Okullarda karma eğitim tartışması

Okullarda karma eğitim tartışması

Karma eğitim ile ilgili bir maddeyi yönetmelikten kaldıran Milli Eğitim Bakanlığı, Karma eğitim hükmünün mahkeme kararıyla kaldırıldığını ancak okullarda karma eğitimin sonlandırılmasının söz konusu olmadığını açıkladı.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB); Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği’nden, çok programlı Anadolu lisesi, mesleki ve teknik eğitim merkezi ve mesleki eğitim merkezlerinde karma eğitim yapılacağını düzenleyen hükmü kaldırması tartışma yarattı.

Bakanlığın işaret ettiği davanın dilekçesinde ise söz konusu yönetmelikte, “karma eğitim” ifadesinin belli bir lise türü için kullanılmasıyla diğer liselerde karma eğitim yapılmamasının önünün açıldığı iddiası yer alıyor.

Milliyet’in haberine göre, Eğitim-Sen’in bu başvurusunu haklı bulan Danıştay’ın yönetmelikle ilgili verdiği yürütmeyi durdurma kararının ise Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nca ortadan kaldırıldığı anlaşıldı. Danıştay’daki dava sonuçlanmadan bakanlık yönetmeliği değiştirdi. Bu durum, belirsizliğin de sürmesine ve karma eğitime son verilmesine zemin hazırlandığı yorumlarına yol açtı.

SÜREÇ NASIL GELİŞTİ

Eğitim-Sen, 24 Haziran 2017’de Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği’nin bazı hükümlerinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle dava açtı. Dava dilekçesinde, yönetmelikteki, “Çok programlı Anadolu lisesi, mesleki ve teknik eğitim merkezi ve mesleki eğitim merkezlerinde karma eğitim yapılır” şeklindeki düzenleme uyarınca bu liseler dışında kalan eğitim kurumlarında karma eğitimden vazgeçilebileceği belirtildi. Söz konusu düzenlemenin, okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılmasının esas olduğunu düzenleyen Milli Eğitim Temel Kanunu’na açıkça aykırı olduğu kaydedildi. Kanun ortadayken belli bir lise türü için bu düzenlemenin yapılmasının diğer lise türlerinde karma eğitim yapılmamasına zemin oluşturacağı ifade edildi.

DANIŞTAY DURDURDU

Davaya bakan Danıştay 8. Daire, yönetmeliğin söz konusu hükmünün yürütmesini durdurdu. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu ise dava konusu madde metninde, “Çok Programlı Anadolu Liseleri”ne yer verildiği, ancak davalı MEB’in bu liselerde neden böyle bir düzenleme yapıldığına ilişkin savunma yapmadığını tespit etti. Özellikle, çok programlı Anadolu liseleri yönünden bir belirsizliğin mevcut olduğu ve savunmanın da dava konusu metni karşılamadığının açık olduğu kaydedilen kararda, şöyle denildi:

“Bu durumda dairece, bu belirsizliğe ilişkin gerekli araştırma ve inceleme yapıldıktan sonra ortaya çıkacak hukuki duruma göre yeniden karar verilmesi gerekiyor. Bu nedenle anılan düzenlemeye yönelik yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin kararda hukuki isabet görülmemiştir.”

Kurul, bu gerekçelerle çok programlı Anadolu liselerinde karma eğitim yapılacağına ilişkin yönetmelik hükmünün yürütmesini durduran Danıştay 8. Daire kararına karşı yapılan itirazın reddi kararını kaldırdı.

YENİ YÖNETMELİKTE KALDIRILDI

Danıştay, belirsizliği karar altına almasına ve bakanlıktan açıklama istemesine rağmen MEB, önceki günkü Resmi Gazete’de yayımlanan okul açma yönetmeliğinde radikal bir değişikliğe gitti. Yeni değişiklikle, dava konusu olan liselerde karma eğitim yapılmasını düzenleyen hüküm yönetmelikten çıkarıldı. Belirsizlik sürerken, bakanlığın söz konusu düzenlemeyi kaldırması ise soru işaretlerine neden oldu. Bu liselerde karma eğitime devam edilip edilmeyeceğinin belirsiz hale geldiği iddia edildi.

MEB: SÖZ KONUSU DEĞİL

MEB, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “’Çok programlı Anadolu Lisesi, Mesleki ve Teknik Eğitim Merkezi ve Mesleki Eğitim Merkezi’nde karma eğitim yapılır’ maddesi Danıştay İdari Mahkemesi’nin Dava Daireleri Kurulu’nun 27 Haziran 2018 tarihli yürütmenin durdurulması kararına istinaden kaldırılmıştır. 24 Haziran 2017 tarihli önceki düzenlemede birden fazla mevzuat, yaygın eğitime yönelik mesleki eğitim merkezlerini kapsayacak şekilde tek bir çalışma altında birleştirildiği için, ‘karma eğitim’ ifadesine yer verilmiştir.

Açılan davada bu konudaki düzenlemenin kanunda yer aldığı belirtilerek düzenlemenin yeniden yapılması istenmiştir. Mahkeme kararında karma eğitimle ilgili düzenlemenin 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 15. maddesinde açıkça yer aldığına vurgu yapılarak, söz konusu yönetmelikte okul türlerine göre böyle bir ifadenin ayrıca belirtilmesine gerek olmadığı ifade edilmiştir. 15. maddeye göre; ‘Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır. Ancak eğitimin türüne imkân ve zorluklara göre bazı okullar, yalnızca kız veya yalnızca erkek öğrencilere ayrılabilir’ hükmü açıkça yer almaktadır. İddia edildiği gibi, karma eğitimin sonlandırılması veya böyle bir duruma zemin hazırlanması kesinlikle söz konusu değildir.”

İBRAHİM KALIN: KARMA EĞİTİMİN ORTADAN KALDIRILMASI DİYE BİR ŞEY SÖZ KONUSU DEĞİL

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın ise değişikliği “demokratik toplum” gereği sözleriyle savunarak “Karma olmayan eğitim de verilebilir. Opsiyonların çoğaltılması söz konusu. İsteyen birini tercih edebilir” dedi. Kabine toplantısının ardından MEB’in yönetmelik değişikliği ile “Çok programlı Anadolu lisesi, mesleki ve teknik eğitim merkezi ve mesleki eğitim merkezinde karma eğitim yapılır” şartının kaldırılmasına ilişkin olarak İbrahim Kalın şunları söyledi:

“Aslında bakanlığımız bununla ilgili sabah bir açıklama yaptı. Burada bir mahkeme kararına istinaden, yapılan bir vatandaşın başvurusuna istinaden bir mahkeme kararını esas alan bir düzenleme yapıldı. Ama bu sanki Türkiye’de karma eğitim kaldırılıyor gibi bir başka propagandaya dönüştürüldü, böyle bir şey söz konusu değil, karma eğitim aynen olduğu hâliyle devam ediyor. Yani Pazartesi günü çocuklarımız okula başlayacaklar, bazıları bu hafta başladılar, karma eğitimin ortadan kaldırılması diye bir şey söz konusu değil. Fakat belli okullarda kız-erkek ayrımı şeklinde eğitim verilmesine imkân sağlayan bir karar da var ortada.

Şimdi dolayısıyla burada tercihlerin çoğaltılması söz konusu, daraltılması değil çoğaltılması. Demokratik toplumlarda da aslolan vatandaşın bu tür taleplerini karşılayacak tercihlerin, seçeneklerin, opsiyonların çoğaltılmasıdır. Yani hiç kimse hiçbir veliye, sen çocuğunu karma ya da olmayana göndermek zorundasın diye bir şey empoze etmiyor, ama alternatifleri sunuyoruz, devletin yapması gereken de budur. İsteyen kendi tercihine göre bu seçeneklerden bir tanesini tercih edebilir. Dolayısıyla burada bir kafa karışıklığına mahal verecek bir durum da yok aslında. Karma eğitim sistemi devam ediyor, bunun yanında karma olmayan eğitim de verilebilir, bu tamamen gönüllülük esasına bağlı olarak hem veren eğitim kurumu açısından böyledir, hem de oraya çocuklarını gönderecek aileler açısından, çocuklar açısından. Dolayısıyla burada opsiyonları çoğaltmak suretiyle aslında bir demokratik görev yerine getirilmiş oluyor. Bunun dediğim gibi böyle karma eğitim bitirildi vesaire gibi bir şeye, dezenformasyona dönüşmesine aman kimse kulak asmasın, buna kimse de müsaade etmesin.”

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *