Türkiye’nin NATO’ya üyelik yıldönümünü kutlayan Mustafa Şentop, “Temel iş birliği projelerinin dahi gündelik siyasi tartışmalara feda edilmesi, Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliğini zayıflatmaktadır” dedi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Türkiye’nin NATO’ya üye oluşunun 69. yıl dönümü dolayısıyla yayımladığı mesajda, ittifakın, üyesi olunan 18 Şubat 1952’den bugüne Türkiye’nin savunma ve güvenlik politikalarının ana unsurlarından birini teşkil ettiğini vurguladı.
Küresel sistem içindeki en önemli güvenlik ittifakı olarak çok geniş bir coğrafyada mevcudiyetini sürdüren NATO’nun, günümüzdeki etkin rolünü gelecekte de devam ettirebilmek gayesiyle bünyesinde kayda değer yenilenme ve dönüşüm süreçleri yürüttüğünü belirten Şentop, mesajında “NATO’nun uluslararası sistemdeki mevcut konumunu idame ettirmesi, hiç şüphesiz küresel güvenliğin temini bakımından büyük önem arz etmektedir.” ifadesine yer verdi. Ancak ittifakın küresel güvenlik açısından edindiği yeri muhafaza edebilmesi için hatırdan çıkartılmaması gereken hususların da bulunduğunu vurgulayan Şentop, şunları anlattı:
“Öncelikle müttefik devletlerin günümüzün en önemli tehditlerinden biri olan terörle mücadelede müşterek bir anlayışla hareket etmesi, her ne sebeple olursa olsun terör örgütlerine destek vermekten kaçınması ve bunlarla ilişkilerini ivedilikle sonlandırması gerekmektedir.
Ülkemizin, NATO müttefiklerimiz tarafından da terör örgütü olarak tanınan PKK başta olmak üzere, lider kadrosu aynı olan bu örgütün Suriye’deki uzantısı PYD/YPG ve DEAŞ ile mücadelede en önemli rolü oynamış ve en büyük sorumluluğu üstlenmiş müttefik olarak öne çıktığı unutulmamalıdır. Esasen, DEAŞ’a karşı göğüs göğüse mücadele veren tek NATO müttefikinin Türkiye olduğu gerçeği de görmezden gelinmemelidir.
NATO’nun kurulduğu günden bu yana en önemli umdesi olan ortak savunma ve güvenlik boyutunda hedeflenen başarıyı yakalayabilmek için müttefikler arasında savunma sanayii alanındaki iş birliğinin de en üst düzeye çıkarılması gerekmektedir. Halihazırda söz konusu alandaki temel iş birliği projelerinin dahi gündelik siyasi tartışmalara feda edilmesi, Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliğini zayıflatmaktadır. NATO, 2030 Vizyonu çerçevesinde gerçekleştirmeyi öngördüğü dönüşümün kapsamına bu konuları almadığı takdirde, reform süreci eksik kalacak, hedeflenen başarı sağlanamayacaktır.”
‘Sadakatle bağlılık’ vurgusu
NATO Parlamenter Asamblesi’nin, tüm bu meseleleri ele almak için en uygun parlamenter diplomasi platformu olma niteliği taşıdığını dile getiren Şentop, NATO Parlamenter Asamblesi Türk Delegasyonu’nun da müttefik ülkelerdeki muhataplarıyla yakın iş birliği içinde siyasi danışma sürecine katkıda bulunmanın yanı sıra, demokrasinin dayanağı olan millet iradesinin NATO’nun karar alma mekanizmalarına yansıtılmasına aracı olduğunu bildirdi.
Şentop, mesajında “69 yıldır NATO görev ve misyonlarına sunduğu katkılarla İttifak içerisindeki rolünün önemini müteaddit defa ortaya koyan Türkiye, bundan sonra da sadakatle bağlı olduğu müttefiklik ruhuna uygun olarak hem kolektif savunmanın hem de dünya barışı, huzuru ve güvenliğinin idamesine katkı sağlamaya kararlılıkla devam edecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *