Avrupa Konseyi Baş Sözcüsü ve İslam Karşıtlığı, Antisemitizm, Nefret Suçları Özel Temsilcisi Daniel Höltgen, Avusturya “Siyasal İslam Dokümantasyon Merkezi” tarafından Müslümanlara ait kurumların detaylı bilgilerinin yer aldığı, fişlemeyi andıran dijital haritanın kullanılmasının “Müslüman karşıtı ve ters etki oluşturma potansiyeline sahip olduğunu” öne sürdü.

‘Aşırıcılık’ uyarısı!

Höltgen, Avusturya’da Müslümanlara ait cami, dernek, eğitim merkezi gibi 600 kuruma ait detaylı bilginin yer aldığı “Islamlandkarte (İslam Haritası)” adı verilen dijital haritaya ilişkin yazılı açıklama yaptı. Höltgen, “Avusturya İslam Haritasının paylaşılması Müslüman karşıtı ve ters etki oluşturma potansiyeline sahip.” ifadesini kullandı. ‘Aşırıcılıkla’ mücadelenin iç güvenliğin önemli konularından biri olduğunu vurgulayan Höltgen, ancak Avusturya’da kamuoyuyla paylaşılan fişlemeyi andıran “İslam haritası” çalışmasının amacını aştığını ve bu nedenle potansiyel bir ters etkiye sahip olabileceğini kaydetti.

Haritanın ‘bu haline’ karşı çıktı

Höltgen, söz konusu çalışma nedeniyle ülkedeki Müslümanların kendilerine potansiyel suçlu muamelesi yapıldığı görüşünde olduğunu belirterek, “Harita bu haliyle Müslüman karşıtı yaklaşımlara hizmet edebilir.” değerlendirmesinde bulundu. Fişlemeyi andıran çalışmada detaylı bilgilerin paylaşılmasının Müslüman toplumun kendisini damgalanmış ve risk altında hissetmesine yol açtığını vurgulayan Höltgen, “İslam haritası mevcut şekliyle kullanımdan kaldırılmalıdır.” görüşünü paylaştı.

‘Siyasal İslam Dokümantasyon Merkezi’

Avusturya’da, iktidardaki merkez sağ Avusturya Halk Partisi (ÖVP) ve Yeşiller Partisi koalisyon hükümetinin öncülüğünde kurulan Siyasal İslam Dokümantasyon Merkezi, Müslümanlara ait cami, eğitim merkezi gibi çeşitli kuruluşların, hangi çatı derneğine bağlı olduğu, dünya görüşleri, yöneticileri, adresleri gibi detaylı bilgilerin yer aldığı “İslamlandkarte” adı verilen bir dijital harita yayınlamıştı.

Viyana Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ednan Aslan’ın kurduğu ekibin hazırladığı çalışmaya tepki gösteren çeşitli kesimler, dijital haritanın Müslümanları potansiyel suçlu gösterdiğini, bir tür fişlemeyi andırdığını ve yolsuzluk soruşturmalarından bunalan hükümetin bir kez daha çıkış yolu olarak Müslümanlar üzerinden toplumu manipüle etmeye çalıştığını kaydetmişti.