Suriye için perde arkasında neler oluyor?

Suriye için perde arkasında neler oluyor?

Diplomatik karşılıklı ataklar üst üste geliyor, sahada ise manevra üstüne manevra var. Özellikle İdlib’de durum karmakarışık ama yine de Suriye’de bir sona yaklaşıldığı kanısı özellikle Washington’da ifade ediliyor.

Habertürk Washington temsilcisi Serdar Turgut bugünkü yazısında Suriye’de yaşanan son durumu 10 maddede şöyle anlattı:

’Son’ kavramıyla ifade edilmek istenen ise şu; hem Washington hem de Moskova artık Suriye’de siyasi bir çözüm sürecine hızla girilmesi düşüncesi üzerinde hemfikirler.

Bu tür süreçlerde nasıl başlandığı, yani başlangıç adımları çok önemli olduğundan Washington’daki ilgili birimlerin gözü, Moskova ve Ankara’nın neler yapmakta olduğuna kilitlenmiş durumda.

Bu aşamada birçok hassas konu henüz net değil ama ortaya birçok fikir atılıyor ve Washington ile Moskova bunları konuşuyor. Fikirler henüz net olmasa da, hala tartışılsa da Washington’un hangi adımları attığını ve neler düşündüğünü bilmek özellikle bizler açısından bu aşamada çok önemli.

Bu yüzden bugün Suriye konusunda Washington’daki son durumun ne olduğunun bir fotoğrafını ortaya koyayım dedim.

İŞTE SON DURUM

1- Washington’daki bazı birimlerde Suriye’de siyasi çözüm sürecinde ABD’nin inisiyatifi elinden kaçırdığı ve bunu Moskova’ya kaptırdığı düşüncesi hakim. Beyaz Saray’da bu konuda bir duyarsızlık var ancak Pentagon’un CENTCOM komutanları bastırdıklarından, Trump hala siyasi çözüm için bir Amerikan stratejisi üzerine çalışılmasını istiyor.

WASHINGTON MÜDAHALESİ
2- Washington, Rusya’nın İdlib’de bir çatışma olmadan Türkiye ile birlikte bir çözüm oluşturmaya çalışmasından rahatsız. Bu işbirliğinin Suriye’nin geleceği açısından başka işbirliklerinin temeli olacağını düşünüyor. Washington bu yüzden İdlib’de çatışmasız çözüm oluşması sürecine müdahale edici manevralar yapıyor.

3- YPG’yi Şam yönetimi ile müzakere masasına Amerika oturttu. Masada daha çok Fırat’ın doğusu konuşuluyor ama İdlib de masaya Kürtler tarafından getirildi.

BRETT MCGRUK DEVREDE
4- Şam yönetimi ile müzakereye gidilmeden önce Amerika’nın kontrolünde olan heyet başkanı İlham Ahmed ile en son görüşen kişi ABD’nin DEAŞ’a karşı koalisyonunun koordinatörü Brett McGurk oldu. Heyet son talimatlarını ondan aldı. YPG, Şam’dan Fırat’ın doğusunda özerk bir oluşum için tavizler almaya çalışıyor. Bunun karşılığında eğer istenirse İdlib’e yapılacak bir operasyonda Suriye askerlerinin yanında YPG’nin de olabileceğini Şam yönetimine ilettiler. Bu planın Washington’da üretilip YPG’ye iletildiği söyleniyor.

KARIŞIKLIKTAN DÜZEN ÇIKAR MI?
5- Amerika anlayacağınız İdlib’de işleri daha da karıştırmaya çalışıyor. Bu karışıklıktan kendi kontrollerinde bir düzen çıkacağının hesabını yaptılar Washington’da. Bu stratejinin onlar toplantıya gitmeden YPG heyeti ile görüşen Brett McGurk tarafından İlham Ahmed’e iletildiği söylendi bana Washington kaynakları tarafından.

Washington’daki birimler işte bu yüzden Türkiye ile Rusya arasındaki diplomatik manevraları dikkatle izliyorlar çünkü bu İdlib stratejilerinin Türkiye-Rusya işbirliğiyle bozulabileceğini görüyorlar.

6- Moskova çatışmasız bir çözüm istediğinden İdlib’e ortak harekat yapma konusunda YPG Şam ile anlaşamasa da Fırat’ın doğusu hakkında bir anlaşma olması ihtimalinin yüksek olduğu düşünülüyor Washington’da.

FIRAT’IN DOĞUSU
7- Moskova ve Şam rejimi siyasi çözüm sürecinde Suriye’nin bölünmezliği ve bütünlüğü konusunda ısrarlı ve Kürtlere devletleşmenin önünün açılmayacağı işareti çoktan verildi. Şam yönetimi görüşmede YPG’ye “Kontrolünüz altındaki bölgeyi derhal bırakın” dedi. Bunun gerçekçi bir talep olmadığını Şam yönetiminin bildiği ancak başka anlaşma zemininin oluşması için bunun ortaya atıldığı düşünülüyor Washington’da. Buradaki kaynaklar Şam’ın asıl meselesinin Kürt kontrolü altındaki enerji kaynakları olduğunu düşünüyorlar. Fırat’ın doğusunda Kürt çoğunluk için kültürel ve idari özerkliği olan bir oluşuma gitmelerinin önünün açılabileceği Washingon’da konuşuluyor. Daha önce temsilciliğini İlham Ahmed’in yaptığı YPG Washington ofisinin şu anki temsilcisi Sinem Muhammed, iki taraftan 7’şer kişiyle bir komite oluştuğunu ve bunun konular hakkında çalışmakta olduğunu söylüyor burada.

Suriye’nin siyasi bütünlüğü zedelenmeden ve Şam yönetimini ikna ederek bunun nasıl yapılacağının formüle edileceği Washington-Moskova arasında 6 aydır çok yoğun görüşülüyor. Helsinki Zirvesi’nde Başkan Trump ile Putin bunu da konuştular ve konunun hassas olmasından dolayı daha sonra yapılacak zirvelerde tekrar ele alınmasını kararlaştırdılar. İkili görüşmenin ne zaman olacağı üzerine Washington, Moskova ile hazırlık görüşmelerini şu aralar sürdürüyor.

8- Moskova, ilk önce bu konuyu ele alırken ‘Kuzey Irak modeli’nden bahsetmye başladı Washington kaynaklarına göre.

KAMIŞLI MODELİ
9- Daha sonra Irak’taki koşulların Suriye’den çok farklı olduğu ve Türkiye’nin yaklaşımları nedeniyle daha farklı bir kavram ortaya atıldı. Şimdi Washington’da Fırat’ın doğusu için ‘Kamışlı modeli’nden bahsediliyor. Buna göre ilerde oluşabilecek bir özerk yapıda Kamışlı’da olduğu gibi bölgenin yönetimi rejimle paylaşılacak, resmi kurumlarda özerk bölgenin sınırlarında Suriye Bayrağı olacak ancak Esad güçleri bölgenin merkezine girmeyecek, rejim bölgenin hemen dışında ve sınırda konuşlanacak. Yani hem bölgeye yönelik hem de bölgeden dışarıya bir tehdit oluşması rejim tarafından ve dolayısıyla Rusya tarafından engellenmiş olacak.

10- Sadece bu fikir tartışılmakta olduğundan Washington’da ilgili birimlerdeki kaynaklar Türkiye’nin bir süre sonra Şam yönetimi ile direkt, aracısız konuşmak ve uyumlu adım atmak isteyebileceğini düşünüyor ve bu olasılığa karşı da senaryolar geliştirmeye başladılar.

Dediğim gibi bu konuların çoğu henüz kesinleşmedi. Ancak bizler başka sorunlara yoğunlaşmışken bunların da perde arkasında konuşulduğunu bilmeliyiz.

Paylaş :

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked with *