İnsanlık sıradanlığa mahkûm edildi!

İnsanlık sıradanlığa mahkûm edildi!

Düşünmeyen toplumların sorunlarını kendi kendilerinin çözmeleri düşünülemez. Soru sormazlar. Hazır bir akımın etkisinde kalırlar. Kendilerine hangi yön gösteriliyorsa oraya doğru savrulurlar.

Düşünme cihadı

Ali Haydar Haksal

Çorak bir düzlemdeyiz. İnsanlık sıradanlığa mahkûm. Düşünme yetisini yitirmiş toplumlar güçlü esen bir akımın etkisi altındadırlar. Bu, bir mahkûmiyet oluşturur, zihni bağımsızlık ve yeti yiter. İradeleri dışında kalır ve güdülürler. Düşünmeyen toplumların sorunlarını kendi kendilerinin çözmeleri düşünülemez. Soru sormazlar. Hazır bir akımın etkisinde kalırlar. Kendilerine hangi yön gösteriliyorsa oraya doğru savrulurlar. Onların nedenleri yoktur.

Hayat durağanlaşır.

Soru ve hesap sorma özellikleri yitirildi. Kaldı ki İslâm düşüncesinin en temel özelliği hem kendini hesaba çekmesi hem de kendilerini yönetenlerin yanlışlarını gördüklerinde onu hesaba çekmeleridir. Mutluluk dönemi halifelerin özelliği buydu. Soru sorduruyorlardı. Kendileri de buna açıktılar. Gizli ve saklıları yoktu.

Demokrasi dininin temel özelliği kaygan ve kaypak bir düzlemin oluşudur. Rakipler vardır, bunlar birbirleriyle çekişirler. Doğruyu bulma ya da hesap sorma özellikleri ortadan kalkıyor. Yönetimler el değiştirse bile sonuçlar veya tarzlar asla değişmeyecek. Taraflar var her iktidar veya güç kendi taraftarlarını mutlu etmeye bakar. Bütünü asla düşünmezler. Muhalifler ya da karşıtlar gözden çıkarılmış kimselerdir.

Yanlış bir sistemde sağlıklı olana ulaşılamaz. Batı ruhu hak olanı devreden çıkarır. Halk yönetimi gibi görünüyorsa da egemenlerin yasaları geçerlidir. Onlar görkemli saraylara sahiplerse berikilerin de olması düşüncesi ağır basar. Öykünmeci ve tüketici bir ruhtur bu.

Önce bu ruh ile mücadele etmek gerekiyor. Cihat dediğimiz de budur. Yanlışların dışlanması ve ötelenmesi gerekmekte. Yanlış düşünceler üzerine inşa olunan yapı hiçbir zaman sağlıklı bir sonuç vermez. Aşırı tüketim, yalana ve yanıltamaya dayanan duruşlar hep aynı sonuçları verir. Yalan üzerine kurulmuş bir yapının bütün dayanakları çürüktür.

Demokrasilerde halkın kendini yönettiği yalandır. Sadece günümüz iktidarını düşünmeden hemen bütünü ele alınırsa vaatler ve sonuçları iyi bir tartılırsa nasıl bir durum olduğu ortaya çıkar?

Düşünme cihadı okumaya, zihni çileye dayanır. Düşünme buyruğu insanlık için bir farzdır.

Bugünün önde gelenleri, eli kalem tutanlarını kastediyoruz, çekişmeleri çıkardan başka bir şey değildir. Bir medya var ki yok, özgür düşünce ortamından yoksunuz. Düşüncelerin çekişmesinden söz edilemez. Soru sorma yürekliliği bile gösterilemez.

Hakiki eser ortaya konulamıyor. Kuşağımızdaki kimi arkadaşlarımız doğru dürüst gazeteci bile olamadılar. Konumlarını koruma telâşından başka yaptıkları hiçbir şey yok. Düşünme eylemi sadece birkaç kişiye kaldı. Onlar da seslerini yeterince duyuramıyorlar. Çünkü bütün iletişim kanalları kapalı.

Hamaset aşırılığı insanları âdeta boğuyor. Bu, tamamen yalan ve yanıltma üzere bir davranış biçimi. Yakın zamanda yaşanan bir Afrin olayı oldu. Büyük bir gürültü koptu, hamaset heyecanı oluşturuldu. Sonuçlarına baktığımızda tam bir fiyasko. Zaten iyice daralan bir kuşatma var üzerimizde. Yıllardır yakındıklarımız doğrulandı, bir sonuca geldiğimiz sonuca gelindi ama iş işten geçmiş oldu. Bizim düşünme cihadı dediğimiz sahih ve hakiki düşüncelerin ortaya konulması ve savunulmasıdır. Önde gelen televizyon yorumcuları veya siyasa bağırtkanları olayı o denli abarttılar ki tarihin kimi önemli olayları bile yok sayıldı. Büyük bir zafer yalanı ile insanlar yanıltıldı.

Düşünme cihadı, hakkı ve hakikati söyleme eylemidir. Düşünme cihadı doğruyu zorlukları olsa da ifade etmedir. Çekinmeden, ürkmeden ve yılmadan söylenmesidir. Cihat Allah yolunda yapılır. Yalana kurgulu demokrasi dini için yapılmaz. Bugün dindarlar yönetir, yarın Batıcı ruhlular. Bu bir nöbet değişimi olur. Gözden düşenler gider, gözde olanlar gelir. Batıl ve Batılı dinlerin vaatlerinde hiçbir zaman huzur olmaz. Sadece kimi çevreler için ferahlık olur.

MİLLİ GAZETE

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *