“KHK faciadır” sözleri ile dikkat çeken Bülent Arınç’ın da içinde olduğu Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu, Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında dün toplandı.
Basına kapalı yapılan toplantıya, kurul üyeleri İsmail Kahraman, Bülent Arınç, Cemil Çiçek, Köksal Toptan, Mehmet Ali Şahin, Yıldırım Akbulut ile Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı ve İletişim Başkanı Fahrettin Altun da katıldı.
Arınç ne demişti?
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç, KHK ile ilgili gündeme bomba gibi düşecek bir açıklama yapmıştı. “KHK bir faciadır” diyen Arınç, “Evime temizlik yapmaya gelen bir daire başkanı kadını gördükçe, eşi polislikten ihraç edilen bir kadını gördükçe ben yerin dibine geçiyorum” ifadelerini kullanmıştı.
Toplantı sonrası Fahrettin Altun’dan yazılı açıklama
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, yazılı bir açıklama yayınlayarak, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı’nda FETÖ’ye karşı yürütülen kararlı mücadeleden asla taviz verilmeyeceği üzerinde durulduğunu bildirdi.
Açıklama şu şekilde:
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu toplantısı bugün Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilmiştir.
Toplantıda, Barış Pınarı Harekatı’nın bölgesel ve uluslararası yansımalarının yanı sıra Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadele konuları ele alınmıştır.
Sayın Cumhurbaşkanımız, Barış Pınarı Harekatı ile ilgili olarak Yüksek İstişare Kurulu üyelerini bilgilendirmiş, harekatın hazırlık aşamasından bugüne kadarki seyrini bütün boyutlarıyla resmetmiştir.
Türkiye’nin Suriye’de haklı bir mücadele yürüttüğünü belirten Sayın Cumhurbaşkanımız, son üç yılda Suriye’de gerçekleştirilen üç önemli harekatın da esas amacının başta PKK-YPG ve DEAŞ olmak üzere terör örgütleriyle mücadele olduğunu vurgulamıştır.
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyeleri, mülteci meselesinin yükünü çeken, terör örgütlerine katılmak üzere bölgeye akın edenlerin önünde adeta duvar ören Türkiye’nin hak etmediği ithamlarla karşı karşıya kaldığını belirtmiş, ülkemizin uluslararası alanda maruz kaldığı ağır baskıların Barış Pınarı Harekatıyla daha da arttığına işaret etmiştir.
Bu bağlamda Türkiye’nin haklı mücadelesini uluslararası kamuoyuna anlatmak ve daha önce eşi benzeri görülmemiş derecede şiddetli bir biçimde ülkemiz aleyhinde sürdürülen kara propaganda faaliyetleri ile mücadele etmek amacıyla stratejik iletişim kanalları, yumuşak güç unsurları ve parlamenter diplomasi araçlarının nasıl daha iyi kullanılabileceği hususu bütün boyutlarıyla müzakere edilmiştir.
Kurulda ayrıca 15 Temmuz hain darbe girişiminin faili FETÖ’ye karşı yürütülen kararlı mücadeleden asla taviz verilmeyeceğinin üzerinde hassasiyetle durulmuş, şehit ve gazilerimiz minnetle anılmış, bu alçak terör örgütüyle mücadeleyi zaafiyete uğratma potansiyeli taşıyan tutum ve davranışlara asla izin verilmeyeceği güçlü bir biçimde vurgulanmıştır.
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *