Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, işgal altındaki bölgelerde İsrail’in yeni yasa dışı yerleşim yerlerini “zararlı ve uluslararası hukuka aykırı bulduklarını” belirterek, İsrail-Filistin meselesinde “iki devletli çözüme” vurgu yaptı.

Alman Bakan, İsrail, Filistin ve Ürdün’ü kapsayan bölge turunun ilk durağında Batı Kudüs’te İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid ile bir araya geldi. Görüşme sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında Baerbock, İsrail’in “Almanya’daki yeni hükümetin Tel Aviv’in güvenliği konusundaki dayanışmasına” güvenebileceğini söyledi.

Yahudi düşmanlığının birçok kökeni bulunduğunu ve bunlara aynı şekilde karşı çıkılması gerektiğini kaydeden Baerbock, ortak görevin “Almanya’da ve dünyada Yahudi düşmanlığına karşı mücadele” olduğunu belirtti.

İsrail-Filistin cephesinde güven oluşturucu adımların atılmasından memnuniyetini dile getiren Baerbock, görüşmede Orta Doğu barış sürecini de ele aldıklarını ifade ederek, “Statüko her zaman gerginliğin tırmanmasına yol açar. Her iki taraftaki insanlar arasında korkunç sonuçlarla umut olmadan, istikrar olmaz.” dedi.

Baerbock, dolayısıyla İsrail ile Filistin arasında iki tarafın da güven artırıcı adımları arttırması gerektiğini belirterek, siyasi seviyede görüşmelerin başlanmasının doğru yolda bir ilerleme olduğunu vurguladı. Filistinlilerle diyaloğun sürdürülmesi gerektiğini söyleyen Baerbock, “Alman hükümeti için müzakere edilmiş iki devletli çözümün, İsrailliler ile Filistinliler arasında güvenliği, barışı sağlamak için hala en iyi seçenek olduğunu” belirtti.

Alman Bakan, “İki devletli çözüm, İsrail devletinin güvenliği için en iyi ve sürdürülebilir garantidir.” ifadesini kullandı.

İsrail’in işgali altındaki bölgelerde yasa dışı yeni yerleşim birimlerinin inşasına ilişkin Almanya’nın tutumunun net olduğunu aktaran Baerbock, “Biz, bunu (yeni yasa dışı yerleşim yerlerini) zararlı ve uluslararası hukuka aykırı buluyoruz.” dedi.

Baerbock, Almanya’nın İsrail ile Filistin arasında doğrudan müzakerelerin başlaması için destek vermeye hazır olduğunu söyledi.

İran’ın nükleer programı hakkındaki bir soruya da Baerbock, “İran’ın masaya uzlaşı içinde oturmasını bekledikleri” yanıtını verdi.

Siyonist Bakan, Uluslararası Af Örgütü’nü eleştirdi

Ev sahibi Dışişleri Bakanı Lapid ise İsrail ile Almanya arasındaki dostluğun geçmişi inkar etmemeye dayandığını belirtti.

Baerbock ile Berlin’in de parçası olduğu İran’ın nükleer programına ilişkin uluslararası müzakereleri görüştüklerini aktaran Lapid, “Nükleer bir İran, sadece bölge için değil tüm dünya için bir tehdit. E-3 ülkeleri (nükleer görüşmelere katılan Avrupa ülkeleri), İran’ın nükleer program dışındaki tehdidini göz ardı edemez.” dedi.

Lapid, Uluslararası Af Örgütünün son raporunda İsrail yönetimini Filistinlilere karşı apartheid rejimi olarak tanımlamasını eleştirerek, “Irkçılığa herkesten fazla maruz kalmış bir halka yönelik apartheid ifadesinin kullanılması affedilemez ve kabul edilemez.” ifadesini kullandı.

İsrail Dışişleri Bakanı, Almanya ile ilişkilere verdikleri önemi vurgulayarak, iki ülke arasındaki dostluğun ekonomi, güvenlik ve siyasi bağlara dayandığını savundu.

‘Mevcut yerleşimler çerçevesinde inşa çalışmaları olacak’

Lapid, İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria’daki yasa dışı yerleşimlerine iki tarafın yaklaşımına ilişkin bir soruya verdiği yanıtta, görüş birlikleri olduğu gibi fikir ayrılıklarını da ele aldıklarını belirterek, şunları anlattı: “Bu hükümet ‘zarar verme’ siyasetini belirledi. Yani mevcut yerleşimler çerçevesinde inşa çalışmaları olacak. Ancak gelecekte iki devletli çözüm ihtimalini engelleyecek yeni bir yerleşim yeri yapılmayacak… Bu konuda, aynı fikirde olamayacağımız konusunda anlaştık.”

İsrail’in Filistinli 6 sivil toplum kuruluşunu (STK) “terör örgütü” listesine almasına da değinen Lapid, Alman Bakan ile Batı Şeria’da faaliyet gösteren STK’ların karşılıklı değerlendirilmesine ilişkin ortak bir çalışma yürütmek üzerine anlaştıklarını ifade etti.