16 yıldır sonuçlanmayan dava için tazminat kararı

16 yıldır sonuçlanmayan dava için tazminat kararı

Yüksek Mahkeme, hizmet tespiti ve işçilik alacaklarına yönelik 2004’te açılan davanın halen sonuçlandırılmaması nedeniyle “makul sürede yargılanma hakkı”nın ihlal edildiğine hükmetti.

Anayasa Mahkemesi (AYM), hizmet tespiti ve işçilik alacaklarına yönelik 2004’te açılan davanın halen sonuçlandırılmamasında “makul sürede yargılanma hakkı“nın ihlal edildiğine, başvurucuya 50 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar verdi.

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Samsun’da yaşayan bir kişi, hizmet tespiti ve işçilik alacakları için 6 Ağustos 2004’te dava açtı.

Davanın uzun süredir karara bağlanamaması üzerine davacı, 25 Eylül 2018’de Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu.

Yüksek Mahkeme, halen derdest olan davanın 16 yıldır sonuçlandırılmamasında Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan “makul sürede yargılanma hakkı”nın ihlal edildiğine, başvurucuya 50 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetti.

Gerekçeden

Gerekçede, medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılamanın süresi tespit edilirken, sürenin başlangıç tarihi olarak davanın ikame edildiği tarihin, sürenin sona erdiği tarih olarak çoğu zaman icra aşamasını da kapsayacak şekilde yargılamanın sona erdiği tarihin, yargılaması devam eden davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin “makul sürede yargılanma hakkı”nın ihlal edildiğine ilişkin şikayetle ilgili kararını verdiği tarihin esas alındığı belirtildi.

Medeni hak ve yükümlülüklerle ilgili uyuşmazlıklara ilişkin yargılama süresinin makul olup olmadığı değerlendirilirken, “yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğunun, ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumunun, başvurucunun yargılamanın süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği” gibi hususların dikkate alındığı vurgulanan gerekçede, “Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda verdiği kararlar dikkate alındığında 2004 yılından bu yana sonuçlanmadığı anlaşılan davaya ilişkin yargılama süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *