Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlenen toplantıda konuştu. Karamollaoğlu, konuşmasına Tunceli’de donarak şehit düşen iki askere rahmet, yakınlarına ise başsağlığı dileyerek başladı.

Milli Gazete’nin haberine göre, Tunceli’nin Nazımiye ilçesinde donarak şehit olan 2 askerin Sarıkamış’ı hatırlattığını söyleyen Karamollaoğlu, “Elbette ki şartlar değişti. Bu noktada hükümeti ya da bir başkasını suçlamak istemiyoruz. Ama bu aylar mevsimin değiştiği aylar, birdenbire kışa girdik. Yetkililerin bunlara dikkat etmesini istiyoruz. Bu vesileyle milletimizin başı tekrar sağ olsun. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ise sabır diliyoruz” dedi.

RESEPSİYON GÜNDEM DEĞİŞTİRME OYUNU

29 Ekim resepsiyonunun İstanbul’da yapılmasına da değinen Karamollaoğlu şöyle konuştu:

“Türkiye’nin gerçek gündemini konuşmamak hem ülkemizi hem geleceğimizi yıpratmaktadır. Bunu unutmayalım. Coğrafyamız ateş çemberinin içerisindedir. Ülkemizde uluslararası konu haline gelen cinayetler işlenmektedir. Türkiye ekonomiden adalete, eğitimden dış politikaya her konuda büyük sorunlarla karşı karşıyadır. İnsanımız geçim sıkıntısına düşmüş, gelecek ayın hesabını yapmaktadır. Bunların tartışılmasını istemeyen iktidar büyük bir maharetle adeta her hafta yeni bir tartışma konusu ortaya atmaktadır. Ne yazık ki bu oyuna muhalefet partilerimiz de gelmektedir.”

BU COĞRAFYANIN SORUNLARINI PARİS, MOSKOVA, BERLİN ÇÖZEMEZ

Türkiye’nin ev sahipliğinde Almanya, Fransa ve Rusya’nın katılımıyla gerçekleştirilen Suriye konulu 4’lü zirveye de değinen Karamollaoğlu, “Biz dünyada ve coğrafyamızda barışı ve huzuru tesis edecek her türlü temasın yanındayız. Ancak bu coğrafyada birtakım emelleri ve projeleri olanlarla barışın tesis edilmesi mümkün değildir. Ayrıca bu coğrafyanın asli unsurlarını bir kenara bırakıp kurtuluşu Paris, Moskova, Berlin’de aramak çözüm değildir. Bu coğrafyanın sorunlarını Tahran, Şam, Bağdat, Kahire, İslamabad, Ankara bir araya gelerek çözebilir” şeklinde konuştu.

REKTÖRLER BU KAFADAYSA KALKINMAK MÜMKÜN GÖRÜNMÜYOR!

Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Taşaltın’ın ‘İslami olarak Cumhurbaşkanı’na itaat etmek farzdır’ sözlerinin hatırlatılması üzerine ise Karamollaoğlu, “Bildiğiniz gibi neyin haram neyin helal olduğu fetvasını ilahiyatçılar verir. Öncelikle rektöre sormak lazım; nerden aldığınız fetvasını? Eğer Türkiye’deki rektörler bu kafadaysa Türkiye’nin eğitim anlamında kalkınması mümkün görünmüyor” diyerek, tepkisini gösterdi.

Her şey Sayın Cumhurbaşkanı’nın 2 dudağının arasında. ‘Sen git başkası gelsin’ denildiği zaman gidiliyor, kimi isterse o geliyor. Kimsenin de ‘sen bunu yapamazsın, olmaz, neden böyle yapıyorsun?’ diye sorma hakkı yok. Çünkü tek yetkili o. Şimdi bazı rektörler de fetva vermişler. Bildiğiniz gibi neyin haram neyin helal olduğu fetvasını ilahiyatçılar verir. Artık cumhurbaşkanının verdiği kararlara itiraz etmeyi haram sayan fetvalar da çıkıyor. Öncelikle rektöre sormak lazım; nerden aldınız fetvasını? Rektörler bu kafadaysa, Türkiye’nin ayağa kalkması herhalde pek o kadar mümkün olmaz kanaatindeyiz” diye konuştu.

TAYYİP BEY BERABER ISLANDIĞI ARKADAŞLARI…

Bir gazetecinin “MHP’nin Ankara adaylığı için Melih Gökçek, İstanbul adaylığı için de Bedrettin Dalan’ın ismi geçiyor. Bunları nasıl değerlendirirsiniz?” sorusuna Karamollaoğlu, ”Ben şahsi polemiklere girmeyi doğru bulmuyorum. Melih Bey bizim arkadaşımız. Bizim saflarımızda da belediye başkanlığı yaptı. Rahmetli Özal zamanında Keçiören Belediye Başkanlığı yaptı. Ancak bir gerçek var ki; Tayyip Bey yola çıktığı, beraber ıslandığı arkadaşlarının içinde kendisine hafiften de olsa tavır koyan kimseyi yanında bulundurmak istemiyor” şeklinde cevap verdi.