bırakarak çatışmalara teslim ettiği ülkeden ani bir kararla çekildi.

Belçika’nın çekilmesinin ardından, 30 Haziran 1960’da bağımsız Kongo Demokratik Cumhuriyeti kuruldu, ilk başbakanlık görevi bağımsızlık mücadelesinin en önemli ismi Patrice Lumumba’ya verildi.

KDC’nin ilk Başbakanı öldürüldü, cesedi asitle yok edildi

Başbakan Lumumba, Belçika’yı rahatsız eden “milli uygulamaları” nedeniyle devrilerek, Belçikalı askerlerin kontrolündeki askeri birlik tarafından 17 Ocak 1961’de kurşuna dizilerek öldürüldü. Akabinde cesedi asit dökülerek eritildi.

Belçika hükümeti, 1961’de öldürülen KDC’nin ilk Başbakanı Patrice Lumumba’nın asitte yok edilen cesedine ait birkaç kemik parçasını ailesine iade edeceğini açıklamıştı.

Lumumba’dan kalan parçaların iadesi için 20 Haziran’da Belçika’nın başkenti Brüksel’deki Egmont Sarayı’nda tören düzenlenecek.

Lumumba, KDC’nin Haziran 1960’ta Belçika’dan bağımsızlığını kazanmasından sonra ülkenin ilk başbakanı olmuş, yaşanan iç karışıklığın ardından, ayrılıkçı bir grup tarafından kurşuna dizilerek infaz edilmişti.

Lumumba’yı infaz eden gruba Belçikalı güvenlik görevlilerinin danışmanlık yaptığı, KDC’li liderin cesedinin parçalara ayrılarak sülfürik asitte eritildiği yıllar sonra ortaya çıkmıştı.

Belçikalı yetkililerden polis müdürü Gerard Soete, 1999’da Lumumba’nın öldürülmesine yardım ettiğini kabul etti. Soete, bu olay sırasında Lumumba’nın biri altın kaplama birkaç dişini ve el parmak kemiklerini alarak yıllarca sakladığını itiraf etmişti.

Belçika parlamentosu, 2001’de bazı Belçikalı yetkililerin Lumumba’nın ölümünden “ahlaken sorumlu” olduğu sonucuna varmış, bir yıl sonra da hükümet bu ülkeden resmen özür dilemişti.

2000’de ölen Soete hakkında hiçbir zaman dava açılmadı. Soete, Lumumba’dan kalan parçaları ölene kadar sakladı. Soete’nin kızı Godelive Soete 2016’da bir Belçika dergisinin muhabiriyle yaptığı röportajda Lumumba’nın dişlerinden birini göstermişti. Bunun üzerine Godelive Soete’nin evinde arama yapan polis, Lumumba’nın kalıntılarına el koymuştu.

Lumumba’nın ardından Mobutu

Lumumba’nın yardımcılarından Joseph Mobutu, 1965’de darbe ile yönetim ele geçirerek ülkeyi 32 yıl boyunca “demir yumrukla” yönetti.

Milli politikalar güderek, ülkedeki tüm yabancılara ait işletmeleri kamulaştıran Mobutu, sömürgecilerin izlerini silmek için ülkenin ismini 1971’de Zaire olarak değiştirdi. Ülkeyi kan gülüne çeviren 2. Leopold’dan ismini alan başkent Leopodville’ye ise Kinşasa adını verdi.

Mobutu, 1997’de görevden dış güç kaynaklı ayaklanmalarla görevden el çektirildi ve yerini Che Guevara’nın yakın arkadaşı Sosyalist-Marksist Laurent-Desire Kabila’ya bıraktı.

Kabila ilk iş olarak ülkenin ismini tekrar Kongo Demokratik Cumhuriyeti yaptı.

Militan bir Marksist olmasına rağmen iktidarı boyunca Avrupalılarla yakın ilişkiler kuran Kabila, 6 Ocak 2001’de koruması tarafından öldürüldü.

Kabila’nın ölümünün ardından oğlu Joseph Kabila, Başkanlık koltuğuna oturarak ülkeyi 2019 yılına kadar yönetti.

10 Ocak 2019 itibarıyla, Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin başkanı Félix Tshisekedi seçildi. KDC’de ana muhalefet partisi UDPS’nin lideri ve adayı Felix Tshisekedi, oyların yüzde 38,57’sini alarak cumhurbaşkanı seçildi. Bağımsız Ulusal Seçim Komisyonu tarafından açıklanan geçici sonuçlara göre, 30 Aralık’ta yapılan seçime katılım oranı yüzde 47,56 oldu. Felix Tshisekedi’nin babası Etienne Tshisekedi de Kasım 2011’de mevcut Cumhurbaşkanı Joseph Kabila’ya karşı yarışmıştı. Babasının Şubat 2017 yılındaki ölümü üzerine partinin başına geçen 55 yaşındaki Felix Tshisekedi’nin 5 çocuğu bulunuyor.

KDC’nin doğusunda devam eden çatışmalar

Ülkenin doğusundaki Kuzey-Kivu, Güney-Kivu ve Ituri eyaletlerinde faaliyet gösteren isyancı gruplarla birçok kez barış anlaşması imzalanmasına rağmen bölgede çatışmalar devam ediyor.

Ülkenin doğusu, uzun yıllardır, altın ve kobalt gibi madenlerin kontrolünü sağlamaya çalışan silahlı grupların saldırıları ve çatışmalarına sahne oluyor.

2019’da seçilen Cumhurbaşkanı Felix Tshisekedi tarafından, şiddet olaylarının tırmanışta olduğu ülkenin doğusu Kuzey Kivu ve İturi eyaletlerinde 7 Mayıs 2021’de askeri kuşatma ilan edilerek yönetimdeki siviller görevden alınarak yerlerine askerler atandı.

Ülkenin doğusunda faaliyet gösteren isyancı saldırılarda 2014’ten bu yana binlerce sivilin öldüğü tahmin ediliyor.

Kobalt zengini KDC’nin ekonomisi

Sahip olduğu geniş ormanlık alanları ve doğal kaynaklarıyla dünyanın en zengin ülkeleri arasında gösterilen KDC, sömürge dönemi ve sonrasında yaşanan iç karışıklıklar nedeniyle ekonomik olarak beklenen seviyeyi yakalamadı.

Ancak iç karışıklıklara rağmen ülke ekonomisi 2002’den 2019’a kadar her yıl ortalama yüzde 6 büyüdü.

Yüzde 60’ı tropikal yağmur ormanlarıyla kaplı ülkede bulunan Kongo Nehri de elverişli geniş topraklarda tarım imkanı sunuyor.

Petrol, bakır, altın, elmas, kobalt, koltan, çinko, demir gibi madenleri ve tarıma elverişli geniş toprakları bulunan ülkede, 180 milyon varil petrol rezervi olduğu ifade ediliyor.

Elektrikli otomobillerde, cep telefonlarına, tabletlerine, dizüstü bilgisayarlarına ve diğer taşınabilir elektronik cihazlarına enerji sağlamak için şarj edilebilir bataryaların en önemli bileşenini oluşturan Kobalt madeninin yaklaşık yüzde 60’ı KDC’de çıkarılıyor.

Kongo-Türkiye ilişkileri

Mart 2010’da dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ilk Cumhurbaşkanı düzeyinde ziyaretiyle ivme kazanan Türkiye-KDC ilişkileri her geçen gün daha da ilerliyor.

Türkiye’nin Kinsaşa’ya 2011’de Büyükelçilik açmasıyla 1 milyon dolar seviyesine ulaşan ikili ticaret hacmi, 2020 itibarıyla 165 milyon doları aştı.

Türkiye, KDC’den bakır ve mineral-değerli taşlar gibi ürünler ithal ederken KDC’ye ise başta gıda ürünleri olmak üzere beyaz eşya ve elektronik ürünler ihraç ediyor.

Türkiye Maarif Vakfı’nın, Ağustos 2017’den bu yana eğitim faaliyeti gösterdiği ülkede, çok sayıda Türk sivil toplum kuruluşu aktif olarak eğitim ve insani yardım çalışmaları yapıyor.

Türk Hava Yollarının, haftanın her günü yolcular için sefer düzenlediği Kinsaşa’ya, haftada bir gün de kargo seferi yapılıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20 Şubat 2022’de kalabalık bir heyetle Afrika turunun ilk durağı olarak Kongo’ya gitti. Heyette Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ile Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir de Kinşasa’ya geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Felix Tshisekedi’nin huzurunda, iki ülke arasında 7 anlaşma imzalandı. Bu kapsamda, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kongo Demokratik Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Askeri Çerçeve Anlaşması, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kongo Demokratik Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Nakdi Yardım Uygulama Protokolü, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kongo Demokratik Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Savunma Sanayi İşbirliği Anlaşması, Kinşasa Finans Merkezi İnşaatına İlişkin Mutabakat Zaptı, Altyapı ve Kongo Nehri ile Kolları Üzerinde Nehir Ulaşımı Zaptı, 1083 Kilometre Uzunluğunda Otoyol İnşaatı Mutabakat Zaptı ve Demiryolu Hattı İnşaatına İlişkin Mutabakat Zaptı” imza altına alındı.

Türkiye’nin şu anda Afrika’da Cezayir, Morityus, Mısır, Fas ve Tunus ile serbest ticaret anlaşmaları var. Gana, Sudan, Cibuti, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Kamerun, Çad ve Libya ile serbest ticaret anlaşması için müzakere sürecinde.

BM Genel Kurulundaki Rusya oylaması

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısına son vermesini ve askerlerini geri çekmesini talep eden BM Genel Kuruluna sunulan karar tasarısı için 3 Mart 2022’de yapılan oylamada, 17 Afrika ülkesi çekimser oy kullanırken 8 ülke oylamaya katılmadı.

Tasarı, 35 “çekimser” ve 5 “hayır” oyuna karşı 141 oyla kabul edilirken, 54 Afrika ülkesinden 28’i tasarıyı kabul etti. 17 Afrika ülkesi çekimser oy kullanırken 8 ülke oylamaya katılmadı, Eritre ise “hayır” oyu kullandı.

Afrika ülkelerinden Rusya ile güçlü bağları olan Kongo, Cezayir, Angola, Burundi, Güney Afrika Cumhuriyeti, Senegal, Uganda, Ekvator Ginesi, Namibya, Mozambik, Madagaskar, Mali, Sudan, Güney Sudan, Orta Afrika Cumhuriyeti, Tanzanya ve Zimbabve, Rusya’nın Ukrayna’ya savaş açması konusunda “çekimser” kaldı. Burkina Faso, Esvatini, Etiyopya, Kamerun, Gine, Gine Bissau, Fas ve Togo ise oylamaya katılmadı.

Kongo’da düşen helikopterde 8 barış gücü askeri öldü

29 Mart 2022’de Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde düşen BM’ye ait helikopterdeki 8 barış gücü askeri öldü. BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, yaptığı açıklamada, arama kurtarma çalışmaları sonucu helikopterde bulunan 8 barış gücü askerinin de hayatını kaybettiğini üzüntüyle öğrendiklerini bildirdi.

Dujarric, helikopterdeki 6 askerin Pakistan, bir askerin Rusya, diğer askerin ise Sırbistan’dan olduğunu ve BM barış gücü askerlerini taşıyan helikopterin son günlerde Kongo ordusu ve 23 Mart Hareketi (M23) adlı silahlı grup üyeleri arasındaki çatışmaların yaşandığı Tshanzu bölgesinde keşfe çıktığını ifade etti.

Kuzey Kivu Eyalet Vali Sözcüsü Sylvain Ekenge ise BM barış gücü askerlerini taşıyan helikopterin M23 adlı isyancı grup tarafından düşürüldüğünü söylemişti. Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin doğusunda 2 gündür Kongo ordusu ile bazı bölgelerin kontrolünü ele geçirmeye çalışan M23 üyeleri arasında şiddetli çatışmalar yaşanıyordu.

Ebola salgını ilan edildi

23 Nisan 2022’de Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin Ekvator eyaletinde Ebola salgını ilan edildi. Sağlık Bakanı Jean-Jacques Mbungani, yaptığı açıklamada, Ekvator eyaletinin başkenti Mbandaka şehrinde hayatını kaybeden 31 yaşındaki erkek hastada Ebola virüsünün tespit edildiğini doğruladı. Şimdiye kadar 74 temaslı kişinin karantinaya alındığını belirten Mbungani, Ekvator eyaletinde Ebola salgının ilan edildiğini duyurdu.

Bir tür kanamalı ateşe yol açan Ebola virüsü, ilk kez 1976’da Sudan’ın Nzara ve KDC’nin Yambuku kentlerinde eş zamanlı salgınlarla ortaya çıkmıştı. KDC’deki salgın, Ebola Nehri yakınında bir köyde başladığı için hastalığa bu nehrin ismi verilmişti.

Ebola virüsü, Aralık 2013’te Batı Afrika’da yayılmıştı. Gine, Liberya ve Sierra Leone’de 2014-2017 döneminde görülen salgında 30 bin kişiye virüs bulaşmış ve hastaların 11 binden fazlası ölmüştü.

Altın madenine silahlı saldırı

Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin Ituri eyaletindeki Blakete-Plitu maden sahasına silahlı gruplarca saldırılar düzenlendi. Kongo’nun doğusundaki Ituri eyaletinde 9 Mayıs 2022’de isyancılarca maden sahasına düzenlenen saldırıda en az 36 kişi hayatını kaybetti. Ölenler arasında 4 aylık bir bebek de bulunuyordu.

KDC’nin Ruanda, Uganda ve Burundi sınırının bulunduğu doğusu, 20 yıldır altın ve kobalt gibi madenlerin kontrolünü sağlamaya çalışan silahlı grupların saldırı ve çatışmalarına sahne oluyor.

Belçika kralı Kongo’da

Belçika Kralı Philippe’in sömürge döneminin izlerini silme umuduyla Kongo Demokratik Cumhuriyeti’ne (KDC) yaptığı resmi ziyaret, Belçika’nın kanlı sömürgeci geçmişini yeniden gündeme getirdi.

8 Haziran 2022’de, KDC Cumhurbaşkanı Felix Tshisekedi ve hükümet yetkililerince başkent Kinşasa’da resmi törenle karşılanan Kral Philippe’ye, genelde yabancı liderleri havalimanı önünde ve başkent sokaklarında bayraklarla, flamalarla karşılayan Kongolular ilgi göstermedi.

“Kongo kasabı” olarak da adlandırılan Belçika’nın eski kralı 2. Leopold’un, KDC’de açlık ve sefalete mahkum ettiklerinin yanı sıra 10 milyon kişinin ölümüne sebep olduğu belirtiliyor.

KDC’de milyonlarca kişinin ölümüne sebep olan kanlı uygulamalara uluslararası kamuoyundan tepkiler üzerine 2. Leopold 1908’de şahsi mülkü olan KDC’nin idaresini Belçika devletine bırakmak zorunda kalmıştı.

Belçika’nın ünlü “kesik el” çikolatası. Kralı II. Leopold döneminde kauçuk üretiminde “yeteri kadar” çalışmayan Kongo halkının elleri kesilir. El kesme cezası hem “ucuz” hem de korkutucudur. Kesilen eller “prim” almak maksadıyla görevliler tarafından bir sepette saklanır. 1906 yılında bir gün içinde tam 1308 kesik sağ elin sömürge valisine verildiği söyleniyor.

Ülke profili

Resmi Adı: Kongo Demokratik Cumhuriyeti

Yönetim Biçimi: Parlamenter Demokrasi

Bağımsızlık Tarihi: 30 Haziran 1960 (Belçika’dan)

Başkent: Kinşasa (9.4 milyon)

Yüzölçümü: 2.344.458 km2

Nüfusu: 85.6 milyon (2019)

Nüfusun Etnik Dağılımı: Pek çok farklı etnik gruptan oluşan ülkede nüfusun yaklaşık yarısını Kongo, Mongo, Luba, Mangbetu-Azande kabileleri oluşturmaktadır.

İklimi: Ülke genelinde tropikal iklim hakim olup, ekvator bölgesindeki nehir havzaları sıcak ve nemli, doğu ve güney bölgeleri daha kuru ve soğuktur.

Coğrafi Konumu: Orta Afrika’nın ortasında yer almaktadır.

Komşuları: Angola (2.646 km), Zambiya (2.332 km), Orta Afrika Cumhuriyeti (1.747 km), Kongo (1.229 km), Uganda (877 km), Güney Sudan (714 km), Tanzanya (479 km), Burundi (236 km), Ruanda (221 km), kıyı şeridi (32 km).

Dil: Fransızca, Lingala, Svahili, Kikongo, Çiluba

Din: %70 Hristiyan, %10 Müslüman, %10 Kimbanguist, %10 Yerel inançlar ve diğerleri

Ortalama Yaşam Süresi: 58.1 yıl (2018)

Okuma-Yazma Oranı: %77 (2016)

Para Birimi: Kongo Frangı

Millî Gelir: 42.692 milyar dolar (2018 IMF)

Kişi Başı Ortalama Milli Gelir: 478 dolar (2017 IMF)

İşsizlik Oranı: %11 (2017)

Enflasyon Oranı: %41.5 (2017)

Reel Büyüme Hızı: %3.4 (2017)

Yoksulluk Oranı: %63 (2014)

İhracat Ürünleri: Bakır, kobalt, ham petrol, elmas, kalay, ağaç ve ağaç ürünleri

İthalat Ürünleri: İlaç, petrol yağları, inşaat malzemeleri, kümes hayvanı eti, motosiklet, telefon cihazları, motorlu taşıtlar

Başlıca Ticaret Ortakları: Çin, Zambiya, Suudî Arabistan, Güney Kore, Belçika, Güney Afrika Cumhuriyeti, Hindistan, Fransa

Kaynak: İnsamer

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *