CNN Türk, A Haber olmaya başladı diyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “CHP’lilere nasıl tuzak kurabiliriz diye özel bir yayın politikası izlendiğine tanık olduk” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin CNN Türk boykot kararına ilişkin ilk değerlendirmesini yaptı.
T24‘te yer alan habere göre, “CHP’lilere nasıl tuzak kurabiliriz diye özel bir yayın politikası izlendiğine tanık olduk” diyen Kılıçdaroğlu, bu tutumun seçim öncesi dönemden beri sürdüğünü söyledi. Kılıçdaroğlu, partililere CNN Türk izlemelerine gerek olmadığını söylediklerini belirtti ve “CNN Türk, A Haber olmaya başladı “ dedi.
Kılıçdaroğlu, Kafa Radyo canlı yayınında, gazeteci Candaş Tolga Işık’ın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. CHP’lilerin CNN Türk yayınlarına çıkmama kararının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, rahatsızlıklarının seçim öncesinde başladığını ifade ederek, televizyon kanalında partilerinin zor durumda bırakılması için özel bir yayın politikası izlendiğini belirtti.
Yaptıkları görüşmelere rağmen televizyon kanalının bu politikasından vazgeçmediğini belirten Kılıçdaroğlu, “Biz CHP’yiz kimse bizi eleştiremez,” gibi bir düşüncelerinin olmadığını vurguladı. Pek çok televizyon, radyo, gazetenin kendilerini eleştirdiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: Bir televizyon doğrudan doğruya CHP’yi hedef alıp zor durumda bırakabilecek yanlı haberler, yanlı yorumlar yapıyorsa bu doğru değil. O televizyon kanallarına çıkmamız onlara meşruiyet kazandırır. Biz de böyle bir meşruiyet kazandırma ayağı değiliz. Ayrıca CNN kanalının uluslararası bir markası var. O markanın da kendine özgü bir ağırlığı var dünya kamuoyunda, dünya medyasında… O ağırlığını da büyük ölçüde CNN Türk kaybetti. O nedenle uzun uzun kendi aramızda oturduk, konuştuk, böyle bir kararın verilmesine karar verildi.”
“Yayın politikasına müdahale etmiyoruz; ‘İzlemeyin’ diyoruz”
Yorumcuların istedikleri gibi konuyu yorumlayabileceklerini ancak haberin doğru verilmesi gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Haberi sağından solundan kırparak, anlamsız hale getirerek, sadece bir siyasal partiyi zor durumda bırakmak, bir siyasal partiyle ilgili algıyı kamuoyunda kendi istedikleri gibi yönlendirmek ya da algıyı o şekliyle oluşturmak için çaba harcamak, bizim kabul edebileceğimiz bir uygulama değil.” dedi.
CHP’nin CNN Türk’ün yayın politikasına müdahale etmediğini belirten Kılıçdaroğlu, kararlarının, basın özgürlüğüne müdahale olup olmadığının sorulması üzerine, şunları aktardı:
“Biz CNN Türk’ün yayın politikasına müdahale etmiyoruz ki. Sadece ‘Biz sizin televizyonlarınıza çıkmayacağız.’ diyoruz. ‘İzlemeyin.’ de diyoruz, şunun için diyoruz, biz kendi partililerimize diyoruz. Onun dışındaki insanlar izleyebilirler. Bu televizyon kanalı objektif haber yapmıyor bize göre. Biz nasıl A Haber’i seslendiriyoruz gayet rahat bir şekilde, ‘CNN Türk de A Haber gibi olmaya başladı. Bu kanalın CHP’ye yönelik verdiği haberlerin hiçbirisi doğru değil, bunlara inanmayın. Dolayısıyla seyretmeseniz de olur.’ diyoruz. Yoksa biz gidip de ‘CNN Türk’ü ele geçirelim, onu bizim yandaşlar satın alsın, satın aldıktan sonra bizim istediğimiz gibi program yapsın.’ Hayır böyle bir arayışımız hiçbir zaman olmadı.”
“Halk TV, CHP’nin kanalı değil”
Halk TV’nin CHP’nin kanalı olmadığını, bu kanalda zaman zaman partinin eleştirildiğini belirten Kılıçdaroğlu, eksiklik varsa eleştirilebileceklerini dile getirdi. Gazetecilerin evrensel kurallar çerçevesinde iktidar ya da muhalefeti eleştirebileceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Muhalif gazeteler var. Cumhuriyet, Birgün… Muhalif demeyelim de objektif yayın yapmaya çalışan gazeteler ve yorumcular var. Yorumcuların her birisi siyasal iktidarı eleştirirler, zaman zaman bizi de oldukça sert eleştirirler. Bunlara Basın İlan Kurumundan reklam verilmeme cezası verildi. Bizde hiç böyle bir şey olmadı. İlk kez AK Parti iktidarları döneminde oluyor. Niçin? Yayın yapıyor mu gazete? Basın İlan Kurumunda toplanan paralar belli objektif kurallara göre gazetelere veriliyorsa burada ayrım yapamazsınız, verirsiniz. Eğer bu gazete habercilik dolayısıyla sağlıklı ve tutarlı bir gazete değilse zaten okuyucu kitlesini kaybediyor. Bunun dünya kadar örneği var. Baktığınız zaman çok sayıda gazete, bir dönem 500 bin, 600 bin, 700 bin satarken 30-40 bine düşmüş. Böyle dramatik tablolar da var. Bütün bunların sonucuna baktığınız zaman siyasal iktidarın medya özgürlüğüne müdahale etmemesi lazım. Medya, bağımsız, tarafsız davranmalı, objektif haber vermeli, sağlıklı eleştiri yapmalı. Medyanın ana işlevi, gücü denetlemektir.”
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *