Mali’de darbeye giden süreç

Mali’de darbeye giden süreç

Mali’de bir süredir devam eden siyasi krizin akabinde Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keita’nın askeri darbeyle zorla istifa ettirilmesinin ardından ülkede siyasi belirsizlik hakim bulunuyor.

Mali‘de yaklaşık bir senedir devam eden siyasi kriz ve gösterilerin ardından bir grup asker, Cumhurbaşkanı Keita’yı alıkoyarak istifaya zorladı.

Muhalefetin mart ve nisan ayında yapılan genel seçimlerde hile olduğu gerekçesiyle istifasını istediği Keita, dün darbeciler tarafından alıkonduktan sonra “İktidarda kalmak adına kan dökülmesini istemiyorum.” ifadeleriyle meclisi ve hükümeti feshettiğini duyurdu.

Mali'de darbeye giden süreç

Kendilerine Halkın Kurtuluşu Ulusal Komitesi (CNSP) adını veren darbeciler, seçimlerin en makul sürede yapılacağını, sivil ve siyasi bir geçiş dönemi yaşanacağını açıkladı.

Muhalif gösteriler

Libya’daki Kaddafi rejiminin 2011’de devrilmesiyle güvenlik sorunu ciddi boyutlara ulaşan Mali’de, Keita özellikle son 1 yıldır kötü yönetim ve iç güvenliği sağlayamamakla suçlanıyordu.

Mart ve nisanda düzenlenen 2 turlu genel seçimlerde Keita’nın hile yaptırdığı iddiası ise fitili ateşleyen son nokta oldu.

Anayasa Mahkemesinin seçimin resmi sonuçlarını açıklarken, geçici sonuçlara göre seçilemeyen 31 vekilin kazandığını duyurması muhalefet kanadından çok sert tepkiyle karşılandı.

Bunun üzerine eski Yüksek İslam Konseyi (HCIM) Başkanı İmam Dicko’nun başını çektiği, çok sayıda sivil toplum örgütünün ve muhalif siyasi partilerin oluşturduğu M5 RFP platformu, 5 ve 19 Haziran’da yüz binlerce kişinin katıldığı protesto gösterileri düzenledi.

Söz konusu 31 milletvekilinin ve Keita’nın istifası talebiyle yapılan eylemlerde Keita’nın görevi bırakmayacağını duyurması üzerine, M5 RFP platformu sivil itaatsizlik ve gösteri çağrısı yaptı.

Daha sonra 10 Temmuz’da düzenlenen gösterilerde, eylemciler ulusal radyo ve televizyon binasını işgal ederek kentin ana yollarını kapattı, çıkan olaylarda 11 kişi hayatını kaybetti, en az 124 kişi de yaralandı.

Keita, tansiyonu düşürmek için Anayasa Mahkemesini feshetse de bu karar muhalefetin ateşini düşürmeye yetmedi.

ECOWAS acil toplandı

Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) üyesi ülkelerin liderleri, Mali’de iktidarla muhalefet arasında büyüyen siyasi krize çözüm bulmak için 28 Temmuz’da acil toplandı.

Toplantıda, Meclis Başkanı da dahil tartışmalı 31 milletvekilinin derhal istifa etmesi, Anayasa Mahkemesinin hızlı bir şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiği kararı alındı.

Bu kararın üzerine 8 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı Keita’nın imzaladığı kararnameyle Anayasa Mahkemesine 9 üye atandı.

Mali'de darbeye giden süreç

Muhalefetten Fransa’ya tepki

Muhalefet cephesinin önemli isimlerimden İmam Dicko, geçen haftalarda yaptığı açıklamalarla Başbakan Boubou Cisse ve Fransa’ya eleştiriler yöneltti.

Cisse’nin muhalefeti ve hükümeti temsil etmediğinin altını çizen Dicko, kendisini artık başbakan olarak görmek istemediklerini söyledi. Dicko, Fransa’yı da Başbakan’a destek vererek ülkedeki krizi derinleştirmekle suçladı.

Cumhurbaşkanı Keita’nın, Başbakan’ı hala görevinde tutma kararının arkasında da Fransa’nın olduğunu iddia eden Dicko, “Fransa düşmanı değilim ancak Fransa bize saygı duymalı.” ifadesini kullandı.

Muhalefet dozu artıracağını açıklamıştı

ECOWAS, giderek derinleşen siyasi krize çözüm için tekrar devreye girdi ve geçen haftalarda muhalifleri Keita ile görüştürmek istedi.

Muhalefet cephesi bu teklifi kesin bir dille reddederek, tek şartlarının hala Keita’nın istifası olduğunu yineledi.

Bu adımların ardından muhalefet platformu, hafta başında yeniden sokaklara ineceklerini duyurarak, Keita istifa edene kadar eylemlerine devam edeceklerini bildirdi.

O anda henüz darbe olup olmadığı anlaşılamayan askeri hareketlilik de bu açıklamalardan kısa bir süre sonra başladı. Böylece muhalif grupların “artık daha fazla sokağa ineceğiz” açıklamasının hemen ardından ülkede darbe sürecine girildi.

Dün yaşananlar

Başkent Bamako’ya 15 kilometre mesafede bulunan ve 2012’de de dönemin Cumhurbaşkanı Amadou Toumani Toure’nin devrilmesinde de önemli rol oynayan Kati garnizonunda ayaklanan bir grup asker, araçlarla başkente ilerleyerek adeta gövde gösterisi yaptı.

Bazı bakanlarla, yüksek rütbeli bazı askerler alıkonuldu, hükümet binaları ve resmi kurumlar boşaltıldı.

Keita’nın gideceğini anlayan muhalif gruplar ise başkentteki Bağımsızlık Meydanı’na inerek, gösteri yaptı.

Keita’nın ve Başbakan Cisse’nin nerede olduğuna ilişkin spekülasyonlar tüm gün sürdü. Yerel saatle 16.30 civarında devrik cumhurbaşkanı konutundan askerler tarafından alınarak darbenin başladığı Kati kışlasına götürüldü.

Uluslararası toplumdan tepki

Keita’nın bir grup asker tarafından kışlaya götürülmesi, uluslararası toplumdan da ciddi tepki çekti.

Başta ECOWAS olmak üzere, Afrika Birliği, Avrupa Birliği ve Birlemiş Milletler durumu kınadı, askerlerin kışlalarına dönmesi çağrısı yapıldı.

Fransa, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini (BMGK) acil toplantıya çağırdı. Türkiye de durumu en sert dille kınadı.

ECOWAS, ikinci bir açıklama daha yaparak Mali’yle tüm kara ve hava sınırlarının kapatıldığını, ticari ve ekonomik ilişkilerin kesildiğini duyurdu.

Aylardır muhalefet tarafından istifası istenen ve Fransa yanlısı olmakla suçlanan Keita ise gece yarısında devlet televizyonuna çıkarak istifa ettiğini, hükümet ile meclisi de feshettiğini açıkladı.

İstifa açıklamasından birkaç saat sonra da aynı televizyona çıkan darbeciler, seçimlerin kısa sürede yapılacağını belirterek, siyasi ve sivil bir geçiş döneminin yaşanacağını ifade etti.

Askeri cuntalarla demokratik güç değişimleri arasında fırtınalı bir siyasi geçmişe sahip Mali’de bundan sonra nasıl bir yol izleneceği ve siyasi geçiş sürecinin nasıl işleyeceği şimdilik belirsizliğini koruyor.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *