‘Fransa İslamı’ projesi adı altında, ülkedeki Müslüman kurumlarının ve bunların işleyişlerinin yeniden düzenlenmesi için getirmek istediği yasa çalışması, ülkede tartışma yarattı.
Fransa Devlet Başkanı Macron’a yakın bir isim olan yazar Hakim El Karoui’nin, hac ve helal ürün gelirlerini kontrol etmek isteyen Fransa İslamı İçin Müslüman Derneği (AMIF) adında bir dernek kurması, mevcut İslami kurumları öfkelendirdi. Fransa İslam Konseyi’nin (CFCM) Türk Başkanı Ahmet Oğraş, CFCM’in bu görevi yerine getirebilecek tek kuruluş olduğunu ve AMIF’in başarısız olmaya mahkum olduğunu söyledi.
Fransa İslam Konseyi CFCM, 2003 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Jacques Chirac iktidarında, İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy tarafından kuruldu ve 16 yıldır Fransız Müslümanlarının en büyük çatı örgütü. Uzun süredir “Fransa İslamı” projesinde Macron’a danışmanlık eden yazar, araştırmacı Hakim El Karoui ise Müslüman toplumundan bir grup temsilci ile Fransa İslamı İçin Müslüman Derneği’ni (AMIF) kurdu. El Karoui, hafta başında yaptığı duyuru ile yeni derneğin hedeflerini açıkladı.
Yolsuzlukların yaşandığı hac ve umre organizasyonlarının kalitesiz ve ihtiyaca yanıt vermediğini söyleyen yazar, yurt dışından gelen imamların Fransızca ve Fransa’nın gerçeklerini bilmediklerini belirtti.
‘’Geldikleri ülkelerin ideolojilerini yayıyorlar. İmamlar Fransa’da yetiştirilmeli’’ diyen El Karoui, ‘’Dernek statüsünde hesapları kontrol edilebilen bir yapı oluşturulmalı ve bu yeni oluşum helal ürün satışından alınacak vergiler ve bağışları toplayarak, imamların maaşı, cami yapımı ve restorasyonu gibi ihtiyaçlara yanıt vermeli. Helal et sertifikası ve hac seferleri de bu derneğin kontrolünden geçmeli’’ ifadelerini kullandı.
“CFCM’e alternatif değiliz”
Hakim El Karoui, VOA Türkçe’ye projesini anlatırken, mevcut örgüt CFCM’ye alternatif olmadıklarını vurgulamıştı. Cumhurbaşkanı danışmanı, “CFCM’i korumak lazım, önemli bir rol oynayabilir. Benim önerim, CFCM’in yanı sıra, Müslümanlara hizmet edecek yeni bir örgüt. Hac için çok pahalı ödeyen, helal ürün alan ama ürünlerin nereden geldiğini bilmeyen, bağış yapan ama parasının nereye gittiğini bilmeyen Müslümanlara hizmet verecek, şeffaflığı ön plana çıkaracak bir örgüt gerekiyor. Parayı toplayan ve harcayanı ayırmak lazım. Şimdi İslam’a bağlı olarak çok büyük miktarda para dolaşıyor piyasada. Yüz milyonlarca Euro. Çıkar çatışması yaşamayan insanlarla, bağımsız bir örgüt kurularak, 10 milyonlarca Euro toplanarak, bu paranın yeniden Müslüman toplumuna yatırılmasını sağlayabiliriz” diye konuşmuştu.
Cumhurbaşkanı Macron, 1901 Laiklik Yasası’nda yapmak istediği değişiklikle, bu organizasyonları yapacak kuruluşun dernek statüsünde olmasını istiyor. Zira, aynı yasayla Fransa’da devletin dine müdahale etmesi anayasaya aykırı.
Hükümet, terörle mücadele politikası çerçevesinde de imamların Cezayir, Fas ve Türkiye gibi, geldikleri ülkelerdeki İslami ve politik akımların Fransa’daki Müslümanlar üzerindeki nüfuzunun da azalmasını istiyor. Yabancı ülkelerden banliyölerdeki Müslümanlara yapılan mali yardımlar, radikal ideolojilerin ihracı gibi olumsuz gördüğü etkileri bitirmeyi hedefliyor. Bu çalışmayı da açıkça, CFCM ile birlikte yürütüyor. ‘’Fransa İslamı’’ projesini tamamlamak üzere olan Elysee Sarayı, Şubat ayı başında yasa taslağının son halini yeniden İslam Konseyi’ne sunacak. Yasanın 26 Mayıs’ta yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri sonrasında gündeme gelmesi bekleniyor.
CFCM Başkanı Oğraş: “Başarız olmaya mahkumlar”
Fransız İslam Konseyi CFCM’in Türk Başkanı Ahmet Oğraş ise, Fransa’da özerk bir Diyanet kurulmak istendiğini dile getirerek, negatif bir algı operasyonu olarak gelen AMIF’in başarısız olacağını savundu. İslam Konseyi bünyesinde zaten bu amaçlı bir dernek kurduklarını ve bu faaliyetlerin bu dernek aracılığıyla yürütülebileceğini belirten Oğraş, Paris’teki bürosunda VOA Türkçe’ye konuştu:
VOA Türkçe: CFCM ve AMIF’in statü farkı nedir?
Ahmet Oğraş: AMIF 1905 Dernekler Kanunu’na göre kurulmuş bir kültürel dernek. Toplanan paralardan yüzde 66 vergiden düşme hakkı olduğu için onu yapıyorlar. CFCM de 1901 Laiklik Yasası çerçevesinde kurulan bir kurum. CFCM’in para işlerine girmeye hakkı yok. Ama Ağustos ayı sonunda 1905’e uygun olarak bir dernek kurduk. Müslüman Dini Finansmanı Derneği. Burada bizim gayemiz, zekat, bağış, yardım bu paraları alıp, şeffaf bir şekilde dağıtan bir dernek kurmak.
“Fransa’da özerk bir Diyanet kurmak istiyorlar”
VOA Türkçe: AMIF neden doğdu o zaman?
Ahmet Oğraş: AMIF negatif bir algı operasyonu olarak geliyor. Müslümanların iyi yönetilmediği, para ve yolsuzluk sorunu olduğunu, Müslüman imajını negatif tescil ederek geliyor. Nihai olarak da ‘AMIF olarak bir dernek kurmamız gerekiyor’ diyor. ‘Paranın nereden geldiği belli değil, nereye gittiği belli değil, denetime açık değil’ diyerek negatif algı operasyonu yaratıyor. Fransa’da özerk bir Diyanet kurmak istiyorlar. Fransa devleti laik olduğu için Diyanet gibi bir kurum kuramaz. Dolayısıyla bunu bu dernek aracılığıyla yapmaya çalışıyor.
VOA Türkçe: Sizi bu derneğin kurulmasında rahatsız eden ne?
Ahmet Oğraş: Hakim El Karoui’nin özgeçmişi çok önemli. Çünkü başroldeki bir arkadaşımız. Annesi güçlü bir Alman Protestan aileden geliyor. Babası Müslüman. Fransa’da elit bir kesimi temsil ediyor. Elit bir ailenin elit çocuğu. Macron’un da geldiği Rotschild’de çalışmış. Institut Montaigne ile birlikte çalışıyorlar şimdi. Institut Montaigne, Macron’un ‘En Marche’ hareketinin kurulduğu mekan. El Karoui onlar için 3 kitap yazıyor. AMIF’in toplantıları Institut Montaigne’de yapılıyor. Bu düşünce kuruluşu kimlerden oluşuyor baktığınızda, Fransa’nın CAC 40 adı verilen borsasına mensup dev patronlar, yüksek bürokratlar. Burada dolaylı bir müdahale var. Bunu anlamak kolay. Fransa laik bir devlet olduğu için, bunu yapamıyor, bunu böyle yapıyorlar. Fransız devleti müdahale ediyor diyemeyiz ama Fransız devletinin gücünü, alt yapısını, bilgi akışını birileri başka şeyler için kullanıyor.
VOA Türkçe: CFCM bu problemleri biliyor. Yolsuzluklar, imamların yurt dışından gelmesine tepkiler. Bu problemlere bugüne kadar çözüm getirilemeyince, bu boşluk da başkaları tarafından dolduruldu diyebilir miyiz?
Ahmet Oğraş: Kesinlikle, herkes önce kendi evinin önünü temizlemesi gerekiyor. Bunda herhangi bir kompleksimiz de yok. Biz gereken sorumlulukları almadık. Ben bir buçuk yıldır başkanım ama kurumun tarihinden de sorumluyum. Ama bugünü anlatmak istiyorum. CFCM yeni bir yapılanmaya doğru gidiyor. Çok önemli bir birikimi var. Bunu görmezlikten gelmek, yok etmek doğru değildir.
Buradaki fotoğraf çok net. Fransa Diyanet’i kurmak için Müslümanları kontrol etmek, nüfuz etmek istiyor. Bunun iyi olduğunu da, kötü olduğunu da düşünenler var.
VOA Türkçe: Türkiye’de de Diyanet var? Böyle bir yapılanma kötü mü diyorsunuz?
Ahmet Oğraş: Ama Türkiye Müslüman bir ülkedir. Türkiye Hristiyanlar için Diyanet kurmadı. Bir çoğunluk var. Onun için kurdu. Katolikler için kurup bizim için de kursa ‘amenna’ deriz. ‘Herkese yapıyor bizi de içine alıyor’ deriz. Ama burada Müslüman topluma dönük bir durum söz konusu.
VOA Türkçe: AMIF’i CFCM’e alternatif görüyor musunuz?
Ahmet Oğraş: Kesinlikle olamaz. AMIF başarısız olacaktır, bunda şüphemiz yok. Biz başarısız olacağını net biliyoruz. Ama biz bunu istemiyoruz, birbirimizi üzmeyelim, zaman harcamayalım AMIF’de bazı samimi arkadaşlarımız var. Gelin CFCM’e katkı sağlayalım. Birliğimiz çok önemli gelin birlikte çalışalım.
VOA Türkçe: Cumhurbaşkanı Macron ile iki kez görüştünüz. Onun konuya yaklaşımını nasıl buluyorsunuz? Kafasında ne var, ne yapmak istiyor?
Ahmet Oğraş: 2 kez görüştük. Bir tanesi CFCM adına görüştük. Bir diğeri de tüm din temsilcileriyle. Bu kanunu getirmek istediklerini söyledi. Bu görüşmede net şekilde Müslümanların organizasyonunda bir eksiklik olduğunu, radikalizme karşı anayasanın yetersiz olduğunu ve bunları değiştirmek istediklerini söyledi. ‘Ama bunları sizinle birlikte değiştirmek istiyoruz’ dedi. Bunun için kendisini yapıcı buldum. Ama niyet nedir onu bilemeyiz. Atmosfer çok samimiydi. Bize, ‘Önümüzdeki bir ay siz de katkı sağlayın, biz size ana temaları verelim, bunlara eleştiri ve katkılarınızı bekliyoruz. Bir ay sonra bunu kanun taslağı olarak getireceğiz. Onun üzerinde de yeniden birlikte çalışalım’ dedi. Macron iletişimi çok iyi biliyor. Onun için hiç korkmuyor. Macron bizim için bir fırsat. En azından teknik olarak samimi buluyoruz. Ama tabi politikacıların kendi gündemi var. Sonuçlarını 6 ay 1 yıl sonra hep beraber görürüz.
VOA Türkçe: İslam Konseyi olarak bir takım eksikleriniz olduğu açık. Gelecekte bunu nasıl gidermeyi düşünüyorsunuz?
Ahmet Oğraş: Evet bugün herkesin gördüğü bir durum tespiti var. Bunu biz de söylüyoruz. Fransa’da imamlar buranın realitesini bilmeli. İmamların burada yetişmesi gerektiği görüşüne katılıyoruz. Toplanan paralar konusunda biz azınlığız, şeffaf olmalıyız zaten. Biz kimseden emir almıyoruz, yurt dışından gelen paralar belli zaten. Hepsi banka transferi ile vs. yapılmış. Hiç itiraz yok buna. Zekat, hac, imam maaşları için dernek kurulabilir. Buna da karşı değiliz. Bunu zaten biz de kurduk. Durum tespiti doğrudur. Ama bunu bizim özgüvenle anlatmamız gerekiyor. Bunu aleyhimize kullanmak abestir ve kötü niyetlidir. Bugün AMIF’i, kötü niyetli diyemeyiz ama, samimi bulmuyoruz. Çünkü yapıcı değiller. Sadece kaymak bizim diyorlar. Biz Fransız vatandaşıyız ve namuslu vatandaşlarız. Bunu söylememiz lazım.
(Amerika’nın sesi)
Leave a Comment
Your email address will not be published. Required fields are marked with *