Kriz yorumu: Savaş çıkmaz, hesaplaşma sürer

Kriz yorumu: Savaş çıkmaz, hesaplaşma sürer

Prof.Dr. Ahmet Kasım Han: Saldırılar Amerika’nın iç siyasetiyle yakından ilgili olabilir. Trump hakkındaki soruşturma ve seçim öncesinde elini kuvvetlendirme gayretinde. İran’a Irak türü, Afganistan türü bir Amerikan müdahalesi olmaz.

ABD’nin Irak’ta Haşdi Şabi’ye yönelik peş peşe gerçekleştirdiği saldırılar bölgede tansiyonu yükseltti. İran yönetimi General Kasım Süleyman ile Haşdi Şabi’nin ikinci komutanı El Mühendis’in öldürülmesinin intikamının acı olacağını söylerken, ABD Irak’a ek asker sevk etmeye başladı. NATO ve IŞİD Karşıtı Koalisyon “güvenlik” endişesiyle operasyonlarına ara verirken, bütün dünya gerilimin düşürülmesi için çağrı yapıyor.

ABD’nin elini kuvvetlendirme çabası

Altınbaş Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, Birgün’den Meral Danyıldız’a yaptığı değerlendirmede yaşanan bu saldırıların Amerika’nın iç siyasetiyle yakından ilgili olabileceğinin altını çizerken Trump’ın hakkındaki soruşturma ve yaklaşan seçim öncesinde kendi elini kuvvetlendirme gayretinde olduğunu kaydetti.

Prof. Dr. Ahmet Kasım Han, “Bu olaya sebep olarak gösterilen şey Amerikalılar tarafından söylenilen, bir roket saldırısında Amerikalının ölmüş olması. Onun da ötesinde Amerikalıların iddiası Kasım Süleymani’nin bunun da sonrasında daha başka Amerikan hedeflerinin ve Iraklılara yönelik saldırı planlamaları içerisinde olduğu. Bence hiç kuşkusuz Amerikan iç siyasetine dair bir tarafı da var bunun. Başkan Trump, uzun vadede kazanmaktan değil ama kazanıyor görünmekten büyük keyif alan bir Amerikan başkanı. Yaklaşan seçimlerle beraber sürmekte olan sürecin içerisinde kendisini kuvvetli, Amerika’nın çıkarlarını nerede ve ne pahasına olursa olsun savunan bir devlet adamı olarak pozisyonlamaya çalışıyor. Bunun için de özellikle Irak’ta son günlerde meydana gelen Amerikan elçiliğine karşı yapılan saldırıları da bu işin içerisine katarak yüksek profilli bir müdahale yapmak suretiyle kendisini güçlendirmeye çalışıyor. Bunun önemli bir rol olduğunu düşünüyorum. İran da tabii eli yükseltmeye oynuyor. Çünkü İran, ABD’nin çekildiği nükleer anlaşmadan ‘daha iyi’ bir anlaşma yapmak için masaya oturtmayı beceremedi” dedi.

‘Afganistan türü bir müdahale olmaz’

Süleymani’nin öldürülmesinin devletlerarası bir çatışmaya sebebiyet vermeyeceğini düşündüğünü ifade den Han, sözlerini şöyle sürdürdü: “İran’a Irak türü, Afganistan türü bir Amerikan müdahalesi olmaz. İran’ın vereceği yanıtın da, böyle bir müdahaleyi bir biçimde gündeme getirecek türde bir şey olmasını beklemem. Trump zaten böyle bir şey yapmaz. Yapacağı şey, Amerika’nın sahibi olduğu uzun menzilli silahlarla İran’ın çevresinde konuşlu olan kuvvetlerini kullanmak. İran’da girişeceği en çaplı operasyon budur. Fakat İran’ın bunu provoke edecek bir şeyi doğrudan yapacağını düşünmüyorum. Bir takım vekiller aracılığıyla dünyanın değişik yerlerinde İranlıların yapacağı eylemler olacaktır. Bu Güney Amerika da olabilir, Ortadoğu’nun çeşitli yerleri de olabilir. İran’ın aklı varsa Avrupa’da falan olmayacaktır. Çünkü orada daha büyük siyasi oyunda İran’ın oynayacak bir kalesi var. Fakat tabii bu noktadan itibaren iki tarafın bir araya gelip en azından Trump başkanken tekrar görüşmesi diğer taraflarla İran arasındaki tansiyonun düşmesi gibi bir sonuç vermeyecektir.”

‘Suikastın esas uzun vadeli sonuçları bence daha kaygı verici’

Türkiye’nin bu durumdan olumlu etkilenebilecek yapıda bir ülke olmadığını söyleyen Prof. Dr. Han sözlerini şu ifadelerle noktaladı: “Türkiye, böyle bir tırmanmadan olumlu etkilenecek konumda bir ülke değil. Siyasi olarak şöyle bir faydası olabilir, etraftaki tüm güvensizliğin artmasının yaratacağı zararın yanında özellikle Trump yönetiminin dış politikası açısından eğer İran’la işler gerginleşirse Türkiye’nin vazgeçilmezliği artabilir. Çünkü Trump’a bölgede daha geniş koalisyonlarla destek alabileceği bir ilişkiler ağı gerekir. Türkiye bu ilişkiler ağında kuşkusuz önemli bir yer ifade eder. Bu bakımdan Amerika’yla işlerin yumuşamasında Türkiye’nin ya da en azından Trump yönetiminin Türkiye’yle ilişkili tavrını meşrulaştırmasında bu durum olumlu bir rol oynayabilir. Ama tabii bu olumlu rol bir yana, benim bahsettiğim şeyler sabit ortada duruyor. Tüm bölge karıştığı zaman ondan büyük hayırlar doğmaz. Türkiye herhangi bir sıcak bir çatışmanın da elbette tarafı olmayacaktır. Eğer Amerikalılar Irak parlamentosunda yapılması beklenen oylama sonucunda çekilirlerse, bu İncirlik’in de önemini bir miktar artıracaktır. Ama Irak’ın da daha fazla karışmasına sebep olacaktır. Uzun vadede bu Süleymani suikastı Ortadoğu’daki gerilimi bir basamak daha yukarıya çıkardı. Kısa vadedeki kanlı sonuçlarıyla ilgili herkes endişeleniyor. Ama bu suikastın esas uzun vadeli sonuçları bence daha kaygı verici.”

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *