‘Kurumlarımızın sessizliği dikkat çekiyor’

‘Kurumlarımızın sessizliği dikkat çekiyor’

“Ne hikmet ise kumar, alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı sorununda rapor hazırlaması gereken kurumlarımızın sessizliği çok düşündürücü bir durum arzetmektedir.”

Yeni Akit yazarlarından Osman Atalay, geçtiğimiz günlerde MÜSİAD tarafından hazırlanan kumar raporun için teşekkürlerini iletirken, bu hastalığa dikkat çekmenin önemine işaret etti. Atalay yazısında, “Ülke genelinde kontrolsüz bir şekilde büyüyen ve gençliği hedef alan uyuşturucu, uyarıcı madde, kumar, teknoloji, alkol ve tütün bağımlılığı ile mücadele konusunda maalesef sivil toplum kurumlarımız ve üniversitelerimiz bu soruna ne hikmetse uzak duruyorlar.” tespitinde bulundu.

Raporu hazırlama ve resmi kurumlara mesaj açısından bazı kurumların bilhassa isimlerini sayarak, böylesi daha güzel olurdu diyen Osman Atalay o kurumları ise şöyle sıraladı:

“MÜSİAD’ın kumar ve türevleri raporunu, aslında Türkiye Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM), Ehli Sünnet Âlimler Birliği, Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi, İslâmî İlimler Araştırma Vakfı (İSAV), Tüm İlahiyat ve Yüksek İslam Enstitüleri Mezunları Derneği (TİYEMDER), ÖNDER İmam Hatipliler Derneği gibi kurumlarımızın hazırlaması topluma ve resmi kurumlara mesaj açısından çok daha faydalı ve sağlıklı olurdu.

Ne hikmet ise kumar, alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı sorununda rapor hazırlaması gereken kurumlarımızın sessizliği çok düşündürücü bir durum arzetmektedir.”

‘Gençlere karşı nokta atışı var’

Osman Atalay, “MÜSİAD’ın kumar ve türevleri raporuna tebrikler” başlıklı yazısına şöyle devam ediyor:

Basın toplantısında konuşma gerçekleştiren Genel Başkan Abdurrahman Kaan, özellikle genç nesil üzerinde yoğun bir kumar kampanyası yürütüldüğüne dikkat çekti. Kaan; “Gençler hedef alınarak, tabiri caizse nokta atışıyla, onları can evinden vuracak pazarlama yöntemleri kullanılarak sunulan bahis ve şans oyunları, her geçen gün gözünü daha yükseğe dikiyor. Bu çoğu gizli ve üstü kapalı pazarlama teknikleriyle, gençlerin çok para kazanmayı ya da zengin olmayı, hayallerinin ipoteği olarak görmesi sağlanıyor. Empoze edilen şu: Eğer hayallerin varsa ve onların gerçek olmasını istiyorsan, zengin olmak zorundasın; bunun en kısa yolu da kumardır.

Çünkü hayatın boyunca çalışsan, kazanacağın para seni o hayallere ulaştırmaz! Maalesef üzülerek görüyoruz ki, insanlarımız da bu düşünceyi benimsemeye çok yatkın. Kurulan hayallere baktığımızda da tam olarak bu stratejinin işleyeceği bir düşünce yapısının ürünleriyle karşılaşıyoruz. Lüks bir ev, spor araba hatta bir değil birkaç araba, hayat boyu çalışmamak ve benzeri tamamen maddeye dayalı istekler. Bizim önce, gençlerimizin hayallerini bir gözden geçirmelerini sağlamamız gerekiyor” dedi.

Kumar yaşı 15’e düştü

MÜSİAD raporunda, kumar oynama yaşının, ülkemizde 15 yaşa kadar düştüğü ve artık kadın erkek ayrımının da kalmadığı ortaya konuluyor.

Yeşilay tarafından İstanbul özelinde yapılan bir araştırmada, lise öğrencileri arasında online kumar bağımlılığının oranı yüzde 7 olarak belirlenmiştir.

Bunlar çok vahim ve tedirgin olmamız için yeterli rakamlar.

Zekâsının, hayat enerjisinin en yüksek noktalarda olduğu çağda, 15 yaşındaki bir genç neden kumara meylediyor, bunu etraflıca düşünmemiz gerekiyor.

Ülkenin büyük bölümü Müslüman

Büyük bölümü Müslüman olan bir ülkede, İslam’ın kati suretle yasakladığı bir konu, nasıl oluyor da bu kadar kabul görüyor, ciddi anlamda tartışmamız lazım.

Kumar oyunlarının yaygınlaşması ve bağımlılık haline gelmesini ciddi bir şekilde araştırma konusu olarak ele almalıyız.

Kredi kartı olan bir insan, bilgisayarın başına oturduğunda çok rahatça kumar oynayabiliyor.

Temel sorun yasal arz

Temel sorunumuz bütün tehlikeli bağımlılıkların tetikleyicisi olan kumar ve alkolün yasal arzda oluşudur.

Şehrin ana arterleri metro ve metrobüs duraklarında şans oyunları reklamlarının hâlâ yer buluyor olması çok yanlış bir uygulamadır.

İnternet sayesinde yaygınlaşan kumar, tehlikeli boyutlara ulaşmış vaziyettedir. Türkiye’de 2 milyon sanal kumar bağımlısı var.

Dünyadaki kumar gelirinin yüzde 2,5’i de Türkiye’den…

Türkiye’yi 81 milyon nüfusu ve genç potansiyeliyle bu konuda büyük bir para kaynağı olarak gören uluslararası dev şirketler, 5 milyar dolarlık pastadan pay almak için büyük çaba içerisindedir.

İsveçli sanal kumar şirketlerinin gelirlerinin 4’te birini Türkiye’den elde ettiği biliniyor.

İddaa denen olay; futbol başta olmak üzere, basketbol, motor sporları, voleybol, hentbol, tenis, atletizm ve bilardo dallarında oynanabiliyor.

Korkunç rakamlar

Devlet Denetleme Kurulu’nun raporunda yer alan bir araştırmaya göre 18 yaşın altında bulunan gençler yoğun bir şekilde şans oyunlarına yöneliyor.

Yasal yaş sınırı (18) altındakilerin yüzde 28,4’ü Sayısal Loto, yüzde 25,9’u Piyango, yüzde 25,9’u İddaa, yüzde 19,8’i de Hemen Kazan oynuyor.

İddaa, at yarışı, milli piyango, sayısal loto, şans topu, on numara, spor toto ve spor loto gibi oyunlar, yasaklanan kumarhanelerin yerini almış vaziyettedir.

Okula ve camiye 200 metre mesafede adeta bakkal dükkânı gibi şans oyunları oynatan dükkânlar mantar gibi çoğalıyorken özellikle gençler kazancını şans oyunlarına bağlıyor.

Şans oyunlarının alkol ve sigara gibi hiç değilse TV, radyo, reklam panolarında, görsel, yazılı alanlarda görünürlüğünün sınırlandırılması, bazı mecralarda tamamen yasaklanması gerekiyor.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *