Siyonist bakanın ‘provokatif’ sözlerine tepki

Filistin Dışişleri Bakanlığı, işgalci Dışişleri Bakanı Lapid’in, Doğu Kudüs’ün etrafı surlarla çevrili Eski Şehir bölgesinin ana girişi olan Bab el-Amud (Şam Kapısı) kapısındaki kışkırtıcı açıklamalarına tepki gösterdi. İsrail polisi de, Şam Kapısı çevresinde toplanan Filistinlilere sert müdahale etti.

İftar vaktinin ardından binlerce Filistinli, Eski Şehir’in sembolik girişi Şam Kapısı çevresinde toplandı. siyonist işgalci İsrail polisinden yapılan açıklamaya göre, Şam Kapısı bölgesindeki olaylarda “polise yabancı madde atma, kamu düzenini bozma ve kışkırtma” gibi suçlamalarla 3 Filistinli gözaltına alındı. İsrail polisi, görüntü kayıtlarının incelenmesi sonucunda gözaltına alınan kişilerin artabileceği mesajını verdi. Açıklamanın ardından İsrail polisinin iki kişiyi daha gözaltına aldığı görüldü.

Filistin Kızılayından yapılan açıklamaya göre, İsrail polisinin müdahalesinde çoğu darbedilerek 19 Filistinli yaralandı, dördü hastaneye kaldırıldı.

Bazı Filistinliler ve İsrail polisi arasında sözlü sataşmalar ve arbede yaşandı. İşgalci İsrail polisi, Filistinlilere copla müdahale etti. Polisin bulunduğu noktalara zaman zaman plastik şişe gibi yabancı maddeler atıldı.

Göstericiler arasında gizlenen sivil İsrail güçleri

Filistinli göstericilerin arasına gizlenen ve “mustaribin” olarak bilinen sivil giyimli İsrail kuvvetleri bazı Filistinlileri gözaltına alırken, polis ses bombası kullandı. İsrail polisine bağlı atlı birlikler de Eski Şehir surları çevresinde Filistinlileri alandan uzaklaştırmak için kullanıldı.

İsrail, ramazan ayının yaklaşmasıyla işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te gerilimin kontrolden çıkmasından endişe ediyor.

Ramazana girerken 11 İsraillinin öldürüldüğü saldırılar

Ramazan ayının başlamasından hemen önce, siyonist İsrail’in farklı kentlerinde 22 ile 29 Mart arasında art arda saldırılar yaşandı ve toplam 11 İsraillinin öldürüldüğü saldırılar, İsrail işgali altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de İsrail’in baskısının artmasın ve bu da gerginliğin had safhaya çıkmasına neden olmuştu.

Tel Aviv yönetimi İsrail içinde ve işgal altındaki Filistin topraklarında artan saldırıların ardından “Dalgakıran” adını verdiği bir operasyon başlatarak onlarca Filistinliyi gözaltına alırken, baskınlar sırasında biri çocuk 3 Filistinli de İsrail güçlerince şehid edilmişti.

Cenin kentinde düzenlenen gözaltı operasyonlarında, bazı Filistinlilerin İsrail askerlerine ateşle karşılık vermesi sonucu biri ağır 4 işgalci askeri de yaralanmıştı.

İsrail, Müslümanların yaşadığı Şeyh Cerrah’ı boşaltmaya çalışıyor

İşgal altındaki Doğu Kudüs’teki Eski Şehir bölgesi, özellikle Şam Kapısı’nda İsrail polisinin geçen yıl ramazan ayındaki uygulamaları, Şeyh Cerrah Mahallesi’nde Filistinlilerin evlerinden zorla çıkarılması karşısındaki tepkiyle birleşmişti.

İsrail polisinin, Mescid-i Aksa’ya akşam saatlerinde müdahale etmesiyle, Mayıs 2021’de Filistin coğrafyasında toplumsal olaylar patlak vermiş, artan gerginlik, İsrail’in Gazze’ye saldırısıyla sonuçlanmış ve dünya gündemine gelmişti.

BM, İsrail aleyhine sembolik eylemler

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi, 1 Nisan’da, Doğu Kudüs dahil işgal altındaki Filistin topraklarında ve Golan Tepeleri’ndeki Yahudi yerleşimcilerin eylemlerinin kınandığı tasarı da dahil Filistin lehinde sunulan 3 karar tasarısını kabul etti.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nce Konseyin 49’uncu oturumuna sunulan raporda, Yahudi yerleşim birimlerinin sayısındaki artış, yerleşimcilerin hak ihlalleri ve yerleşim bölgelerinde yıkılan özel mülklere geniş yer ayrıldı.

1 Kasım 2020-31 Ekim 2021 arasındaki yasa dışı yerleşim faaliyetlerinin ele alındığı raporda, İsrail’in Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te yerleşim sayılarını artırdığı bilgisi paylaşıldı.

Raporda, İşgal altındaki Filistin topraklarında İsrail’in yıktığı özel mülk sayısının, şimdiye kadar BM’nin kaydettiği en yüksek rakama ulaştığı belirtilirken İsrail Güvenlik Güçlerinin yerleşimci şiddeti karşısında Filistinlileri korumadığı kaydedildi.

Batı Şeria ve Doğu Kudüs’teki yerleşimci şiddetinin de rekor artış gösterdiği, söz konusu zaman aralığında yerleşimcilerin Filistinlilere yönelik 502 şiddet vakasının kaydedildiği belirtildi.

Bu dönem içinde İsrail Güvenlik Güçlerinin Filistinlilere yönelik şiddeti sonucu Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te 70 Filistinlinin yaşamını yitirdiği, 14 bin 90 Filistinlinin yaralandığı raporlandı.

Raporda ayrıca, İsrail’in yerleşim politikasının, uluslararası insan hakları hukukuna karşı olduğu vurgulanırken bu tür eylemlerin savaş suçu işlemeye kadar tırmanabileceği uyarısı yapıldı.

Konseyin 49’uncu oturumunda görüşülen 34 tasarı

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi, İsviçre’deki BM Cenevre Ofisi‘nde, 1 Nisan’da Konseyin son gününde, Pakistan’ın İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) adına Filistin lehine sunduğu, ilk tasarı “Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkı” tasarısı görüşüldü.

Tasarıyla ilgili konuşmaların ardından 47 üyeli konseyde oylamaya geçildi. İsrail aleyhindeki karar tasarısı 3 çekimser, 3 aleyhte ve 41 lehte oyla kabul edildi.

Konseyde yine Pakistan’ın İİT adına sunduğu ve Doğu Kudüs de dahil olmak üzere İşgal Altındaki Filistin Topraklarındaki ve işgal altındaki Suriye Golan’daki İsrail yerleşimcilerin eylemlerinin kınandığı tasarı da 5 çekimser, 4 aleyhte ve 38 lehte oyla kabul edildi.

İİT’nin son tasarısı, “İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri’ndeki insan hakları durumuna” ilişkin tasarı da Konseyden 3 çekimser, 15 aleyhte ve 29 lehte oyla geçti.

Konsey’de dün de Pakistan’ın İİT adına sunduğu “Doğu Kudüs de dahil olmak üzere işgal altındaki Filistin topraklarındaki insan hakları durumu, hesap verebilirlik ve adalet sağlama yükümlülüğü” başlıklı karar tasarısı, 37 evet, 3 hayır ve 7 çekimser oyla kabul edilmişti.

Böylelikle dün ve bugün İsrail aleyhinde ve Filistin lehinde sunulan 4 karar tasarısı da Konsey’de oylanarak kabul edildi.

Rudeyne: İsrail ramazanda gerilimi artıracak

Filistin resmi ajansı WAFA’nın haberine göre, Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne, siyonist işgalci İsrail güçlerinin Müslümanların yaşadığı Cenin kentinde düzenlediği operasyonlarda 3 Filistinliyi şehid etmesiyle ilgili yazılı açıklama yaptı.

Ebu Rudeyne, “İsrail’in, mübarek ramazan ayının başlangıcına denk gelecek şekilde gerilimi tehlikeli biçimde tırmandırması olayları patlama noktasına getirecektir. Bunu reddediyor ve şiddetle kınıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Ramazanda gerilimin düşürülmesi için başta ABD olmak üzere çeşitli uluslararası çabalar olduğunu belirten Ebu Rudeyne, buna rağmen İsrail yönetiminin “sistematik saldırılarını” sürdürdüğünü vurguladı.

İsrail’in politikasının, “uluslararası meşruiyet ve uluslararası hukuka karşı açık bir tehdit ve meydan okuma” olduğunu ifade eden Ebu Rudeyne, İsrail güçlerinin tüm bu tehlikeli uygulamaları durdurması gerektiğini söyledi.